Kahveci: Biz en iyisi yine ‘Yabancılar yine saldırıyor’ hikayelerini yazalım

İbrahim Kahveci'nin köşe yazısından alıntı

Yalancı baharda yabancı ne yaptı?

Kendim için faiz indirim sürecinin ‘Vurgun Piyasası’ oluşturacağı konusunda çok kere yazdığımı ve uyardığımı sanıyordum.

Faiz indirim sürecinde ‘Vurgun piyasası kuralları’ gereği faizle bir arada dövizinde kısa vadede düşebileceğini lakin bu düşüşün de bir aldatmaca olacağını söylüyordum.

Lakin sanırım gereğince yazmamış yahut tekrarları fazla yapmamışım. Tahminen de TV5 ve KRT TV’de tekrarladığım için kâfi olur sanmıştım.

***



Merkez Bankası 14 Eylül 2018’de haftalık repo faizlerini yüzde 24,00 yükseltmişti. O faiz artışı %17,75’ten tek kalemde %24,00’e yapılmıştı.

Ve indirim süreci. 26 Temmuz 2019’da başladı. Birinci indirimle %19,75; akabinde 13 Eylül 2019 %16,50. Ve 25 Ekim 2019 %14,00’e gelindi.

En son indirim ise 13 Aralık 2019 %12,00’ye düşürüldü.

Pekala bu süreçte yabancı yatırımcılar ne yapmışlar? Aman Türkiye’de balayı var, büyük yararlar var, çabucak pay senedi alalım, ya da çabucak tahvil mi (DİBS) alalım demişler?

Merkez Bankası lider değişimi temmuz ayının birinci haftasında gerçekleşti. Ve böylelikle süratli bir faiz indirim sürecinin başlayacağı da netleşmiş oldu. O nedenle bilgilere 05 Temmuz - 06 Aralık tarihleri ortasında bakıyoruz.

Yabancıların pay senedi stoku 31 milyar 005 milyon dolardan 32 milyar 010 milyon dolara çıkıyor. Lakin bu yükseliş büsbütün borsa endeksindeki yüzde 10’un üzerindeki artıştan geliyor.

BIST-100 endeksi temmuz ayının birinci haftasında 100 bin düzeyinin çabucak altında seyrederken 06 Aralık haftasında 109 bin düzeylerine yükseldi. O nedenle biz net süreçlere bakıyoruz.

Yabancı yatırımcılar bu ‘Vurgun Piyasası’ periyodunda borsada net 384 milyon dolarlık pay senedi satışı yapmışlar. Zaten borsanın yüzde 10 civarında yükseldiği bu devirde yabancıların ellerindeki pay senedi stoku yalnızca yüzde 3,2 artışta kalıyor.

Gelelim tahvil ve repo piyasasına.



Yabancıların elinde temmuz başında 15 milyar 183 milyon dolarlık DİBS bulunmaktadır. 06 Aralık haftasında ise stok DİBS varlığı 15 milyar 824 milyon dolara yükseliyor.

Artık size asıl bilgiyi söyleyeyim: Temmuz başında dolar kuru 5,60 düzeyindeyken, aralık başında 5,75 düzeylerinde seyrediyor. Yani dolar bazında TL varlığı olan DİBS’lerin düşmesi gerekiyor.

Hatta süreç bazında anılan devirde yabancılar tam 704 milyon dolarlık DİBS satışı gerçekleştiriyor. Buna karşın yabancıların DİBS varlıkları 640 milyon dolar artıyor.

Tekrar edelim:

Dolar 5,60’tan 5,75’e yükseliyor.

Yabancılar 704 milyon dolarlık DİBS satıyor.

Fakat yabancıların DİBS varlığı 640 milyon dolar artıyor.

Kısaca yabancılar yaklaşık olarak yalnızca 5 ayda DİBS yatırımından TL bazında yüzde 11,8 civarında bir kâr elde ettiler. Fakat buna karşın yeni DİBS (Devlet İç Borçlanma Senedi) almak yerine satmayı tercih ettiler. Aslında şu anda yıllık (12 aylık) DİBS getirisi yüzde 12,0 civarlarında görülüyor.

***

Artık sonucu izah edelim.

Süratli faiz indirimleri ile piyasalarda tam da faiz lobisi denilen yapıya hizmet edilmiş olundu. Tekrar tekraren lisana getirmeye çalıştığım üzere, bu yalancı piyasanın ayakları sağlam değil ve yere basmıyor.

Yabancılar ne borsada yeni pay senedi almışlar, ne de yeni tahvil almışlar. Hatta fırsat buldukça durum azaltmayı tercih etmişler.



Yerli yatırımcıların ise bu periyotta döviz alımlarının sürat kestiğini ve bir ölçü borsaya gittiğini görüyoruz.

Ancak ne döviz hesapları çözüldü ne de iktisada itimat gelip yatırım ve üretim gerçek olarak yükseldi.

Kendimizin çalıp yeniden kendimizin oynadığı bir sinema çektik. Ve o sinemanın birinci sahnesi bitti. Artık hazmetme sahnesi içinde küçük küçük yeni devrin işaretleri de geliyor.

Biz en güzeli yeniden kendimizi avutup, Anadolu turunda ‘Yabancılar tekrar saldırıyor’ hikayelerini yazalım. Aksi halde şişirdiğimiz ve yalnızca süreksiz olacağını herkesin bildiği bir sinemanın sonucunda THE END yazınca Milleti şaşırtmayalım.

Kaynak: Karar