nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Kurt seyit ve şura hikayesi özet olarak
Edebiyat dünyasına Uyandıran Aşk isimli şiir kitabı ile adım atmış olan Nermin Bezmen, bu kez Çarlık Rusyasının debdebeli yaşantısından Bolşevik ihtilali ile İstanbul'a sürüklenen hayatları anlatan bir romandır
Büyük bir aşkın, harbin, ihtilalin, hasret ve hüzünlerin hikayesi ile okuyucuyu baştan sona kendine has bir tat, merak ve heyecanla sürükleyen, uzun süren araştırmaların gerçekçilikte aktarıldığı bir roman, Kurt Seyt ve Shura
1892'nin Yalta'sından St Petersburg'un saltanat günlerine Karpatlar cephesinden ihtilalin cehennemine ve nihayet işgal altındaki İstanbul'a, 1920'lerin Pera'sına, serüven batmış bir yolculuk yapacaksınız
Onlarla beraber politikaların, troykaların sihirli alemini, ihtilalin acımasızlığını, parçalanmış Osmanlı İmparatorluğunun son günlerini yaşayacaksınız Kurt Seyt: Mirza Eminof'un oğlu olarak mal varlığı ve ünvanla doğmuştu
Yakışıklıydı, hırslıydı, cesurdu Çar Nikola'nın Muhafız Alayında genç bir Üsteğmen oluşu onu bolşeviklerin ölüm listesine dahil etmişti Kaçarken getirdiği bir taka dolusu silahı Mustafa Kemal'in Kuvayi Milliyesine teslim ettiğinde, karşılık istemeyecek dek gururluydu Hayatına sıfırdan başlarken elinde kalan serveti yalnızca gururu ve aşkıydı Shura: Tchaikovsky nağmelerinin romantizmi ile sarılmış karlı bir Moskova gecesinde, henüz onaltısındayken saf güzelliği, beklentisiz aşkı ile Seyit'in dünyasına girdi Ailesinin ünvanı, serveti onun da ülkesinde kalmasına tezgâhtar olamadı Sevdiği erkekle atıldığı bu macerada yeniden hiç göremeyecekleri vatanlarının, ailelerinin, bundan böyle yaşamayacakları geçmişlerinin hasretlerini birbirlerinin aşklarında dindirmeye çalıştılar
*
Edebiyat dünyasına Uyandıran Aşk isimli şiir kitabı ile adım atmış olan Nermin Bezmen, bu kez Çarlık Rusyasının debdebeli yaşantısından Bolşevik ihtilali ile İstanbul'a sürüklenen hayatları anlatan bir romandır
Büyük bir aşkın, harbin, ihtilalin, hasret ve hüzünlerin hikayesi ile okuyucuyu baştan sona kendine has bir tat, merak ve heyecanla sürükleyen, uzun süren araştırmaların gerçekçilikte aktarıldığı bir roman, Kurt Seyt ve Shura
1892'nin Yalta'sından St Petersburg'un saltanat günlerine Karpatlar cephesinden ihtilalin cehennemine ve nihayet işgal altındaki İstanbul'a, 1920'lerin Pera'sına, serüven batmış bir yolculuk yapacaksınız
Onlarla beraber politikaların, troykaların sihirli alemini, ihtilalin acımasızlığını, parçalanmış Osmanlı İmparatorluğunun son günlerini yaşayacaksınız Kurt Seyt: Mirza Eminof'un oğlu olarak mal varlığı ve ünvanla doğmuştu
Yakışıklıydı, hırslıydı, cesurdu Çar Nikola'nın Muhafız Alayında genç bir Üsteğmen oluşu onu bolşeviklerin ölüm listesine dahil etmişti Kaçarken getirdiği bir taka dolusu silahı Mustafa Kemal'in Kuvayi Milliyesine teslim ettiğinde, karşılık istemeyecek dek gururluydu Hayatına sıfırdan başlarken elinde kalan serveti yalnızca gururu ve aşkıydı Shura: Tchaikovsky nağmelerinin romantizmi ile sarılmış karlı bir Moskova gecesinde, henüz onaltısındayken saf güzelliği, beklentisiz aşkı ile Seyit'in dünyasına girdi Ailesinin ünvanı, serveti onun da ülkesinde kalmasına tezgâhtar olamadı Sevdiği erkekle atıldığı bu macerada yeniden hiç göremeyecekleri vatanlarının, ailelerinin, bundan böyle yaşamayacakları geçmişlerinin hasretlerini birbirlerinin aşklarında dindirmeye çalıştılar
*