Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Kur'anda geçen, ?Yahudi ve Hıristiyanları dost tutmayınız.?ayeti nasıl anlaşılmalıdır

Kur'anda geçen, ?Yahudi ve Hıristiyanları dost tutmayınız.?ayeti nasıl anlaşılmalıdır

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Soru:Kur'anda geçen, ?Yahudi ve Hıristiyanları dost tutmayınız? ayeti nasıl anlaşılmalıdır? Onlarla iktisadî ve sosyal münasebetler içine girmek bu ayetin yasak sahasına girer mi?

Değerli kardeşimiz;
İslâmiyet, insanlık için bir saadet ve rahmet vesilesidir Onun şefkat kanatları ve geniş müsamahası kendisine tâbi olmayanları da kuşatmıştır Diğer dinlerin mensupları kendi dinlerinde görmedikleri rahat ve refahı İslâm'da bulmuşlar, bir İslam beldesinde hiçbir sıkıntıya maruz kalmadan hayatlarını devam ettirmişlerdir Müslümanlar da bu husustaki İlâhî emirlere tam olarak riayet etmişler ve en geniş mânâda tatbik etmişlerdir

Ankebut Sûresinin 46 âyetinde şöyle buyurulur: Kitap ehliyle ancak en güzel bir yoldan mücadele edin; güzellikle, yumuşaklıkla, delil ve ispat yoluyla onlara hakkı anlatın; ancak onlardan zulme sapanlar müstesnadır Onlara deyin ki: 'Bize indirilene de, size indirilene de îmân ettik Bizim İlâhımız da, sizin İlâhınız da birdir Biz ancak Ona boyun eğerizBu mânâyı teyit eden diğer âyeti kerimenin meâli de şöyledir:Sizinle din hususunda savaşmamış ve sizi yurdunuzdan çıkarmamış olanlara iyilik yapmaktan ve adalet etmekten Allah sizi men etmez Şüphesiz ki, Allah adalet edenleri severAncak Allah sizinle din hususunda savaşmış, sizi yurdunuzdan çıkarmış ve çıkarılmanıza yardım etmiş olanları dost edinmekten sizi men eder Kim onları dost edinirse işte onlar zâlimlerin tâ kendisidir(1)Meâlini verdiğimiz bu âyetler gibi daha birçok İlâhî emirler ve hadisi şeriflerle Müslümanların ehli kitapla münasebetlerinin esasları belirtilmiştir Dinimiz, hiçbir zaman onları Kâfirdirdiye saf dışı bırakıp alakayı kesmemizi emretmemiş, onlarla dünya işlerinde anlaşmalar yapmayı, ortak hareket etmeyi meşru saymıştırYahudi ve Hıristiyanlarla yapılan bu gibi münasebetler, Kur'anı Kerimin, Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyinhükmüne aykırı değildir Ayette yasaklanan dostluk, bir inanç olarak Yahudiliği ve Hıristiyanlığı benimsemek, o yanlış inançlara dostluk göstermek manasınadır Bir ehli kitabın ilminden, sanatından faydalanmak üzere kendisiyle dostluk kurmak bu yasağa girmez Bediüzzaman'ın izahiyle mesele şöyledir:

Herbir Müslümanın her bir sıfatı her zaman Müslüman olması lâzım olmadığı gibi, her bir kâfirin dahi bütün sıfat ve sanatları kâfir olmak lâzım gelmez Binaenaleyh Müslüman olan bir sıfatı veya bir sanatı istihsan etmek (hoş karşılamak) iktibas etmek, neden caiz olmasın?Diğer taraftan, Onlarla dost olmamız medeniyet ve terakkilerini istihsan ile iktibas etmektir (güzel görüp almaktır) Ve her saadeti dünyeviyenin esası olan asâyişi muhafazadırÇünkü, Dairei itikatı dairei muamelata karıştırmaya mecburiyet yoktur(2) Yani inancı beşerî münasebetlere karıştırmaya lüzum ve mecburiyet yoktur

Bir Müslümanın diğer din mensuplarıyla veya hiçbir inanca sahip olmayan kimselerle inanç bakımından olmasa da, bazı durumlarda müşterek hareket etmesi ve birtakım medenî münasebetlerde bulunması mümkündür Aynı topraklarda veya aynı dünyada yaşayan insanların zaman zaman birbirleriyle bir kısım meselelerde fikir alış verişinde bulunmaları tabiidir Bu durum milletler arasında olduğu gibi, dar çerçevede fertler arasında da görülmektedir

Müslümanlarla, aynı memlekette, aynı şehirde yaşayan gayrı müslimlere düşman nazarıyla bakılmasına dinimiz müsaade etmemiştir Dinimiz, ehli kitabın kadınlarıyla evlenmeyi, yemeklerini yemeyi, hastalandıkları zaman ziyaretlerine gidip hal ve hatırlarını sormayı, komşuluk hukukuna riayet etmeyi bir vazife saymıştır Zimmiye eziyet edenin ben hasmıyımbuyuran Sevgili Peygamberimiz (asm) Müslümanları, kendi ülkelerinde yaşayan ve kendilerine tecavüz etmeyip zarar vermeyen gayrı müslim vatandaşların haklarını korumayı, onlara sıkıntı vermemeyi emir buyurmuşlardır Ehli kitabın İslâm topraklarında dinlerini rahatça yaşamalarına müsaade eden ve onlara tam bir ibadet ve inanç hürriyeti veren İslâmiyet, bu müsamahayı çok geniş tutmuşturMeselâ bir âyeti kerimede ehli kitabın yemeklerinin yenilebileceği, kadınlarıyla evlenebileceği hususunda şöyle buyurulur:Bugün temiz ve güzel olan şeyler size helâl kılındı Kendilerine kitap verilenlerin yemekleri size helâl olduğu gibi, sizin yemekleriniz de onlara helâldir Hür ve iffetli mü'min kadınlar ile sizden önce kendilerine kitap verilenlerden hür ve iffetli kadınlar, namuslu olmanız, zina etmemeniz, gizli dost tutmamanız ve kendilerine mehirlerini vermeniz şartıyla size helâldir(3)
kaynak:Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız

 
858,470Konular
981,201Mesajlar
29,543Kullanıcılar
samuray72Son üye
Üst Alt