KarıKoca Münasebetlerinde Âdab karı koca muhabbeti için dua erkek karısına nasıl davranmalı koca karısına nasıl davranmalı karisina nasil davranmali kocanın karısını sevmesi için dua İslâm'da aile müessesesi, otoriteye yok, sevgiye dayanır Sevgisiz otorite, kırıp dökmekten, kalpleri birbirinden uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramaz Ailenin temel fertleri olan karıkoca arasında sevgi ve saygı olması halinde, bu şart ailenin bütün fertlerine yansıyacaktır Ailede herkesin vazifesi bellidir İdarecilik görevi babanın üzerindedir Bu idarecilik, tahakküme dayanan bir idarecilik yok; şefkate, nezakete, anlayışa dayanan bir idareciliktir Bunu, tıpatıp çobanın sürüsünü kurtlardangözetmek için kurnaz durmasına ve titizlik göstermesine benzetebiliriz Ailede reis, evin erkeğidir Allahu Teâlâ meâlen şöyle buyurmaktadır: Allah'ın onlardan, kimini (erkekleri) kiminden (kadınlardan) üstün kılması ve mallarından infak etmeleri sebebiyle, erkekler kadınlar üstüne hâkimdirler(Nisa sûresi34) İbni Ömer'in (r a) rivayet ettiğine tarafından Resûlullah (asm) şöyle buyurmuştur: Uyarı ediniz! Hepiniz çobansınız ve hepiniz idare ettiklerinizden sorumlusunuz Yönetici çobandır ve emri altındakilerden sorumludur Erkek, konut halkının çobanıdır ve onlardan sorumludur Kadın, kocasının evinin ve çocuklarının çobanıdır ve onlardan sorumludur Köle, efendisinin malının çobanıdır, o da ondan sorumludur Uyarı ediniz! Hepiniz çobansınız ve hepiniz emriniz altındakilerden sorumlusunuz(Buhâri, Ahkam:1) Erkeğin Vazifeleri, hakları, mesuliyetleri Hadisi şerifte erkek çobanolarak teşbih edilmektedir Bu teşbihten de anlaşılacağı üzere erkeğin mesuliyeti fazla büyüktür Ev halkına helâl rızık temini için çalışacak, çabalayacak; onları maddîmânevî kötülüklerden koruyacak; onların dünya ve âhiret saadetini temin için gerekli şartları ve imkanları hazırlayacaktır Bu şuurla çalışan erkeğin yaptığı incelemeler ibâdet hükmüne geçmektedir Hattâ ailesinin ağzına koyduğu bir lokma bile sadaka hükmünde olmaktadır Sa'd b Ebi Vakkas'ın (ra) naklettiğine kadar Peygamber Efendimiz (iddia) şöyle buyurmuştur: Kuşkusuz sen, Allah rızâsını arayarak yapacağın her harcamadan dolayı belirli ecre nail olacaksın Hattâ eşinin ağzına koyduğun lokmaya değin(Buhârî, İmân: 41) Evin reisi olan erkek, hiçbir vakit, eşinin ve çocuklarının üzerinde hakları olduğunu unutmamalıdır Bu hususta Peygamber Efendimiz (iddia) şöyle buyurmuştur: Rabbinin senin üzerinde hakkı vardır, nefsinin senin üstünde hakkı vardır, ailenin senin üstünde hakkı vardır Öyleyse her yargı sahibine hakkın ver(İslâmî Yaşam, c, 126) Erkeğin mükellefiyetleri, görevleri ve buna mukabil hakları, eşine aleyhinde nasıl davranması gerektiğiyle ilgili hadisi şeriflere bakalım: Amr bin Ahves'den (r,a) söylenti edildiğine göre Peygamberimiz (asm) şöyle buyurmuştur: Dikkat ediniz, kadınlarınız üzerinde haklarınız vardır Kadınların da sizin üzerinizde hakları vardır Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız, sevmediğiniz kimseleri yatağınıza oturtmasınlar, arzu etmediğiniz kimselerin de evlerinize girmesine müsaade etmesinler Tekrar dikkat ediniz, kadınlarınızın sizin üzerinizdeki hakkı, yeme içmelerini ve giyimlerini lâyıkıyla yerine getirmenizdir(İbni Mâce, Nikâh: 3) Ebû Hüreyre (ra), Peygamberimizin (asm) şöyle buyurduğunu rivayet ediyor: Allah'a ve Âhirete imân eden, bir şey gördüğü zaman, yâ hayır söylesin ya da sussun Sizler, kadınlar hakkında birbirinize iyilik ve hayır öğüt ediniz Çünkü onlar kaburga kemiğinden yaratılmışlardır Bunun ise en eğri kısmı üstteki tarafıdır Eğer çarpık kemiği doğrultmaya çalışırsanız, onu kırarsınız Kendi haline bırakırsanız, dâima çarpık kalmaya devam eder Pek ise, birbirinize, kadınlarınıza iyi davranmayı öğüt ediniz(Müslim, Rada: 60) Hz Âişe (ra) Resûlullah'ın (asm) şöyle buyurduğunu söylenti ediyor: Mü'minlerin imân bakımından en üstünü, ahlâkı en güzel olanı ve ailesine en lütufkârı olup, en iyi davrananıdır(Tirmizî, İmân:6) Kocanın hanımına karşı görevleri Bu hadisi şeriflerin ışığında evin reisinin hanımına karşı görevlerinin ne olduğunu hatırlayalım: • Evin reisi, evin geçimini tedarik için çalışacak, ama o çalışmanın Allah'ın emri olduğunu unutmayacaktır Bu şuurla çalıştığında hanımı için yaptığı her harcamadan da sevap kazandığını bile bile hiçbir zaman şevkini, azmini kaybetmeyecektir • Erkek, hanımına yediğinden yedirmeli, giydiğinden giydirmelidir İmkanı ölçüsünde hanımı ve çocukları için harcama yapmaktan kaçınmamalı, pintilik etmemelidir • Erkek, yeri gelince ev işleri de yapmalıdır Peygamber Efendimiz (asm) evde bulunduğu vakit, evdekilere asistan olmuş, hattâ yeri süpürmüştür • Erkek hanımının bir hizmetçi ya da esir olmadığını unutmamalıdır Gerçekte hanımın çocuğunu emzirmesi, yemek yemek yapması, bulaşık yıkaması, vs konut işlerini görmesi mecburiyetiyoktur Hanımın yaptığı bütün o hizmetler birer sadakadır İşte bunu bilen evin reisi, hanımına kızmak şöyle dursun, daima ona teşekkür etmelidir • Koca hanımına karşısında sevgi ile muamele etmeli, otoritesini takınmamalıdır Bir kimse isterse binlerce kişiyi emrinde çalıştıran bir patron ya da idareci olsun; evine geldiğinde o âmiriyet ve yöneticilik elbisesini çıkarmalı, aile fertleriyle şefkate, sevgiye ve tevâzua dayanan bir diyalog kurmalı, hattâ çocuk gibi olmalıdır Yâni yeri gelince çocukla çocuk olmalı, hanımıyla sıcak bir diyalog kurmalıdır Vazife başındayken herkesin kendisinden ürktüğü ve titrediği Hz Ömer (ra) bakınız bu hususta ne diyor: Erkeğin suhulet ve ünsiyetle, hânımı yanına çocuk gibi olması gerekir Toplum içinde tekrar erkek olsunPeygamber Efendimiz (sav) hanımlarıyla şakalaşır, onların gönüllerini memnun ederdi Hz Âişe validemizle yarış yaptığı, bazen kendisinin o'nu, bazan da Hz Âişe validemizin kendisini geçtiği vakidir İşte bu tatbikatı göz önünde bulundurarak evde, sert erkek rolüoynamaktan vazgeçilmelidir Evin reisi eve geldiğinde herkesin içi açılmalı, yüreği ferahlamalı, onun eve dönüşü dört gözle beklenmelidir Yahut eve geldiğinde, herkesin hışmından kaçınmak için köşe bucak sakındığı bir reis, aslî vazifesini suistimal ediyor demektir • Erkek, hanımının yanlışlarını, hatalarını, noksanlarını hoş görmelidir Yemeğin tuzu yetkisiz olmuş diye hanımını azarlayan erkek, çiğ erkektir • Erkek, karısının akrabalarına da tıpkı kendi akrabaları gibi değer vermeli, onların hatırını saymalı, onlarla dostça ve sıcak bir diyalog kurmalıdır Kadının kocasına karşı görevleri Atalarımız yuvayı kadınsı kuş yapardemiştir Bundan kasıt, yalnızca evin maddî bakımdan dirlik düzenini sağlamak değildir Hanım bununla birlikte ailenin moral değerlerini diri tutmak, ailede huzurun ve neşenin dâim olması için gayret uygulamak durumundadır Hemen, kadının vazifeleri, mükellefiyetleri, evde nasıl davranması icap ettiği, beyine aleyhinde nasıl muamele etmesi gerektiğiyle ilgili hadisi şeriflere bakalım: Ebû Hüreyre'den (ra) söylenti olunduğuna kadar Resûli Ekrem (sav) şöyle buyurmuştur:Kocasının izni olmadan (zevci huzurunda) bir kadının (beyhude orucu tutması) ve yeniden müsadesi olmadan evine (herhangi bir kadın ya da erkeğin girmesine) izin vermesi caiz olmaz(Riyazü'sSalihin c1324) İbni Ömer'in (ra) rivayetine göre Resûlullah (asm) şöyle buyurmuştur: Ey kadınlar topluluğu, bol bol sadaka verin, çok fazla istiğfar edin Çünkü ben Cehennemliklerin çoğunun sizlerden olduğunu gördüm' Bunun üstüne onların arasından iyi konuşan bir kadın, 'Yâ Resûlullah, bizim neyimiz var ancak, Cehennemliklerin çoğu bizden olmuş?' diye sordu Peygamber (asm), 'Çünkü siz pozitif lanet eder ve kocalarınıza karşı nankörlük edersiniz Ve düşünce ve din bakımından yetersiz bir varlık bilmiyorum ama, zeki olan bir erkeğe sizden daha artı üstün gelebilsin?' buyurdu Bayan, 'Yâ Resûlullah, din ve akıl bakımından eksiklik nedir?' deyince, Peygamber (asm), 'Akıl eksikliği bir erkeğin şahitliğine karşılık iki kadının tanık olmasıdır Bu fikir eksikliğidir Bayan hayız vb sebepler yüzünden günlerce namaz kılmaz ve Ramazan ayında oruç tutmaz Bu da din eksikliğidir' buyurdu(Müslim, İmân: 132) Ümmü Seleme'den (ra) rivayete göre, Resûli Ekrem (tez) Efendimiz: Herhangi bir kadın, kocası kendisinden razı olduğu halde ölürse Cennet'e girerbuyurmuştur (RiyazüSalihin, c1326) Abdurrahman b Avfdan (ra) Resûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğu söylenti edildi: Bayan beş zaman namazını kılar, ramazan orucunu miktar, namusunu korur ve kocasına itaat ederse, ona: Cennetin hangi kapısından dilersen oradan gir, denilir(Tergib ve Terhib, c421414) Bu hadisi şeriflerin ışığında, kadının uyması gereken muaşeret esaslarını hatırlayalım: • Kadın kocasına itaat etmelidir Kocaya itaat ve kocanın haklarına riâyet etme hususunda Cenâbı Yargı meâlen şöyle buyurmaktadır: Cenâbı Hakkın, erkekleri kadınlardan üstün tutması ve mallarını infak etmeleri yüzünden onlar, kadınlar üzerine reisdirler Saliha kadınlar, Allah'a itaat ve tenhâ kaldıktan halde bile Allah'ın hıfziyle kocalarının haklarına riâyet edenlerdir(Nisa sûresi34) Bu hususla ilgili şu hadisi şerife bakalım: Ebû Hüreyre (ra) Peygamber Efendimizin (sav) şöyle buyurduğunu söylenti etmiştir: Bir kimsenin bir kimseye secde etmesini emredecek olsaydım, nasıl olursa olsun kadının kocasına secde etmesini emrederdim(RSalihin c 1325) • Kadın, aile sırlarını kimseye söylememelidir Şüphesiz bu hususa evin reisi de riâyet etmelidir, ama bu hususa bilhassa kadınlar dikkat etmelidirler Çünkü onlar bir araya geldiklerinde, benzeri normalmiş gibi birbirlerine en mahrem meseleleri dahi söyleyebilmektedirler • Bayan, evden dışarı çıkarken koku sürmemeli, süslenmemeli, dikkat çekici bir şekilde giyinmemelidir Koku sürünerek dışarı çıkmayla ilgili şu hadisi şerife bakalım: Ebû Musa'dan (ra) Nebi'nin (sav): Her göz zina eder Bir bayan güzel kokular sürünüp de erkeklerin bulunduğu yere uğrarsa zina etmiş olurbuyurduğu rivayet edildi, (age, c 4278) • Kadının kocasının izni olmadan beyhude oruç tutması, kocasının rızâsı olmadan çarşıpazara çıkması, komşu ziyaretlerine gitmesi caiz değildir Kadın tekrar ve defalarca kocasının şerefine, namusuna sahip çıkmalı, kocasının malını korumalıdır • Kadın kocasına karşı sesini yükseltmemeli, her zaman tatlı dilli, güler yüzlü olmaya çalışmalıdır Eve bezginlikargın gelen evin erkeği, güler yüzle karşılanmak ister • Kadın kocasının eve döneceği saatlerde kendisine çekidüzen vermeli, konut işi yaparken giydiği kıyafeti değiştirmeli, en hoş kıyafetini giymelidir Maalesef günümüzde bu hususa öyle uyarı edilmemektedir Bayan kocasının yanında, evi silip süpürürken giydiği kıyafetle çıkarken, birlikte ev gezmesine gittiklerinde en hoş elbisesini giymektedir Halbuki bayan gezmeye bu vesileyle gösterdiği hassasiyeti kocasının yanında da göstermelidir • Bayan kocasının akrabaları ve misafirleri geldiğinde, onlara yemek yemek yapmalı, yüz ağartmalıdır Onun bu şekilde misafirperverliğikocasını çok hoşnut edecektir • Kadın, kocasının nazarının yalnız kendi üzerinde olması için çaba göstermeli, kocasına aleyhinde soğuk ve nahoş davranmamalıdır Karşılıklı tutku ve edep Karıkoca iki taraflı olarak birbirlerine toleranslı davranmalı, nazikâne şekilde hitap edip, zerafet ölçüsünde muamele etmelidirler Birbirlerine aleyhinde; Efendi, Bey; hatun, hanımgibi nazikane ifadelerle hitap etmelidirler Bizde sabit örfe kadar, erkek yabancıların yanında hanımının isminden bahsetmez Hanımından bahse zoraki kaldığı yerde; refikam, ayalim, çocuklarımın anası, vb gibi ifadeler kullanır Bayan da kocasından bahsederken; Bizim Bey, Bizimki, Bizim Efendigibi tâbirler kullanır • Karıkocanın birbirlerini kıskanmaları gayet normaldir Kıskançlıkla ilgili şu hadisi şerife bakalım: Muğiyre'den (ra): bir kere Sa'd b Ubade: 'Karımın yanına bir erkek görürsem hiç aman vermeden onu kılıcımın keskin ağzı ile vurur tepelerim' demişti Bunun üzerine Peygamber Efendimiz mecliste bulunanlara: Sa'd'ın bu kıskançlığına şaşıyor musunuz? Allah'a yemin ederim ama, ben ondan daha kıskancım Allah'ın kıskançlığı da benimkinden çoktur Bunun içindir ancak kuytu olsun, açık olsun fuhuş ve kötü şeyleri yasaklamıştır Cenâbı Allah dek kullarını seven hiç kimse yoktur Bunun içindir ki, insanları uyaran ve müjdeleyen Peygamberler göndermiştir Allah dek iyilik etmeyi seven de yoktur Bunun içindir ama, kullarına cenneti va'd buyurmuştur' dedi(Hayatü'sSahabe, c3274) Hz Ali de (ra) kıskanmayanları kınayarak şöyle demiştir: İşittiğime kadar kadınlarınız çarşı ve pazarlarda erkekler aralarında gezip dolaşıyorlar Sizde kıskançlık duygusu değil mu? Şunu bilin ki kıskanmayan kimsede hayır yoktur(age, c3276) • Karıkoca eve geldiklerinde selâm vererek ve dua ederek çocuklarına örnek olmalıdırlar Selâm ve dua ile ilgili hadisi şeriflerden bazılarına bakalım: Enes b Mâlik (ra) der oysa: Resûlullah (tez) bana: Oğlum ailenin yanında girdiğinde selâm ver ama, sana ve ailene bolluk olsunbuyurdu (Tergib ve Terhib, c3462) • Karıkoca işte bu şekilde eve girerken, yemek yemek yerken, yatarken Allah'ın adını anarak, selâm vererek, dua ederek; keza şeytanlardan Allah'a sığınmak, ayrıca de Allah'tan hayırlar niyaz etmelidirler Karıkoca, şeytandan Allah'a sığınırken, bununla beraber Allahu Teâlâ'nın mutî (itaatkâr) kulları olan melekleri de evlerinde ağırlamalıdırlar Bunun için de meleklerin eve girmesine mâni olacak hallerden sakınmalıdırlar Meselâ, fotoğraf olan eve melek girmez Bunu bilerek, ona kadar hareket etmelidirler Hz Ebû Hüreyre (ra) Peygamber Efendimizin (iddia) bu hususta şöyle buyurduğunu nakletmektedir: İçinde fotoğraf ya da heykel gibi bir şey olan eve melâike girmez(Ramûz, c24708) İslâmî şuura sahip karıkoca, birbirlerinin haklarına riâyet edecek, İslâmî ölçüleri göz önünde bulunduracak ve bunun neticesinde keza kendileri mesut olacak, ayrıca de çocuklarını huzurlu bir atmosferde büyüteceklerdir Bunun için de her ikisi de dindarlıkta birbirlerini örnek almalıdırlar Saadetin esas şartı budur Karıkoca arasındaki, sevgi ve haz, fakat İslâmî şuur ve âdapla gerçekleşir Onun ötesindeki sevgi, arizî (geçici) ve yüze gülücü bir sevgidir O nevi sevgilerin ömrü, çok kısadır Halbuki, dindar karıkocalar arasındaki sevgi gerçek mânâda sonsuzdur Zira o sevginin ana meyvesi, ebedî hayatta ortaya çıkacak, o dindar karıkoca Cennette ebedîyyen bir arada olacaklardır