Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Değişik nedenlere bağlı olarak böbreklerin müzmin biçimde hastalanmasına ve hizmetlerini yapamaz hale gelmesine “kronik böbrek yetersizliği” ismi verilir. Kronik böbrek zayıflığına yol açan nedenler arasında glomerulonefrit ismi verilen şahsi böbrek iltihapları, şeker marazı yahut yüksek tansiyonyun böbrekte yaptığı zararlari doğumsal birtakım böbrek illetleri, böbrek taşları ve infeksiyonlar sayılabilir
Sağlıklı kişilerde böbrekler işe yaramayan üre ve kreatinin üzere birtakım zararlı hususları idrarla dışarı atar; böylelikle vücudu temizler. Böbrek zayıflığı gelişince, temizleme hizmeti de aksayacağı için, kanda bu zararlı hususlar birikir. Buna bağlı olarak da gayrı organların çalışması bozulur. Bulantı, kusman, nefes darlığı üzere çok sayıda şikayet belirir.
Böbrek zayıflığı çok ilerleyecek olursa son devir böbrek zayıflığı ortaya çıkar ve kandaki zararlı atıkların seviyesi çok yükselir. Vücudun kimyasal istikrarı bozulur ve hayati tehlike belirir.
Bu safhaya gelen hasyalara diyaliz yahut böbrek nakli yapmak kaide olur.
Diyaliz nedir?
Diyaliz hususî zararlar kullanarak hastanın kanındaki zararlı hususları süzmek ve böylelikle kanı temizlemektir. İki halde uygulanabilir:
1.Hemodiyaliz ( makine diyalizi),
2 .Periton diyalizi ( karın diyalizi).
Hemodiyaliz
Hemo diyaliz hastanın kanını kişisel bir filtre vasıtasıyla temizlenmesidir. Bu gayeye yönelik olarak diyaliz makineleri ile hastanın kanı vücuttan çekilir ve bu filtrelerden süzdürülür. Bu süzme süreci sırasında filtrenin bir ucundan hastanın kanı girer. Kan filtreden geçerken üre, kreatin üzere zararlı unsurları potasyum ismi verilen ve ziyadesi vücuda zararlı olan bir tuz dışarı atılır. Böylelikle, filtrenin öteki ucundan çıkan kan artık temizlenmiştir. Bu nezih kan vücuda geri döndürülür. Hemodiyaliz sırasında vücutta fazladan birikmiş su da çekilir; böylelikle, tansiyon yüksekliği de daha kolay denetim edilir.
Periton diyalizi
Kanı zararlı artıklardan temizlemek için insanın kendi karın zarı (priton) da filtre olarak kullanılabilir. Bu diyaliz haline periton diyalizi (veya sair bir deyimle karın diyalizi) ismi verilir.
Periton diyalizi pratiği için şahsi olarak hazırlanmış ve çok duru bir torbada saklanan diyaliz likitleri bir boru (diğer ismi ile kateter yahut kanül) aracılığı ile hastanın karnına verilir. Bu diyaliz likidi karında kaldığı sürece kandaki zararlı unsurlar karın zarından süzülür ve diyaliz sıvısının içine makbul. Bir vade sonra kirlenmiş olan bu likit yeniden kişisel borusu ile vücut dışına boşaltılır ve atılır. Böylelikle kandakş zararlı hususların bir kısmı vücut dışına alınmış olur. Daha sonra hastanın karnına arı bir diyaliz likidi yine verilir. Bir mühlet sonra kirlenen bu likitte boşaltılarak kan biraz daha temizlenir. Sonra tekrar duru bir likit verilerek sürece devam edilir. Karın diyalizi bu formda tekrarlanarak zararlı unsurlar daima bir halde vücut dışına alınır ve yaşantı böylelikle sürdürülür. Periton diyalizinde değişimleri hastanın şahsen kendisi yahut bir yakını yapabilir. Bir öbür tatbikte ise, hasta gece uyurken kişisel bir makine vasıtasıyla bu süreçler yapılabilir.
Her iki diyaliz tipinde de uygulanan diyet hali benzerlik gösterir.
Sağlıklı kişilerde böbrekler işe yaramayan üre ve kreatinin üzere birtakım zararlı hususları idrarla dışarı atar; böylelikle vücudu temizler. Böbrek zayıflığı gelişince, temizleme hizmeti de aksayacağı için, kanda bu zararlı hususlar birikir. Buna bağlı olarak da gayrı organların çalışması bozulur. Bulantı, kusman, nefes darlığı üzere çok sayıda şikayet belirir.
Böbrek zayıflığı çok ilerleyecek olursa son devir böbrek zayıflığı ortaya çıkar ve kandaki zararlı atıkların seviyesi çok yükselir. Vücudun kimyasal istikrarı bozulur ve hayati tehlike belirir.
Bu safhaya gelen hasyalara diyaliz yahut böbrek nakli yapmak kaide olur.
Diyaliz nedir?
Diyaliz hususî zararlar kullanarak hastanın kanındaki zararlı hususları süzmek ve böylelikle kanı temizlemektir. İki halde uygulanabilir:
1.Hemodiyaliz ( makine diyalizi),
2 .Periton diyalizi ( karın diyalizi).
Hemodiyaliz
Hemo diyaliz hastanın kanını kişisel bir filtre vasıtasıyla temizlenmesidir. Bu gayeye yönelik olarak diyaliz makineleri ile hastanın kanı vücuttan çekilir ve bu filtrelerden süzdürülür. Bu süzme süreci sırasında filtrenin bir ucundan hastanın kanı girer. Kan filtreden geçerken üre, kreatin üzere zararlı unsurları potasyum ismi verilen ve ziyadesi vücuda zararlı olan bir tuz dışarı atılır. Böylelikle, filtrenin öteki ucundan çıkan kan artık temizlenmiştir. Bu nezih kan vücuda geri döndürülür. Hemodiyaliz sırasında vücutta fazladan birikmiş su da çekilir; böylelikle, tansiyon yüksekliği de daha kolay denetim edilir.
Periton diyalizi
Kanı zararlı artıklardan temizlemek için insanın kendi karın zarı (priton) da filtre olarak kullanılabilir. Bu diyaliz haline periton diyalizi (veya sair bir deyimle karın diyalizi) ismi verilir.
Periton diyalizi pratiği için şahsi olarak hazırlanmış ve çok duru bir torbada saklanan diyaliz likitleri bir boru (diğer ismi ile kateter yahut kanül) aracılığı ile hastanın karnına verilir. Bu diyaliz likidi karında kaldığı sürece kandaki zararlı unsurlar karın zarından süzülür ve diyaliz sıvısının içine makbul. Bir vade sonra kirlenmiş olan bu likit yeniden kişisel borusu ile vücut dışına boşaltılır ve atılır. Böylelikle kandakş zararlı hususların bir kısmı vücut dışına alınmış olur. Daha sonra hastanın karnına arı bir diyaliz likidi yine verilir. Bir mühlet sonra kirlenen bu likitte boşaltılarak kan biraz daha temizlenir. Sonra tekrar duru bir likit verilerek sürece devam edilir. Karın diyalizi bu formda tekrarlanarak zararlı unsurlar daima bir halde vücut dışına alınır ve yaşantı böylelikle sürdürülür. Periton diyalizinde değişimleri hastanın şahsen kendisi yahut bir yakını yapabilir. Bir öbür tatbikte ise, hasta gece uyurken kişisel bir makine vasıtasıyla bu süreçler yapılabilir.
Her iki diyaliz tipinde de uygulanan diyet hali benzerlik gösterir.
