Kelebek etkisi küçük, önemsenmeyecek boyutta gibi görünen bir durumun, büyük ve zarar verebilen bir boyuta ulaşması anlamına gelmektedir.
Kelebek Etkisine Verilebilecek Örnekler
Kelebek etkisi günlük hayatta da karşılaşılabilir durumlardandır. Trafikte iki insanın kavga etmesi, trafiğin tıkanmasına; insanların gidecekleri yere geç kalmasına; belki de ambulansla hastaneye yetiştirilmeye çalışılan hastanın hayatını kaybetmesine neden olacaktır.
Bir benzetme yapılabilirse domino taşları buna örnek verilebilir. Baştaki küçük bir taşın devrilmesi, sırayla arkasında duran taşları teker teker devirmeye başlayacak ve en sondaki taş bu etkinin sonucunda yere düşecektir. Her ne kadar olumsuz olarak algılansa da bazen olumlu şeylerin gerçekleşmesi için bir kaosa ihtiyaç duyulabilmektedir. İnsanların fiziksel ve zihinsel olarak bu zamana kadar olan değişimi çoğu zaman doğanın ve şartların insanları zorlamasıyla oluşmuştur. Yeni keşifler, akıl yürütme yetisi bu zorlu yolları aşarak gerçekleşmiştir.
Kelebek Etkisi Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
1963 yılında Edward Norton Lorenz hava tahmini yaparken bu teoriyi ortaya atmıştır. Bu teori Amazon Ormanları’nda kelebeğin kanat çırpmasının ABD’de büyük bir kasırga ortaya çıkmasına neden olabileceğiyle ilgilidir.
Edward Lorenz bu kelebek etkisine “Kaos Teorisi adını vermiştir. Bilgisayarında hava durumunu hesaplarken bulduğu bir teoridir. İlk hesaplamasında 0,506127 sayısını kullanarak hesaplama yapmıştır. Daha sonra ise 0,506’yı kullanarak hesaplama yapmıştır. İki sayı arasında çok fazla bir fark bulunmamaktadır, sadece yaklaşık 11000 (binde bir) oranda bir fark vardır. Hesaplamalarının sonucunda bu iki sayının çok farklı sonuçlar doğurmasından dolayı bu durumu Kelebek Etkisi olarak adlandırmıştır. Bu teoriye birçok örnek verilebilir. Tunuslu bir gencin kendini yakarak öldürmesi sonucu Arap Baharı hareketinin başlaması bu teoriye bir örnektir. Edward Lorenz bu teorisinden dolayı hava tahminlerinin kısa vadeli yapılması gerektiğini savunmuştur.
Kelebek Etkisine Verilebilecek Örnekler
Kelebek etkisi günlük hayatta da karşılaşılabilir durumlardandır. Trafikte iki insanın kavga etmesi, trafiğin tıkanmasına; insanların gidecekleri yere geç kalmasına; belki de ambulansla hastaneye yetiştirilmeye çalışılan hastanın hayatını kaybetmesine neden olacaktır.
Bir benzetme yapılabilirse domino taşları buna örnek verilebilir. Baştaki küçük bir taşın devrilmesi, sırayla arkasında duran taşları teker teker devirmeye başlayacak ve en sondaki taş bu etkinin sonucunda yere düşecektir. Her ne kadar olumsuz olarak algılansa da bazen olumlu şeylerin gerçekleşmesi için bir kaosa ihtiyaç duyulabilmektedir. İnsanların fiziksel ve zihinsel olarak bu zamana kadar olan değişimi çoğu zaman doğanın ve şartların insanları zorlamasıyla oluşmuştur. Yeni keşifler, akıl yürütme yetisi bu zorlu yolları aşarak gerçekleşmiştir.
Kelebek Etkisi Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
1963 yılında Edward Norton Lorenz hava tahmini yaparken bu teoriyi ortaya atmıştır. Bu teori Amazon Ormanları’nda kelebeğin kanat çırpmasının ABD’de büyük bir kasırga ortaya çıkmasına neden olabileceğiyle ilgilidir.
Edward Lorenz bu kelebek etkisine “Kaos Teorisi adını vermiştir. Bilgisayarında hava durumunu hesaplarken bulduğu bir teoridir. İlk hesaplamasında 0,506127 sayısını kullanarak hesaplama yapmıştır. Daha sonra ise 0,506’yı kullanarak hesaplama yapmıştır. İki sayı arasında çok fazla bir fark bulunmamaktadır, sadece yaklaşık 11000 (binde bir) oranda bir fark vardır. Hesaplamalarının sonucunda bu iki sayının çok farklı sonuçlar doğurmasından dolayı bu durumu Kelebek Etkisi olarak adlandırmıştır. Bu teoriye birçok örnek verilebilir. Tunuslu bir gencin kendini yakarak öldürmesi sonucu Arap Baharı hareketinin başlaması bu teoriye bir örnektir. Edward Lorenz bu teorisinden dolayı hava tahminlerinin kısa vadeli yapılması gerektiğini savunmuştur.