İstiklal Marşımızın kabulu Milli Mucadeleyi nasıl etkilemiştir
İstiklal Marşı, Turkiye ve Kuzey Kıbrıs Turk Cumhuriyeti'nin milli marşı Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınan bu eser, 12 Mart 1921'de Birinci TBMM tarafından İstiklal Marşı olarak kabul edilmiştir
Milli Mucadele devam ettiği sırada, ordunun ve halkın moralini ve heyecanını artırmak amacıyla bir milli marş hazırlanmasına karar verilmiş, bir duyuru yapılarak 25 Ekim 1920 gunu İstiklal Marşı başlığıyla bir yarışma acıldığı bildirilmişti Secilecek şiirin şairi 500 lira ile odullendirilecek, daha sonra bir beste yarışması acılacaktı
Duyurunun ardından ulkenin dort bir tarafından yollanan şiirler arasından secim yapılamayınca, Maarif Nazırı Hamdullah Suphi Bey 5 Şubat 1921 gunu, yarışmaya katılmamış olan Mehmet Akif Beyden bir şiir yazmasını rica etti 26 Şubat 1921 tarihli Meclis oturumunda, Mehmet Akif Beyinki de dahil olmak uzere yedi ayrı gufte ele alındı Kesin bir secim yapılmadan evvel bu yedi şiirin basılması duşunuluyorsa da, 1 Mart gunku oturumda Hamdullah Suphi Bey kendi seciminin Mehmet Akif Beyin şiirinden yana olduğunu soyleyerek kursuden bu şiiri okudu
Mecliste yaşanan yoğun tartışmaların ardından bir oylama yapıldı Bu sırada farklı goruşleri olanlar dertlerini dile getiriyor, onların bu goruşleri de oya sunuluyordu Sonuc olarak Mehmet Akif Beyin şiiri oy coğunluğuyla secilince, mebusların ısrarı uzerine bu şiir Hamdullah Bey tarafından bir kez daha kursuden okundu ve ayakta alkışlandı
İstiklal Marşının guftesi secildikten sonra, beste icin yine 500 lira para odullu bir yarışma acılarak mayıs ayı sonuna kadar sure tanındı Yarışmaya gonderilen eserlerden Ali Rıfat (Cağatay) Beyin bestesi kabul edilip 1924 yılından 1930 yılına kadar İstiklal Marşı bu besteyle calındı 1930 yılından itibaren ise Osman Zeki Ungorun bestesi esas alındı
İstiklal Marşı, Turkiye ve Kuzey Kıbrıs Turk Cumhuriyeti'nin milli marşı Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınan bu eser, 12 Mart 1921'de Birinci TBMM tarafından İstiklal Marşı olarak kabul edilmiştir
Milli Mucadele devam ettiği sırada, ordunun ve halkın moralini ve heyecanını artırmak amacıyla bir milli marş hazırlanmasına karar verilmiş, bir duyuru yapılarak 25 Ekim 1920 gunu İstiklal Marşı başlığıyla bir yarışma acıldığı bildirilmişti Secilecek şiirin şairi 500 lira ile odullendirilecek, daha sonra bir beste yarışması acılacaktı
Duyurunun ardından ulkenin dort bir tarafından yollanan şiirler arasından secim yapılamayınca, Maarif Nazırı Hamdullah Suphi Bey 5 Şubat 1921 gunu, yarışmaya katılmamış olan Mehmet Akif Beyden bir şiir yazmasını rica etti 26 Şubat 1921 tarihli Meclis oturumunda, Mehmet Akif Beyinki de dahil olmak uzere yedi ayrı gufte ele alındı Kesin bir secim yapılmadan evvel bu yedi şiirin basılması duşunuluyorsa da, 1 Mart gunku oturumda Hamdullah Suphi Bey kendi seciminin Mehmet Akif Beyin şiirinden yana olduğunu soyleyerek kursuden bu şiiri okudu
Mecliste yaşanan yoğun tartışmaların ardından bir oylama yapıldı Bu sırada farklı goruşleri olanlar dertlerini dile getiriyor, onların bu goruşleri de oya sunuluyordu Sonuc olarak Mehmet Akif Beyin şiiri oy coğunluğuyla secilince, mebusların ısrarı uzerine bu şiir Hamdullah Bey tarafından bir kez daha kursuden okundu ve ayakta alkışlandı
İstiklal Marşının guftesi secildikten sonra, beste icin yine 500 lira para odullu bir yarışma acılarak mayıs ayı sonuna kadar sure tanındı Yarışmaya gonderilen eserlerden Ali Rıfat (Cağatay) Beyin bestesi kabul edilip 1924 yılından 1930 yılına kadar İstiklal Marşı bu besteyle calındı 1930 yılından itibaren ise Osman Zeki Ungorun bestesi esas alındı