iltasyazilim
FD Üye
Karşıtların Özdeşliği Ne Demektir?
Karşıtların bir ve benzer oluşu, Hegel deyimidir Hegel ’e tarafından karşıtlar özdeştir, eşanlamda birbirlerinin içinde ve birbirleriyle aynıdırlar Elealılar ve PlatonAristoteles ve tüm idealizmin savına Hegel şöyle varmaktadır: Masayı niteliklerinden, eş deyişle kavramlardan soyutlarsak apaçık sadece ‘dır ’ benzeyen deyişle ‘odur ’ kalır ama bu ne masa, ne kuş, ne ağaç vb olmayan görünmeyen bir varlıktır Bütün idealizmin olduğu gibi Hegel ’in de bu savında dinsel bir temel var: Tevrat ’a göre Musa, Horeb ’de kendisine görünen tanrıya adını soruyor Tanrı da ben ’im diye karşılık veriyor Yahudiler bu yüzden tanrıya ‘odur ’ anlamında ‘yaho ’ diyorlar, bu deyim sonra var olan anlamında ‘yahova ’ sözcüğüne dönüşüyor (İdealizme tarafından varolan yalnızca bu tanrı ve başkaca hiçbir şey değil) Bu varlığı varlığından da (eşdeyişle dır ya da odur ’dan da) soyutlarsak besbelli sadece yokluk kalır Demek ancak varlıkla sefalet özdeştir ve birbirinin içindedir Çağırmak oysa reel varolan yok, varolmayandır, kişisel olan yok, genel ve kavramsal olandır Çağırmak ancak masa fakat bilinemez bir şey olmakla nesnel ve bizim dışımızda bir şey olabilirdi, aşina bir şey olduğundan özneldir ve bizim içimizdedir
Kaldı ki kendisine bir kavram yükleyemeyeceğimiz hiçbir şey yoktur, çağırmak oysa bizim dışımızda olan hiçbir şey yoktur Çağrıda Bulunmak ama özneyle nesne özdeştir
Her varlık ama kavramsal olarak vardır Var olan her şey kavramsal olduğundan ve kavramlar da düşünsel olduğundan çağrıda bulunmak ki varolan her şey düşüncedir Hegel ’in bu savı olağan düşünceciliğin esas savıdır ve Berkeley özdeksizciliğinin yinelenmesinden diğer bir şey değildir *
Karşıtların bir ve benzer oluşu, Hegel deyimidir Hegel ’e tarafından karşıtlar özdeştir, eşanlamda birbirlerinin içinde ve birbirleriyle aynıdırlar Elealılar ve PlatonAristoteles ve tüm idealizmin savına Hegel şöyle varmaktadır: Masayı niteliklerinden, eş deyişle kavramlardan soyutlarsak apaçık sadece ‘dır ’ benzeyen deyişle ‘odur ’ kalır ama bu ne masa, ne kuş, ne ağaç vb olmayan görünmeyen bir varlıktır Bütün idealizmin olduğu gibi Hegel ’in de bu savında dinsel bir temel var: Tevrat ’a göre Musa, Horeb ’de kendisine görünen tanrıya adını soruyor Tanrı da ben ’im diye karşılık veriyor Yahudiler bu yüzden tanrıya ‘odur ’ anlamında ‘yaho ’ diyorlar, bu deyim sonra var olan anlamında ‘yahova ’ sözcüğüne dönüşüyor (İdealizme tarafından varolan yalnızca bu tanrı ve başkaca hiçbir şey değil) Bu varlığı varlığından da (eşdeyişle dır ya da odur ’dan da) soyutlarsak besbelli sadece yokluk kalır Demek ancak varlıkla sefalet özdeştir ve birbirinin içindedir Çağırmak oysa reel varolan yok, varolmayandır, kişisel olan yok, genel ve kavramsal olandır Çağırmak ancak masa fakat bilinemez bir şey olmakla nesnel ve bizim dışımızda bir şey olabilirdi, aşina bir şey olduğundan özneldir ve bizim içimizdedir
Kaldı ki kendisine bir kavram yükleyemeyeceğimiz hiçbir şey yoktur, çağırmak oysa bizim dışımızda olan hiçbir şey yoktur Çağrıda Bulunmak ama özneyle nesne özdeştir
Her varlık ama kavramsal olarak vardır Var olan her şey kavramsal olduğundan ve kavramlar da düşünsel olduğundan çağrıda bulunmak ki varolan her şey düşüncedir Hegel ’in bu savı olağan düşünceciliğin esas savıdır ve Berkeley özdeksizciliğinin yinelenmesinden diğer bir şey değildir *