Kurban Bayramıyla İlgili Komposizyon

Kurban İle İlgili Komposizyon
Kurban Bayramı İle İlgili Komposizyon
Kurban Bayramı Konulu İlgili Komposizyon

Geleneğimizde Kurban Bayramı

Din bir tanedir, onu Allah bildirir ve kendisi murad etmedikçe kimse kadar değiştirilemez Kendisi değiştirmeyi istediğinde bunu, yeni bir peygamber göndererek yapar Son Peygamber Muhammed Mustafa (sa)'dan sonra peygamber gelmeyeceği bildirilmiştir Değişen insan hayatı ile değişmeyen din arasındaki ilişki (değişmeyen ile değişen arasındaki sürekli ve dinamik düzen) nasıl sağlanacaktır? Bu sorunun cevabı yeniden Allah kadar (ayet ve hadis şeklindeki vahiylerle) açıklanmıştır Çok kısa olarak tarif etmek gerekirse insan hayatında değişmeye açık olan alanlar vahye alt değişmeyen naslarla doldurulmamış, genel ve özel direktifler getiren vahiy (vahyedilen naslar) misal alınarak alimler kadar belirlenmeye, keza Allah'ın razı olacağı, hem de insan oğlunun değişen hayatını ve ihtiyaçlarının tedarik eden tavır kuralının keşfedilmesine bırakılmıştır başkaca dahası avantajzarar ilkesi ile zaruret ilkesi ardır; bu ilkelere göre de naslarla doldurulmuş alandaki daralmalar giderilebilir
Yukarıda kısaca değişmeyen din ile değişen dindarlık ve buna ast olarak öbür dindarlıkların yanyana, birbirine zarar vermeden, ikincisi birincisine ast kalarak var olabileceklerini ifade etmiş olduk
Bayramların dinî tarafı, o günlerde yapılacak ferdî ve ictimâî ibadetler, dince zorunlu görülmüş veya nasihat edilmiş davranışlardır Bu dînî kısmın sınırları çizilmemiş, şekilleri belirlenmemiş yönlerine gelince burada dindarların lokal kültürleri; eğitimleri, örf ve âdetleri, zevkleri, ihtiyaçları devreye girer; böyle olunca da farklılıklar ortaya çıkar Bırakın koca İslam dünyasını ancak, derhal Müslümanlar'ın bayram yaptıkları coğrafyayı Müslüman ülkeleriyle kısıtlamak da mümkün değildir, islamî bayramlar da bir manada küreselleşmiştir; yerkürenin her yerinde Müslümanlar vardır ve bayram yapmaktadırlar bir ülkenin değişik bölgelerinde bile öbür bayram âdetleri ve merasimleri (kültürü) görülmektedir
Bayram, kurban, teşrık tekbirleri ve öteki merasimler örneğin ezan, minare, cami, selamlama gibi dînî sembollerdir (şe'âir); din bu sembollerle kendini gösterir, şuurlarda yerleşir ve korunur; semboller korunmazsa din de tehlikeye düşer
Yazları kaldığım bir köyde kurban ve bayramının nasıl icra edildiğini burada bir örnek olarak tanıtmak istiyorum
Diyelim oysa, köyde kurban kesmesi gereken yetmiş yükümlü var, bunlar, akrabalık, komşuluk gibi ilişkiler de göz önüne alınarak yedişerli guruplara ayrılıyorlar, yedi ailenin her biri sıra ile bir bayram, evini diğerlerine açıyor, yedi ailenin bütün fertleri orada toplanıyor, erkekler bayram namazından dönünce elbirliği ile kurbanı kesiyorlar, bu esnada herkes bir şeyler yaparak muavin oluyor, kurbanın yerinde yerlerinden yeteri kadar et ayrılıyor, doğranıyor ve kavurma kazanına giriyor, kavurma hazırlanırken etin geri kalan kısmı yedi pay yapılıp, ayrıca yemeleri ayrıca de yoksullara dağıtmaları için hisse sahiplerine teslim ediliyor Kavurma hazırlanmış olunca sofra kuruluyor, çorba, pilav, tatlı gibi yiyecekler de eklenerek bayram yemeği yeniyor, yemekten sonra bayramlaşma yapılıyor ve herkes evine gidiyor Bu köyde bayram namazı kılınınca da cami avlusunda cemaat yaş sırasına kadar diziliyor; dizilme şöyle oluyor: Köyün imamı başa duruyor, onun bayramını tebrik eden en yaşlı kişi onun sağına geçip duruyor, ondan sonraki de ikisinin bayramını tebrik ederek sırasına duruyor, bu nedenle devam ederek bütün cemaat birbiriyle bayramlaşmış oluyorlar, sonra kimse ayrılmadan bütün cemaat mezarlığa gidiyor, burada kabirler ziyaret edilerek ölülere dua ediliyor ve öteki vazifeler, işler, merasimler için evlere dönülüyor
Bu şekilde bir kurban bayramı gönüllerdeki etkisi günlerce devam edecek bir şenlik, bir güzel ilişkiler, duygular ve davranışlar yumağı oluyor Müslümanlar arasındaki muhabbet, dayanışma, kardeşlik, aidiyet duyguları güçleniyor, din ile dindar arasındaki izac pekişiyor, aktivite kazanıyor
Kurbanın ve bayramın dini hükmü üstünde dururken meseleye bu geniş çerçeveden bakmakta fayda var
Nice bayramları; afiyet ve selamet içinde, ebedî mutluluk yolculuğunun birer hoş merhalesi olarak kavrama ederiz inşâallah! *