Kurban bayramı ile ilgili piyesler

kurban bayramı piyes

Şahıslar: Orhan,Zişan,Fehiman,Fikret,Vildan
(Kuzu sesleri aralarında)

Orhan:Bu koyun çok sevimli Fikret, gel anlaşıp alalım

Fikret:Olmaz baba Şirin bir şey olmasın

Orhan:Niye oğlum?

Fikret:Ya hayır kesmeye kıyamayız Huysuz,çirkin bir tane bulalım Kimsenin beğenmeyip almadığı bir hayvan seçelim

Orhan:Oğlum ne yapacağımı şaşırdım hemen Ben de düşündüm ki hoş,sevimli bir şey alarak bu ibadeti daha zevkle yapalım Sırf midecilerin zevki için değil,Allah ’ın yoluna kurban ederek hayvanı da onurlandıralım

Fikret:Ya öyle olur mu baba? Ben kesilirken acıyorum hayvana Nasıl çırpınıyor

Orhan:Fikret biz kurban etmezsek kesilmeyecek mi bu koyun? Hayvanlar etinden, sütünden, derisinden faydalanılmak için insanlığa musahhar kılınmış

Fikret:Olsun ben dayanamıyorum Ayyyii bakarken içime bir şeyler oluyor Bana ne,ben kesilirken yanınızda durmam,içeri giderim

Orhan:Ehh hadi sende,erkek olacaksın sözde Abin şöyle bir yakaladı mı,boynuzundan sıkıca tutardı hayvanı Erkek dediğin yiğit olmalı (Öykünür) Ayyy dayanamıyorum…

Fikret:Hıı baba böylece yapıyorsun ki kesilirken ben tutayım değil mi?

Orhan:Tutmazsan tutma,biz de Güzin Ablanla keseriz Hadi gel şu koyunda pazarlık yapalım da dönelim

(FON)

(Mektup)

Fehiman:…Teyzeciğim,biz bu yılda kurbanınızı yoksul bir aileye ulaştırabiliriz,bunu kendi isteğiyle yapıyoruz Kurbanlık dışarı giden ailenin neşesi bizi de sevindiriyor Çocukların,kurbanlığın etrafını alıp da gözleri parıl parıl gülüşmeleri bayramı bütün yaşatıyor Fakat teyzeciğim aklımıza ne geldi,Ebubekir ’le,Ömer kurban kesildiğini hiç görmediler Annem çocukların bu ibadete fazla tanıdık olmayan yetiştiklerini hatırlayınca üzüldü “Olmaz Fehiman,teyzen orada kurban kesmeli Çocuklar İslam kültürüne,camiye zaten yabancılar Kurbanı da yalnızca duyarak,kitapla anlayamayız Kurban kesildiğini gördüklerinde ne dek fazla sorular oluşacak zihinlerinde Bu Nedenle soru soran,yanıt arayan yükümlü insanlar olmalarına da vesile olur bu kurban Böyle diyor annem Hem bir düşünsene teyze,sizin ailece kurban kesileceği zaman tekbir getirdiğinizi… Etrafta ne değin ilgi çekip merak uyandıracakDinimizin şiarlarından birini gayet doğal olarak tanıtmış olacaksınız Tebliğ için yapılması gereken gayretleri düşünsene teyze Bu en basit ve hazırlanmış bir bildiri yok mi sence de? Ayrıca çocuklara epey bir moral olur Hani her zaman Almanların bayramlarına, hediyeleşmelerine özenip iştirak etmek istiyorlarmış ya Kendi bayramlarını bu şekilde seziş etmeleri bir hoşnutluk vesilesi de olabilir Zaten teyzeciğim çocuklar birazcık daha büyüdüğünde Türkiye ’de bizimle bayram yapmanız için ısrar edeceğiz Mevsim şartları da daha kullanışlı olacak inşallah

Bak teyze,yazdığım mektup kaç sayfa oldu Bakalım cevabi mektup kaç ay daha sonra,kaç satır olarak gelecek Yahut yine yazı bekleyip, “Bak kendim geldim Fehiman Mektuba ne lüzum var? Varmak daha kolay mı diyeceksin? Lakin bu kez kararlıyım,cevap gelmezse yeniden mektup yazmayacağım Bakalım o vakit çocuklarına sıladan ne haberler vereceksin Eline hangi kağıdı alıp Türkiye ’den haber var diyeceksin Zorlamıyorum teyzeciğim,sen bilirsin Annem diyor oysa; “Nihan evini temizleyedursun,Alman TVsi çocuklarına dadılık eder

(FON)

Vildan: Dolaba etleri paket paket dizdim Zişan Abla Aylarca yeter bana

Zişan:İyi yapmışsın Vildan,derin dondurucular iyi işe yarıyor

Vildan: Içten valla,vaktiyle neydi halim Her kurban bayramı eti kavururdum Nedense defalarca küflenirdi Usanmıştım bundan böyle,bozulmasın diye dağıtırdım derhal Çoğu zamanda bozulurdu Ay kaç kere leğenlerle et döktüm

Zişan:Günah Vildan,bu güzelim ibadeti nasıl böyle fasid edersin?

Vildan: Dedim ya dondurucu yokken mecbur bozuluyordu

Zişan:Taze iken sevabına dağıtmazsınız,bilmem bu kadarcık hayrı bilmezken kurbanı ne diye kesersiniz?

Vildan: Aşk olsun Zişan Abla,bir kurban da mı kesmeyelim? Çoluğumuzun çocuğumuzun sadakası Keza el alem ne der sonra? Ayy Nihat kurbanın en iyisini,en besilisini alır

Zişan:Ah Vildan ah Benzeri bilmezsin o hayvanların etleri,kanları Allah ’a ulaşmaz Kayda Değer olan niyetin senin

Vildan: Niyetim iyi işte Zişan Abla Ayrıca çocuklar oynuyorlar Kesmezsek Hatice Hanımın çocukları gibi başkalarının kurbanında gözleri kalır

Zişan:Yine kesemedi mi Hatice Bayan? Ben ona pay ayırmayı unuttum

Vildan: Nerdeee…Kesemedi yine Kocası ile çok kavga etmiş; “Bu sene bu evde kurban kesilecek Çocuklar mahcup oluyorlar ele güne Arkadaşları övünerek koyunlarından bahsediyor,bizimkiler susup kalıyorlar kenarda demiş

Zişan:Allah Allah,aramak bunun için kurban kesmek istiyor

Vildan: Evet,çok ağladı Hatice Hanım Eşi de üzülmüş “Boğazıma dek borç içindeyim,kimseden borç alacak yüzüm yok demiş

Zişan:Buna karşın Hatice Hanım kurban kesmek istiyor çağrıda bulunmak ki El alemden korktukları değin Allah ’tan korkmazlar,çocuklarını razı etmeyi istedikleri kadar Allah ’ı razı etmeyi düşünmezler

Vildan: Napacaksın Zişan Abla,dünya böyle İnsanın zoruna gidiyor,haklı Hatice Hanım Fakat seneye laf vermiş kocası,borç harç ne yapıp edip kesecekmiş

Zişan:Yanlış Vildan Hatice Hanıma selam söyle benden,ibadetleri gösteriş,zevk,memnun etme mevzuu yerine getirmek hiç müslümanca yok Böylesine bilgisizce yaşamak yalnızca bıkkınlık doğurur

(FON)

Güzin: Babacığım arkadaşlarım bizi kınadı bugün Kurban kesmek eskilerde kalmış artık

Orhan:Nedenmiş kızım?

Güzin: Kurbanın parasını muhtaçlara vermek daha iyiymiş Hayvanları kesip kesip telef etmenin anlamı yokmuş Acilen artık pek yapılıyormuş

Orhan:Kızım duymadığımız,bilmediğimiz yorumlar

Güzin: Bana birazcık haklılar gibi geldi Muhitimizde çoğu yoksul var Onların daha önemli ihtiyaçlarını karşılamak daha fazla sevap olmaz mı?

Orhan: (Dalgın) Bilmem… Güzin buradaki niyet infak,sadaka,iane değil Allah içtimai dayanışma için zekatı,sadakayı,infakı farzbeyhude ibadetler halinde bizden istemiştir

Güzin: Peki kurbandaki niyet ne olabilir?

Orhan:Çoğu hikmetler olabilir Mekke müşriklerinin her vesile ile putlarına kurban adadıklarını bir düşünseneYeni müminlerde o toplumun geleneklerinden hangisi yanlış,hangisi doğru öyle bilemezlerdi Kevser Süresinde; “O halde Rabbin için namaz kıl,kurban kes meali o cahili geleneği terke bir eğlence olabilir

Güzin: Hiç böyle düşünmemiştim Yani; siz iman edenler,namazı sırf Rabbiniz için kılın, kurban keseceğinizde de sırf Rabbiniz için muhakkak

Orhan:Evet,cahiller gibi Allah ’tan başkası adına kan akıtmayın

Fehimaneki bu askere gidene,askerden gelene,işyerlerinin açılışlarında veya bazı insanların şerefine kesilen hayvanlara ne demeli baba?

Orhan:Cahili adetlerin uzantısı demeli illaki Yapanları uyarmalı

Güzin: Babacığım peki arkadaşlarımın söylediğine göre kurban kesmemekte bir sakınca yok Hatta Kevser Süresindeki ayet,yani “Fesalli lirabbike venhar İlla da bir hayvanı boğazlama şartı getirmezmiş

Orhan:Arkadaşların da ne çok şey biliyormuş Dikkat ettiysen Güzin çoğu ayeti kerimede namaz kıl, zekat ver emri var Bu ayeti kerimedeki boğazlama ifadesi de ibadet türünden bir değişim olduğunu düşündürmüyor mu?

Güzin: Evet düşündürüyor,dürüst Peki onları böyle düşünmeye iten sebep ne olabilir?

Orhan:Onu bilmiyorum da kızım,bu ibadetin Hz İbrahim ’in bir sünneti olduğu,Resulullahın her bayramda bir hayvanı kurban ettiği bize gelen rivayetler aralarında Farzı muhal örf olduğunu düşünsek bile örflerimize sadık kalmanın ecir getirdiğini biliyoruz

Fehiman:Evet hem bayramlar dinin şeairlerinden idi O bayramların gerekleri de yapılmalı Hatırasına Yapmak bize hayır getirir Benzer Ramazan orucunda olduğu gibi,kurbanda da tüm dünya Müslümanları bu ibadeti aynı zamanda yapıyorlar

Orhan:Evet doğru Bundan Başka Fehiman bizim kestiğimiz hayvanların eti daha bir tatlı değil mi?

Fehiman:Evet,hele ciğeri ne değin nefis olmuştu Incecik dilimleyip,tavada çok az bir yağla hafiften kızartacaksın Üstüne kekik döktükten sonradan Güzin ’e yedireceksin

Orhan:Bence de,yüzüne azıcık renk kazanç

Güzin: Ayy susun n ’olur Sanki kokusu geldi burnuma

Orhan:O kokuyu bende aldım ama seneye kurban bayramına değin bekleyeceğiz zorunlu

Fikret: Selamun aleyküm hepinize…

Orhan:Aleyküm selamlama hepimizden Neredeydin?

Fikret: Dersin başındaydım,nerede olacağım? Kafam şişti

Orhan:İlla da gerçekleştirmek zorunda mısın?

Fikret: Ast ancak gerçekleştirmek zorundayım Yapmayayım da kaldırım mühendisi mi olayım?

Orhan:Yok canım,başka iş mi değil?

Fikret: Geçmiş baba,acilen tahsil yapmayanlar işe yaramıyormuş

Orhan: Kimmiş onu diyen?

Fikret:Öğretmenlerimiz diyor “Okuyun adam olun,en azından hoca olursanız hayatınız kurtulur diyorlar

Orhan:Allah Allah,desene can simidiniz oldu tahsil (Şakacı) Eyvah oğlum boş ver Bak kaç sene emek çekeceksin,daha sonra alacağın kaç yıllık maaşını peşin peşin tahsil masrafı yapacağız Gel vazgeç

Fikret: Peki babacığım hangi mesleği önerirsiniz?

Orhan:Ooo iş mi değil?…

Fikret: Mesela?…

Orhan:Kasaplık…Her süre geçerli

Fikret: Neee…Ben mi? Allah korusun

Güzin: Baba Fikret kurbanın kesilmesine bakmaya dayanamıyor

Orhan:İyi ya işte O vakit mecburi dayanır

Fikret: Iıığğ…İstemem

Orhan:Ayıp ediyorsun Fikret Erkek dediğin,bileği adaleli,yüreği öyle olmalı

Fikret: Yarı bir tek kasaplar mı iyi kalpli?

Orhan:Yapma Fikret iyi kalpli adam zaten yüreklidirYufka yüreklileri de böyle işlere koymalı ki azıcık bilensinler

Fikret: İstemem Memlekette adam mı yok?

Orhan:Hadi sende, askerde ne yapacaksın bilmem Bir gör orada ne talimler var

Fikret: Yok canım,tahsil yapanlar basit askerlik yapıyormuş

Orhan:Allah Allah cepheye gitmen gerekirse ne yapacaksın?

Fikret: Üff o süre bir savaşırım…Düşmanın üstüne üstüne yürürüm

Orhan:Yok canım,ya düşmanın bir yerini incitirsen?

Fikret: Babacığım onun için saldıracağım zaten

Orhan:Hadi birde bir tarafı kanarsa,yaralanırsa?…

Fikret: Tabi canım kanayacak

Güzin: “Aaa kan! Diye bırakıp kaçmaz mısın Fikret?

Fikret: Bana bakar mısın abla? Bende pek düşmandan,düşmanın kanından korkacak göz var mı? Karıncayı incitmiyorum diye,kurban kesilirken içim dayanmıyor diye merhametimden,masumlara acıdığımdan Allah düşmanlarının aleyhinde zayıf duracağımı mı sandın? Onların aleyhinde demir gibiyim, kaplan gibi kükrerim ben

Orhan: (Eğlenerek) Fikret beyefendi,sen yufka yürekli oluyorsun da kurban kesenler,kasaplar merhametsiz mi oluyor bu hesapça?

Fikret: Hıh göreceksin baba,kurban keseceğim Seneye hiç başından ayrılmadan takviye edip,biraz büyüyünce de kendim keseceğim Bakalım o zaman ne diyeceksiniz?

Orhan:Ne diyeyim Fikret,benim *