Kur'anı Kerimde İdeal eş
Bu dunyanın gecici olduğunu bilen ve ebedi hayatı icin yatırım yapmayı duşunen kişiler, kendilerini iyiliğe sevk eden ve kemal’e yonelmelerini sağlayan bir eş secerek dunya ve ahiret huzurlarını onemli olcude garanti altına almış olacaklardır
İnsanoğlu, yaratılış itibarıyla taklitci ve ornek arayan bir yapıya sahiptir; bu, inkar edilemez bir gercektir Ama buna rağmen bircok kişi, taklitciliği bir eksiklik olarak goruyor ve taklitci olmadığına inanıyor, atasozleri ve kitlelerin genel duşuncesini yansıtan kaynaklara baktığımızda ise, taklitcilik bir kusur ve eksiklik olarak tanıtılmıştır
Gercek şu ki, insanlar her ne kadar da taklitci olmadıklarını iddia etseler de, aslında farkında olarak veya olmayarak bircok konuda diğer insanların yaptıklarından esinleniyor ve genellikle de diğer insanlara uymaya, yani diğer insanlardan taklit etmeğe calışıyorlar
Eski ve mevcut sosyologlar da bu gerceği acıkca ifade ederek, toplumların duzeni ve istikrarı icin taklit konusunun doğru bir şekilde kullanılmasının kacınılmaz bir zorunluluk olduğunu vurguluyorlar
Butun cocukların kişiliği, cevrelerindeki kişilerin kişiliğinden etkilenerek şekilleniyor; dolayısıyla cocukluk doneminin vazgecilmez en etkin eğitim yontemi taklit yontemidir Gunumuzde, bıraktıkları değerli eserlerle tanınan buyuk bilim adamları ve buyuk diğer şahsiyetler, yakaladıkları başarıyı taklit konusuna borcludurlar
Sosyoloji ile ilgili butun kitapların buyuk bir bolumunu taklit konusu ve taklit’in insanların hayatındaki rolu oluşturuyor; bu da taklit konusunun insanın hayatında ne denli koklu ve etkin bir mevki’e sahip olduğunu gosteriyor
Kısaca, farkında olsak da olmasak da aslında diğer insanların duşuncesini onemsiyor ve onların beğenisini kazanacak şekilde kendimize şekil veriyoruz
Kuran’ı kerim, insanın bu ozelliğini gozeterek, bircok yuce insan’ın hayatını naklediyor ve insanların ornek alacağı kişilerin ancak boyle insanlar olabileceğini gosteriyor Peygamberlerin hayatı, Hz Meryem, Hz Asiye ve diğerleri insanların ornek alabilecekleri kişiler olarak bu kitapta tanıtılıyor Aynı zamanda da kacınılması gereken kişilikler, Firavun, Karun, Hz Nuh ve Hz Lut’un eşleri gibi kişilikler de birer kotuluk siması olarak tanıtılıyor
Allah’a ve kıyamet gunune inanan insanlar, bir gun bu dunyadaki hayatlarının sona ereceğini ve Allahın vaat ettiği gercek hayatın başlayacağını biliyorlar dolayısıyla dunya hayatı olarak kendilerine sunulan fırsatı en iyi şekilde değerlendirip vaat edilen o gun icin hazırlık yapmayı en buyuk gorevleri olarak goruyorlar Bu nedenle kendilerine ornek bir kişilik secerken, ilahi cizgiyi takip eden bir kişiyi tercih ediyor ve kendilerini ona benzetmeğe calışıyorlar
Yuce Allah, kitabında, muminlerin ornek alabilecekleri kişileri acıkladığı gibi kacınmaları gereken kişilikleri de acıklamıştır
İmanlı insanlar ise gunluk yaşantılarında, giyim kuşamlarında ve aile hayatlarında, kimden esinlenmeleri gerektiğini, bu kitaba bakarak oğreniyor ve onlara uymaya calışıyorlar Evlenirken, Kuran’ın tanıttığı değerlerin mustakbel eşlerinde olup olmadığına bakıyor ve daha sonra kesin kararlarını veriyorlar Kısaca, kuranda tanıtılan yuce kişilerin ayak izlerini takip edip onların gittiği yolu takip etmeğe calışıyorlar
Kuran’ın evli ciftlere sunduğu mantık, bu dunyadaki hayatları boyunca birbirlerinin tamamlayıcısı olmaları gerektiği mantığıdır Kuran’a gore, aile hayatı, en guzel hayat tarzıdır ve bunun dışındaki hayat tarzları eksik ve kusurlu hayat tarzları olarak tanıtılmıştır
Kurandaki acıklamalar, insanların ilk yaratılışlarından itibaren iki tur olarak, yani erkek ve kadın olarak, yaratıldığını ve bu iki turun de birbirinden bağımsız olmadığını gosteriyor Kadın ve erkek, birbirinin tamamlayıcısı olarak yaratılmıştır; dolayısıyla kadın veya erkek, kim olursa olsun, Allahın istediği kemal’e ulaşmak icin mutlaka karşı cinsten bir eş’e ihtiyac duyar
Nisa suresinin 22 ayeti ve bakara suresinin 221 ayetinde mumine ve iyi eşler, “hayır kelimesiyle anılıyor; “hayır ise herkesin yoneldiği ve birlikte olmak istediği şey anlamındadır Mumine Kadınların hayır olarak adlandırılması ise sadece bu kişilerin istenilen ve beğenilen kişiler olduğunu gostermiyor, aynı zamanda bu kadınların, eşlerini iyilik ve hayır’a sevk ettiğini ve yucelmelerini sağladığını da gosteriyor Bu kadınların karşısındaki muşrike ve kotu kadınlar ise surekli eşlerini kotuluğe ve fesada yonlendirdikleri icin “şer olarak adlandırılabilir
Bu ayet, aslında eş secimi yaparken gozetilmesi gereken en onemli ozelliği de acık bir şekilde beyan ediyor Diğer bir tabirle, bu dunyanın gecici olduğunu bilen ve ebedi hayatı icin yatırım yapmayı duşunen kişiler, kendilerini iyiliğe sevk eden ve kemal’e yonelmelerini sağlayan bir eş secerek dunya ve ahiret huzurlarını onemli olcude garanti altına almış olacaklardır
Kuran’ı kerimin diğer ayetlerinde ise eş olarak secilmesi gereken kadınların ozellikleri acıkca beyan edilmiştir
Bakara suresinin 221 Ayeti, Ahzap suresinin 52 ayeti ve tahrim suresinin 5 ayeti ideal bir eşte olması gereken ozellikler olarak, iman, guzel ahlak, guzel gorunum ve bekaret ozelliklerini beyan ediyor
Bu ayetler ve konuyla ilgili diğer ayetlerde “iman şartı en onemli şart olarak gosterilmiştir, yani insanın eşinde araması gereken ilk şart, iman’dır
Bu ayetlerde goze carpan ikinci konu ise, guzellik konusunun ikinci plana itilmesidir
Yuce Allah, insan’ın yaratıcısı olarak onun butun ozelliklerini biliyor ve insan icin cizdiği sınırlarda bu ozellikleri gozeterek emir, yasaklama veya tavsiyelerde bulunuyor; zaten ilahi sınırların ustunluğunun sebebi de insan icin en ideal sınırlar olduğundan kaynaklanıyor
Kuran’ı kerimin bu ayetleri, fiziki guzelliği ikinci plana iterken bu konunun onemsiz olduğunu veya dikkate alınmaması gerektiğini soylemiyor; tam tersine mutlaka goz onunde bulundurulması gereken bir ozellik olduğunu soyluyor ama ikinci planda
Diğer bir deyimle, guzellik ve iman arasında secim yapılması gerekirse, guzel olmayan ama imanlı olan kişi tercih edilmelidir, zira guzellik konusu her ne kadar onemli olsa da, iman ozelliğinin yanı sıra onemini yitiriyor
İmansız ama guzel ve imanlı ama guzel olmayan iki kişi arasında birisini eş olarak secmek zorundasınız, hangisini secersiniz? Kuranın tavsiyesine uyup imanlı olanı secerseniz Allah da kuranda vaat ettiği gibi ikinizin kalbine sevgi ve meveddet yerleştirir ve boylelikle diğer insanlara guzel gorunmeyen kişi, sizin icin vazgecilmez bir guzellik kazanır Ama nefsinize uyar da imansız ama guzel olanı secerseniz, bir sure sonra, Allah’ın yardımının olmadığı bir hayatta, imansız ve guzelliğini de yitirmiş bir kişiyle bir catı altında kalmak zorunda olduğunuzu goreceksiniz
Bazı rivayetlerde, sadece guzellik veya sadece mal mulk icin evlenen kişilerin kısa bir sure sonra o guzellik veya malın olmadığı bir hayata mahkUm edildikleri acıkca ifade edilmiştir
Sozun kısası, fiziki guzellik, goz onunde bulundurulması gereken bir ozellik olmasına rağmen en onemli ozellik değildir ve hicbir zaman iman ozelliğinden ustun tutulmamalıdır
Aynı konu, bekaret ozelliği icin de gecerlidir, yani bakire ama imansız bir eşle bir omur yaşamaktansa dul ama imanlı bir kadın tercih edilmelidir
Bekaret ozelliği, aranması gereken bir ozelliktir ve aile hayatında oldukca onemli bir mevkie sahipti; bircok hadiste ise bakire kadınlarla evlenilmesi tavsiye edilmiştir ama butun bunların yanı sıra iman ozelliğinin yanı sıra onemsiz bir ozelliktir
Bekaret ozelliği, sanıldığının aksine, evlilik hayatında fiziki guzellikten cok daha buyuk bir onem’e sahiptir ama buna rağmen, iman ozelliğinin yanı sıra onemli bir ozellik değildir Sozun kısası, fiziki ozellikte olduğu gibi, iki kişi arasında tercih yapılırken, imanlı ama dul olan kişiyi, imansız ama bakire olan kişiye tercih edilmelidir
Bu dunyanın gecici olduğunu bilen ve ebedi hayatı icin yatırım yapmayı duşunen kişiler, kendilerini iyiliğe sevk eden ve kemal’e yonelmelerini sağlayan bir eş secerek dunya ve ahiret huzurlarını onemli olcude garanti altına almış olacaklardır
İnsanoğlu, yaratılış itibarıyla taklitci ve ornek arayan bir yapıya sahiptir; bu, inkar edilemez bir gercektir Ama buna rağmen bircok kişi, taklitciliği bir eksiklik olarak goruyor ve taklitci olmadığına inanıyor, atasozleri ve kitlelerin genel duşuncesini yansıtan kaynaklara baktığımızda ise, taklitcilik bir kusur ve eksiklik olarak tanıtılmıştır
Gercek şu ki, insanlar her ne kadar da taklitci olmadıklarını iddia etseler de, aslında farkında olarak veya olmayarak bircok konuda diğer insanların yaptıklarından esinleniyor ve genellikle de diğer insanlara uymaya, yani diğer insanlardan taklit etmeğe calışıyorlar
Eski ve mevcut sosyologlar da bu gerceği acıkca ifade ederek, toplumların duzeni ve istikrarı icin taklit konusunun doğru bir şekilde kullanılmasının kacınılmaz bir zorunluluk olduğunu vurguluyorlar
Butun cocukların kişiliği, cevrelerindeki kişilerin kişiliğinden etkilenerek şekilleniyor; dolayısıyla cocukluk doneminin vazgecilmez en etkin eğitim yontemi taklit yontemidir Gunumuzde, bıraktıkları değerli eserlerle tanınan buyuk bilim adamları ve buyuk diğer şahsiyetler, yakaladıkları başarıyı taklit konusuna borcludurlar
Sosyoloji ile ilgili butun kitapların buyuk bir bolumunu taklit konusu ve taklit’in insanların hayatındaki rolu oluşturuyor; bu da taklit konusunun insanın hayatında ne denli koklu ve etkin bir mevki’e sahip olduğunu gosteriyor
Kısaca, farkında olsak da olmasak da aslında diğer insanların duşuncesini onemsiyor ve onların beğenisini kazanacak şekilde kendimize şekil veriyoruz
Kuran’ı kerim, insanın bu ozelliğini gozeterek, bircok yuce insan’ın hayatını naklediyor ve insanların ornek alacağı kişilerin ancak boyle insanlar olabileceğini gosteriyor Peygamberlerin hayatı, Hz Meryem, Hz Asiye ve diğerleri insanların ornek alabilecekleri kişiler olarak bu kitapta tanıtılıyor Aynı zamanda da kacınılması gereken kişilikler, Firavun, Karun, Hz Nuh ve Hz Lut’un eşleri gibi kişilikler de birer kotuluk siması olarak tanıtılıyor
Allah’a ve kıyamet gunune inanan insanlar, bir gun bu dunyadaki hayatlarının sona ereceğini ve Allahın vaat ettiği gercek hayatın başlayacağını biliyorlar dolayısıyla dunya hayatı olarak kendilerine sunulan fırsatı en iyi şekilde değerlendirip vaat edilen o gun icin hazırlık yapmayı en buyuk gorevleri olarak goruyorlar Bu nedenle kendilerine ornek bir kişilik secerken, ilahi cizgiyi takip eden bir kişiyi tercih ediyor ve kendilerini ona benzetmeğe calışıyorlar
Yuce Allah, kitabında, muminlerin ornek alabilecekleri kişileri acıkladığı gibi kacınmaları gereken kişilikleri de acıklamıştır
İmanlı insanlar ise gunluk yaşantılarında, giyim kuşamlarında ve aile hayatlarında, kimden esinlenmeleri gerektiğini, bu kitaba bakarak oğreniyor ve onlara uymaya calışıyorlar Evlenirken, Kuran’ın tanıttığı değerlerin mustakbel eşlerinde olup olmadığına bakıyor ve daha sonra kesin kararlarını veriyorlar Kısaca, kuranda tanıtılan yuce kişilerin ayak izlerini takip edip onların gittiği yolu takip etmeğe calışıyorlar
Kuran’ın evli ciftlere sunduğu mantık, bu dunyadaki hayatları boyunca birbirlerinin tamamlayıcısı olmaları gerektiği mantığıdır Kuran’a gore, aile hayatı, en guzel hayat tarzıdır ve bunun dışındaki hayat tarzları eksik ve kusurlu hayat tarzları olarak tanıtılmıştır
Kurandaki acıklamalar, insanların ilk yaratılışlarından itibaren iki tur olarak, yani erkek ve kadın olarak, yaratıldığını ve bu iki turun de birbirinden bağımsız olmadığını gosteriyor Kadın ve erkek, birbirinin tamamlayıcısı olarak yaratılmıştır; dolayısıyla kadın veya erkek, kim olursa olsun, Allahın istediği kemal’e ulaşmak icin mutlaka karşı cinsten bir eş’e ihtiyac duyar
Nisa suresinin 22 ayeti ve bakara suresinin 221 ayetinde mumine ve iyi eşler, “hayır kelimesiyle anılıyor; “hayır ise herkesin yoneldiği ve birlikte olmak istediği şey anlamındadır Mumine Kadınların hayır olarak adlandırılması ise sadece bu kişilerin istenilen ve beğenilen kişiler olduğunu gostermiyor, aynı zamanda bu kadınların, eşlerini iyilik ve hayır’a sevk ettiğini ve yucelmelerini sağladığını da gosteriyor Bu kadınların karşısındaki muşrike ve kotu kadınlar ise surekli eşlerini kotuluğe ve fesada yonlendirdikleri icin “şer olarak adlandırılabilir
Bu ayet, aslında eş secimi yaparken gozetilmesi gereken en onemli ozelliği de acık bir şekilde beyan ediyor Diğer bir tabirle, bu dunyanın gecici olduğunu bilen ve ebedi hayatı icin yatırım yapmayı duşunen kişiler, kendilerini iyiliğe sevk eden ve kemal’e yonelmelerini sağlayan bir eş secerek dunya ve ahiret huzurlarını onemli olcude garanti altına almış olacaklardır
Kuran’ı kerimin diğer ayetlerinde ise eş olarak secilmesi gereken kadınların ozellikleri acıkca beyan edilmiştir
Bakara suresinin 221 Ayeti, Ahzap suresinin 52 ayeti ve tahrim suresinin 5 ayeti ideal bir eşte olması gereken ozellikler olarak, iman, guzel ahlak, guzel gorunum ve bekaret ozelliklerini beyan ediyor
Bu ayetler ve konuyla ilgili diğer ayetlerde “iman şartı en onemli şart olarak gosterilmiştir, yani insanın eşinde araması gereken ilk şart, iman’dır
Bu ayetlerde goze carpan ikinci konu ise, guzellik konusunun ikinci plana itilmesidir
Yuce Allah, insan’ın yaratıcısı olarak onun butun ozelliklerini biliyor ve insan icin cizdiği sınırlarda bu ozellikleri gozeterek emir, yasaklama veya tavsiyelerde bulunuyor; zaten ilahi sınırların ustunluğunun sebebi de insan icin en ideal sınırlar olduğundan kaynaklanıyor
Kuran’ı kerimin bu ayetleri, fiziki guzelliği ikinci plana iterken bu konunun onemsiz olduğunu veya dikkate alınmaması gerektiğini soylemiyor; tam tersine mutlaka goz onunde bulundurulması gereken bir ozellik olduğunu soyluyor ama ikinci planda
Diğer bir deyimle, guzellik ve iman arasında secim yapılması gerekirse, guzel olmayan ama imanlı olan kişi tercih edilmelidir, zira guzellik konusu her ne kadar onemli olsa da, iman ozelliğinin yanı sıra onemini yitiriyor
İmansız ama guzel ve imanlı ama guzel olmayan iki kişi arasında birisini eş olarak secmek zorundasınız, hangisini secersiniz? Kuranın tavsiyesine uyup imanlı olanı secerseniz Allah da kuranda vaat ettiği gibi ikinizin kalbine sevgi ve meveddet yerleştirir ve boylelikle diğer insanlara guzel gorunmeyen kişi, sizin icin vazgecilmez bir guzellik kazanır Ama nefsinize uyar da imansız ama guzel olanı secerseniz, bir sure sonra, Allah’ın yardımının olmadığı bir hayatta, imansız ve guzelliğini de yitirmiş bir kişiyle bir catı altında kalmak zorunda olduğunuzu goreceksiniz
Bazı rivayetlerde, sadece guzellik veya sadece mal mulk icin evlenen kişilerin kısa bir sure sonra o guzellik veya malın olmadığı bir hayata mahkUm edildikleri acıkca ifade edilmiştir
Sozun kısası, fiziki guzellik, goz onunde bulundurulması gereken bir ozellik olmasına rağmen en onemli ozellik değildir ve hicbir zaman iman ozelliğinden ustun tutulmamalıdır
Aynı konu, bekaret ozelliği icin de gecerlidir, yani bakire ama imansız bir eşle bir omur yaşamaktansa dul ama imanlı bir kadın tercih edilmelidir
Bekaret ozelliği, aranması gereken bir ozelliktir ve aile hayatında oldukca onemli bir mevkie sahipti; bircok hadiste ise bakire kadınlarla evlenilmesi tavsiye edilmiştir ama butun bunların yanı sıra iman ozelliğinin yanı sıra onemsiz bir ozelliktir
Bekaret ozelliği, sanıldığının aksine, evlilik hayatında fiziki guzellikten cok daha buyuk bir onem’e sahiptir ama buna rağmen, iman ozelliğinin yanı sıra onemli bir ozellik değildir Sozun kısası, fiziki ozellikte olduğu gibi, iki kişi arasında tercih yapılırken, imanlı ama dul olan kişiyi, imansız ama bakire olan kişiye tercih edilmelidir