nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Kuranı Kerimde Cennet Ayetleri
Kuranı Kerimde olan Cennet Ayetleri
Cennet İle İlgili Ayetler
Kurandaki Cennet İle İlgili Ayetler
KURANII KERİM`DE CENNET İLE iLGİLİ AYETLER
İman edip salih amellerde bulunanları müjdele Sahiden onlar için altlarından ırmaklar akıcı cennetler vardır Kendilerine rızık olarak bu ürünlerden her yedirildiğinde: Bu daha önce de rızıklandığımızdırderler Bu onlara (dünyadakine) benzer olarak sunulmuştur Orada onlar için tertemiz eşler vardır ve onlar orada belirsiz kalacaklardır (225)
De fakat: Size bundan daha hayırlısını bildireyim mi? Korkup sakınanlar için Rablerinin katında içinde temelli olarak kalacakları altından ırmaklar akıcı cennetler tertemiz eşler ve Allah'ın rızası vardır Allah kulları hakkıyla görendir(315)
Yüzleri ağaranlar ise artık onlar Allah'ın rahmeti içindedirler içinde de temelli olarak kalacaklardır (3107)
İşte bunların karşılığı Rablerinden bağışlanma ve içinde baki kalacakları altından ırmaklar akıcı cennetlerdir (Böyle) Yapıpedenlere ne hoş bir karşılık (ecir var) (3136)
Ama Rablerinden korkupsakınanlar; onlar için Allah katında bir şölen olarak altlarından ırmaklar akan içinde baki kalacakları cennetler vardır İyilik yapanlar için Allah'ın katında olanlar daha hayırlıdır (3198)
İman edip salih amellerde bulunanları altından ırmaklar akan içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır Ve onları ‘ne sıcakne soğuk bütün kararında gölgeliğe' sokacağız (457)
İman edip salih amellerde bulunanlar biz onları altından ırmaklar akıcı içinde sonsuz kalacakları cennetlere sokacağız Bu Allah'ın gerçek olan va'didir Allah'tan daha dürüst sözlü kim vardır? (4122)
Eğer Kitap Ehli iman edip sakınsalardı kesinlikle onların kötülüklerini örter ve onları ‘nimetlerle donatılmış' cennetlere sokardık (565)
Bu Vesile Ile Allah dediklerine karşılık olarak içinde ölümsüz kalacakları altından ırmaklar akıcı cennetler verdi Bu iyilik yapanların karşılığıdır (585)
Allah dedi oysa: Bu doğrulara dürüst söylemelerinin yarar sağladığı gündür Onlar için içinde ebedi kalacakları altından ırmaklar akan cennetler vardır Allah onlardan razı oldu onlar da O'ndan razı olmuşlardır İşte büyük ‘kurtuluş ve sevinç' budur(5119)
İman edenler ve salih amellerde bulunanlar ama biz hiç kimseye kuvvet yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz onlar da cennetin ashabı (halkı)dırlar Onda ebedi olarak kalacaklardır (742)
Biz onların göğüslerinde kinden ne varsa çekip almışız Altlarından ırmaklar akar Derler fakat: Bizi buna ulaştıran Allah'a hamd olsun Eğer Allah bize hidayet vermeseydi biz doğruya ermeyecektik Andolsun Rabbimizin elçileri hak ile geldilerOnlara: İşte bu yaptıklarınıza karşılık olarak mirasçı kılındığınız cennettirdiye seslenilecek (743)
Cennet halkı ateş halkına (şöyle) seslenecekler: Bize Rabbimizin vadettiğini reel buldunuz mu?Onlar da: Evetderler Bundan sonradan içlerinden seslenen biri (şöyle) seslenecektir: Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun(744)
İki taraf aralarında bir engel ve burçlar (A'raf) üstünde hepsini yüzlerinden tanıyan adamlar vardır Cennete gireceklere: Selamlama sizederler fakat bunlar demin girmeyen fakat (girmeyi) ‘güçlü olarak arzu edip umanlardır' (746)
Gözleri cehennem halkından yandan çevrilince: Rabbimiz bizi zalimler topluluğuyla birlikte kılmaderler (747)
Kendilerine Allah'ın bir rahmet eriştirmeyeceğine ant ettiğiniz kimseler bunlar mıydı? (Cennettekilere de) Girin cennete Sizin için dehşet yoktur ve mahzun olmayacaksınız(749)
Ateşin halkı cennet halkına seslenir: Bize birazcık sudan ya da Allah'ın size verdiği rızıktan aktarınDerler ancak: Doğrusu Allah bunları inkâr edenlere haram (yasak) kılmıştır(750)
İşte gerçek mü'minler bunlardır Rableri katında onlar için dereceler, bağışlanma ve üstün bir rızık vardır (84)
Rableri onlara katından bir rahmeti bir hoşnutluğu ve onlar için kendisine aralıksız bir nimet bulunan cennetleri müjdeler (921)
Onda baki kalıcıdırlar Kuşkusuz Allah büyük mükafaat katında olandır (922)
Allah mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara içinde baki kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde güzel meskenler vaadetmiştir Allah'tan olan memnun etme ise en büyüktür İşte büyük kurtuluş ve sevinç budur (972)
Allah onlar için belirsiz kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler hazırladı İşte büyük ‘kurtuluş ve sevinç' budur (989)
Öne geçen Muhacirler ve Ensar ile onlara güzellikle uyanlar; Allah onlardan memnun olmuştur onlar da O'ndan memnun olmuşlardır ve (Allah) onlara içinde sonsuz kalacakları altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır İşte büyük ‘kurtuluş ve sevinç' budur (9100)
İman edenler ve salih amellerde bulunanlar da Rableri onları imanları dolayısıyla altından ırmaklar akıcı nimetlerle donatılmış cennetlere yöneltipiletir (hidayet eder) (109)
Oradaki duaları: Allah'ım Sen ne yücesindir ve oradaki dirlik temennileri: Selamlamadır; dualarının sonu da: Gerçekte hamd alemlerin Rabbi olan Allah'ındır(1010)
İman edip salih amellerde bulunanlar ve ‘Rablerine kalbleri hoşnutluk bulmuş olarak bağlananlar' işte bunlar da cennetin halkıdırlar Onda belirsiz kalacaklardır (1123)
Mutlu olanlar da, artık onlar cennettedirler Rabbinin dilemesi haricen gökler ve yer sürüp gittikçe orada süresiz kalacaklardır (Bu) kesintisi olmayan bir ihsandır (11108)
Onlar Adn cennetlerine girerler Babalarından eşlerinden ve soylarından ‘salih davranışlarda' bulunanlar da (Adn cennetlerine girer) onlara her bir kapıdan girip (şöyle derler (1323)
Sabrettiğinize karşılık selam size (Dünya) Yurdun(un) sonu ne güzel (1324)
İman edip salih amellerde bulunanlar, ne mutlu onlara Varılacak yerin hoş olanı (onlarındır) (1329)
Takva sahiplerine vadedilen cennet; onun altından ırmaklar akar yemişleri ve gölgelikleri süreklidir Bu korkupsakınanların (mutlu) sonudur inkâr edenlerin sonu ise ateştir (1335)
İman edip salih amellerde bulunanlar Rablerinin izniyle altından ırmaklar akıcı içinde ebedi kalacakları cennetlere konulmuşlardır Orada birbirlerine olan dirlik temennileri: Selamlamadır (1423)
Gerçekten takva sahibi olanlar cennetlerde ve pınar başlarındadır (1545)
Oraya esenlikle ve güvenlikle girin (1546)
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıpçektik, kardeşler olarak tahtlar üstünde aleyhinde karşıyadırlar (1547)
Orda onlara hiçbir yorgunluk dokunmaz ve onlar ordan çıkarılacak değildirler (1548)
Adn cennetleri; ona girerler onun altından ırmaklar akar içinde onların her diledikleri şey vardır İşte Allah takva sahiplerini böyle ödüllendirir (1631)
Ancak melekler güzellikle canlarını aldıklarında: Selamlama sizederler Yaptıklarınıza karşılık edinmek üzere cennete girin(1632)
Onlar; altından ırmaklar akan Adn cennetleri onlarındır orada altın bileziklerle süslenirler hafif ipekten ve ağır tamamlanmış atlastan yeşil elbiseler giyerler ve tahtlar üstünde kurulupdayanırlar (Bu) Ne güzel sevap ve ne hoş destek (1831)
İman edip salih amellerde bulunanlar Firdevs cennetleri onlar için bir ‘konaklama yeridir' (18107)
Onda ebedi olarak kalıcıdırlar ondan ayrılmak istemezler (18108)
Oysa tevbe eden iman eden ve salih amellerde bulunanlar (onların dışındadır); işte bunlar cennete girecekler ve hiçbir şeyle zulme uğratılmayacaklar (1960)
Adn cennetleri (onlarındır) ancak Rahman (olan Allah onu) kendi kullarına gaybtan vadetmiştir Şüphesiz O'nun va'di yerine gelecektir (1961)
Onda ‘abes bir laf' işitmezler; sadece selam (ı işitirler) Sabah akşam onların rızıkları orda (bulunmakta)dır (1962)
O cennet; biz kullarımızdan takva sahibi olanları (ona) varisçi kılacağız (1963)
İçlerinde sonsuz kalacakları altından ırmaklar akıcı Adn cennetleri de (onlarındır) Ve işte bu temizlenmiş olanın karşılığıdır (2076)
Bunun üstüne dedik fakat: Ey Adem bu sahiden sana ve eşine düşmandır; sakın sizi cennetten sürüp çıkarmasın sonradan mutsuz olursun(20117)
Böylece ikisi ondan yediler anında arkasından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi üzerlerini cennet yapraklarından yamayıpörtmeye başladılar Adem Rabbine karşısında gelmiş oldu da şaşırıpkaldı (1)
Onun uğultusunu bile duymazlar Onlar nefislerinin arzuladığı (sayısız nimet) içinde sonsuz kalıcıdırlar (21102)
Onları o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: İşte bu sizin gününüzdür size va'dedilmiştidiye melekler onları karşılayacaklardır (21103)
Hiç şüphesiz Allah iman edenleri ve salih amellerde bulunanları altından ırmaklar akıcı cennetlere sokar orada altından bileziklerle ve incilerle süslenirler; ordaki elbiseleri ipek(cilt)tir (2223)
Onlar sözün en güzeline iletilmişlerdir ve övülen dürüst yola iletilmişlerdir (2224)
İşte (yeryüzünün hakimiyetine ve ahiretin nimetlerine) mirasçı olacak onlardır (2310)
Ama onlar Firdevs (cennetlerin)e de mirasçı olacaklardır; içinde de ebedi olarak kalacaklardır (2311)
Dilediği takdirde sana bundan daha hayırlısı olarak altından ırmaklar akan cennetler veren ve senin için köşkler kılan (Allah) ne yücedir (2510)
De fakat: Bu mu daha uğurlu yoksa takva sahiplerine va'dedilen sonsuz cennet mi? Ki onlar için bir mükafat ve son duraktır(2515)
İçinde ölümsüz kalıcılar olarak orada her istedikleri onlarındır; bu Rabbinin üzerine aldığı istenen bir vaaddir (2516)
O gün cennet halkının kalacakları yer daha uğurlu dinlenecekleri yer çok daha güzeldir (2524)
İşte onlar sabretmelerine karşılık (cennetin en favori yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileği ve selamla karşılanırlar (2575)
Orda ölümsüz olarak kalıcıdırlar; o ne hoş bir karargah ve ne güzel bir konaklama yeridir (2576)
(O gün) Cennet takva sahiplerine yaklaştırılır (2690)
İman edip salih amellerde bulunanlar; onları içinde ebedi kalıcılar olarak altından ırmaklar akıcı cennetin yüksek köşklerine kesin yerleştireceğiz (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir (2958)
Bu Nedenle iman edip salih amellerde bulunanlar; artık onlar ‘bir cennet bahçesinde' ‘sevinç içinde ağırlanırlar' (3015)
Kim inkâr ederse bundan böyle onun inkârı kendi aleyhinedir; kim salih bir amelde bulunursa bundan böyle onlar kendi lehlerine olarak (cennetteki yerlerini) döşeyip hazırlamaktadırlar (3044)
(Ancak) Gerçekten iman edip salih amellerde bulunanlar ise; onlar için nimetlerledonatılmış cennetler vardır (318)
Orada baki olarak kalıcıdırlar Allah'ın va'di haktır O üstün ve kuvvetli olandır hüküm ve hikmet sahibidir (319)
İman eden ve salih amellerde bulunanlar ise artık onlar için yaptıklarınıza karşılık edinmek üzere bir ağırlanma konağı olarak barınma cennetleri vardır (3219)
Adn cennetleri (onlarındır); oraya girerler orada altından bileziklerle ve incilerle süslenirler Ve orada onların elbiseleri ipek(cilt)dir (3533)
Derler oysa: Bizden hüznü giderip değil eden Allah'a hamdolsun; şüphesiz Rabbimiz fiilen bağışlayandır şükrü kabul edendir(3534)
Ancak O bizi kendi fazlından (baki olarak) kalınacak bir yurda yerleştirdi; burada bize bir yorgunluk dokunmaz ve burada bize bir can sıkıntısı da dokunmaz (3535)
Hakiki şu ama bugün cennet halkı ‘sevinç ve mutluluk dolu' bir uğraşı içindedirler (3655)
Kendileri ve eşleri gölgeliklerde tahtlar üstünde yaslanmışlardır (3656)
Orada taze tazemeyveler onların ve arzu duydukları herşey onlarındır (3657)
Çok esirgeyen Rabb'dan onlara dahası sözlü Selamlama(vardır) (3658)
İşte onlar; onlar için tanıdık bir rızık vardır (3741)
Çeşitlimeyveler Onlar ikram görenlerdir (3742)
Nimetlerle donatılmış (naim) cennetlerde (3743)
Birbirlerine karşısında tahtlar üstünde (otururlar) (3744)
Kaynaktan (doldurulmuş) kadehlerle çevrelerinde dolaşılır (3745)
Bembeyaz; içenlere tat (veren bir içki) (3746)
Onda ne bir gaile vardır ne de kendilerinden geçip akılları çelinir (3747)
Ve yanlarında bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş kocaman gözlü kadınlar vardır (3748)
Güya onlar saklı bir yumurta gibi (çarpıcı ve pürüzsüz) (3749)
Böyleyken kimi kimine yönelmiş olarak birbirlerine soruyorlar: (3750)
Bir sözcü der oysa: Benim bir yakınım vardı(3751)
Derdi ancak: Sen de gerçekte (dirilişi) doğrulayanlardan mısın? (3752)
Bizler öldüğümüz toprak ve kemikler olduğumuzda mı sahiden biz mi (yeniden diriltilip sonradan da) sorguya çekilecekmişiz? (3753)
(Konuşan yanındakilere) Der ancak: Sizler (onun derhal ne durumda olduğunu) biliyor musunuz?(3754)
Derken bakıverdi onu ‘çılgınca yanan ateşin' bütün ortasında gördü (3755)
Dedi oysa: Andolsun Allah'a neredeyse beni de (şu bulunduğun yere) düşürecektin(3756)
Eğer Rabbimin nimeti olmasaydı emin ben de (azab yerine getirilip) hazırlanmış bulundurulanlardan olacaktım (3757)
Şüphesiz bu, esas büyük ‘kurtuluş ve mutluluğun' ta kendisidir (3760)
Böylece çalışanlar da bunun bir benzeri için çalışmalıdır (3761)
Adn cennetleri; kapılar onlara açılmıştır (3850)
İçinde yaslanıpdayanmışlardır; orda birçok meyve ve şarap istemektedirler (3851)
Ve yanlarında bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş akran kadınlar vardır (3852)
İşte hesap günü size va'dedilen budur (3853)
Şüphesiz bu, bizim rızkımızdır, bitip tükenmesi de değil (3854)
Ancak Rablerinden korkupsakınanlar ise; onlara yüksek köşkler vardır, onların üzerinde de yüksek köşkler yapı edilmiştir Onların
aşağı ırmaklar akmaktadır (Bu) Allah'ın va'didir Allah va'dinden dönmez (3920)
Rablerinden korkupsakınanlar da cennete bölük bölük sevkedildiler Sonunda oraya geldikleri süre kapıları açıldı ve onlara (cennetin) bekçileri dedi fakat: Selam üzerinizde olsun, güzel ve pak geldiniz Ebedi kalıcılar olarak ona girin(3973)
(Onlar da) Dediler ancak: Bize olan va'dinde sadık kalan ve bizi bu yere varis kılan Allah'a hamd olsun ama cennetten dilediğimiz yerde konaklayabiliriz (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir(3974)
Rabbimiz onları Adn cennetlerine sok ancak onlara (bunu) va'dettin; babalarından eşlerinden ve soylarından salih olanları da Sahiden Sen üstün ve zinde olansın hüküm ve hikmet sahibisin (408)
Kim bir kötülük işlerse kendi mislinden başkasıyla ceza görmez; kim de erkek olsun dişi olsun bir mü'min olarak salih bir amelde bulunursa işte onlar içinde hesapsız olarak rızıklandırılmak üzere cennete girerler (4040)
Kuşkusuz: Bizim Rabbimiz Allah'tırdeyip daha sonra direkt olarak bir güzergah tutturanlar (yok mu); onların üstüne melekler iner (ve der oysa Korkmayın ve hüzne kapılmayın size vadolunan cennetle sevinin(4130)
(O gün) Zalimleri kazandıkları dolayısıyla korkuyla titrerlerken görürsün; o (yaptıkları) da üstlerine çöküvermiştir İman edip salih amellerde bulunanlar ise cennet bahçelerindedirler Rableri katında her diledikleri onlarındır İşte büyük fazl (nimet ve avantaj) budur (4222)
Siz ve eşleriniz cennete girin; ‘mutluluk içinde ağırlanacaksınız (4370)
Onların etrafında altın tepsiler ve testilerle dolaşılır; orada nefislerin özlem ettiği ve gözlerin tat (şımartma) aldığı herşey var Ve siz orada belirsiz kalacaksınız (4371)
İşte yaptıklarınız dolayısıyla mirasçı kılındığınız cennet budur (4372)
Orda sizin için birçok meyveler vardır; onlardan yiyeceksiniz (4373)
Muttakilere gelince; muhakkak onlar güvenli bir makamdadırlar (4451)
Cennetlerde ve pınarlarda (4452)
Hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan (elbiseler) giyinirler ortak (otururlar) (4453)
İşte böyle; ve biz onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir (4454)
Orda güvenlik içinde her türlü meyveyi istiyorlar; (4455)
Orda ilk ölümün dışında başka vefat tadmazlar Ve (Allah da) onları cehennem azabından korumuştur (4456)
Takva sahiplerine va'dedilen cennetin misali (şudur): İçinde bozulmayan sudan ırmaklar tadı değişmeyen sütten ırmaklar içenler için tat veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır ve orda onlar için meyvelerin her türlüsünden ve Rablerinden bir mağfiret vardır Hiç (böyle mükafaatlanan bir kişi) ateşin içinde sonsuz olarak kalan ve bağırsaklarını ‘parça parça koparan' kaynar sudan içirilen kimseler gibi olur mu? (4715)
Cennet de muttakiler için uzak değildir (o gün) yakınlaştırılmıştır (5031)
Ona ‘esenlik ve barıştırma (selamlama)la' girin Bu ebedilik günüdür (5034)
Orda diledikleri herşey onlarındır; katımızda daha fazlası da var (5035)
Şüphesiz muttaki olanlar cennetlerde ve pınarlardadırlar; (5115)
Rablerinin kendilerine verdiğini alanlar olarak Çünkü onlar bundan önce ihsanda (güzel davranışta) bulunanlardı (5116)
Hiç şüphesiz muttakiler cennetlerde ve nimet içindedirler; (5217)
Rablerinin verdikleriyle ‘sevinçli ve mutludurlar' Rableri kendilerini ‘çılgınca yanan cehennemin' azabından korumuştur (5218)
Yaptıklarınızdan nedeniyle afiyetle yiyin ve için (5219)
Özenle dizilmiş tahtlar üstünde yaslanmışlardır Ve Biz onları kocamanceylan gözlü hurilerle evlendirmişiz (5220)
Onlara açlık duyuparzuladıkları meyvelerden ve etten bol bol verdik (5222)
Orada bir bardak kapışırçekişirler ancak onda ne ‘abes ve saçma bir laf' ne günaha sokma yoktur (5223)
Kendileri için (hizmet eden) civanlar etrafında dönüp dolaşırlar; güya (her biri) ‘sedefte gizli inci gibi tertemiz pırıl pırıl' (5224)
Kimi kimine dönüp sorarlar; (5225)
Dediler oysa: Biz açıkçası daha önce ailemiz (yakın akrabalarımız) içinde üzüntü edipkorkardık(5226)
Şu Anda Allah bize lütufta bulundu ve ‘hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu(5227)
Ki Cennetü'lMe'va onun yanındadır (5315)
Rabbin makamından korkan kimse için ise iki cennet vardır (5546)
Çeşit Çeşit ‘inceliklere ve güzelliklere' (veya her türden sık ağaçlara) sahiptirler (5548)
İkisinde de akmakta olan iki pınar vardır (5550)
İkisinde de her meyveden iki çift vardır (5552)
Astarları ağır işlenmiş atlastan yataklar üstünde yaslanırlar İki cennetin de meyvedevşirmesi (ordakilere) yakın (basit)dır (5554)
Orada bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş kadınlar vardır fakat bunlardan önce kendilerine ne bir insan ne bir cin dokunmuştur (5556)
Sözde onlar yakut ve mercan gibidirler (5558)
İhsanın karşılığı ihsandan başka biri mıdır? (5560)
Buikisinin ötesinde iki cennet daha var (5562)
Alabildiğine yemyeşildirler (5564)
İçlerinde durmaksızın fışkırıpakan iki pınar vardır (5566)
İçlerinde (her türden) meyve eşsizhurma ve benzersiznar vardır (5568)
Orada huyları hoş, yüzleri güzel kadınlar vardır (5570)
Otağlar içinde korunmuş huri kadınlar (5572)
Bunlardan önce kendilerine ne bir insan ne bir cin dokunmuştur (5574)
Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar (5576)
Yarışıp öne geçenler de öne geçmiş öncülerdir (5610)
İşte onlar yakınlaştırılmış (mukarreb) olanlardır (5611)
Nimetlerledonatılmış cennetler içinde; (5612)
Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden (5613)
Birazı da sonrakilerden (5614)
‘Dikkatle bitmiş mücevher' tahtlar üzerindedirler (5615)
Ortak yaslanmışlardır (5616)
Çevrelerinde ölümsüzlüğe ulaşmış gençler dönüp dolaşır; (5617)
Kaynağından (içi doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler (5618)
Ki, bundan ne başlarını bir sancı tutar, ne de kendilerinden geçip akılları çelinir (5619)
Arzulayıpseçecekleri meyveler (5620)
Canlarının çektiği kuş eti (5621)
Ve iri gözlü huriler (5622)
Güya saklı inciler gibi; (5623)
Yaptıklarına bir karşılık edinmek üzere (onlara sunulur); (5624)
Orada ne ‘abuk subuk ve boş bir söz' işitirler ne günaha sokma (5625)
Sadece bir laf (işitirler Selam selamlama (5626)
Ashabı Ant ne (kutludur o) Ashabı Yemin (5627)
Yüklü dalları bükülmüş kiraz (ağaçları) (5628)
Üstüste dizili meyveleri sarkmış muz ağaçları (5629)
Yayılıpuzanmış gölgeler, (5630)
Durmaksızın akan su(lar); (5631)
Ve (daha) birçok meyveler aralarında (5632)
Kesilipeksilmeyen ve yasaklanmayan (meyveler) (5633)
Yüksekleresabit döşekler (sedirler) (5634)
Gerçek şu ama, Biz onları yeni bir inşa (yaratma) ile yapı edipyarattık (5635)
Onları daima bakireler olarak kıldık (5636)
Eşlerine sevgiyle tutkun (ve) daima yaşıt (5637)
Ashabı Yemin olanlar için (5638)
(Bunların) Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden (5639)
Birçoğu da sonrakilerdendir (5640)
Eğer o (ölecek kişi), yakın kılınan (mukarreb olan)lardan ise (5688)
Bu durumda refah ,güzel rızık ve nimetlerle donatılmış cennet (onundur) (5689)
Ve eğer, Ashabı Yeminden ise (5690)
Artık, Ashabı Yeminden selamlama sana (5691)
O gün, mü'min erkekler ile mü'min kadınları nurları önlerinde ve sağlarında koşarken görürsün Bugün sizin müjdeniz içinde sonsuz kalıcılar (olduğunuz) altından ırmaklar akıcı cennetlerdir İşte ‘büyük kurtuluş ve mutluluk' budur (5712)
Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın fakat Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve arkadaşlık) bağı kurmuş olsunlar; bunlar ister babaları ister çocukları ister kardeşleri isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun Onlar o kadar kimselerdir ancak (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orda süresiz olarak kalacaklardır Allah onlardan razı olmuş onlar da O'ndan razı olmuşlardır İşte onlar Allah'ın fırkasıdır Uyarı edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir (5822)
Alev halkı ile cennet halkı bir olmaz Cennet halkı ‘umduklarına kavuşup mutluluk içinde olanlardır' (5920)
O da sizin günahlarınızı bağışlar sizi altlarından ırmaklar akıcı cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel konaklara yerleştirir İşte ‘büyük sevinç ve kurtuluş' budur (6112)
Sizi, toplanma günü için bir arada toplayacağı gün; işte bu aldanma (teğabün) günüdür Kim Allah'a iman edip salih bir amelde bulunursa (Allah) onun kötülüklerini örter ve içinde sonsuz kalıcılar almak üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar İşte büyük ‘mutluluk ve kurtuluş (fevz)' budur (649)
İman edip salih amellerde bulunanları, karanlıklardan nura çıkarması için Allah'ın anlaşılır biçimde ayetlerini size okuyan bir elçi de (gönderdik) Kim iman edip salih bir amelde bulunursa (Allah) onu içinde süresiz kalıcılar olmak üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar Allah fiilen ona ne güzel bir rızık vermiştir (6511)
Allah, iman edenlere de Firavun'un karısını örnek verdi Hani demişti ama: Rabbim bana kendi katında cennette bir ev yap; beni Firavun'dan ve onun yaptıklarından kurtar ve beni o zalimler topluluğundan da kurtar(6611)
Tahtlar üstünde bakıpseyretmektedirler (8323)
Onları gördükleri vakit ise: Bunlar kuşkusuz şaşkınsapıklardırderlerdi (8332)
Şüphesiz, iman edip salih amellerde bulunanlara gelince; onlar için altından ırmaklar akıcı cennetler vardır İşte büyük ‘kurtuluş ve mutluluk' budur (8511)
O gün öyle yüzler de vardır ama, nimette (engin bir sevinç içinde)dirler (888)
Harcadığıçabadan nedeniyle hoşnuttur (889)
Yüksek bir cennettedir (8810)
Orda yararsız bir söz işitmez (8811)
Orda ‘durmaksızın akan' bir kaynak vardır (8812)
Orda ‘yükseklerde sabit tahtlar da vardır; (8813)
Konulmuş (içecek doymuş) kaplar, (8814)
Dizi dizi yastıklar, (8815)
Ve serilmiş yaygılar (8816)
Ey mutmain (hoşnutluk bulmuş) lezzetli (8927)
Rabbine, hoşnut edici ve memnun edilmiş olarak dön (8928)
Bundan Böyle, kullarımın arasına gir (8929)
Cennetime gir (8930)
İman edip salih amellerde bulunanlar ise; işte onlar da yaratılmışların en hayırlılarıdır (987)
Rableri katında onların ödülleri, içinde baki kalıcılar edinmek üzere altından ırmaklar akıcı Adn cennetleridir Allah onlardan razı olmuştur, kendileri de O'ndan razı (memnun memnun) kalmışlardır İşte bu Rabbinden ‘içi titreyerek korku duyan kimse' içindir (988)
alıntıdır *
Kuranı Kerimde olan Cennet Ayetleri
Cennet İle İlgili Ayetler
Kurandaki Cennet İle İlgili Ayetler
KURANII KERİM`DE CENNET İLE iLGİLİ AYETLER
İman edip salih amellerde bulunanları müjdele Sahiden onlar için altlarından ırmaklar akıcı cennetler vardır Kendilerine rızık olarak bu ürünlerden her yedirildiğinde: Bu daha önce de rızıklandığımızdırderler Bu onlara (dünyadakine) benzer olarak sunulmuştur Orada onlar için tertemiz eşler vardır ve onlar orada belirsiz kalacaklardır (225)
De fakat: Size bundan daha hayırlısını bildireyim mi? Korkup sakınanlar için Rablerinin katında içinde temelli olarak kalacakları altından ırmaklar akıcı cennetler tertemiz eşler ve Allah'ın rızası vardır Allah kulları hakkıyla görendir(315)
Yüzleri ağaranlar ise artık onlar Allah'ın rahmeti içindedirler içinde de temelli olarak kalacaklardır (3107)
İşte bunların karşılığı Rablerinden bağışlanma ve içinde baki kalacakları altından ırmaklar akıcı cennetlerdir (Böyle) Yapıpedenlere ne hoş bir karşılık (ecir var) (3136)
Ama Rablerinden korkupsakınanlar; onlar için Allah katında bir şölen olarak altlarından ırmaklar akan içinde baki kalacakları cennetler vardır İyilik yapanlar için Allah'ın katında olanlar daha hayırlıdır (3198)
İman edip salih amellerde bulunanları altından ırmaklar akan içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır Ve onları ‘ne sıcakne soğuk bütün kararında gölgeliğe' sokacağız (457)
İman edip salih amellerde bulunanlar biz onları altından ırmaklar akıcı içinde sonsuz kalacakları cennetlere sokacağız Bu Allah'ın gerçek olan va'didir Allah'tan daha dürüst sözlü kim vardır? (4122)
Eğer Kitap Ehli iman edip sakınsalardı kesinlikle onların kötülüklerini örter ve onları ‘nimetlerle donatılmış' cennetlere sokardık (565)
Bu Vesile Ile Allah dediklerine karşılık olarak içinde ölümsüz kalacakları altından ırmaklar akıcı cennetler verdi Bu iyilik yapanların karşılığıdır (585)
Allah dedi oysa: Bu doğrulara dürüst söylemelerinin yarar sağladığı gündür Onlar için içinde ebedi kalacakları altından ırmaklar akan cennetler vardır Allah onlardan razı oldu onlar da O'ndan razı olmuşlardır İşte büyük ‘kurtuluş ve sevinç' budur(5119)
İman edenler ve salih amellerde bulunanlar ama biz hiç kimseye kuvvet yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz onlar da cennetin ashabı (halkı)dırlar Onda ebedi olarak kalacaklardır (742)
Biz onların göğüslerinde kinden ne varsa çekip almışız Altlarından ırmaklar akar Derler fakat: Bizi buna ulaştıran Allah'a hamd olsun Eğer Allah bize hidayet vermeseydi biz doğruya ermeyecektik Andolsun Rabbimizin elçileri hak ile geldilerOnlara: İşte bu yaptıklarınıza karşılık olarak mirasçı kılındığınız cennettirdiye seslenilecek (743)
Cennet halkı ateş halkına (şöyle) seslenecekler: Bize Rabbimizin vadettiğini reel buldunuz mu?Onlar da: Evetderler Bundan sonradan içlerinden seslenen biri (şöyle) seslenecektir: Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun(744)
İki taraf aralarında bir engel ve burçlar (A'raf) üstünde hepsini yüzlerinden tanıyan adamlar vardır Cennete gireceklere: Selamlama sizederler fakat bunlar demin girmeyen fakat (girmeyi) ‘güçlü olarak arzu edip umanlardır' (746)
Gözleri cehennem halkından yandan çevrilince: Rabbimiz bizi zalimler topluluğuyla birlikte kılmaderler (747)
Kendilerine Allah'ın bir rahmet eriştirmeyeceğine ant ettiğiniz kimseler bunlar mıydı? (Cennettekilere de) Girin cennete Sizin için dehşet yoktur ve mahzun olmayacaksınız(749)
Ateşin halkı cennet halkına seslenir: Bize birazcık sudan ya da Allah'ın size verdiği rızıktan aktarınDerler ancak: Doğrusu Allah bunları inkâr edenlere haram (yasak) kılmıştır(750)
İşte gerçek mü'minler bunlardır Rableri katında onlar için dereceler, bağışlanma ve üstün bir rızık vardır (84)
Rableri onlara katından bir rahmeti bir hoşnutluğu ve onlar için kendisine aralıksız bir nimet bulunan cennetleri müjdeler (921)
Onda baki kalıcıdırlar Kuşkusuz Allah büyük mükafaat katında olandır (922)
Allah mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara içinde baki kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde güzel meskenler vaadetmiştir Allah'tan olan memnun etme ise en büyüktür İşte büyük kurtuluş ve sevinç budur (972)
Allah onlar için belirsiz kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler hazırladı İşte büyük ‘kurtuluş ve sevinç' budur (989)
Öne geçen Muhacirler ve Ensar ile onlara güzellikle uyanlar; Allah onlardan memnun olmuştur onlar da O'ndan memnun olmuşlardır ve (Allah) onlara içinde sonsuz kalacakları altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır İşte büyük ‘kurtuluş ve sevinç' budur (9100)
İman edenler ve salih amellerde bulunanlar da Rableri onları imanları dolayısıyla altından ırmaklar akıcı nimetlerle donatılmış cennetlere yöneltipiletir (hidayet eder) (109)
Oradaki duaları: Allah'ım Sen ne yücesindir ve oradaki dirlik temennileri: Selamlamadır; dualarının sonu da: Gerçekte hamd alemlerin Rabbi olan Allah'ındır(1010)
İman edip salih amellerde bulunanlar ve ‘Rablerine kalbleri hoşnutluk bulmuş olarak bağlananlar' işte bunlar da cennetin halkıdırlar Onda belirsiz kalacaklardır (1123)
Mutlu olanlar da, artık onlar cennettedirler Rabbinin dilemesi haricen gökler ve yer sürüp gittikçe orada süresiz kalacaklardır (Bu) kesintisi olmayan bir ihsandır (11108)
Onlar Adn cennetlerine girerler Babalarından eşlerinden ve soylarından ‘salih davranışlarda' bulunanlar da (Adn cennetlerine girer) onlara her bir kapıdan girip (şöyle derler (1323)
Sabrettiğinize karşılık selam size (Dünya) Yurdun(un) sonu ne güzel (1324)
İman edip salih amellerde bulunanlar, ne mutlu onlara Varılacak yerin hoş olanı (onlarındır) (1329)
Takva sahiplerine vadedilen cennet; onun altından ırmaklar akar yemişleri ve gölgelikleri süreklidir Bu korkupsakınanların (mutlu) sonudur inkâr edenlerin sonu ise ateştir (1335)
İman edip salih amellerde bulunanlar Rablerinin izniyle altından ırmaklar akıcı içinde ebedi kalacakları cennetlere konulmuşlardır Orada birbirlerine olan dirlik temennileri: Selamlamadır (1423)
Gerçekten takva sahibi olanlar cennetlerde ve pınar başlarındadır (1545)
Oraya esenlikle ve güvenlikle girin (1546)
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıpçektik, kardeşler olarak tahtlar üstünde aleyhinde karşıyadırlar (1547)
Orda onlara hiçbir yorgunluk dokunmaz ve onlar ordan çıkarılacak değildirler (1548)
Adn cennetleri; ona girerler onun altından ırmaklar akar içinde onların her diledikleri şey vardır İşte Allah takva sahiplerini böyle ödüllendirir (1631)
Ancak melekler güzellikle canlarını aldıklarında: Selamlama sizederler Yaptıklarınıza karşılık edinmek üzere cennete girin(1632)
Onlar; altından ırmaklar akan Adn cennetleri onlarındır orada altın bileziklerle süslenirler hafif ipekten ve ağır tamamlanmış atlastan yeşil elbiseler giyerler ve tahtlar üstünde kurulupdayanırlar (Bu) Ne güzel sevap ve ne hoş destek (1831)
İman edip salih amellerde bulunanlar Firdevs cennetleri onlar için bir ‘konaklama yeridir' (18107)
Onda ebedi olarak kalıcıdırlar ondan ayrılmak istemezler (18108)
Oysa tevbe eden iman eden ve salih amellerde bulunanlar (onların dışındadır); işte bunlar cennete girecekler ve hiçbir şeyle zulme uğratılmayacaklar (1960)
Adn cennetleri (onlarındır) ancak Rahman (olan Allah onu) kendi kullarına gaybtan vadetmiştir Şüphesiz O'nun va'di yerine gelecektir (1961)
Onda ‘abes bir laf' işitmezler; sadece selam (ı işitirler) Sabah akşam onların rızıkları orda (bulunmakta)dır (1962)
O cennet; biz kullarımızdan takva sahibi olanları (ona) varisçi kılacağız (1963)
İçlerinde sonsuz kalacakları altından ırmaklar akıcı Adn cennetleri de (onlarındır) Ve işte bu temizlenmiş olanın karşılığıdır (2076)
Bunun üstüne dedik fakat: Ey Adem bu sahiden sana ve eşine düşmandır; sakın sizi cennetten sürüp çıkarmasın sonradan mutsuz olursun(20117)
Böylece ikisi ondan yediler anında arkasından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi üzerlerini cennet yapraklarından yamayıpörtmeye başladılar Adem Rabbine karşısında gelmiş oldu da şaşırıpkaldı (1)
Onun uğultusunu bile duymazlar Onlar nefislerinin arzuladığı (sayısız nimet) içinde sonsuz kalıcıdırlar (21102)
Onları o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: İşte bu sizin gününüzdür size va'dedilmiştidiye melekler onları karşılayacaklardır (21103)
Hiç şüphesiz Allah iman edenleri ve salih amellerde bulunanları altından ırmaklar akıcı cennetlere sokar orada altından bileziklerle ve incilerle süslenirler; ordaki elbiseleri ipek(cilt)tir (2223)
Onlar sözün en güzeline iletilmişlerdir ve övülen dürüst yola iletilmişlerdir (2224)
İşte (yeryüzünün hakimiyetine ve ahiretin nimetlerine) mirasçı olacak onlardır (2310)
Ama onlar Firdevs (cennetlerin)e de mirasçı olacaklardır; içinde de ebedi olarak kalacaklardır (2311)
Dilediği takdirde sana bundan daha hayırlısı olarak altından ırmaklar akan cennetler veren ve senin için köşkler kılan (Allah) ne yücedir (2510)
De fakat: Bu mu daha uğurlu yoksa takva sahiplerine va'dedilen sonsuz cennet mi? Ki onlar için bir mükafat ve son duraktır(2515)
İçinde ölümsüz kalıcılar olarak orada her istedikleri onlarındır; bu Rabbinin üzerine aldığı istenen bir vaaddir (2516)
O gün cennet halkının kalacakları yer daha uğurlu dinlenecekleri yer çok daha güzeldir (2524)
İşte onlar sabretmelerine karşılık (cennetin en favori yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileği ve selamla karşılanırlar (2575)
Orda ölümsüz olarak kalıcıdırlar; o ne hoş bir karargah ve ne güzel bir konaklama yeridir (2576)
(O gün) Cennet takva sahiplerine yaklaştırılır (2690)
İman edip salih amellerde bulunanlar; onları içinde ebedi kalıcılar olarak altından ırmaklar akıcı cennetin yüksek köşklerine kesin yerleştireceğiz (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir (2958)
Bu Nedenle iman edip salih amellerde bulunanlar; artık onlar ‘bir cennet bahçesinde' ‘sevinç içinde ağırlanırlar' (3015)
Kim inkâr ederse bundan böyle onun inkârı kendi aleyhinedir; kim salih bir amelde bulunursa bundan böyle onlar kendi lehlerine olarak (cennetteki yerlerini) döşeyip hazırlamaktadırlar (3044)
(Ancak) Gerçekten iman edip salih amellerde bulunanlar ise; onlar için nimetlerledonatılmış cennetler vardır (318)
Orada baki olarak kalıcıdırlar Allah'ın va'di haktır O üstün ve kuvvetli olandır hüküm ve hikmet sahibidir (319)
İman eden ve salih amellerde bulunanlar ise artık onlar için yaptıklarınıza karşılık edinmek üzere bir ağırlanma konağı olarak barınma cennetleri vardır (3219)
Adn cennetleri (onlarındır); oraya girerler orada altından bileziklerle ve incilerle süslenirler Ve orada onların elbiseleri ipek(cilt)dir (3533)
Derler oysa: Bizden hüznü giderip değil eden Allah'a hamdolsun; şüphesiz Rabbimiz fiilen bağışlayandır şükrü kabul edendir(3534)
Ancak O bizi kendi fazlından (baki olarak) kalınacak bir yurda yerleştirdi; burada bize bir yorgunluk dokunmaz ve burada bize bir can sıkıntısı da dokunmaz (3535)
Hakiki şu ama bugün cennet halkı ‘sevinç ve mutluluk dolu' bir uğraşı içindedirler (3655)
Kendileri ve eşleri gölgeliklerde tahtlar üstünde yaslanmışlardır (3656)
Orada taze tazemeyveler onların ve arzu duydukları herşey onlarındır (3657)
Çok esirgeyen Rabb'dan onlara dahası sözlü Selamlama(vardır) (3658)
İşte onlar; onlar için tanıdık bir rızık vardır (3741)
Çeşitlimeyveler Onlar ikram görenlerdir (3742)
Nimetlerle donatılmış (naim) cennetlerde (3743)
Birbirlerine karşısında tahtlar üstünde (otururlar) (3744)
Kaynaktan (doldurulmuş) kadehlerle çevrelerinde dolaşılır (3745)
Bembeyaz; içenlere tat (veren bir içki) (3746)
Onda ne bir gaile vardır ne de kendilerinden geçip akılları çelinir (3747)
Ve yanlarında bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş kocaman gözlü kadınlar vardır (3748)
Güya onlar saklı bir yumurta gibi (çarpıcı ve pürüzsüz) (3749)
Böyleyken kimi kimine yönelmiş olarak birbirlerine soruyorlar: (3750)
Bir sözcü der oysa: Benim bir yakınım vardı(3751)
Derdi ancak: Sen de gerçekte (dirilişi) doğrulayanlardan mısın? (3752)
Bizler öldüğümüz toprak ve kemikler olduğumuzda mı sahiden biz mi (yeniden diriltilip sonradan da) sorguya çekilecekmişiz? (3753)
(Konuşan yanındakilere) Der ancak: Sizler (onun derhal ne durumda olduğunu) biliyor musunuz?(3754)
Derken bakıverdi onu ‘çılgınca yanan ateşin' bütün ortasında gördü (3755)
Dedi oysa: Andolsun Allah'a neredeyse beni de (şu bulunduğun yere) düşürecektin(3756)
Eğer Rabbimin nimeti olmasaydı emin ben de (azab yerine getirilip) hazırlanmış bulundurulanlardan olacaktım (3757)
Şüphesiz bu, esas büyük ‘kurtuluş ve mutluluğun' ta kendisidir (3760)
Böylece çalışanlar da bunun bir benzeri için çalışmalıdır (3761)
Adn cennetleri; kapılar onlara açılmıştır (3850)
İçinde yaslanıpdayanmışlardır; orda birçok meyve ve şarap istemektedirler (3851)
Ve yanlarında bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş akran kadınlar vardır (3852)
İşte hesap günü size va'dedilen budur (3853)
Şüphesiz bu, bizim rızkımızdır, bitip tükenmesi de değil (3854)
Ancak Rablerinden korkupsakınanlar ise; onlara yüksek köşkler vardır, onların üzerinde de yüksek köşkler yapı edilmiştir Onların
aşağı ırmaklar akmaktadır (Bu) Allah'ın va'didir Allah va'dinden dönmez (3920)
Rablerinden korkupsakınanlar da cennete bölük bölük sevkedildiler Sonunda oraya geldikleri süre kapıları açıldı ve onlara (cennetin) bekçileri dedi fakat: Selam üzerinizde olsun, güzel ve pak geldiniz Ebedi kalıcılar olarak ona girin(3973)
(Onlar da) Dediler ancak: Bize olan va'dinde sadık kalan ve bizi bu yere varis kılan Allah'a hamd olsun ama cennetten dilediğimiz yerde konaklayabiliriz (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir(3974)
Rabbimiz onları Adn cennetlerine sok ancak onlara (bunu) va'dettin; babalarından eşlerinden ve soylarından salih olanları da Sahiden Sen üstün ve zinde olansın hüküm ve hikmet sahibisin (408)
Kim bir kötülük işlerse kendi mislinden başkasıyla ceza görmez; kim de erkek olsun dişi olsun bir mü'min olarak salih bir amelde bulunursa işte onlar içinde hesapsız olarak rızıklandırılmak üzere cennete girerler (4040)
Kuşkusuz: Bizim Rabbimiz Allah'tırdeyip daha sonra direkt olarak bir güzergah tutturanlar (yok mu); onların üstüne melekler iner (ve der oysa Korkmayın ve hüzne kapılmayın size vadolunan cennetle sevinin(4130)
(O gün) Zalimleri kazandıkları dolayısıyla korkuyla titrerlerken görürsün; o (yaptıkları) da üstlerine çöküvermiştir İman edip salih amellerde bulunanlar ise cennet bahçelerindedirler Rableri katında her diledikleri onlarındır İşte büyük fazl (nimet ve avantaj) budur (4222)
Siz ve eşleriniz cennete girin; ‘mutluluk içinde ağırlanacaksınız (4370)
Onların etrafında altın tepsiler ve testilerle dolaşılır; orada nefislerin özlem ettiği ve gözlerin tat (şımartma) aldığı herşey var Ve siz orada belirsiz kalacaksınız (4371)
İşte yaptıklarınız dolayısıyla mirasçı kılındığınız cennet budur (4372)
Orda sizin için birçok meyveler vardır; onlardan yiyeceksiniz (4373)
Muttakilere gelince; muhakkak onlar güvenli bir makamdadırlar (4451)
Cennetlerde ve pınarlarda (4452)
Hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan (elbiseler) giyinirler ortak (otururlar) (4453)
İşte böyle; ve biz onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir (4454)
Orda güvenlik içinde her türlü meyveyi istiyorlar; (4455)
Orda ilk ölümün dışında başka vefat tadmazlar Ve (Allah da) onları cehennem azabından korumuştur (4456)
Takva sahiplerine va'dedilen cennetin misali (şudur): İçinde bozulmayan sudan ırmaklar tadı değişmeyen sütten ırmaklar içenler için tat veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır ve orda onlar için meyvelerin her türlüsünden ve Rablerinden bir mağfiret vardır Hiç (böyle mükafaatlanan bir kişi) ateşin içinde sonsuz olarak kalan ve bağırsaklarını ‘parça parça koparan' kaynar sudan içirilen kimseler gibi olur mu? (4715)
Cennet de muttakiler için uzak değildir (o gün) yakınlaştırılmıştır (5031)
Ona ‘esenlik ve barıştırma (selamlama)la' girin Bu ebedilik günüdür (5034)
Orda diledikleri herşey onlarındır; katımızda daha fazlası da var (5035)
Şüphesiz muttaki olanlar cennetlerde ve pınarlardadırlar; (5115)
Rablerinin kendilerine verdiğini alanlar olarak Çünkü onlar bundan önce ihsanda (güzel davranışta) bulunanlardı (5116)
Hiç şüphesiz muttakiler cennetlerde ve nimet içindedirler; (5217)
Rablerinin verdikleriyle ‘sevinçli ve mutludurlar' Rableri kendilerini ‘çılgınca yanan cehennemin' azabından korumuştur (5218)
Yaptıklarınızdan nedeniyle afiyetle yiyin ve için (5219)
Özenle dizilmiş tahtlar üstünde yaslanmışlardır Ve Biz onları kocamanceylan gözlü hurilerle evlendirmişiz (5220)
Onlara açlık duyuparzuladıkları meyvelerden ve etten bol bol verdik (5222)
Orada bir bardak kapışırçekişirler ancak onda ne ‘abes ve saçma bir laf' ne günaha sokma yoktur (5223)
Kendileri için (hizmet eden) civanlar etrafında dönüp dolaşırlar; güya (her biri) ‘sedefte gizli inci gibi tertemiz pırıl pırıl' (5224)
Kimi kimine dönüp sorarlar; (5225)
Dediler oysa: Biz açıkçası daha önce ailemiz (yakın akrabalarımız) içinde üzüntü edipkorkardık(5226)
Şu Anda Allah bize lütufta bulundu ve ‘hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu(5227)
Ki Cennetü'lMe'va onun yanındadır (5315)
Rabbin makamından korkan kimse için ise iki cennet vardır (5546)
Çeşit Çeşit ‘inceliklere ve güzelliklere' (veya her türden sık ağaçlara) sahiptirler (5548)
İkisinde de akmakta olan iki pınar vardır (5550)
İkisinde de her meyveden iki çift vardır (5552)
Astarları ağır işlenmiş atlastan yataklar üstünde yaslanırlar İki cennetin de meyvedevşirmesi (ordakilere) yakın (basit)dır (5554)
Orada bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş kadınlar vardır fakat bunlardan önce kendilerine ne bir insan ne bir cin dokunmuştur (5556)
Sözde onlar yakut ve mercan gibidirler (5558)
İhsanın karşılığı ihsandan başka biri mıdır? (5560)
Buikisinin ötesinde iki cennet daha var (5562)
Alabildiğine yemyeşildirler (5564)
İçlerinde durmaksızın fışkırıpakan iki pınar vardır (5566)
İçlerinde (her türden) meyve eşsizhurma ve benzersiznar vardır (5568)
Orada huyları hoş, yüzleri güzel kadınlar vardır (5570)
Otağlar içinde korunmuş huri kadınlar (5572)
Bunlardan önce kendilerine ne bir insan ne bir cin dokunmuştur (5574)
Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar (5576)
Yarışıp öne geçenler de öne geçmiş öncülerdir (5610)
İşte onlar yakınlaştırılmış (mukarreb) olanlardır (5611)
Nimetlerledonatılmış cennetler içinde; (5612)
Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden (5613)
Birazı da sonrakilerden (5614)
‘Dikkatle bitmiş mücevher' tahtlar üzerindedirler (5615)
Ortak yaslanmışlardır (5616)
Çevrelerinde ölümsüzlüğe ulaşmış gençler dönüp dolaşır; (5617)
Kaynağından (içi doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler (5618)
Ki, bundan ne başlarını bir sancı tutar, ne de kendilerinden geçip akılları çelinir (5619)
Arzulayıpseçecekleri meyveler (5620)
Canlarının çektiği kuş eti (5621)
Ve iri gözlü huriler (5622)
Güya saklı inciler gibi; (5623)
Yaptıklarına bir karşılık edinmek üzere (onlara sunulur); (5624)
Orada ne ‘abuk subuk ve boş bir söz' işitirler ne günaha sokma (5625)
Sadece bir laf (işitirler Selam selamlama (5626)
Ashabı Ant ne (kutludur o) Ashabı Yemin (5627)
Yüklü dalları bükülmüş kiraz (ağaçları) (5628)
Üstüste dizili meyveleri sarkmış muz ağaçları (5629)
Yayılıpuzanmış gölgeler, (5630)
Durmaksızın akan su(lar); (5631)
Ve (daha) birçok meyveler aralarında (5632)
Kesilipeksilmeyen ve yasaklanmayan (meyveler) (5633)
Yüksekleresabit döşekler (sedirler) (5634)
Gerçek şu ama, Biz onları yeni bir inşa (yaratma) ile yapı edipyarattık (5635)
Onları daima bakireler olarak kıldık (5636)
Eşlerine sevgiyle tutkun (ve) daima yaşıt (5637)
Ashabı Yemin olanlar için (5638)
(Bunların) Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden (5639)
Birçoğu da sonrakilerdendir (5640)
Eğer o (ölecek kişi), yakın kılınan (mukarreb olan)lardan ise (5688)
Bu durumda refah ,güzel rızık ve nimetlerle donatılmış cennet (onundur) (5689)
Ve eğer, Ashabı Yeminden ise (5690)
Artık, Ashabı Yeminden selamlama sana (5691)
O gün, mü'min erkekler ile mü'min kadınları nurları önlerinde ve sağlarında koşarken görürsün Bugün sizin müjdeniz içinde sonsuz kalıcılar (olduğunuz) altından ırmaklar akıcı cennetlerdir İşte ‘büyük kurtuluş ve mutluluk' budur (5712)
Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın fakat Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve arkadaşlık) bağı kurmuş olsunlar; bunlar ister babaları ister çocukları ister kardeşleri isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun Onlar o kadar kimselerdir ancak (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orda süresiz olarak kalacaklardır Allah onlardan razı olmuş onlar da O'ndan razı olmuşlardır İşte onlar Allah'ın fırkasıdır Uyarı edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir (5822)
Alev halkı ile cennet halkı bir olmaz Cennet halkı ‘umduklarına kavuşup mutluluk içinde olanlardır' (5920)
O da sizin günahlarınızı bağışlar sizi altlarından ırmaklar akıcı cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel konaklara yerleştirir İşte ‘büyük sevinç ve kurtuluş' budur (6112)
Sizi, toplanma günü için bir arada toplayacağı gün; işte bu aldanma (teğabün) günüdür Kim Allah'a iman edip salih bir amelde bulunursa (Allah) onun kötülüklerini örter ve içinde sonsuz kalıcılar almak üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar İşte büyük ‘mutluluk ve kurtuluş (fevz)' budur (649)
İman edip salih amellerde bulunanları, karanlıklardan nura çıkarması için Allah'ın anlaşılır biçimde ayetlerini size okuyan bir elçi de (gönderdik) Kim iman edip salih bir amelde bulunursa (Allah) onu içinde süresiz kalıcılar olmak üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar Allah fiilen ona ne güzel bir rızık vermiştir (6511)
Allah, iman edenlere de Firavun'un karısını örnek verdi Hani demişti ama: Rabbim bana kendi katında cennette bir ev yap; beni Firavun'dan ve onun yaptıklarından kurtar ve beni o zalimler topluluğundan da kurtar(6611)
Tahtlar üstünde bakıpseyretmektedirler (8323)
Onları gördükleri vakit ise: Bunlar kuşkusuz şaşkınsapıklardırderlerdi (8332)
Şüphesiz, iman edip salih amellerde bulunanlara gelince; onlar için altından ırmaklar akıcı cennetler vardır İşte büyük ‘kurtuluş ve mutluluk' budur (8511)
O gün öyle yüzler de vardır ama, nimette (engin bir sevinç içinde)dirler (888)
Harcadığıçabadan nedeniyle hoşnuttur (889)
Yüksek bir cennettedir (8810)
Orda yararsız bir söz işitmez (8811)
Orda ‘durmaksızın akan' bir kaynak vardır (8812)
Orda ‘yükseklerde sabit tahtlar da vardır; (8813)
Konulmuş (içecek doymuş) kaplar, (8814)
Dizi dizi yastıklar, (8815)
Ve serilmiş yaygılar (8816)
Ey mutmain (hoşnutluk bulmuş) lezzetli (8927)
Rabbine, hoşnut edici ve memnun edilmiş olarak dön (8928)
Bundan Böyle, kullarımın arasına gir (8929)
Cennetime gir (8930)
İman edip salih amellerde bulunanlar ise; işte onlar da yaratılmışların en hayırlılarıdır (987)
Rableri katında onların ödülleri, içinde baki kalıcılar edinmek üzere altından ırmaklar akıcı Adn cennetleridir Allah onlardan razı olmuştur, kendileri de O'ndan razı (memnun memnun) kalmışlardır İşte bu Rabbinden ‘içi titreyerek korku duyan kimse' içindir (988)
alıntıdır *