Burun Estetiği, bilim ve sanatı barındıran bir cerrahi girişim.. Deneyimli ellerde, çok yüksek hasta memnuniyet oranlarının ortaya çıktığını söylemek mümkün. Burun, dış yapısı itibari ile, çok dikkat çeken bir organ. Cilt yapısı ve diğer faktörler, bu belirginliği daha da arttırabilir.
Her burun kendine özgüdür. Estetik-görsel açıdan, burun sırtı yüksekliği (kemer burun) en çok karşılaşılan sorundur. Burun tiplerini 3’e ayırarak bahsetmeyi uygun buluyorum;
Burun sırtı sorunları: Yükseklik-çöküntü-genişlik-eğrilik-aşırı darlık vb.
Burun ucu sorunları: Asimetri- yükseklik-düşüklük-kalınlık-eğrilik-sivrilik vb.
Burun kanat ve veya delik sorunları: Asimetri, kalınlık, genişlik vb.
Birçok hastada, birden çok bölgede estetik sorunlar bulunur ve aynı anda, bu sorunların cerrahi olarak düzeltilmesi mantıklıdır (Burun kökünde yükseklik-çöküntü, çok büyük veya küçük burun, kısa-basık–uzun burun, aşırı kalkık burun yapısı vb. birçok farklı burun yapısı olabilir).
Görüşme için başvuran hastalarımın birçoğu, burun yapısından dolayı özgüvenlerinin etkilendiğini, resim çektirirken, devamı..
Hem estetik olarak güzel sanatlarda, hem de edebiyat içinde örnekleri olan burun konulu eserler vardır ve bunlardan birini paylaşmak istiyorum,
Edebiyat- Bir Klasik: ‘Burun’
N. V. Gogol, 19. Yüzyıl Rus yazarlarından..
Gogol, 1833’te yazmaya başlamış, ‘Burun’u.. 1835’te bitirdikten sonra “Moskovski Nablüdatel” dergisine gönderiyor ancak red yanıtını almış. Sonra, ‘’Savremennik” dergisinde yayımlanmış (1836).
43 yaşında ölen yazar’ın eserleri: Dikanka toplantıları, Dava, Taras Bulba, Ölü Canlar, Müfettiş, Bir Delinin Hatıra Defteri, Burun, Portre, Palto gibi klasik olmuş hikayeler, roman vb. bulunmakta..
Burun’dan..
Kitabın ilk cümleleri..; ‘P. Ossipovna, bugün kahve istemiyorum.’ dedi. ‘Onun yerine sıcak ekmek ve soğan yiyeceğim.’ Sofraya oturdu, iki soğanı kesip dilimlere ayırdı, somunu ikiye bölüp üstüne tuz ekti. Birdenbire gördüğü beyaz şey onu şaşkına çevirdi: Bir burun! Gözlerine inanamıyordu -bir burun, evet yanlış değil bir burun! Üstelik de tanıdık bir burun!
Dehşet içinde kalmıştı.. Ama bu dehşet, karısının duyduğu tiksintiyle kıyaslanabilecek gibi değildi: “Seni canavar! Kimin burnunu kestin?!” diye haykırdı karısı öfkeyle. “Seni derbeder sarhoş! İnsanları tıraş ederken burunlarını o kadar sert çekiyormuşsun ki koparıyormuşsun!”
Gerçeküstü bir hikaye olarak sevilmiş bu eğlenceli kısa eserin son cümlelerinden; “Unutmamalıyız ki dünyamız sıra dışı olayların yaşandığı bir yerdir. Bunlar öyle olaylardır ki, bazen tamamen ihtimal dışında oldukları düşünülür.” diyor Gogol.