İşyerinde Sağlıklı Menüler hem İşveren hem de Çalışan açısından Çok Önemli !
Zamanımızın büyük kısmı işyerinde geçiyor. Dolayısıyla işyerinde beslenme çok önemli.
Gün içerisinde zamanımızın çok büyük kısmı işyerlerimizde geçiyor. Kent yaşamının günlük beslenmeyi ev dışına taşıması ve çoğumuzun içinde bulunduğu yoğun iş temposu, bizi işyerinde beslenmeye zorunlu kılıyor.
Eskiden olduğu gibi; işyerindeki öğle tatillerinde eve gidip yemek yiyebilmek artık imkansız. Hızlı kentleşme ile birlikte yaşam şartları da çok büyük oranda değişti. Bizlere de; bu şartlar altında en sağlıklı ve mutlu şekilde yaşamanın formülünü bulmak ve tabi bunları hayata geçirmek düşüyor.
Sağlıklı Beslenme=Sağlıklı Yaşam
Sağlıklı olmak, büyük oranda sağlıklı beslenmekle ilgilidir. İşyerlerindeki beslenme şekli, çalışanların gün içerisindeki beslenme durumlarını ve dolayısıyla sağlıklarını doğrudan etkiliyor. Aslında etki gören unsur sadece sağlık değil; mutluluk, başarı, iş gücü gibi birazdan üzerinde duracağım faktörler de sağlıklı beslenmenin bizlere kazandırdıklarından…
İş’te sağlıklı beslenme = İş’te Başarı
Toplumumuzda sağlıklı beslenmenin önemi, yeni de olsa anlaşılmaya başlandı. Şimdilerde bazı işyerleri de konunun öneminin farkında.
Örneğin; Sağlıklı Beslenme ve Menü Planlama konusunda Diyetisyenlerden danışmanlık alan, çalışanlarının sağlıklı beslenme konusunda bilgilenmelerini ve hayata geçirmelerini sağlayan işyerlerinin sayıları gün geçtikçe artıyor. Çünkü çalışanların sağlıklı beslenmesi, çalışanları her açıdan olumlu etkilediği gibi; ileriye dönük işvereni de olumlu etkiliyor.
Nasıl mı? İşte cevabı:
İşyerinde çalışanlara öğle yemeğinde, Diyetisyen danışmanlığında hazırlanmış bir menü veriliyor ise İşverenin sağladığı 9 fayda
1.) Çalışanlar, işyerinde Yeterli ve dengeli beslendikleri için; oluşabilecek sağlık sorunları da büyük çapta azalacak; hatta ortadan kalkabilecektir. Çünkü sağlıklı beslenme ile kişinin vücut direnci artacak ve böylece hastalıklara yakalanma riski de azalacaktır.
Böylece; işyerinde devamsızlıklar azalacak, kişiler sık hastalanmadıkları için işlerini olması gerektiği şekilde devam ettirecek; yani oluşabilecek aksaklıklar ortadan kalkabilecektir.
Ayrıca; işyerinde sağlık giderleri de azalacak ve maliyet olumlu yönde etkileyecektir.
2.) Çalışanlar yemek saatini iple çekecekler, öğle yemeklerini yoğun işleri arasında verilen keyifli bir mola olarak göreceklerdir. Yemek sonrasında kişi, işinin başına daha enerjik ve istekli halde geçecektir.
3.) Kişilere sunulan yemekler sosyal ortamın keyifli bir parçası olacak ve böylece tüketilen yemekler, insan ilişkililerini kuvvetlendirmede de etkili olacaktır. Bu da; özellikle grup çalışmaları gibi iş bölümünün gerektiği durumlarda iş verimini ve başarıyı arttıracaktır.
4.) Çalışanların işyeri memnuniyeti artacak; kişilerin çalışma motivasyonu ve çalışma performansı da olumlu yönde etkilenecektir.
5.) Çalışanlarda halsizlik, isteksizlik, bitkinlik, uyuşukluk, hareketlerde ağırlık, yaptığı işten zevk alamama, mutsuzluk gibi durumlar (genelde yetersiz ve dengesiz beslenen kişilerde görülür) gözlenmeyecektir.
6.) Beyinsel faaliyetlerin yoğun olarak kullanıldığı muhasebe, bilgisayar gibi işlerle meşgul bireyler için yeterli miktarda karbonhidrat (Çünkü glikoz beynin yakıtıdır.) bulunduran bir menü, çalışanların gün içerisindeki performansları için çok önemlidir.
7.) Kişiler, tükettikleri menülerden yeterli enerji ve besin öğelerini sağladıklarından; gün içinde enerji kullanımı hiç düşmeyecek; bu durum kişinin ruh haline de direkt yansıyacaktır. Yani çalışan, işe mutlu gelip, mutlu gidecektir. Böylece işyerine olan bağlılık da artmış olacaktır.
8.) Çalışanlar, öğünlerinde ana besin gruplarını yeterli miktarlarda aldığından ve tabi sevilen besinleri tükettiğinden yemek sonrası işyerindeki kantine gidip atıştırma isteği duymayacaklar, bu da kişilerin sağlıksız gıdaları tüketmemesini sağlayacaktır. Pek çok işyerindeki kantinlerde poğaça, simit, sosisli, hamburger, kola, vb. sağlıksız yiyecekler sunulmaktadır. Kantinden besin tüketmeyen kişilerde obezite yani şişmanlık oluşma riski de azalacaktır.
9.) Yemeğin görüntüsünün, tadının, kokusunun hoş oluşu, tüketiciyi her açıdan doyuracak; kişi, yemekten kalktığında tok olacak, abur cubura yönelmeyecektir.
İşyerinde servis edilen menülerin iyi planlanmış olması, kaliteli bir hizmet için çok önelidir. Örneğin; yayla çorbası, pirinç pilavı, yoğurt ve sütlaçtan oluşan bir menü tüketiciye çekici gelmez ve kişi tüketmek istemez. Bunun sebeplerinin daha ayrıntılı üzerinde durulmalıdır..
Son olarak; Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ‘nün yaptığı bir çalışmadan bahsetmek istiyorum. Yapılan çalışma sonucunda; işyerlerinde yetersiz beslenmenin, çalışanların sağlığını ve iş verimliliğini olumsuz etkilediği kanıtlanmıştır.
Çalışmada; gelişmekte olan ülkelerde kötü beslenme ve obezitenin çok sık görüldüğü ve sırf bu sebepten dolayı; tüm dünyada % 20 oranında iş verimliliğinde kayıp söz konusu olduğu belirtilmiştir.
Araştırmada, işyerinde beslenmenin, işverenler tarafından genellikle bir “gereklilik” veya “dert” olarak görüldüğü, böylece işte verimliliğin ve çalışanların moralini yükseltme fırsatının kaçtığı tespit edilmiştir.
Zamanımızın büyük kısmı işyerinde geçiyor. Dolayısıyla işyerinde beslenme çok önemli.
Gün içerisinde zamanımızın çok büyük kısmı işyerlerimizde geçiyor. Kent yaşamının günlük beslenmeyi ev dışına taşıması ve çoğumuzun içinde bulunduğu yoğun iş temposu, bizi işyerinde beslenmeye zorunlu kılıyor.
Eskiden olduğu gibi; işyerindeki öğle tatillerinde eve gidip yemek yiyebilmek artık imkansız. Hızlı kentleşme ile birlikte yaşam şartları da çok büyük oranda değişti. Bizlere de; bu şartlar altında en sağlıklı ve mutlu şekilde yaşamanın formülünü bulmak ve tabi bunları hayata geçirmek düşüyor.
Sağlıklı Beslenme=Sağlıklı Yaşam
Sağlıklı olmak, büyük oranda sağlıklı beslenmekle ilgilidir. İşyerlerindeki beslenme şekli, çalışanların gün içerisindeki beslenme durumlarını ve dolayısıyla sağlıklarını doğrudan etkiliyor. Aslında etki gören unsur sadece sağlık değil; mutluluk, başarı, iş gücü gibi birazdan üzerinde duracağım faktörler de sağlıklı beslenmenin bizlere kazandırdıklarından…
İş’te sağlıklı beslenme = İş’te Başarı
Toplumumuzda sağlıklı beslenmenin önemi, yeni de olsa anlaşılmaya başlandı. Şimdilerde bazı işyerleri de konunun öneminin farkında.
Örneğin; Sağlıklı Beslenme ve Menü Planlama konusunda Diyetisyenlerden danışmanlık alan, çalışanlarının sağlıklı beslenme konusunda bilgilenmelerini ve hayata geçirmelerini sağlayan işyerlerinin sayıları gün geçtikçe artıyor. Çünkü çalışanların sağlıklı beslenmesi, çalışanları her açıdan olumlu etkilediği gibi; ileriye dönük işvereni de olumlu etkiliyor.
Nasıl mı? İşte cevabı:
İşyerinde çalışanlara öğle yemeğinde, Diyetisyen danışmanlığında hazırlanmış bir menü veriliyor ise İşverenin sağladığı 9 fayda
1.) Çalışanlar, işyerinde Yeterli ve dengeli beslendikleri için; oluşabilecek sağlık sorunları da büyük çapta azalacak; hatta ortadan kalkabilecektir. Çünkü sağlıklı beslenme ile kişinin vücut direnci artacak ve böylece hastalıklara yakalanma riski de azalacaktır.
Böylece; işyerinde devamsızlıklar azalacak, kişiler sık hastalanmadıkları için işlerini olması gerektiği şekilde devam ettirecek; yani oluşabilecek aksaklıklar ortadan kalkabilecektir.
Ayrıca; işyerinde sağlık giderleri de azalacak ve maliyet olumlu yönde etkileyecektir.
2.) Çalışanlar yemek saatini iple çekecekler, öğle yemeklerini yoğun işleri arasında verilen keyifli bir mola olarak göreceklerdir. Yemek sonrasında kişi, işinin başına daha enerjik ve istekli halde geçecektir.
3.) Kişilere sunulan yemekler sosyal ortamın keyifli bir parçası olacak ve böylece tüketilen yemekler, insan ilişkililerini kuvvetlendirmede de etkili olacaktır. Bu da; özellikle grup çalışmaları gibi iş bölümünün gerektiği durumlarda iş verimini ve başarıyı arttıracaktır.
4.) Çalışanların işyeri memnuniyeti artacak; kişilerin çalışma motivasyonu ve çalışma performansı da olumlu yönde etkilenecektir.
5.) Çalışanlarda halsizlik, isteksizlik, bitkinlik, uyuşukluk, hareketlerde ağırlık, yaptığı işten zevk alamama, mutsuzluk gibi durumlar (genelde yetersiz ve dengesiz beslenen kişilerde görülür) gözlenmeyecektir.
6.) Beyinsel faaliyetlerin yoğun olarak kullanıldığı muhasebe, bilgisayar gibi işlerle meşgul bireyler için yeterli miktarda karbonhidrat (Çünkü glikoz beynin yakıtıdır.) bulunduran bir menü, çalışanların gün içerisindeki performansları için çok önemlidir.
7.) Kişiler, tükettikleri menülerden yeterli enerji ve besin öğelerini sağladıklarından; gün içinde enerji kullanımı hiç düşmeyecek; bu durum kişinin ruh haline de direkt yansıyacaktır. Yani çalışan, işe mutlu gelip, mutlu gidecektir. Böylece işyerine olan bağlılık da artmış olacaktır.
8.) Çalışanlar, öğünlerinde ana besin gruplarını yeterli miktarlarda aldığından ve tabi sevilen besinleri tükettiğinden yemek sonrası işyerindeki kantine gidip atıştırma isteği duymayacaklar, bu da kişilerin sağlıksız gıdaları tüketmemesini sağlayacaktır. Pek çok işyerindeki kantinlerde poğaça, simit, sosisli, hamburger, kola, vb. sağlıksız yiyecekler sunulmaktadır. Kantinden besin tüketmeyen kişilerde obezite yani şişmanlık oluşma riski de azalacaktır.
9.) Yemeğin görüntüsünün, tadının, kokusunun hoş oluşu, tüketiciyi her açıdan doyuracak; kişi, yemekten kalktığında tok olacak, abur cubura yönelmeyecektir.
İşyerinde servis edilen menülerin iyi planlanmış olması, kaliteli bir hizmet için çok önelidir. Örneğin; yayla çorbası, pirinç pilavı, yoğurt ve sütlaçtan oluşan bir menü tüketiciye çekici gelmez ve kişi tüketmek istemez. Bunun sebeplerinin daha ayrıntılı üzerinde durulmalıdır..
Son olarak; Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ‘nün yaptığı bir çalışmadan bahsetmek istiyorum. Yapılan çalışma sonucunda; işyerlerinde yetersiz beslenmenin, çalışanların sağlığını ve iş verimliliğini olumsuz etkilediği kanıtlanmıştır.
Çalışmada; gelişmekte olan ülkelerde kötü beslenme ve obezitenin çok sık görüldüğü ve sırf bu sebepten dolayı; tüm dünyada % 20 oranında iş verimliliğinde kayıp söz konusu olduğu belirtilmiştir.
Araştırmada, işyerinde beslenmenin, işverenler tarafından genellikle bir “gereklilik” veya “dert” olarak görüldüğü, böylece işte verimliliğin ve çalışanların moralini yükseltme fırsatının kaçtığı tespit edilmiştir.