Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Lazerler tıpta ve diş hekimliğinde yaklaşık 60 yıldır kullanılan alternatif tedavi sistemlerinden birisidir. Lazer cihazlarını sert ve yumuşak doku cihazı olarak ikiye ayrılır.
Sert doku lazerleriyle diş ve kemik üzerinde çalışılabilir. Bu tip lazer cihazlarıyla dişlerdeki çürükleri temizlemek ve kompozit dolguların dişlere daha kuvvetli tutunabilmesi için pürüzlendirme yapılır. Lazer cihazları uygulandığı dokuyu buharlaştırarak çalıştığı için çürük temizlenirken hastada rahatsızlık ve ağrı hissi oluşturmaz. Lazerle kron köprü çalışmaları için diş bölümü de yapılabilmekte, mahsusen dentin hassasiyeti olan hastalarda rahat bir çalışma sağlanabilmektedir. Sert doku lazer cihazları diş eti marazının tedavisinde,implant pratiklerinde ve çene cerrahisi ile ilgili tedavi sahalarında kemiğe yönelik pratiklerde da kullanılmaktadır. Konvansiyonel aletlerle çalışma sonrası oluşabilen şiş ve ağrı, lazerlerin buharlaştırma özelliği binaenaleyh lazer pratikleri sonrası gözlenmemektedir.
Yumuşak doku lazerleri ağız içi yumuşak dokularda gerçekleştirilen operasyonlarda tasarruf yeri bulur.
Dişetlerinin şekillendirilmesi, yine konumlanması, koyu renklenmelerin giderilmesinde, ziyade dokuların-oluşumların çıkartılmasında kullanılır. Birçok devir lokal anestezi bu süreçlerin ağrısız gerçekleşmesi için yerinde olmaktadır. Süreç sonrasında kanama minimum olmakta ,hasta daha az ağrı duymaktadır.
Lazerin bir öteki tasarruf yeri da dişlerde oluşan hassasiyetlerin giderilmesidir değişik nedenlerle soğuğa, sıcağa, ekşiye karşı şiddetli hassasiyet kazanmış dişlerin tedavisinde bu usul düzgün sonuç vermektedir. Dişlerin boyun kısımlarında oluşan çekilmeler ve altından çıkan kök yüzeyindeki kanalcıkların açılmasından ötürü gelişen bu sorunu gidermekte mütenasip lazerlerle bu kanalcıkların yüzeylerinin tıkanması sağlanarak sonuca gidilmektedir. Vesair sistemlerin yanı sıra bu teknikle de olumlu neticeler alınmaktadır. Cerrahi süreçler sonrasında düşük seviye lazer pratiği ağrı, şiş ve kanama denetiminde, aftların tedavisinde ve diş sıkma ile oluşan eklem ağrılarında bilhassa eklem yerine ağız dışından uygulanmakta ve tesirli sonuç vermektedir.
Sayılan tüm bu özellikleri nedeniyle hastaların tercihi lazer pratikleri cihetinde oluşmaktadır. Diş beyazlatma Lazerin bir öteki tasarruf yerini oluşturur. Kullanılan cihaza mahsus bir beyazlatma ajanı diş yüzeyine sürülerek lazer ışınlarıyla aktive edilir ve ilacın dişin içerisine nüfuz etmesi sağlanarak tesirli bir beyazlatma elde edilebilir. Klinik ortamında yaklaşık yarım saatlik bir süreç sonrası oluşan açılmanın oturması birkaç gün alabilir, vakaya nazaran sonrasında konut tipi beyazlatma süreçleriyle kalıcılığı ve tesiri güçlendirilebilir. Lazer pratiklerinde dikkat edilmesi gereken en değerli nokta korunmadır. Tüm lazer çalışmaları sırasında kullanılan cihazın dalga uzunluğuna mahsus gözetici şahsi gözlüklerin hasta, doktor, yardımcı işçi ve ortamda bulunanlar tarafından takılması mecburidir. Ofisde yapılan bu beyazlatma süreçlerinde son kademe tesirli sonuçlar alınmaktadır.
Lazer teknolojisinin günümüz diş hekimliğinin hizmetine girmesi ile bir çok tedavinin çok daha kısa müddette, ağrısız, kanamasız ve steril koşullarda sonuçlandırılması ve güzelleşmenin çabuklaştırılması mümkün olmaktadır.
Lazerle çalışmanın getirdiği avantajlar şunlardır:
Bilhassa estetik diş hekimliğinin sıklıkla karşılaştığı problemlerden biri olan dişeti uzunluğunun istenilen seviye ve kalınlıkta ayarlanmasında, diş etlerindeki morumsu siyahımsı renklenmelerin giderilmesinde
Lisan altı yahut dudak damak arasında frenilum diye isimlendirilen diş eti liflerinden oluşan bağın konumu bazen anatomik olarak diş eti çekilmesine sebep olacak biçimde konumlanır. Bu durumda lazerle uygulanana cerrahi süreç güzelleşme açısından hastaya epey rahatlık sağlamaktadır.
Yapılan tedavilerde kanama denetimi ve dokunun uygunlaşmasını stimüle etmesi yani müspet olarak uyarması tüm diş tedavilerini daha az ağrılı hale getirmektedir.
Sert doku lazerleriyle diş ve kemik üzerinde çalışılabilir. Bu tip lazer cihazlarıyla dişlerdeki çürükleri temizlemek ve kompozit dolguların dişlere daha kuvvetli tutunabilmesi için pürüzlendirme yapılır. Lazer cihazları uygulandığı dokuyu buharlaştırarak çalıştığı için çürük temizlenirken hastada rahatsızlık ve ağrı hissi oluşturmaz. Lazerle kron köprü çalışmaları için diş bölümü de yapılabilmekte, mahsusen dentin hassasiyeti olan hastalarda rahat bir çalışma sağlanabilmektedir. Sert doku lazer cihazları diş eti marazının tedavisinde,implant pratiklerinde ve çene cerrahisi ile ilgili tedavi sahalarında kemiğe yönelik pratiklerde da kullanılmaktadır. Konvansiyonel aletlerle çalışma sonrası oluşabilen şiş ve ağrı, lazerlerin buharlaştırma özelliği binaenaleyh lazer pratikleri sonrası gözlenmemektedir.
Yumuşak doku lazerleri ağız içi yumuşak dokularda gerçekleştirilen operasyonlarda tasarruf yeri bulur.
Dişetlerinin şekillendirilmesi, yine konumlanması, koyu renklenmelerin giderilmesinde, ziyade dokuların-oluşumların çıkartılmasında kullanılır. Birçok devir lokal anestezi bu süreçlerin ağrısız gerçekleşmesi için yerinde olmaktadır. Süreç sonrasında kanama minimum olmakta ,hasta daha az ağrı duymaktadır.
Lazerin bir öteki tasarruf yeri da dişlerde oluşan hassasiyetlerin giderilmesidir değişik nedenlerle soğuğa, sıcağa, ekşiye karşı şiddetli hassasiyet kazanmış dişlerin tedavisinde bu usul düzgün sonuç vermektedir. Dişlerin boyun kısımlarında oluşan çekilmeler ve altından çıkan kök yüzeyindeki kanalcıkların açılmasından ötürü gelişen bu sorunu gidermekte mütenasip lazerlerle bu kanalcıkların yüzeylerinin tıkanması sağlanarak sonuca gidilmektedir. Vesair sistemlerin yanı sıra bu teknikle de olumlu neticeler alınmaktadır. Cerrahi süreçler sonrasında düşük seviye lazer pratiği ağrı, şiş ve kanama denetiminde, aftların tedavisinde ve diş sıkma ile oluşan eklem ağrılarında bilhassa eklem yerine ağız dışından uygulanmakta ve tesirli sonuç vermektedir.
Sayılan tüm bu özellikleri nedeniyle hastaların tercihi lazer pratikleri cihetinde oluşmaktadır. Diş beyazlatma Lazerin bir öteki tasarruf yerini oluşturur. Kullanılan cihaza mahsus bir beyazlatma ajanı diş yüzeyine sürülerek lazer ışınlarıyla aktive edilir ve ilacın dişin içerisine nüfuz etmesi sağlanarak tesirli bir beyazlatma elde edilebilir. Klinik ortamında yaklaşık yarım saatlik bir süreç sonrası oluşan açılmanın oturması birkaç gün alabilir, vakaya nazaran sonrasında konut tipi beyazlatma süreçleriyle kalıcılığı ve tesiri güçlendirilebilir. Lazer pratiklerinde dikkat edilmesi gereken en değerli nokta korunmadır. Tüm lazer çalışmaları sırasında kullanılan cihazın dalga uzunluğuna mahsus gözetici şahsi gözlüklerin hasta, doktor, yardımcı işçi ve ortamda bulunanlar tarafından takılması mecburidir. Ofisde yapılan bu beyazlatma süreçlerinde son kademe tesirli sonuçlar alınmaktadır.
Lazer teknolojisinin günümüz diş hekimliğinin hizmetine girmesi ile bir çok tedavinin çok daha kısa müddette, ağrısız, kanamasız ve steril koşullarda sonuçlandırılması ve güzelleşmenin çabuklaştırılması mümkün olmaktadır.
Lazerle çalışmanın getirdiği avantajlar şunlardır:
Bilhassa estetik diş hekimliğinin sıklıkla karşılaştığı problemlerden biri olan dişeti uzunluğunun istenilen seviye ve kalınlıkta ayarlanmasında, diş etlerindeki morumsu siyahımsı renklenmelerin giderilmesinde
Lisan altı yahut dudak damak arasında frenilum diye isimlendirilen diş eti liflerinden oluşan bağın konumu bazen anatomik olarak diş eti çekilmesine sebep olacak biçimde konumlanır. Bu durumda lazerle uygulanana cerrahi süreç güzelleşme açısından hastaya epey rahatlık sağlamaktadır.
Yapılan tedavilerde kanama denetimi ve dokunun uygunlaşmasını stimüle etmesi yani müspet olarak uyarması tüm diş tedavilerini daha az ağrılı hale getirmektedir.
