iltasyazilim
FD Üye
İstiklal Marşımızın Manevi Değeri nedir
İstiklal Marşımızın önemi
İstiklâl Marşımızı manevi kılan sebepler
İstiklal Marşımızın Manevi Değeri
İstiklâl Marşı, Cumhuriyet'in ilânından önce 1921 yılında yazılı olmakla beraber, Cumhuriyet'i müjdeler ve millî marş olarak kabul edildikten daha sonra, hemencecik her gün tekrarlandığı için, Atatürk ile beraber Cumhuriyet devrinin sembolü olur
Bu devirden sonra yetişen bütün nesillerin daha ziyade merasim dolayısıyla kendisine has bestesi ile söyledikleri bu marş, şiir olarak da üzerinde durulmağa layık
İstiklâl Marşı'nı değerlendirirken, yazıldığı devri göz önünde bulundurmak lâzımdır Türkiye Büyük Halk Meclisi'nin 12 Mart 1921 yılında dört kere ayakta dinleyerek İstiklâl Marşı olarak kabul ettiği bu şiir, o yılların kutsal ve heyecanlı havası ile doludur Onu o atama Türk Edebiyatı ’nın en büyük şairlerinden biri olan Mehmet Akif yazmıştır Mehmet Akif, bugün, şiirlerinde sosyal duyguları anlatan, söylediklerini fiilen duyan bir şairdir İstiklâl Savaşı ’na bütün varlığı ile katılan Akif, bu savaşa iştirak edenlerin duygu ve inançlarına kişisel olarak sahip olduğu için, onlara en iyi çevirmen olmuştur Şiiri söyleyen Akif olmakla beraber, sahiden o, kendi beni ile birleştirdiği Türk milletinin duygu ve inancını dile getirir Burada Akif'in yaptığı, o yıllarda en olgun seviyeye ulaşan şiir kudretiyle bu iki taraflı imana, bütün milletin benimseyebileceği bir şekilde üslûp ve ifade vermek olmuştur
İstiklâl Marşı'nda bir takım duyguları kaslı olarak belirlemek maksadıyla kullanılan benzetmeler, halkın zevkine uygundur ve bizde süslü, yapmacık tesiri uyandırmazlar Şiir dil ve üslûp; bakımından umumiyetle sadedir Aruz veznine kuvvetle egemen olan Akif, mısralarına bir konuşma ve hitabet edası vermiştir Diğer şiirlerinde nesre yaklaşan Akif, burada kıt'aların dört mısraını da kendi içlerinde arka arkaya gelen dört sağlam kafiyeye koymak suretiyle muhtevaya uygun, kolay olmakla beraber, kuvvetli bir ahenk sağlamıştır Bunu yaparken şayet de halkı ve Mehmetçik ’i düşünmüştür Dil ve şekil bakımından şiire hâkim olan hafıza, şiddet, güven duygusu, dayanıklılık ve sadeliktir Bunlar Türk halkı ve askerinin esas vasıflarıdır
netten özel baskı *
İstiklal Marşımızın önemi
İstiklâl Marşımızı manevi kılan sebepler
İstiklal Marşımızın Manevi Değeri
İstiklâl Marşı, Cumhuriyet'in ilânından önce 1921 yılında yazılı olmakla beraber, Cumhuriyet'i müjdeler ve millî marş olarak kabul edildikten daha sonra, hemencecik her gün tekrarlandığı için, Atatürk ile beraber Cumhuriyet devrinin sembolü olur
Bu devirden sonra yetişen bütün nesillerin daha ziyade merasim dolayısıyla kendisine has bestesi ile söyledikleri bu marş, şiir olarak da üzerinde durulmağa layık
İstiklâl Marşı'nı değerlendirirken, yazıldığı devri göz önünde bulundurmak lâzımdır Türkiye Büyük Halk Meclisi'nin 12 Mart 1921 yılında dört kere ayakta dinleyerek İstiklâl Marşı olarak kabul ettiği bu şiir, o yılların kutsal ve heyecanlı havası ile doludur Onu o atama Türk Edebiyatı ’nın en büyük şairlerinden biri olan Mehmet Akif yazmıştır Mehmet Akif, bugün, şiirlerinde sosyal duyguları anlatan, söylediklerini fiilen duyan bir şairdir İstiklâl Savaşı ’na bütün varlığı ile katılan Akif, bu savaşa iştirak edenlerin duygu ve inançlarına kişisel olarak sahip olduğu için, onlara en iyi çevirmen olmuştur Şiiri söyleyen Akif olmakla beraber, sahiden o, kendi beni ile birleştirdiği Türk milletinin duygu ve inancını dile getirir Burada Akif'in yaptığı, o yıllarda en olgun seviyeye ulaşan şiir kudretiyle bu iki taraflı imana, bütün milletin benimseyebileceği bir şekilde üslûp ve ifade vermek olmuştur
İstiklâl Marşı'nda bir takım duyguları kaslı olarak belirlemek maksadıyla kullanılan benzetmeler, halkın zevkine uygundur ve bizde süslü, yapmacık tesiri uyandırmazlar Şiir dil ve üslûp; bakımından umumiyetle sadedir Aruz veznine kuvvetle egemen olan Akif, mısralarına bir konuşma ve hitabet edası vermiştir Diğer şiirlerinde nesre yaklaşan Akif, burada kıt'aların dört mısraını da kendi içlerinde arka arkaya gelen dört sağlam kafiyeye koymak suretiyle muhtevaya uygun, kolay olmakla beraber, kuvvetli bir ahenk sağlamıştır Bunu yaparken şayet de halkı ve Mehmetçik ’i düşünmüştür Dil ve şekil bakımından şiire hâkim olan hafıza, şiddet, güven duygusu, dayanıklılık ve sadeliktir Bunlar Türk halkı ve askerinin esas vasıflarıdır
netten özel baskı *