Kurum İçi Ödenti Dengesi ve Motivasyona Etkisi

Özel sektördeki tek ve nihai niyet olan yüksek karlılık hedefi, çok geniş alt başlıklar ve perspektifler aşağı incelenmektedir Şirket çalışanlarının aldığı ücretler, şirketin gider kalemlerinden birini oluşturmaktadır Her gider kalemi ve harcama gibi, bu kalem de patronların veya idare kurullarının özellikle uyarı ettiği bir husustur Oysa, bu konu bir öyle da alıngan bir konudur Ofis çalışanlarına gereğinden pozitif verilecek ücret da, yargı ettiklerinden az verilecek ücret da can sıkıntısı doğurur Bunlara ilave olarak, ücret dengesinin sağlanması durumu ise, şayet de birçok konudan daha kritiktir
Imal yapan bir fabrika ele alındığında, imal kısmında çalışan işçiler ve ustaların haricinde, ihracat, tasarlama, muhasebe, aksesuar, lojistik gibi birimlerde çalışan çok sayıda ofis personelinin olduğu görülmektedir Sürükleyici ve sürekli yapılan çalışan sınıflamasında, genellikle ofis çalışanlarının sınıfı aynı tutulmaktadır Yani, üretimde çalışan yeni bir işçi, söz gelimi C sınıfı statüsündeyse, sanatkâr başları B sınıfı ve büro çalışanları A sınıfı olarak değerlendirilebilmektedir Her sınıfa mensup çalışan, kendi sınıfının aldığı sıradan ücret civarda ücret almaktadır İşte bu noktada, ödenti dengesi kavramı devreye girmektedir
Büro içlerinde, birbirlerinin aldığı maaş miktarını bilen çalışanlar, istemli ya da istemsiz şekilde kendi değerlendirmelerini yaparlar Kimin daha fazla çalıştığı, kimin neyi ne ölçüde hak ettiği, takdir ya da kıskançlık durumu gibi böylece çok duygu ve fikir, çalışanların kafasını meşgul etmeye ve verimliliği düşürmeye yetmektedir Bilhassa birbirileri ile benzer ya da çok aynı işleri yapmakta olan çalışanlar, durmadan bir kıyaslama psikolojisi içinde olacaklardır Sadece bireysel verimliliğin düşmesi yok, beraberinde iletişim kopuklukları ve çatışmaların yaşanması ile, işletme genelinde büyük sıkıntılar yaşanabilecektir Bu durumda da, çalışanlardan bir ya da birkaçı işten çıkarılabilmekte ya da ağır yaptırımlar uygulanabilmektedir Her ne kadar zorunlu canice kesilmiş olsa da, benzer bir olay huzurlu havayı yeniden bozmaya yetecektir
Kurumsal verimliliklerin oldukça öneme sahip olduğu, bilgi akışları ile dinamizmin yaratıldığı ve elastik üretim sistemlerinin temellerini oluşturan süratli ve ani hamleler yapabilme becerilerinin kaynağını, tehlikesiz ve adaletli bir idare hissiyatı oluşturmaktadır Benzer ortamda veya yakın ortamlarda çalışan tüm çalışanlar, adalet ettikleri ölçülerde para kazanmak isteyeceklerinden, benzer işleri yapan çalışanların, çalıştıkları sene süreleri ve eğitim durumları da dikkate alınarak, adaletli ve saydam bir ücretlendirme sistemi uygulanmalıdır
Anlatılan tüm bu unsurlar, çalışanların motivasyonlarını da aracısız olarak etkilemektedir Çağımızın baş motivasyon arabulucu olan ücret miktarı ve alıştırma ortamı durumu, vergi dengesi konusunu da oldukça kritik bir noktaya getirmiştir Motivasyon, bir şirket namına ARGE ve planlama kademeleri kadar hayati öneme sahip bir etkendir Çünkü motivasyon, meslek yerini sahiplenme duygusunu da beraberinde getirmektedir
Bu sayede, beyaz yakalı çalışanların en çok kullandıkları beyin gücü sekteye uğramayacak, meslek yeri sevilecek, uzun yıllar aynı meslek yerine hizmet edilmek istenecek ve istikrar sağlanacaktır Bu olumlu hava da yaratıcılık ve verimliliğe yansıyarak, nitelikli çalışma ortamı ve yüksek karlılık yüzdelerini beraberinde getirecektir
Litaratür:
http:wwwbriantracycomtrnewsasp?id 429