iltasyazilim
FD Üye
Vaktiyle, kardeş olan Kabil ve Habil isminde iki Adem oğlu, Allahü Teâlâ için birer kurban, ona manevî yakınlık sağlayacak birer nesne arz etmişlerdi Kabil katı tabiatlı, Habil ise takva sahibi bir kimse idi Herhangi bîr delil ile Habilin kurbanının kabul olunduğu Kabilin kurbanının ise kabul olunmadığı anlaşıldı Kurbanı kabul edilmeyen Kabil, Habilin kurbanının kabul edilmesinden dolayı ona hased ederek:
— Ahdim olsun seni öldüreceğim, dedi Habil de dedi ki: — Allahü Teâlâ ancak takva sahiplerinden kabul buyurur Binaenaleyh Allahdan kork, niyyetini düzelt Eğer sen beni öldürmek için elini uzatırsan, ben seni öldürmek için elimi uzatmam Çünkü ben, âlemlerin Rabbı olan Allahdan her halde korkarım Ben bu suretle şunu isterim ki, beni günaha sokmayasın da hem benim günahım, hem de kendi günahınla dönüp gidesin, bu iki günahı yüklenerek can verip Hakkın huzuruna Varasin da Cehennem ehlinden olasın Zira zalimlerin cezası budur Bu takva, bu salim fikir, bu hayır ve nasihat, bu kardeşlik hissi üzerine, kurbanı kabul edilmeyen zalim Kabilin nefsi, kendisine kardeşi Habili öldürmeyi arzu ettirdi Yani vaz geçirmek şöyle dursun öyle bir cinayet güya bur tâat şevkiyle endişesiz yapılabilecek, mâniden uzak, arzusuna uyulur bir şey gibi gösterdi, kolaylık hatta gayret verdi Bu suretle nefsi, Kabile bu cinayeti bir yem gibi önüne gerilmiş pek hoş bir şey gibi gösterip ve bu isyanı icrası lâzım bir tâat gibi kabul ettirince de Kabil kardeşini öldürdü Ancak, bu cinayeti ile kendisine bir fayda sağlama ihtimali olmadığından başka, dininde de, dünyasında da hüsrana uğradı, zarar ve ziyan içinde kaldı, öldürdüğü kardeşinin cesedini ne yapacağını şaşırdı, çaresizlikler içerisinde kıvrandı Sonra Allahü Teâlâ, yerde deşinen bir karga gönderdi Bu gönderiş ve deşiniş ona kardeşinin cesedini nasıl örtüp gizleyeceğini göstermek içindi Katil, karganın bu hareketinden ilham alarak: — «Eyvahlar olsun, vay bana, ben şu karga kadar olup da kardeşimin iaşesini gömüp gizlemekten aciz oldum ha!» Dedi ve bunun üzerine nadimler güruhundan oldu, pişmanlıklar içerisinde kaldı Bu kıssadaki Kabil ve Habil ismindeki iki kardeşin Adem aleyhisselâmın kendisinin iki oğlu olduğu, ekseri müfessirlerin görüşü olmakla beraber israil oğullarından iki Adem oğlu olduklarını söyleyenler de vardır Ancak dikkat edilmesi lâzım gelen husus, şahısların tâyini değil, vakanın hakikatidir Çünkü Kabil ve Habil kıssası namıyla acaip ve garip bir çok şeyler söylenmiştir Binaenaleyh hata olmak ihtimalinden kurtulamayacak olan türlü türlü rivayetlerden ve tafsilâttan sakınarak Kurânı Kerîmdeki beyanın esas alınmasına dikkat çekilmiştir Nitekim mealen şöyle buyurulmuştur: —«Allahü Teâlâ iki Adem oğlu ile bir mesel darb etti, bunun hayrını tutun, şerrini bırakın» (Mâide Sûresi)
— Ahdim olsun seni öldüreceğim, dedi Habil de dedi ki: — Allahü Teâlâ ancak takva sahiplerinden kabul buyurur Binaenaleyh Allahdan kork, niyyetini düzelt Eğer sen beni öldürmek için elini uzatırsan, ben seni öldürmek için elimi uzatmam Çünkü ben, âlemlerin Rabbı olan Allahdan her halde korkarım Ben bu suretle şunu isterim ki, beni günaha sokmayasın da hem benim günahım, hem de kendi günahınla dönüp gidesin, bu iki günahı yüklenerek can verip Hakkın huzuruna Varasin da Cehennem ehlinden olasın Zira zalimlerin cezası budur Bu takva, bu salim fikir, bu hayır ve nasihat, bu kardeşlik hissi üzerine, kurbanı kabul edilmeyen zalim Kabilin nefsi, kendisine kardeşi Habili öldürmeyi arzu ettirdi Yani vaz geçirmek şöyle dursun öyle bir cinayet güya bur tâat şevkiyle endişesiz yapılabilecek, mâniden uzak, arzusuna uyulur bir şey gibi gösterdi, kolaylık hatta gayret verdi Bu suretle nefsi, Kabile bu cinayeti bir yem gibi önüne gerilmiş pek hoş bir şey gibi gösterip ve bu isyanı icrası lâzım bir tâat gibi kabul ettirince de Kabil kardeşini öldürdü Ancak, bu cinayeti ile kendisine bir fayda sağlama ihtimali olmadığından başka, dininde de, dünyasında da hüsrana uğradı, zarar ve ziyan içinde kaldı, öldürdüğü kardeşinin cesedini ne yapacağını şaşırdı, çaresizlikler içerisinde kıvrandı Sonra Allahü Teâlâ, yerde deşinen bir karga gönderdi Bu gönderiş ve deşiniş ona kardeşinin cesedini nasıl örtüp gizleyeceğini göstermek içindi Katil, karganın bu hareketinden ilham alarak: — «Eyvahlar olsun, vay bana, ben şu karga kadar olup da kardeşimin iaşesini gömüp gizlemekten aciz oldum ha!» Dedi ve bunun üzerine nadimler güruhundan oldu, pişmanlıklar içerisinde kaldı Bu kıssadaki Kabil ve Habil ismindeki iki kardeşin Adem aleyhisselâmın kendisinin iki oğlu olduğu, ekseri müfessirlerin görüşü olmakla beraber israil oğullarından iki Adem oğlu olduklarını söyleyenler de vardır Ancak dikkat edilmesi lâzım gelen husus, şahısların tâyini değil, vakanın hakikatidir Çünkü Kabil ve Habil kıssası namıyla acaip ve garip bir çok şeyler söylenmiştir Binaenaleyh hata olmak ihtimalinden kurtulamayacak olan türlü türlü rivayetlerden ve tafsilâttan sakınarak Kurânı Kerîmdeki beyanın esas alınmasına dikkat çekilmiştir Nitekim mealen şöyle buyurulmuştur: —«Allahü Teâlâ iki Adem oğlu ile bir mesel darb etti, bunun hayrını tutun, şerrini bırakın» (Mâide Sûresi)