nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
James Beattie kim, James Beattie hakkında bilgi
James Beattie hayatı, James Beattie biyografisi
İskoçyalı filozof, şair ve eleştiricisidir
1735'te Kincardine kontluğundaki Lawrencekirk'te doğdu, 18 ağustos 1803'te Aberdeen'de öldü İlköğretim önemimde gösterdiği başarılar dolayısıyla Aberdeen Üniversitesi'nin açtığı parasız öğretim müsabakasını kazanmış ve dört sene Mreschall Kolejinde okumuştur Daha Sonra da öğretim mesleğine girmiştir
Aberdeen'de Latin grameri profesörü olmuş, bir taraftan da şiirler yazmıştır Virgile'in Eglogues'unu çevirmiştir Uyum, şıklık ve duyarlılıkla süslü olan bu gençlik yazılarından utanmış ve bu eserlerin anısını unutturmak için fazla çalışmıştır
Mevki ve servetini gözetmek için arkadaşları ona, kendinden fazla ilgi gösterdiler ve 1760'ta Mareschall Koleji'nde mantık ve ahlak profesörlüğüne devir ettirdiler Hocalığının birincil dönemlerinde öyle de başarı gösteremedi
1766'da evlendi İki oğlundan biri 1789'da diğeri de 1796'da ölünce Beattie avuntu edilemez bir melankoliye düştü ve hayatının son yıllarını yalnızlık ve inziva içinde geçirdi
Beattie'nin İskoçya felsefesinde kendisini onurlu bir yer karşılayan düşünceleri şunlardır;
1 Kamul duyunun verdiği gerçeklerle aklın gerçekleri arasındaki derin farkı göstermiştir Bu farklardan birincileri apaçıktırlar, ispata lüzum duymazlar İkincileri ise, fakat alıl yürütmeyle bu nitelikleri kazanabilirler
İskoçya felsefe sisteminde büyük bir rol oynayan bu farkı derinden kullanmak isteyen Beattie, kamul duyuyu şöyle tanımlar: Eğitim ve alışkanlıktan doğmayan ama doğadan meydana gelip birdenbire içgüdüyle ve direnilemez bir içtepi ile gerçeği algılayan veya inanca kumanda eden bir ruh fakültesidir
Aklı da şöyle tanımlar: Bize bildiğimiz düşünce veya oranları arama yeteneğini veren fakülte Onsuz, ilk ilkelerin ve sezgisel aksiyomların ötesinde, gerçeği keşfetmek için bir adım bile atamayacağımız fakülte
2 Berkeley'in tinselci şüpheciliğiyle Hume'un evrensel şüpheciliğine ve her şeyi ispata niyetlenmek suretiyle çağdaş şüpheciliği yaratmış olan Descartes'a karşısında giriştiği tartışmalardır Bu son filozof hakkındaki düşüncelerinde Reid gibi hareket eder Şüphecilikle savaşı amansızdır
Beattie, şüpheciliğin daha çok yeni zamanda bulunduğunu, bu sistemin Descartes'ten başlayarak Hume'de en yüksek gelişmesine ulaştığını, bununla birlikte matematikçilerle fizikçilerin araştırmalarını idare eden ilkelere tamamen zıt ilkeler kabul ettiğini, kamul duyunun apaçıklığı yerine hafıza yürütmenin apaçıklığını koyduğunu ve nihayet şüpheciliğin beşeri inançların en yasal ve evrensel ilkeleriyle çelişik olan sonuçlara ulaştığını iddia eder *
James Beattie hayatı, James Beattie biyografisi
İskoçyalı filozof, şair ve eleştiricisidir
1735'te Kincardine kontluğundaki Lawrencekirk'te doğdu, 18 ağustos 1803'te Aberdeen'de öldü İlköğretim önemimde gösterdiği başarılar dolayısıyla Aberdeen Üniversitesi'nin açtığı parasız öğretim müsabakasını kazanmış ve dört sene Mreschall Kolejinde okumuştur Daha Sonra da öğretim mesleğine girmiştir
Aberdeen'de Latin grameri profesörü olmuş, bir taraftan da şiirler yazmıştır Virgile'in Eglogues'unu çevirmiştir Uyum, şıklık ve duyarlılıkla süslü olan bu gençlik yazılarından utanmış ve bu eserlerin anısını unutturmak için fazla çalışmıştır
Mevki ve servetini gözetmek için arkadaşları ona, kendinden fazla ilgi gösterdiler ve 1760'ta Mareschall Koleji'nde mantık ve ahlak profesörlüğüne devir ettirdiler Hocalığının birincil dönemlerinde öyle de başarı gösteremedi
1766'da evlendi İki oğlundan biri 1789'da diğeri de 1796'da ölünce Beattie avuntu edilemez bir melankoliye düştü ve hayatının son yıllarını yalnızlık ve inziva içinde geçirdi
Beattie'nin İskoçya felsefesinde kendisini onurlu bir yer karşılayan düşünceleri şunlardır;
1 Kamul duyunun verdiği gerçeklerle aklın gerçekleri arasındaki derin farkı göstermiştir Bu farklardan birincileri apaçıktırlar, ispata lüzum duymazlar İkincileri ise, fakat alıl yürütmeyle bu nitelikleri kazanabilirler
İskoçya felsefe sisteminde büyük bir rol oynayan bu farkı derinden kullanmak isteyen Beattie, kamul duyuyu şöyle tanımlar: Eğitim ve alışkanlıktan doğmayan ama doğadan meydana gelip birdenbire içgüdüyle ve direnilemez bir içtepi ile gerçeği algılayan veya inanca kumanda eden bir ruh fakültesidir
Aklı da şöyle tanımlar: Bize bildiğimiz düşünce veya oranları arama yeteneğini veren fakülte Onsuz, ilk ilkelerin ve sezgisel aksiyomların ötesinde, gerçeği keşfetmek için bir adım bile atamayacağımız fakülte
2 Berkeley'in tinselci şüpheciliğiyle Hume'un evrensel şüpheciliğine ve her şeyi ispata niyetlenmek suretiyle çağdaş şüpheciliği yaratmış olan Descartes'a karşısında giriştiği tartışmalardır Bu son filozof hakkındaki düşüncelerinde Reid gibi hareket eder Şüphecilikle savaşı amansızdır
Beattie, şüpheciliğin daha çok yeni zamanda bulunduğunu, bu sistemin Descartes'ten başlayarak Hume'de en yüksek gelişmesine ulaştığını, bununla birlikte matematikçilerle fizikçilerin araştırmalarını idare eden ilkelere tamamen zıt ilkeler kabul ettiğini, kamul duyunun apaçıklığı yerine hafıza yürütmenin apaçıklığını koyduğunu ve nihayet şüpheciliğin beşeri inançların en yasal ve evrensel ilkeleriyle çelişik olan sonuçlara ulaştığını iddia eder *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.