Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
PARABEN İÇEREN İLAÇ VE VİTAMİNLER ÜZERİNE ;Paraben içermeyen ilaç,demir damlası,vitamin diye bizlere yüksek fiyatla satılan ve temini güç olan bir ilaç piyasası oluşturulmaktadır.Organik beslenme,katkı hususu içermeyen besin ve ilaç tasarrufu tabiiki önemsenmelidir.Lakin içinde paraben olmayan ilacın eşdeğerinden on kat pahalı olması ve devletimiz koşullarında temin edilememesi durumu zorlaştırmaktadır.Sağlıklı ömür için hayat usulümüze ,gıdalarımıza dikkat etmemiz gereği muhakkaktır.Lakin 4 adet açık cep telefonunun yaydığı radyasyonun bir baz istasyonu gücünde olduğunu düşünürsek,parabene dikkat edelim derken farklı gerçekleri gözden kaçırdığımızı düşünüyorum.Hiç unutmuyorum termik santral istemiyoruz diye yapılan bir yürüyüşte ;kanserden ölmek istemiyoruz sloganı atan arkadaşlarıma SİGARAYI BIRAKIN demiştim.Parabene dair ispatlanmış bir durum yok,genede ilmî olarak yapılan çalışmalar var ve takip etmekteyiz.
AŞAĞIDAKİ METINDEN BİLGİLENMENİZ DİLEĞİYLE
Parabenler, ilaçlarda ve kozmetik eserlerde antimikrobik tesirleri nedeniyle 1924'ten beri tüm yerkürede, esirgeyici maksatlı ve çok düşük dozlarda yardımcı husus olarak yaygın bir formda kullanılmaktadır. Parabenlerin kimyasal yapılarına nazaran metil, propil, bütil paraben üzere türevleri vardır.
-Parabenler insan vücudunda östrojen hormonuna emsal tesirler göstermektedir. Lakin bu tesirleri, östrojenin binde biriyle 10 milyonda biri kadardır. İlaçta ve kozmetikte en çok kullanılan metil parabenin aktifliği, östrojen aktifliğinin 2 milyon 500 binde biri kadardır. İlaçlarda ve kozmetik eserlerde bulunan ölçüsüyle (östrojene uzun periyotta yüksek doza maruz kalmaya bağlı yan tesirleri de dahil) östrojenik tesir göstermediği kabul edilebilir. Bu nedenle kanserojenik ve endokrin bozucu tesir göstermesi beklenmemektedir. Başkaca, parabenler ilaç yahut kozmetik olarak kullanıldığında çok süratli bir biçimde parçalanarak vücuttan idrarla atılır. Ağız yoluyla alındıklarında ise midedeki asit ortamı nedeniyle parçalanmaları yüksek olup kana geçen ölçüsü yok denecek kadar azdır.
-Bu unsurun vücutta toksik tesir yaratacak ölçüde biriktiğini gösteren ve kişilerde direkt kanser oluşturmasına yönelik kanıtlanmış ilmî done bulunmamaktadır. Yapılan ilmî çalışmalarla husus bilim yerküresi tarafından yakından takip edilmektedir.
-Ülkemizde klinik tasarrufa sunulmuş ilaçlar ve kozmetikler içerisinde bulunan parabenlerin, formülasyonlardaki ölçüleri itibariyle insan sıhhatine zararlı tesirleri olması beklenmemektedir.
-Bugünkü doneler doğrultusunda parabenlerin, ilmî olarak risk yaratmamakla bir arada, evlatların korunmasına yönelik -özellikle bebeklik döneminde- kozmetik eserlerin doktor yahut eczacıya danışılarak kullanılması önerilir.
AŞAĞIDAKİ METINDEN BİLGİLENMENİZ DİLEĞİYLE
Parabenler, ilaçlarda ve kozmetik eserlerde antimikrobik tesirleri nedeniyle 1924'ten beri tüm yerkürede, esirgeyici maksatlı ve çok düşük dozlarda yardımcı husus olarak yaygın bir formda kullanılmaktadır. Parabenlerin kimyasal yapılarına nazaran metil, propil, bütil paraben üzere türevleri vardır.
-Parabenler insan vücudunda östrojen hormonuna emsal tesirler göstermektedir. Lakin bu tesirleri, östrojenin binde biriyle 10 milyonda biri kadardır. İlaçta ve kozmetikte en çok kullanılan metil parabenin aktifliği, östrojen aktifliğinin 2 milyon 500 binde biri kadardır. İlaçlarda ve kozmetik eserlerde bulunan ölçüsüyle (östrojene uzun periyotta yüksek doza maruz kalmaya bağlı yan tesirleri de dahil) östrojenik tesir göstermediği kabul edilebilir. Bu nedenle kanserojenik ve endokrin bozucu tesir göstermesi beklenmemektedir. Başkaca, parabenler ilaç yahut kozmetik olarak kullanıldığında çok süratli bir biçimde parçalanarak vücuttan idrarla atılır. Ağız yoluyla alındıklarında ise midedeki asit ortamı nedeniyle parçalanmaları yüksek olup kana geçen ölçüsü yok denecek kadar azdır.
-Bu unsurun vücutta toksik tesir yaratacak ölçüde biriktiğini gösteren ve kişilerde direkt kanser oluşturmasına yönelik kanıtlanmış ilmî done bulunmamaktadır. Yapılan ilmî çalışmalarla husus bilim yerküresi tarafından yakından takip edilmektedir.
-Ülkemizde klinik tasarrufa sunulmuş ilaçlar ve kozmetikler içerisinde bulunan parabenlerin, formülasyonlardaki ölçüleri itibariyle insan sıhhatine zararlı tesirleri olması beklenmemektedir.
-Bugünkü doneler doğrultusunda parabenlerin, ilmî olarak risk yaratmamakla bir arada, evlatların korunmasına yönelik -özellikle bebeklik döneminde- kozmetik eserlerin doktor yahut eczacıya danışılarak kullanılması önerilir.
