Kıyılarda ‘beach işgali'; giriş ücreti 300 lira

Turizm açısından Türkiye’nin en değerli bölgeleri ortasında yer alan Ege kıyıları, özel işletmeler tarafından ticarileştiriliyor. Anayasa ve kıyı kanununa nazaran halkın kullanımına açık olması gereken plajlar özel işletmeler tarafından kiralanarak yahut işgal edilerek halkın fiyatsız kullanımına kapatılıyor.

BirGün'den Aycan Karadağ ve Berkay Sağol'un haberine nazaran Çeşme Çiftlikköy’de bulunan Pırlanta Plajı iki farklı özel şirket tarafından işletiliyor. Ortada kalan 100 metrelik kısım ise fiyatsız olarak kullanılabiliyor. Fakat fiyatsız kısımda tuvalet, kabin üzere muhtaçlıklar karşılanmıyor. Özel işletmenin bulunduğu kısımdaki şezlongların önüne havlu atıldığında vazifeliler giriş fiyatı olarak 30 TL istiyor.



Çeşme Altınkum’da ise  3-4 ‘beach’ bir bölgeyi büsbütün kapatmış durumda. Bu bölgedeki ‘beach’lerin giriş fiyatları 100 lira’dan 300 liraya kadar değişebiliyor. Otopark fiyatı için de ek olarak 25 lira isteniyor.

Girişte fiyatları yüksek bulan yurttaşlar reaksiyonlarını, “Çeşme artık gelinmez bir yer oldu. Fiyatsız ve düzgün hizmet alacağımız plaj bulmakta zorlanıyoruz. Yazıktır, günahtır” diye gösteriyor. İçeriden çıkan yurttaşlar ise “Berbat hizmet, yüksek fiyatlar, kaba işçi, paramızla rezil oluyoruz” diyor.

Çeşme’den ayrılıp Karaburun’a yanlışsız yola çıkıyoruz. Karaburun’da da durum pek farklı değil. Birçok plajın aşikâr kısımlarını ‘beach’ler alırken kimileri ise büsbütün özelleşmiş. Kuyucuk Plajı’nda daha evvel her yere havlu atıp güneşlendiğini söyleyen yurttaşlar, son devirde plajın bir kısmının özel bir işletme tarafından 'işgal edildiğini' vurguluyor. Yurttaşlar, “Artık gideceğimiz plaj kalmadı” sözlerini kullanıyor. 

"Yurttaşlar şikâyet etmeli"

Özelleştirilmiş kumsallara ait çalışmalar yapan Avukat Berna Babaoğlu Ulutaş, kıyıların halka açık olması gerektiğine dikkat çekiyor. Halkın kıyıları kullanmasının engellenemeyeceğine vurgu yapan Ulutaş, şunları söylüyor: “Giriş fiyatını şezlong ya da içecek üzerinden alıyorlar. Bu yanlış. Yurttaşların takip edip şikâyetçi olması gerekir. Kıyılar kamunun elinde.”