Kadınların Rutin Depresyonu; Premenstruel sendrom PMS, adet gören kadınların yüzde 85’inde bir veya daha pozitif semptomla görülür Kadınlarda görülen, adet öncesi döneme rastlayan ve sonrasında kaybolan bir takım sıkıntılarla baş gösteren bir hastalık olan PMS, adet gören kadınların yüzde 85’inde bir ya da daha fazla semptomla görülür Fakat yüzde 510’unda yaşam kalitesini etkileyecek yoğunluktadır Ergenlikte ya da menopozda nadirdir Adet görebilen herhangi yaştaki kadında görülür fakat genelde 30 yaş üzeri kadınlar tedavi için doktora başvurur Hastalıkta genetik yatkınlık da önemlidir Anadolu Sağlık Durumu Merkezi Kadın Sağlığı Bölümü’nden Dr Nuri Ceydeli'nin verdiği bililere kadar PMS, kişinin yaşam biçimini, işini, günlük hayatını etkileyecek boyutta fazla farklı alanlara yönlendirilmiş semptomlardan bir veya aniden fazlasının görülüp, adetten sonra bunun düzelmesi durumudur Adete yakın 710 gün içinde karın şişliği, sancı, vücutta stres, matem nöbeti, halsizlik, takâtsizlik, depresyon, aşırı uyuma, uykusuzluk, memelerde hassasiyet, aşırı iştah, gönülsüzlük, içe kapanma gibi çok farklı alanlara yönlendirilmiş belirtileri olabilir En manâlı nitelik bu şikayetlerin aydan avuç içi uyumlu bir şekilde görülmesidir Sıkıntıların birçok adet başlangıcıyla sonlanır Adet öncesi damarlarda genişleme, kas kasılmaları ve psikolojik strese emrindeki olarak baş ağrısına sık rastlanır Migren tipi baş ağrılarının yüzde 50’inde menstruasyonla bir ilişki vardır Tanıda adeti peşine düşüp takip eden 5 gün ile karşılaştırıldığında, adete 5 gün kala semptomlarda en az yüzde 30’luk büyüme olması önemlidir Benzer semptomlar; birbirini takip eden minimum 2 adet döneminde de görülmelidir Semptomlar fazla dağıtılmış olduğundan teşhis hazırlamak zordur genellikle geriye doğru dönük değerlendirildiğinde kavranabilir Psikolojik, Biyolojik ve Sosyolojik Bir Problem Premenstruel sendromun; kişisel patolojik problem miyahut menstruel siklusu ağrılı süreçle ilişkilendiren kültürel sorun muolduğunu ayırdetmek çok kolay değildir PMS, psikolojik esas üstüne etkilenen biyoloji ile ilgili, sosyolojik bir problemdir Kadının yaşantısını derinden etkileyen sosyal bir durumdur PMS'nin etyolojisi bütünüyle anlaşılamamıştır; hormonal değişiklikler (östrojen, progesteron, testesteron), aldosteron düzeyi ve salgılanım paterni, tiroid bezi fonksiyonları, vitamin eksiklikleri, endorfinler suçlanmış ama bilimsel olarak ispatlanamamıştır Tedavide Yaşam Tarzındaki Şansın Dönmesi Etkin Tedavide şahısların hayat tarzındaki değişiklikler etkilidir Diyet alışkanlıklarının değiştirilmesi, spor, çeşitli hobiler, sosyal faaliyetlerin arttırılması rahatsızlık üstüne fazla etkilidir Karbonhidrattan zengin gıda ve içecekler kişinin psikolojisi üzerine olumlu etki yaratmaktadır Rahatlama terapilerinin tedavideki yeri fazla önemlidir 1200 mgd kalsiyum karbonat veya 200400 mg magnezyum verildiğinden şikayetlerde azalma olduğu çalışmalarla gösterilmiştir Yoğun meme ağrısı olanlarda E vitamini denenebilir Tedavide kullanılan doğum yoklama hapları, B6 vitamini, bromokriptin, MAO inhibitörleri, spironolaktonun plasebodan farkı bulunamamıştır Serotoninerjik disregülasyon en olası teoridir Bu sebeple antidepresanlardan fluoksetin (prozac) ve alprazolam(xanax) ile alınan sonuçlar iyidir Fluoksetin bu grupta üzerinde en fazla alıştırma yapılan ilaçtır Adetler ilaçla veya cerrahi olarak ortadan kalkarsa şikayetler de geriler PMS Tedavisinin Basamakları 1 Basamak: Destekleyici tedavi, karmaşık kabonhidrattan varlıklı perhiz, egzersiz, kalsiyum, magnezyum, E vitamini desteği, spironolakton 2 Basamak: Antidepresanlar 3 Basamak: Hormonal olarak yumurtalamayı baskılamak için doğum denetleme hapları veya GnRH agonistleri KAYNAK:Haber7 id