nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
istiklal marşının kabulü ile ilgili kısa yazı
İstiklal Marşı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Milli marşıdır Marşın sözlerini Mehmet Akif ERSOY yazmış bestesini ise Zeki ÜNGÖR yapmıştır
Kurtuluş Savaşı'nın en çetin döneminde, bir millî marşa duyulan gereksinmeyi göz önüne bölge Ulusal Eğitim Bakanlığı, 1921 yılında bunun için bir şiir yarışması düzenledi Yarışmaya 724 şiir gönderildi Kazanacak şiire para ödülü konduğu için başlangıçta Mehmet Akif bulunma istemedi Ama millî eğitim bakanı Hamdullah Suphi'nin (TANRIÖVER) ısrarı üstüne, ödülsüz elde etmek şartıyla o da şiirini gönderdi
Yapılan tercih sonunda, Mehmet Akif'in 20 Şubat 1921'de yazdığı Kahraman Ordumuzasungusunu taşıyan şiiri 12 Mart 1921 günü büyük başlıca TBMM'nce İstiklâl Marşı kabul edildi Benzer sene üstelik beste yarışması açıldı, lakin kesin bir netice alınamadı Bunun üstüne Millî Eğitim Bakanlığı'nca Ali Rıfat ÇAĞATAY ’ın (1867–1935) bestesi uygun görülerek okullara duyuruldu 1924'ten 1930'a kadar marş bu beste ile çalındı O sene bunun yerini, Cumhurbaşkanlığı Orkestrası şefi Zeki ÜNGÖR'ün 1922'de hazırladığı bugünkü beste aldı
Mehmet Akif Ersoy, İstiklâl Marşı'nda, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılacağına olan inancını, Türk askerinin yürekliliğine ve özverisine güvenini, Türk ulusunun bağımsızlığa, hakka, yurduna ve dinine bağlılığını dile getirir Şiirin bütünü, dörtlükler halinde yazılı kırk bir dizedir Sonuncu bölük beş mısra
İstiklal Marşı
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al bayrak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir oysa
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu güç, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonradan helâl
Hakkıdır, Hakk ’a tapan, milletimin istiklâl!
Ben ezelden beridir serbest yaşadım, hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş su baskını gibiyim, bendimi çiğner, aşarım
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım
Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman doymuş göğsüm gibi serhaddım var
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
“Medeniyet! dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın
Doğacaktır sana va ’dettiği günler Hakk ’ın
Kim bilir, olur ya yarın, şayet yarından da yakın
Bastığın yerleri “toprak! diyerek geçme, teşhis:
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ancak feda?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda
Ruhumun senden, İlâhî, şudur fakat emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli
Bu ezanlar fakat şahadetleri dinin temeli
Ebedî yurdumun üzerinde benim inlemeli
O vakit vecd ile bin secde edervarsataşım,
Her cerihamdan, ilâhî, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruhı mücerret gibi yerden naşım;
O süre yükselerek arşa bedel olur ya başım
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın tümü helâl
Daima sana yok, ırkıma değil izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın bağımsızlık;
Hakkıdır, Hakk ’a tapan, milletimin istiklâl *
İstiklal Marşı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Milli marşıdır Marşın sözlerini Mehmet Akif ERSOY yazmış bestesini ise Zeki ÜNGÖR yapmıştır
Kurtuluş Savaşı'nın en çetin döneminde, bir millî marşa duyulan gereksinmeyi göz önüne bölge Ulusal Eğitim Bakanlığı, 1921 yılında bunun için bir şiir yarışması düzenledi Yarışmaya 724 şiir gönderildi Kazanacak şiire para ödülü konduğu için başlangıçta Mehmet Akif bulunma istemedi Ama millî eğitim bakanı Hamdullah Suphi'nin (TANRIÖVER) ısrarı üstüne, ödülsüz elde etmek şartıyla o da şiirini gönderdi
Yapılan tercih sonunda, Mehmet Akif'in 20 Şubat 1921'de yazdığı Kahraman Ordumuzasungusunu taşıyan şiiri 12 Mart 1921 günü büyük başlıca TBMM'nce İstiklâl Marşı kabul edildi Benzer sene üstelik beste yarışması açıldı, lakin kesin bir netice alınamadı Bunun üstüne Millî Eğitim Bakanlığı'nca Ali Rıfat ÇAĞATAY ’ın (1867–1935) bestesi uygun görülerek okullara duyuruldu 1924'ten 1930'a kadar marş bu beste ile çalındı O sene bunun yerini, Cumhurbaşkanlığı Orkestrası şefi Zeki ÜNGÖR'ün 1922'de hazırladığı bugünkü beste aldı
Mehmet Akif Ersoy, İstiklâl Marşı'nda, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılacağına olan inancını, Türk askerinin yürekliliğine ve özverisine güvenini, Türk ulusunun bağımsızlığa, hakka, yurduna ve dinine bağlılığını dile getirir Şiirin bütünü, dörtlükler halinde yazılı kırk bir dizedir Sonuncu bölük beş mısra
İstiklal Marşı
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al bayrak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir oysa
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu güç, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonradan helâl
Hakkıdır, Hakk ’a tapan, milletimin istiklâl!
Ben ezelden beridir serbest yaşadım, hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş su baskını gibiyim, bendimi çiğner, aşarım
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım
Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman doymuş göğsüm gibi serhaddım var
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
“Medeniyet! dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın
Doğacaktır sana va ’dettiği günler Hakk ’ın
Kim bilir, olur ya yarın, şayet yarından da yakın
Bastığın yerleri “toprak! diyerek geçme, teşhis:
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ancak feda?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda
Ruhumun senden, İlâhî, şudur fakat emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli
Bu ezanlar fakat şahadetleri dinin temeli
Ebedî yurdumun üzerinde benim inlemeli
O vakit vecd ile bin secde edervarsataşım,
Her cerihamdan, ilâhî, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruhı mücerret gibi yerden naşım;
O süre yükselerek arşa bedel olur ya başım
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın tümü helâl
Daima sana yok, ırkıma değil izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın bağımsızlık;
Hakkıdır, Hakk ’a tapan, milletimin istiklâl *