Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Kaza ve belalardan korunmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız...

Kaza ve belalardan korunmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız...

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Kaza ve belalardan korunmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız

Modern dünyanın insanı mutlu edemediğini,
mutsuzluğunu unutturmak için sürekli yeni ilaçlarla insanlığı uyuttuğunu anlatmaya çalıştım birkaç yazımda

Tebessüm etmenin bile sevap olduğu bir dine mensup değil miyiz?

Buna rağmen gülmek bir yana,
acılarımızı hatırlamamak için sürekli ilaç kullanan insanlara ne demeli?
Kendimizden uzaklaştıkça kendimizi kaybediyoruz
Batının ürettiği çözümler (ilaç tedavileri) kendilerini bile kurtaramadı

Daha açık konuşmak gerekirse “dindar insanların bile,
en ufak sıkıntılarını atlatmak için sakinleştirici hapları kullandığını biliyorum
Babamın, çok öfkelendiği zaman,
ilaç almaya gider gibi abdest almaya gittiğini ve kendisini o şekilde rahatlattığını iyi hatırlıyorum

Kendi değerlerimize dönmeden kendimize gelemeyeceğimizi anlatmak için bugün hangi örnek üzerine durmam gerektiğini düşünürken arşivime bir göz attım
Üniversite yıllarımda rahmetli Onkolog Dr Haluk Nurbâki’den arşivime aldığım bir hatırayı sizlerle paylaşmaya karar verdim





Onkolog Dr Haluk Nurbâki anlatıyor;

Onun hikayesini 40 yıl önce işitmiştim
30 yıl önce de kendisiyle tanışıp başından geçenleri bizzat ağzından dinleme fırsatını buldum

Yusuf, Diyarbakır’da zengin bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmişti
Babası, o mahallenin beyi olarak bilinir,
herkesin yardımına koşmak için elinden geleni yapardı
Yusuf’un anlattığına göre kendisi henüz beş yaşındayken evlerinin civarına bir derviş gelmiş ve bir duvar dibine mekan tutmuştu

Yusuf’un babası;“Ona bakmak bizlere düşer diyordu
“Ama incinmemesi için, ihtiyaç duyduğu şeyleri sakın hizmetkarlarla göndermeyin

Derviş Babaya yemek götürmek, artık Yusuf’un işiydi
Küçük çocuk, önceleri tereddüt ettiği bu işten daha sonraları büyük bir lezzet almaya başlamış ve yaşlı adamla derin bir gönül bağı kurmuştu
Onunla yaptığı sohbetler,
çocuk yaştaki Yusuf’un kalbinde bahar çiçekleri açtırıyordu

Derviş Baba bir gün: “Yusuf dedi, “sana bir deve yapayım, ister misin?

Bir çocuğun böyle bir teklife “hayır demesi mümkün değildi Yaşlı adam, bunu bildiği için isteklerini şöyle sıraladı:“Evden sana verilen fındık, üzüm ve leblebi gibi çerezlerden küçük bir kısmını bana getireceksin Ve buna da kimseye söylemeyeceksiniz Fakat bana getireceğin şeyler, sadece sana verilenlerden olmalı Sağdan soldan bulup aldıklarınla deve yapılmaz

Yusuf, bu işin gizli olmasından daha da hoşlanmıştı Her getirdiği çerezden sonra:
“Devem yapılıyor mu? diye soruyor ve derviş Baba’dan:
“Elbette, getirdiğin her bir çerez, devenin bir başka yanını oluşturuyor cevabını alıyordu

Günler birbirini kovaladı ve Yusuf’un sabrı tükenmek üzereyken, beklediği müjde geldi:
“Deve tamamlandı Yusuf, sadece gözleri kaldı
Eğer iki badem getirirsen, bu iş biter
Yusuf, sabaha kadar sevinçten uyuyamadı
ve bir kenara depoladığı leblebileri bademlerle değiştokuş ederek Derviş Baba’ya koştu
Ancak yaşlı adam, derme çatma kulübesinde o akşam vefat etmişti
Cenaze işlerini yine Yusuf’un babası üstlenmiş
Onu, küçük çocuğun gözyaşları arasında yakın bir mezarlığa defnetmişler

Aradan 12 yıl geçmiş ve Yusuf bir delikanlı olmuş Ne yazık ki şizofreni adı verilen hastalığa da bu yaşlarda yakalanmış Yıl, 191015 civarı olduğundan, hastalık çok kısa sürede öldürücü bir hale dönüşüyormuş Yusuf’un babası zengin olduğu için, yavrusunu ilk önce İstanbul’a, daha sonra da Paris’e götürmüş Ama verilen cevap, her yerde aynı olmuş:
“Bu hastalığın tedavisi henüz mümkün değil
Maddi imkanlarınız iyi olduğuna göre,
Yusuf’u İstanbul’daki akıl hastanesine yatırabilir ve ona bir bakıcı tutabilirsiniz

Yusuf’un babası denilenleri aynen yapmış ve bir bakıcıya iki altın maaş bağlayıp oğlunu sık sık ziyarete gitmiş
Ancak altı ay sonra Yusuf iyice ağırlaşmış ve kendisi diğer hastalardan tecrit edilip ölüme terk edilirken, babasına da “Oğlunuzun kurtulma ümidi kalmadı diye telgraf çekilmiş

Yusuf bundan sonrasını şöyle anlatıyor:
“Kırk derecenin üzerinde bir ateşle kıvranırken, kendimi korkunç bir çölde görüyordum
Güneş her zerremi ayrı ayrı kavuruyor ve yangın yerini andıran kızgın kumların üzerinde sürünürken,
bir damla suyun hasretiyle kıvranıyordum
Öleceğimi anlayıp son bir defa daha ufuklara baktığımda, gördüklerime inanamadım
Çocukluğumun Derviş Babası, yularını tuttuğu bir deve ile birlikte bana doğru geliyordu
İyice yaklaştığında:“Yusuf’um, evladım,dedi

“Deven hazır binebilirsin
Yattığım yerden güçlükle doğrulup onun yardımıyla deveme bindiğimde,
susuzluğum ve hastalığım bir anda geçmişti

O anda gözümü açmış ve:“Ben neredeyim? diye sormuşum
Etrafımdaki bakıcı ve doktorlar, iyileştiğime asla inanmıyordu
Çünkü şizofreni ile birlikte zatüreden de kurtulmuş,
dünyaya sanki yeniden gelmiştim

Yusuf, başından geçen bu hadiseyi anlatırken bir çocuk gibi ağlıyor ve:
“Derviş Baba, kalp gözüyle başıma gelecekleri hissetmiş ve bunun için de
“sadaka ömrü uzatır hadisinden medet istemiş olmalı diyordu
Bu yüzden sadece bana ait çerezleri isteyerek bana sadaka ibadeti yaptırdı
Ve ömrümün ziyadeleşmesine vesile oldu

Yusuf 80 yaşından sonra hakkın rahmetine kavuşmuştur




Birkaç ay önce atlattığım bir trafik kazasından niçin yara almadan kurtulduğumu iyi biliyorum
Rahmetli Haluk Nurbaki hocanın bu hatırasına benzer birçok birikimini kitaplarından okumuştum

Sadaka vermenin ömrü uzattığına,
dua almanın başımıza gelecek belalardan bizi koruduğuna inanmamız için,
illa batılı bilim adamlarının araştırma sonuçları mı yayınlaması gerekiyor?

Mutlu olmak mı istiyorsunuz? Başkalarını mutlu edin

Dua almak mı istiyorsunuz? İyilik yapın

Bunlara inanmıyorsanız hap içmeye devam edin
Hapı yutunca kimseyi suçlamaya hakkınız olmaz

Kaza ve belalardan korunmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız!


SAİD ÇAMLICA
 
858,498Konular
982,028Mesajlar
30,008Kullanıcılar
sananeuaSon üye
Üst Alt