iltasyazilim
FD Üye
KURANDA UZAYDA HAYAT 4 VENÜS YADA SAHTE AŞK
BEN ALLÂHIN KULUYUM
Sığınırım Allaha taşlanmış şeytandan
Adıyla Allâhın , merhametiyle (her şeyi) kuşatanın , (gerekene gereğince ) çok merhamet edenin
(1 FÂTİHA 1) “ Övgü Allâha eğiteni evrenlerin
Salât ve selâm yüce Allâhın elçisi Muhammede
Geçmiş zamanlarda , kayıtlı pek az bilginin bulunduğu eski çağlardan aktarılan bâzı sözlerde bilgi kırıntıları olabilir Eski çağlarda , eski peygamberlerin döneminde gelen bilgiler zamanla bozulmuş ve aslına aykırı yanlış bilgilere dönüşmüş Böylece yüce Allâhın gönderdiği din İslâm bozulmuş ve yüce Allah bozulan İslâm dinini yeniden , yeni peygamberlerle yeniden göndermiş Böylece aslı İslâm olan peygamberlerin yolundakilerin kaybettiği bilgi , bozuk bilgi yığınları hâline dönüşmüş Geçmişe âit pek çok belge ve bilgi böylece bozuk bilgiler içerdiği gibi , çağımızın şeytanlaşmış sözde bilim adamları da eski çağlara âit yazıları , bilgileri kendi sapık mantıklarına göre bozarak , bozuk bir arkeolojik bilgi yığını oluşmasına sebep olmuşlar anlaşılan Zîra , çok eski yazılardan tercümesi mümkün olup tercüme edilmiş olanlarda , pek çok tanrıdan bahsedildiği halde , tek olan tanrıdan yüce Allahdan tek tanrı olarak bahsedilenleri azınlık bilgilerden olduğu bile şüpheli duyulmamış bir şey hâlindedir Kendi tecrübemle , bu tür eski metinlere dâir duyduklarım , okuduklarımda hep çok tanrılardan bahsedildiğini duydum okudum da Tek Tanrı olan yüce Allahdan bahsedildiğini hatırlamıyorum Bu durum arkelogların yâni eski eser bilginlerinin sapıklığının bir delilidir Bu tür eski kayıtlardan hatırladıklarımdan anladığım , yüce Allaha Tek Olan Tanrıya dâir bahislerle birlikte , meleklere , peygamberlere , velilere , şeytanlara , cinlere de tanrı dendiği anlaşılıyor Bu deyişlerin bir kısmının eski kayıtlara âit sapkınlıklar olduğunu kabul etsek bile , eski kayıtlardan nakledilen , meşhur kayıtların hepsinin bu tarzda olmasının sebebinin , aslında arkeologların da bu kayıtları tercüme ederken kasden melek , peygamber , veli , şeytan ve cinlere dâir kelimeleri tanrı kelimesi ile değiştirmiş yada tanrı olarak kabul edildiklerini kasden iftirâ olarak iddia ettiklerini düşünüyorum Bu sebeple , arkeolojik kayıtları doğrulukla inceleyecek önyargısız olarak tercüme edecek arkeoloji bilginlerine ihtiyaç var
Buna rağmen arkeolojik kayıtlardan kırıntı bilgilere ulaşmak ta mümkün Bâzı arkeolojik kayıtlarda Kuranın bildirdiği bâzı bilgilerin bulunması da buna delildir Roma mitolojisinde VENÜS gezegenine AŞK VE GÜZELLİK TANRIÇASI denilmesinde de bir özellik olabileceğini düşünüyorum Eski metinlerde yapılan saptırmalar yada eski toplumların toplumsal sapmalarının bir parçası olan sahte tanrılar îcâd etme mantığı sebebiyle TANRIÇA kelimesini çıkarırsak geriye kalan AŞK VE GÜZELLİK olur Pekçok sapmış toplumun AŞK VE GÜZELLİK gibi büyük değerleri , sapıkça yaşamlarının da etkisiyle , CİNSEL İLİŞKİ ile aynı anlamda kullanması , CİNSEL SAPIKLIKLARINA AŞK demeleri , örneği çağımızda da görülen bilinen bir sapıklık türüdür
Bu sebeple VENÜS GEZEGENİ hakkındaki bu bilginin , AŞK VE GÜZELLİK TANRIÇASI sözünün aslında AŞK veyâ CİNSELLLİK özellikle CİNSEL SAPIKLIK olması ihtimâli var
Kurandaki bir âyetin bu konuya işâret etmiş olması ihtimâlini de düşünüyorum LUT KAVMİNDEN bahseden bu Âyete göre insanlar bu kavme sabah ve akşam uğruyorlar , rastlıyorlar Sabah ve akşam rastlanan neslerden en iyi bilinenlerden birisi , göksel nesnelerden olan VENÜS GEZEGENİDİR Bu durumda VENÜS gezegeninde geçmişte yaşayan ve helâk olmuş bir canlı topluluğu olup olmadığı incelenmeye değer bir bilimsel araştırma konusudur Bu konudan bahseden Kuran âyetindeki konunun buna dâir olması ihtimâini destekleyen diğer bir Âyet olan 12 numaralı sûre olan Yûsuf sûresinin 105 numaralı Âyetinde aynı fiilin UĞRAMAK anlamındaki MERARA filinin Göklerde bulunan nesneler kasdedilerek kullanılmış olmasıdır
(12 Yûsuf 105) “Bununla beraber Göklerde yerde ne kadar âyet var ki üzerine uğrarlar onlardan yüz çevirir geçerler
LUT kavmi hakkındaki Âyetlerden , ONLARA UĞRUYORSUNUZ sabah ve akşam konusunun bulunduğu âyetler , Kuranın 37 numaralı suresi olan Sâffât sûresinin 133 numaralı âyetinden 138 numaralı âyetine kadar olan kısımdadır
(37 Sâffât 133) Şüphesiz Lût da gönderilen peygamberlerdendir
(37 Sâffât 134) Hani biz onu ve ailesinin tamamını kurtarmıştık
(37 Sâffât 135) Ancak geride kalıp batanlar içinde kalan yaşlı bir kadın hariç
(37 Sâffât 136) Sonra diğerlerini helak etmiştik
(37 Sâffât 137138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara uğrarsınız ve üzerlerinden geçersiniz Hâlâ akıl edip düşünmez misiniz
BU DURUMUN GERÇEKLİĞİ İSBÂT EDİLİRSE , İNSANLARIN UMMADIĞI BİR YERDE , SICAKLIĞIN ÇOK YÜKSEK OLDUĞU VENÜS GEZEGENİNDE HAYÂTIN VARLIĞI İSBÂT EDİLİRSE , VEYÂ GEÇMİŞTE VAR OLDUĞU İSBÂT EDİLİRSE , BU DURUM AYNI ZAMANDA KURANIN , UZAYDA HAYAT VAR BİLDİRİMİNİ İSBAT EDEN , MARSDAKİ İSKELETTTEN SONRA , YENİ BİR İSBAT OLUR BÖYLECE KURANIN MÛCİZELERİNE BİR YENİSİ DE EKLENMİŞ OLUR UZAY ARAŞTIRMALARINDAN BU TÜRDE BİR BİLGİ GELİRSE BU SÖZÜMÜ HATIRLAYIN BİLİN Kİ KURAN BİR MÛCİZEDİR , O YÜCE ALLAHIN KİTABIDIR Öyleyse ONA UYUN VE ONUN TEHDİD ETTİĞİ CEHENNEMDEN KURTULUP ONUN VADEDDİĞİ CENNETİ KAZANIN
Âyet “…ve sağ olsun kim (ki) uydu (gerçeğe) iletene (20 tâhâ 47)
Âyet “Övgü Allâh’a eğiteni evrenlerin (1fatiha 1)
Yazar A k A
BEN ALLÂHIN KULUYUM
Sığınırım Allaha taşlanmış şeytandan
Adıyla Allâhın , merhametiyle (her şeyi) kuşatanın , (gerekene gereğince ) çok merhamet edenin
(1 FÂTİHA 1) “ Övgü Allâha eğiteni evrenlerin
Salât ve selâm yüce Allâhın elçisi Muhammede
Geçmiş zamanlarda , kayıtlı pek az bilginin bulunduğu eski çağlardan aktarılan bâzı sözlerde bilgi kırıntıları olabilir Eski çağlarda , eski peygamberlerin döneminde gelen bilgiler zamanla bozulmuş ve aslına aykırı yanlış bilgilere dönüşmüş Böylece yüce Allâhın gönderdiği din İslâm bozulmuş ve yüce Allah bozulan İslâm dinini yeniden , yeni peygamberlerle yeniden göndermiş Böylece aslı İslâm olan peygamberlerin yolundakilerin kaybettiği bilgi , bozuk bilgi yığınları hâline dönüşmüş Geçmişe âit pek çok belge ve bilgi böylece bozuk bilgiler içerdiği gibi , çağımızın şeytanlaşmış sözde bilim adamları da eski çağlara âit yazıları , bilgileri kendi sapık mantıklarına göre bozarak , bozuk bir arkeolojik bilgi yığını oluşmasına sebep olmuşlar anlaşılan Zîra , çok eski yazılardan tercümesi mümkün olup tercüme edilmiş olanlarda , pek çok tanrıdan bahsedildiği halde , tek olan tanrıdan yüce Allahdan tek tanrı olarak bahsedilenleri azınlık bilgilerden olduğu bile şüpheli duyulmamış bir şey hâlindedir Kendi tecrübemle , bu tür eski metinlere dâir duyduklarım , okuduklarımda hep çok tanrılardan bahsedildiğini duydum okudum da Tek Tanrı olan yüce Allahdan bahsedildiğini hatırlamıyorum Bu durum arkelogların yâni eski eser bilginlerinin sapıklığının bir delilidir Bu tür eski kayıtlardan hatırladıklarımdan anladığım , yüce Allaha Tek Olan Tanrıya dâir bahislerle birlikte , meleklere , peygamberlere , velilere , şeytanlara , cinlere de tanrı dendiği anlaşılıyor Bu deyişlerin bir kısmının eski kayıtlara âit sapkınlıklar olduğunu kabul etsek bile , eski kayıtlardan nakledilen , meşhur kayıtların hepsinin bu tarzda olmasının sebebinin , aslında arkeologların da bu kayıtları tercüme ederken kasden melek , peygamber , veli , şeytan ve cinlere dâir kelimeleri tanrı kelimesi ile değiştirmiş yada tanrı olarak kabul edildiklerini kasden iftirâ olarak iddia ettiklerini düşünüyorum Bu sebeple , arkeolojik kayıtları doğrulukla inceleyecek önyargısız olarak tercüme edecek arkeoloji bilginlerine ihtiyaç var
Buna rağmen arkeolojik kayıtlardan kırıntı bilgilere ulaşmak ta mümkün Bâzı arkeolojik kayıtlarda Kuranın bildirdiği bâzı bilgilerin bulunması da buna delildir Roma mitolojisinde VENÜS gezegenine AŞK VE GÜZELLİK TANRIÇASI denilmesinde de bir özellik olabileceğini düşünüyorum Eski metinlerde yapılan saptırmalar yada eski toplumların toplumsal sapmalarının bir parçası olan sahte tanrılar îcâd etme mantığı sebebiyle TANRIÇA kelimesini çıkarırsak geriye kalan AŞK VE GÜZELLİK olur Pekçok sapmış toplumun AŞK VE GÜZELLİK gibi büyük değerleri , sapıkça yaşamlarının da etkisiyle , CİNSEL İLİŞKİ ile aynı anlamda kullanması , CİNSEL SAPIKLIKLARINA AŞK demeleri , örneği çağımızda da görülen bilinen bir sapıklık türüdür
Bu sebeple VENÜS GEZEGENİ hakkındaki bu bilginin , AŞK VE GÜZELLİK TANRIÇASI sözünün aslında AŞK veyâ CİNSELLLİK özellikle CİNSEL SAPIKLIK olması ihtimâli var
Kurandaki bir âyetin bu konuya işâret etmiş olması ihtimâlini de düşünüyorum LUT KAVMİNDEN bahseden bu Âyete göre insanlar bu kavme sabah ve akşam uğruyorlar , rastlıyorlar Sabah ve akşam rastlanan neslerden en iyi bilinenlerden birisi , göksel nesnelerden olan VENÜS GEZEGENİDİR Bu durumda VENÜS gezegeninde geçmişte yaşayan ve helâk olmuş bir canlı topluluğu olup olmadığı incelenmeye değer bir bilimsel araştırma konusudur Bu konudan bahseden Kuran âyetindeki konunun buna dâir olması ihtimâini destekleyen diğer bir Âyet olan 12 numaralı sûre olan Yûsuf sûresinin 105 numaralı Âyetinde aynı fiilin UĞRAMAK anlamındaki MERARA filinin Göklerde bulunan nesneler kasdedilerek kullanılmış olmasıdır
(12 Yûsuf 105) “Bununla beraber Göklerde yerde ne kadar âyet var ki üzerine uğrarlar onlardan yüz çevirir geçerler
LUT kavmi hakkındaki Âyetlerden , ONLARA UĞRUYORSUNUZ sabah ve akşam konusunun bulunduğu âyetler , Kuranın 37 numaralı suresi olan Sâffât sûresinin 133 numaralı âyetinden 138 numaralı âyetine kadar olan kısımdadır
(37 Sâffât 133) Şüphesiz Lût da gönderilen peygamberlerdendir
(37 Sâffât 134) Hani biz onu ve ailesinin tamamını kurtarmıştık
(37 Sâffât 135) Ancak geride kalıp batanlar içinde kalan yaşlı bir kadın hariç
(37 Sâffât 136) Sonra diğerlerini helak etmiştik
(37 Sâffât 137138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara uğrarsınız ve üzerlerinden geçersiniz Hâlâ akıl edip düşünmez misiniz
BU DURUMUN GERÇEKLİĞİ İSBÂT EDİLİRSE , İNSANLARIN UMMADIĞI BİR YERDE , SICAKLIĞIN ÇOK YÜKSEK OLDUĞU VENÜS GEZEGENİNDE HAYÂTIN VARLIĞI İSBÂT EDİLİRSE , VEYÂ GEÇMİŞTE VAR OLDUĞU İSBÂT EDİLİRSE , BU DURUM AYNI ZAMANDA KURANIN , UZAYDA HAYAT VAR BİLDİRİMİNİ İSBAT EDEN , MARSDAKİ İSKELETTTEN SONRA , YENİ BİR İSBAT OLUR BÖYLECE KURANIN MÛCİZELERİNE BİR YENİSİ DE EKLENMİŞ OLUR UZAY ARAŞTIRMALARINDAN BU TÜRDE BİR BİLGİ GELİRSE BU SÖZÜMÜ HATIRLAYIN BİLİN Kİ KURAN BİR MÛCİZEDİR , O YÜCE ALLAHIN KİTABIDIR Öyleyse ONA UYUN VE ONUN TEHDİD ETTİĞİ CEHENNEMDEN KURTULUP ONUN VADEDDİĞİ CENNETİ KAZANIN
Âyet “…ve sağ olsun kim (ki) uydu (gerçeğe) iletene (20 tâhâ 47)
Âyet “Övgü Allâh’a eğiteni evrenlerin (1fatiha 1)
Yazar A k A