Depresyon; Kişinin günlük işlevselliğini ciddi derecede etkileyen ,üzüntü ve çökkünlük hissinin çok yoğun yaşandığı bir duygudurum bozukluğudur. Hepimiz zaman zaman kendimizi mutsuz veya bazı olaylar karşısında çaresiz hissedebiliriz. Bu duygular hayatımızın birer parçasıdır lakin sürekli üzgün, umutsuz hissetmeyiz veya bu duygular uzun süreli olarak bizim günlük rutinlerimizi etkilemez. Bu nedenle depresyonun tanı kriterlerinden sadece biri olan mutsuz ve umutsuz duygulanım tek başına kişinin depresyonda olduğunu göstermez. Depresyon tanısı koyarken belirtilerin uzun süreli olması değerlendirilir. Depresyonun belirtileri kişiden kişiye değişiklikler gösterebilir, örneğin bir kişide ciddi kilo kaybına sebep verirken diğer kişide ciddi kilo alımına yol açabilir. Peki depresyon belirtileri nelerdir ?
- Uykusuzluk ya da aşırı uyku
- Gün geçtikçe artan yorgunluk ve enerji kaybı
- Umutsuz hissetme
- Huzursuzluk
- Değersizlik hissi, düşük benlik saygısı
- İntihar düşünceleri
- Sosyal ilişkilerde azalma
- Daha önce ilgilendiği aktivitelere karşı ilginin giderek azalması
- İştahda değişiklik ( Belirgin kilo kaybı veya alımı )
- Çevresinde olan bitene karşı duyarsızlaşma
- Fiziksel ve zihinsel performansta düşüş
- İşe gitmek istememe veya işe giderken fiziken veya ruhen zorlanma
Depresyonun erken çocukluk travmaları, genetik geçişler, kronik rahatsızlıklar, madde kullanımı, alkol tüketimi, geçim sorunları gibi birçok nedeni vardır. Bireysel sorunların yanı sıra uçucuların depresyona yatkınlığını arttıran bir çok ortak neden mevcut. Peki kabin memurları ve pilotlarda depresyona neden olabilecek faktörler nelerdir ?
- Uçucuların yoğun uçuş programları nedeniyle yatı istirahat sürelerinin yetersiz kalması
- Uykusuzluk, sık gece uçuşları nedeniyle gece uykusunun eksikliği
- Uçuşlarda yaşanan yolcu problemleri veya ekip içi sorunlar nedeniyle sürekli strese maruz kalma
- Düzensiz uçuşlar nedeniyle beslenme düzeninin olmaması
- Bağışıklık sisteminin zayıflığı
- Uçucuların meslekleri gereği aldıkları sorumluluğun yükü
- Uçuş emniyetinin sorumluluğu
- İş kaybı endişesinin getirdiği stres
Bunlar ve bir çok faktörü burada sıralayabiliriz. Depresyonda olan bir uçucu duygulanım değişikliğinin yanı sıra uçuşa gitmek istemeyebilir veya zorlanabilir, ekip içi iletişiminde problemler veya aksaklıklar olabilir, uçuş yoğunluğu ve basıncın etkisiyle halihazırda olan fiziksel yorgunluğa depresyonun getirmiş olduğu bitkinlik de eklenince görevlerini yerine getirmekte zorlanabilir bu durum ekip arkadaşlarına iş yükü olarak yansıyabilir, aynı zamanda iletişim, görev ve sorumluluklarını yerine getirme de zorluk yaşaması aynı zamanda yaşanabilecek herhangi bir emergency durum karşısında sürekli uyanık ve tetikte olmasının zorunlu olduğu her an görevini yerine getirirken depresyonun getirebileceği bir diğer sorun olan algılarının zayıflaması nedeniyle uçuş emniyetini riske atabilir, öfke kontrolünü sağlayamaması ve muhakeme becerilerinin azalması kokpitte ciddi sorunlara yol açabilir, sosyal becerilerinde azalma olabilmesi nedeniyle yolcularla olan iletişiminde yaşayabilecek olduğu aksaklıklar problem çözme becerilerine ve yolcu memnuniyetine etki edebilir.
Aldıkları sorumluluk başta olmak üzere , hem fiziksel hem de psikolojik olarak herkes için kolay olmayan bir mesleği yapıyor olmaları aynı zamanda ilaç kullanımı kısıtlarının olması nedeniyle depresyon onlar için ciddi bir risk faktörü haline geliyor. Uçucular psikiyatrik rahatsızlıkların tedavisinde ücretsiz izne çıkmak ve uçuşa ara vermek durumunda kalabiliyorlar bu da onların daha sıkıntılı bir sürece girmelerine neden oluyor.
Peki çözüm yolları neler olabilir ?
Öncelikle yatı sürelerinin uzatılması, yatı süreleri planlanırken sadece uçucuların minimum 8 saat uyuması değil onların sosyal hayattan kopmamaları göz önünde bulundurularak planlamalar yapılmalı. Gece uçuşları hakkaniyetli dağıtılmalı ve uçuş planlamaları yapılırken sirkadiyen ritim faktörü değerlendirilmeli. Uçuş planlamaları yapılırken insani faktörler göz önünde tutulmalı. Uçucuların bağışıklık sistemleri, uyku problemleri ve birçok psikolojik faktöre yönelik çözüm planları üzerinde çalışılmalı ve şirket hekimleri tarafından onlara destek sağlanmalı ve bu konularda şirket hekimlerine başvurmak isteyen uçucular iş kaybı korkusu yaşamamalı.