iltasyazilim
FD Üye
Lut kavmi de uyarıları yalanladı Biz de onların üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik Yalnız Lut ailesini (bu azabtan ayrı tuttuk onları seher vakti kurtardık; Tarafımızdan bir nimet olarak İşte Biz, şükredenleri böyle ödüllendiririz Oysa andolsun zorlu yakalamamıza karşı onları uyarmıştı Fakat onlar bu uyarıları kuşkuyla karşılayıpyalanlamakta direttiler
Kamer Suresi, 3336
Lut peygamber, İbrahim peygamberle aynı dönemde yaşamıştır Hz Lut, Hz İbrahim'e komşu kavimlerden birine elçi olarak gönderilmişti Bu kavim, Kuran'da belirtildiğine göre, o güne kadar dünya üzerinde görülmemiş bir sapıklığı, eşcinselliği uyguluyordu Hz Lut, onlara bu sapıklıktan vazgeçmelerini söylediğinde ve onlara Allah'ın ilahi tebliğini getirdiğinde onu yalanladılar, peygamberliğini inkar ettiler ve sapıklıklarına devam ettiler Bunun sonucunda da kavim, korkunç bir felaketle helak edildi
Hz Lut'un yaşadığı bu şehrin, Eski Ahit'te geçen ismi Sodom'dur Kızıldeniz'in kuzeyinde kurulmuş olan bu kavmin aynı Kuran'da yazılanlara uygun bir şekilde helak edildiği anlaşılmıştır Yapılan arkeolojik çalışmalardan anlaşıldığına göre şehir, İsrailÜrdün sınırı boyunca uzanan Tuz Gölü'nün (Ölü Deniz) yakınlarında bulunmaktadır
Bu helak olayının kalıntılarını incelemeden önce, Lut Kavmi'nin neden bu cezaya çarptırıldığına bakalım Kuran'da, Hz Lut'un kavmine yaptığı uyarı ve onların cevabı şöyle anlatılır:
Lut (kavmi) de, gönderilen (elçi)leri yalanladı Hani onlara kardeşleri Lut: Sakınmaz mısınız?demişti Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim Allah'tan korkupsakının ve bana itaat edin Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir Siz insanlardan (cinsel arzuyla) erkeklere mi gidiyorsunuz? Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsinizDediler ki: Ey Lut, eğer (bu söylediklerine) bir son vermeyecek olursan, gerçekten (burdan) sürülüp çıkarılanlardan olacaksınDedi ki: Gerçekten ben, sizin bu yaptığınıza öfke ile karşı olanlardanım(Şuara Suresi, 160168)
Kendilerini doğru yola davetine karşılık kavminin Hz Lut'a karşı cevabı onu tehdit etmek olmuştu Lut Kavmi, kendilerine doğru yolu göstermesinden dolayı Hz Lut'a karşı öfke duyuyor, onu ve onunla birlikte iman edenleri sürgün etmek istiyorlardı Başka ayetlerde olay şöyle anlatılır:
Hani Lut da kavmine şöyle demişti: Sizden önce alemlerden hiç kimsenin yapmadığı hayasızçirkinliği mi yapıyorsunuz? Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsinizKavminin cevabı: Yurdunuzdan sürüp çıkarın bunları, çünkü bunlar çokça temizlenen insanlarmış!demekten başka olmadı (Araf Suresi, 8082)
Hz Lut, kavmini apaçık bir doğruya çağırıyor ve anlaşılır bir şekilde uyarıyordu Ancak kavim hiçbir uyarıyı dinlemiyor ve Hz Lut'u inkar etmeye ve onun haber vermekte olduğu azabı yalanlamaya devam ediyordu:
Lut da; hani kavmine demişti: Siz gerçekten, sizden önce alemlerden hiç kimsenin yapmadığı 'çirkin bir utanmazlığı' yapıyorsunuz Siz, (yine de) erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve bir araya gelişlerinizde çirkinlikler yapacak mısınız?Bunun üzerine kavminin cevabı yalnızca: Eğer doğru söylüyor isen, bize Allah'ın azabını getirdemek oldu (Ankebut Suresi, 2829)
Kavminden bu cevabı alan Hz Lut, Allah'tan yardım istedi:
Dedi ki: Rabbim, fesat çıkaran (bu) kavme karşı bana yardım et(Ankebut Suresi, 30)
Rabbim, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar (Şuara Suresi, 169)
Hz Lut'un isteği üzerine Allah, erkek kılığına girmiş iki melek gönderdi Bu melekler, Hz Lut'a gelmeden önce Hz İbrahim'e gitmişlerdi Hz İbrahim'e yaşlı karısının bir çocuk doğuracağı müjdesini veren elçiler asıl gönderiliş sebeplerini de açıkladılar: Azgın Lut Kavmi, helak edilecekti
(İbrahim) dedi ki: Şu halde sizin asıl isteğiniz nedir, ey elçiler?Doğrusu biz, suçlugünahkar bir kavme gönderildikdediler Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için (Ki bu taşların her biri,) Rabbinin katında ölçüyü taşıranlar için (herkese ayrı ayrı) işaretlenmiştir(Zariyat Suresi, 3134)
Ancak Lut ailesi hariçtir; biz onların tümünü muhakkak kurtaracağız Ama karısını (kurtaracaklarımız) dışında tuttuk, o, geride kalanlardandır (Hicr Suresi, 5960)
Elçilikle görevlendirilmiş melekler Hz İbrahim'in yanından çıktıktan sonra Hz Lut'a geldiler Elçileri tanımayan Hz Lut önce endişeye kapıldı, ancak onlarla konuştuktan sonra yatıştı:
Elçilerimiz Lut'a geldiği zaman, onlardan dolayı kaygılandı, göğsünü bir sıkıntı bastı ve: Bu, zorlu bir gündedi (Hud Suresi, 77)
(Lut) Dedi ki: Sizler gerçekten tanınmamış bir topluluksunuzHayırdediler Biz sana, onların hakkında kuşkuya kapıldıkları şeyle geldik Sana gerçeği getirdik, biz şüphesiz doğru söyleyenleriz Hemen aileni gecenin bir bölümünde yola çıkar, sen de onların ardından git ve sizden hiç kimse arkasına bakmasın; emrolunduğunuz yere gidinVe onlara şu emri verdik: Sabaha çıkarlarken onların arkası mutlaka kesilecektir(Hicr Suresi, 6266)
Bu sırada kavim, Hz Lut'un konuklarının geldiğini haber almıştı Bu konuklara da sapıkça bir eğilimle yaklaşmaktan çekinmediler Evin etrafını çevirdiler Konuklarına mahçup olmaktan endişelenen Hz Lut, kavme şöyle seslendi:
(Lut onlara) Bunlar benim konuğumdur, beni utandırıpdillere düşürmeyindedi Allah'tan korkupsakının ve beni küçük düşürmeyin (Hicr Suresi, 6869)
Kavminin cevabı ise, Hz Lut'a çıkışmak oldu: Dediler ki: 'Biz seni 'herkes(in işin)e karışmaktan' alıkoymamış mıydık?(Hicr Suresi, 70)
Elindeki tüm imkanları kullanan Hz Lut, misafirlerine ve kendisine bir kötülük yapılacağı endişesiyle şöyle dedi: Size yetecek gücüm olsaydı veya sağlam bir yere sığınabilseydim(Hud Suresi, 80)
Misafirleriise, Hz Lut' a Allah'ın elçileri olduklarını hatırlatarak şöyle dediler:
(Elçiler) Dediler ki: Ey Lut, biz Rabbinin elçileriyiz Onlar sana kesin olarak ulaşamazlar Gecenin bir parçasında ailenle birlikte yürü (yola çık) Sakın, hiçbiriniz dönüp arkasına bakmasın; fakat senin karın başka Çünkü onlara isabet edecek olan, ona da isabet edecektir Onlara va'dolunan (azab) sabah vaktidir Sabah da yakın değil mi?(Hud Suresi, 81)
Şehir halkının azgınlığının son noktaya varmasıyla beraber Allah, meleklerin yardımıyla Hz Lut'u kurtardı Sabah vakti de, kavmin üzerine Hz Lut'un uyardığı azap gönderildi:
Andolsun onlar, onun konuklarından da murad almak için baskı yaptılar Biz de onların gözlerini silip kör ettik İşte azabımı ve uyarmamı tadınAndolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıpbastırıverdi (Kamer Suresi, 3738)
Ayetlerde, kavmin helakı şöyle tarif ediliyor:
Derken, tan yerinin ağarma vaktine girdiklerinde onları (o korkunç ve dayanılmaz) çığlık yakalayıverdi Anında (yurtlarının) üstünü altına çevirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş taş yağdırdık Elbette bunda 'derin bir kavrayışa sahip olanlar' için gerçekten ayetler vardır O (şehir de) gerçekten bir yol üstünde (hâlâ) durmaktadır (Hicr Suresi, 7376)
Böylece emrimiz geldiği zaman, üstünü altına çevirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdık; Rabbinin katında 'belli bir biçime sokulmuş, damgalanmış' olarak Bunlar zalimlerden uzak değildir (Hud Suresi, 8283)
Sonra geride kalanları yerle bir ettik Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık; uyarılıpkorkutulanların yağmuru ne kötü Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler Ve şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır esirgeyendir (Şuara Suresi, 172173)
Kavim helak olurken içlerinden Hz Lut ve sayıları ancak bir ev halkıkadar olan iman edenler kurtarıldı Hz Lut'un karısı iman etmemişti ve o da helak edildi:
Bunun üzerine biz, karısı dışında onu ve ailesini kurtardık; o (karısı) ise (helake uğrayanlar arasında) geride kalanlardandı Ve onların üzerine bir (azab) sağanağı yağdırdık Suçlugünahkarların uğradıkları sona bir bak işte (Araf Suresi, 8384)
Böylece Hz Lut karısı dışındaki ailesiyle ve kendisine inananlarla beraber kurtarıldı Sapık kavim ise, yerle bir oldu
Lut Gölü'ndeki Apaçık Ayetler
Hud Suresi'nin 82 ayeti böylece emrimiz geldiği zaman, üstünü altına çevirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdıkifadesiyle, Lut Kavmi'nin başına gelen felaketin şeklini açıkça bildirir
Ayetin başında geçen üstünü altına çevirmekfiilinin şiddetli bir deprem ile bölgenin yerle bir olduğunu anlatıyor olması mümkündür Nitekim, helak olayının yaşanmış olduğu bölge olan Lut Gölü, böyle bir depremin oluştuğuna dair apaçık delillertaşımaktadır
Alman arkeolog Werner Keller konu hakkında şöyle diyor:
Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan çok büyük bir çökmede patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim Vadisi ile birlikte Lut Kavmi'nin şehirleri yerin derinliklerine gömülmüşlerdi1
Zaten Lut Gölü, ya da diğer adıyla Ölü Deniz, aktif bir sismik bölgenin, yani bir deprem kuşağının tam üstünde yer almaktadır:
Ölü Deniz'in tabanı Rift Vadisi denilen tektonik kökenli bir çöküntü içinde yer alır Bu vadi kuzeyde Taberiye Gölü'nden, güneyde Arabah Vadisi'nin ortasına kadar 300 km'lik bir uzantıda yer alır2
Ayetin devamında üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdıkcümlesiyle ifade edilen olayın ise, Lut Gölü kıyısında meydana gelen volkanik bir patlama ve bunun sonucunda püsküren pişirilmiş kıvamdakikaya ve taşlar olması mümkündür (Şuara Suresi'nin 173 ayetinde aynı olay ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık; uyarılıpkorkutulanların yağmuru ne kadar da kötüşeklinde bildirilmiştir)
Werner Keller bu konuda da şöyle diyor:
Bu deprem sırasında, yerkabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanlara serbest yol vermiştir Şeria'nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lav kütleleri ve bazalt katmanları yer almıştır3
İşte bu lav ve bazalt katmanları, zamanında burada volkanik bir patlamanın ve depremin olduğunu gösteren en büyük kanıtlardır Kuran'da, üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdıkifadesiyle tarif edilen olay da büyük olasılıkla bu volkanik patlamadır Aynı ayette emrimiz geldiği zaman üstünü altına çevirdikşeklinde ifade edilen olay da Rift Vadisi'nde tektonik kökenli olan ve volkanların yeryüzüne büyük bir şiddetle çıkmasına sebep veren deprem ile onun getirdiği yarılma ve çöküntüler olmalıdır
Lut Gölü'nün taşıdığı apaçık ayetlergerçekten de son derece dikkat çekicidir Kuran'da anlatılan kıssalar ve bildirilen olaylar, genelde, Ortadoğu, Arap Yarımadası ve Mısır etrafında yoğunlaşır İşte bu toprakların hemen ortasında Lut Gölü vardır Lut Gölü, etrafında geçen olaylar kadar jeolojik olarak da dikkat çekicidir Göl, Akdeniz'in yüzeyinden yaklaşık 400 metre daha alçaktadır Gölün en derin yeri de 400 metre olduğundan, göl tabanı Akdeniz'in yüzeyinden 800 metre alçaktadır Bu, dünyanın en alçak noktasıdır: Dünyanın deniz yüzeyinden aşağı olan başka bölgelerinde alçaklık en fazla 100 metre kadardır Lut Gölü'nün başka bir özelliği de suyundaki tuz yoğunluğunun çok yüksek olması, tuz miktarının %30'u bulmasıdır Bundan dolayı gölde balık ya da yosun gibi herhangi bir canlı yaşayamaz Batı dillerinde Lut Gölü'ne Dead Sea(Ölü Deniz) denilmesinin sebebi de budur
Göle kayan şehrin kalıntılarından bir kısmı göl kıyısında bulundu Bu kalıntılar Lut Kami'nin yaşam düzeyinin oldukça yüksek olduğunu gösteriyordu
Kuran'da anlatılan Lut Kavmi ile ilgili olay, tahminlere göre yaklaşık MÖ 1800 yıllarında olmuştur Alman araştırmacı, Werner Keller, arkeolojik ve jeolojik incelemelere dayanarak yaptığı açıklamalarda Lut Kavmi'nin yaşadığı Sodom ve Gomorra şehirlerinin yerlerinin Siddim Vadisi denilen ve Lut Gölü'nün en alt ucunda bulunan bölgede olduğunu ve zamanında buralarda büyük ve geniş yerleşim alanlarının bulunduğunu belirtiyor
Lut Gölü'nün en dikkat çekici yapısal özelliği ise, Kuran'da anlatılan helak olayının nasıl yaşandığını gösteren bir kanıttır:
Lut Gölü'nün doğusunda bir yarımada oluşturan ve dile benzeyen bir kısım, gölün içine uzanır Bu kısma Araplar El Lisanyani diladını vermişlerdir Burada suyun tabanında, adeta gölü ikiye ayıran fakat görülmeyen keskin bir dirsek uzanmaktadır Bu yarımadanın sağında taban 400 metre derin olduğu halde, sol tarafı şaşılacak kadar sığdır Son yıllarda yapılan ölçümlerden burasının derinliğinin ancak 1520 metre kadar olduğu anlaşılmıştır Daha sonradan oluştuğu tesbit edilen bu sığ bölge, önceki yazıda belirttiğimiz deprem ve bu deprem sonucu oluşan kütlevi bir çöküntünün eseridir Eskiden Sodom ve Gomorra'nın bulunduğu, yani Lut Kavmi'nin yaşadığı yer işte burasıdır:
Zamanında buradan karşı kıyıya yürüyerek geçmek mümkündü Eskiden Siddim Vadisi'nde bulunan Sodom ve Gomorra şehirlerini, şimdi Ölü Deniz'in alt bölümünün düzgün yüzeyi örtüyor MÖ 2 bin yılın başlarında korkunç bir doğal felaket sonucu tabanın çökmesi, kuzeyden gelen tuzlu suyun bu yeni oluşan boşluğa akmasına ve buranın dolmasına sebep oldu4
Lut Kavmi'nin izleri, gözle de görülebilir Kayıkla Lut Gölü'nün bu alt ucunda gezildiğinde, güneş ışınları da suya uygun bir açıyla yansıyorsa, insan şaşılacak bir görünümle karşılaşır Kıyıdan biraz ötede suyun içinde ağaçların belirdiği görülür Bunlar da gölün son derece yoğun olan tuzlarının konserve ettiği ağaçlardır Derinlerde yeşil renkte görülen ağaç gövdeleriyle ağaç artıkları çok eskidir Bir zamanlar bu ağaçların yapraklarının yeşillendiği ve çiçek açtığı yer yani Siddim Vadisi, bölgenin en güzel yerlerinden biriydi
Lut Kavminin uğradığı felaketin teknik yönü, jeologların araştırmalarından anlaşılıyor Buna göre, Lut Kavmini yok eden deprem, oldukça uzun bir yerkabuğu çatlağı (fay hattı)nın sonucunda oluşmuştur: Şeria Nehri'nin yatağını oluşturan 190 kilometrelik mesafe boyunca Şeria Nehri toplam 180 metrelik bir düşüş yapar Bu durum ve Lut Gölü'nün deniz seviyesinden 400 metre alçak olması, burada bir zamanlar büyük bir jeolojik olayın meydana geldiğini gösteren önemli delillerdendir
Şeria Nehri ile Lut Gölü'nün bu ilginç yapısı da, yerkürenin bu bölgesinden geçen bir yarık ya da çatlağın ancak bir parçasından ibarettir Bu çatlağın durumu ve uzunluğu son zamanlarda saptanmış bulunmaktadır
Bu çatlak, Toroslar'ın eteklerinden başlayıp güneye doğru Lut Gölü'nün güney kıyılarından ve Arap çölü üzerinden Akabe Körfezi'ne uzayıp oradan da Kızıl Denizi geçerek Afrika'da son bulmaktadır Bu uzun çöküntünün uzayıp gittiği yerlerde kuvvetli yanardağ hareketlerinin olduğu anlaşılmaktadır Öyle ki, İsrail'deki Galilee Dağları'nda, Ürdün'ün yüksek yayla kısımlarında, Akabe Körfezi ve diğer yakın yerlerde siyah bazalt ve lavlar bulunmaktadır
Tüm bu kalıntılar ve coğrafi özellikler, Lut Gölü'nde büyük bir jeolojik olayın yaşandığını göstermektedir Werner Keller bu jeolojik olayı şöyle anlatıyor
Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan çok büyük bir çökmede patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim Vadisi ile birlikte Lut Kavmi'nin şehirleri de yerin derinliklerine gömülmüşlerdir Bu deprem sırasında, yer kabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanları harekete geçirmiştir Şeria'nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lav kitleleri ve bazalt katmanları yer almıştır5
National Geographic ise Aralık 1957 sayısında konu hakkında şöyle diyordu:
Sodom tepesi, ölü denize doğru yükselir Hiç kimse şimdiye dek yok olan şehirler Sodom ve Gomorra'yı bulamadı, fakat bilim adamlarına göre bu şehirler kayalıkların karşısındaki Siddim Vadisi'nde duruyorlar Büyük ihtimalle Ölü Deniz'in taşkın suları ve depremin altında kaldılar
Kamer Suresi, 3336
Lut peygamber, İbrahim peygamberle aynı dönemde yaşamıştır Hz Lut, Hz İbrahim'e komşu kavimlerden birine elçi olarak gönderilmişti Bu kavim, Kuran'da belirtildiğine göre, o güne kadar dünya üzerinde görülmemiş bir sapıklığı, eşcinselliği uyguluyordu Hz Lut, onlara bu sapıklıktan vazgeçmelerini söylediğinde ve onlara Allah'ın ilahi tebliğini getirdiğinde onu yalanladılar, peygamberliğini inkar ettiler ve sapıklıklarına devam ettiler Bunun sonucunda da kavim, korkunç bir felaketle helak edildi
Hz Lut'un yaşadığı bu şehrin, Eski Ahit'te geçen ismi Sodom'dur Kızıldeniz'in kuzeyinde kurulmuş olan bu kavmin aynı Kuran'da yazılanlara uygun bir şekilde helak edildiği anlaşılmıştır Yapılan arkeolojik çalışmalardan anlaşıldığına göre şehir, İsrailÜrdün sınırı boyunca uzanan Tuz Gölü'nün (Ölü Deniz) yakınlarında bulunmaktadır
Bu helak olayının kalıntılarını incelemeden önce, Lut Kavmi'nin neden bu cezaya çarptırıldığına bakalım Kuran'da, Hz Lut'un kavmine yaptığı uyarı ve onların cevabı şöyle anlatılır:
Lut (kavmi) de, gönderilen (elçi)leri yalanladı Hani onlara kardeşleri Lut: Sakınmaz mısınız?demişti Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim Allah'tan korkupsakının ve bana itaat edin Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir Siz insanlardan (cinsel arzuyla) erkeklere mi gidiyorsunuz? Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsinizDediler ki: Ey Lut, eğer (bu söylediklerine) bir son vermeyecek olursan, gerçekten (burdan) sürülüp çıkarılanlardan olacaksınDedi ki: Gerçekten ben, sizin bu yaptığınıza öfke ile karşı olanlardanım(Şuara Suresi, 160168)
Kendilerini doğru yola davetine karşılık kavminin Hz Lut'a karşı cevabı onu tehdit etmek olmuştu Lut Kavmi, kendilerine doğru yolu göstermesinden dolayı Hz Lut'a karşı öfke duyuyor, onu ve onunla birlikte iman edenleri sürgün etmek istiyorlardı Başka ayetlerde olay şöyle anlatılır:
Hani Lut da kavmine şöyle demişti: Sizden önce alemlerden hiç kimsenin yapmadığı hayasızçirkinliği mi yapıyorsunuz? Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsinizKavminin cevabı: Yurdunuzdan sürüp çıkarın bunları, çünkü bunlar çokça temizlenen insanlarmış!demekten başka olmadı (Araf Suresi, 8082)
Hz Lut, kavmini apaçık bir doğruya çağırıyor ve anlaşılır bir şekilde uyarıyordu Ancak kavim hiçbir uyarıyı dinlemiyor ve Hz Lut'u inkar etmeye ve onun haber vermekte olduğu azabı yalanlamaya devam ediyordu:
Lut da; hani kavmine demişti: Siz gerçekten, sizden önce alemlerden hiç kimsenin yapmadığı 'çirkin bir utanmazlığı' yapıyorsunuz Siz, (yine de) erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve bir araya gelişlerinizde çirkinlikler yapacak mısınız?Bunun üzerine kavminin cevabı yalnızca: Eğer doğru söylüyor isen, bize Allah'ın azabını getirdemek oldu (Ankebut Suresi, 2829)
Kavminden bu cevabı alan Hz Lut, Allah'tan yardım istedi:
Dedi ki: Rabbim, fesat çıkaran (bu) kavme karşı bana yardım et(Ankebut Suresi, 30)
Rabbim, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar (Şuara Suresi, 169)
Hz Lut'un isteği üzerine Allah, erkek kılığına girmiş iki melek gönderdi Bu melekler, Hz Lut'a gelmeden önce Hz İbrahim'e gitmişlerdi Hz İbrahim'e yaşlı karısının bir çocuk doğuracağı müjdesini veren elçiler asıl gönderiliş sebeplerini de açıkladılar: Azgın Lut Kavmi, helak edilecekti
(İbrahim) dedi ki: Şu halde sizin asıl isteğiniz nedir, ey elçiler?Doğrusu biz, suçlugünahkar bir kavme gönderildikdediler Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için (Ki bu taşların her biri,) Rabbinin katında ölçüyü taşıranlar için (herkese ayrı ayrı) işaretlenmiştir(Zariyat Suresi, 3134)
Ancak Lut ailesi hariçtir; biz onların tümünü muhakkak kurtaracağız Ama karısını (kurtaracaklarımız) dışında tuttuk, o, geride kalanlardandır (Hicr Suresi, 5960)
Elçilikle görevlendirilmiş melekler Hz İbrahim'in yanından çıktıktan sonra Hz Lut'a geldiler Elçileri tanımayan Hz Lut önce endişeye kapıldı, ancak onlarla konuştuktan sonra yatıştı:
Elçilerimiz Lut'a geldiği zaman, onlardan dolayı kaygılandı, göğsünü bir sıkıntı bastı ve: Bu, zorlu bir gündedi (Hud Suresi, 77)
(Lut) Dedi ki: Sizler gerçekten tanınmamış bir topluluksunuzHayırdediler Biz sana, onların hakkında kuşkuya kapıldıkları şeyle geldik Sana gerçeği getirdik, biz şüphesiz doğru söyleyenleriz Hemen aileni gecenin bir bölümünde yola çıkar, sen de onların ardından git ve sizden hiç kimse arkasına bakmasın; emrolunduğunuz yere gidinVe onlara şu emri verdik: Sabaha çıkarlarken onların arkası mutlaka kesilecektir(Hicr Suresi, 6266)
Bu sırada kavim, Hz Lut'un konuklarının geldiğini haber almıştı Bu konuklara da sapıkça bir eğilimle yaklaşmaktan çekinmediler Evin etrafını çevirdiler Konuklarına mahçup olmaktan endişelenen Hz Lut, kavme şöyle seslendi:
(Lut onlara) Bunlar benim konuğumdur, beni utandırıpdillere düşürmeyindedi Allah'tan korkupsakının ve beni küçük düşürmeyin (Hicr Suresi, 6869)
Kavminin cevabı ise, Hz Lut'a çıkışmak oldu: Dediler ki: 'Biz seni 'herkes(in işin)e karışmaktan' alıkoymamış mıydık?(Hicr Suresi, 70)
Elindeki tüm imkanları kullanan Hz Lut, misafirlerine ve kendisine bir kötülük yapılacağı endişesiyle şöyle dedi: Size yetecek gücüm olsaydı veya sağlam bir yere sığınabilseydim(Hud Suresi, 80)
Misafirleriise, Hz Lut' a Allah'ın elçileri olduklarını hatırlatarak şöyle dediler:
(Elçiler) Dediler ki: Ey Lut, biz Rabbinin elçileriyiz Onlar sana kesin olarak ulaşamazlar Gecenin bir parçasında ailenle birlikte yürü (yola çık) Sakın, hiçbiriniz dönüp arkasına bakmasın; fakat senin karın başka Çünkü onlara isabet edecek olan, ona da isabet edecektir Onlara va'dolunan (azab) sabah vaktidir Sabah da yakın değil mi?(Hud Suresi, 81)
Şehir halkının azgınlığının son noktaya varmasıyla beraber Allah, meleklerin yardımıyla Hz Lut'u kurtardı Sabah vakti de, kavmin üzerine Hz Lut'un uyardığı azap gönderildi:
Andolsun onlar, onun konuklarından da murad almak için baskı yaptılar Biz de onların gözlerini silip kör ettik İşte azabımı ve uyarmamı tadınAndolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıpbastırıverdi (Kamer Suresi, 3738)
Ayetlerde, kavmin helakı şöyle tarif ediliyor:
Derken, tan yerinin ağarma vaktine girdiklerinde onları (o korkunç ve dayanılmaz) çığlık yakalayıverdi Anında (yurtlarının) üstünü altına çevirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş taş yağdırdık Elbette bunda 'derin bir kavrayışa sahip olanlar' için gerçekten ayetler vardır O (şehir de) gerçekten bir yol üstünde (hâlâ) durmaktadır (Hicr Suresi, 7376)
Böylece emrimiz geldiği zaman, üstünü altına çevirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdık; Rabbinin katında 'belli bir biçime sokulmuş, damgalanmış' olarak Bunlar zalimlerden uzak değildir (Hud Suresi, 8283)
Sonra geride kalanları yerle bir ettik Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık; uyarılıpkorkutulanların yağmuru ne kötü Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler Ve şüphesiz, senin Rabbin, güçlü ve üstün olandır esirgeyendir (Şuara Suresi, 172173)
Kavim helak olurken içlerinden Hz Lut ve sayıları ancak bir ev halkıkadar olan iman edenler kurtarıldı Hz Lut'un karısı iman etmemişti ve o da helak edildi:
Bunun üzerine biz, karısı dışında onu ve ailesini kurtardık; o (karısı) ise (helake uğrayanlar arasında) geride kalanlardandı Ve onların üzerine bir (azab) sağanağı yağdırdık Suçlugünahkarların uğradıkları sona bir bak işte (Araf Suresi, 8384)
Böylece Hz Lut karısı dışındaki ailesiyle ve kendisine inananlarla beraber kurtarıldı Sapık kavim ise, yerle bir oldu
Lut Gölü'ndeki Apaçık Ayetler
Hud Suresi'nin 82 ayeti böylece emrimiz geldiği zaman, üstünü altına çevirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdıkifadesiyle, Lut Kavmi'nin başına gelen felaketin şeklini açıkça bildirir
Ayetin başında geçen üstünü altına çevirmekfiilinin şiddetli bir deprem ile bölgenin yerle bir olduğunu anlatıyor olması mümkündür Nitekim, helak olayının yaşanmış olduğu bölge olan Lut Gölü, böyle bir depremin oluştuğuna dair apaçık delillertaşımaktadır
Alman arkeolog Werner Keller konu hakkında şöyle diyor:
Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan çok büyük bir çökmede patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim Vadisi ile birlikte Lut Kavmi'nin şehirleri yerin derinliklerine gömülmüşlerdi1
Zaten Lut Gölü, ya da diğer adıyla Ölü Deniz, aktif bir sismik bölgenin, yani bir deprem kuşağının tam üstünde yer almaktadır:
Ölü Deniz'in tabanı Rift Vadisi denilen tektonik kökenli bir çöküntü içinde yer alır Bu vadi kuzeyde Taberiye Gölü'nden, güneyde Arabah Vadisi'nin ortasına kadar 300 km'lik bir uzantıda yer alır2
Ayetin devamında üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdıkcümlesiyle ifade edilen olayın ise, Lut Gölü kıyısında meydana gelen volkanik bir patlama ve bunun sonucunda püsküren pişirilmiş kıvamdakikaya ve taşlar olması mümkündür (Şuara Suresi'nin 173 ayetinde aynı olay ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık; uyarılıpkorkutulanların yağmuru ne kadar da kötüşeklinde bildirilmiştir)
Werner Keller bu konuda da şöyle diyor:
Bu deprem sırasında, yerkabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanlara serbest yol vermiştir Şeria'nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lav kütleleri ve bazalt katmanları yer almıştır3
İşte bu lav ve bazalt katmanları, zamanında burada volkanik bir patlamanın ve depremin olduğunu gösteren en büyük kanıtlardır Kuran'da, üzerlerine balçıktan pişirilmiş, istif edilmiş taşlar yağdırdıkifadesiyle tarif edilen olay da büyük olasılıkla bu volkanik patlamadır Aynı ayette emrimiz geldiği zaman üstünü altına çevirdikşeklinde ifade edilen olay da Rift Vadisi'nde tektonik kökenli olan ve volkanların yeryüzüne büyük bir şiddetle çıkmasına sebep veren deprem ile onun getirdiği yarılma ve çöküntüler olmalıdır
Lut Gölü'nün taşıdığı apaçık ayetlergerçekten de son derece dikkat çekicidir Kuran'da anlatılan kıssalar ve bildirilen olaylar, genelde, Ortadoğu, Arap Yarımadası ve Mısır etrafında yoğunlaşır İşte bu toprakların hemen ortasında Lut Gölü vardır Lut Gölü, etrafında geçen olaylar kadar jeolojik olarak da dikkat çekicidir Göl, Akdeniz'in yüzeyinden yaklaşık 400 metre daha alçaktadır Gölün en derin yeri de 400 metre olduğundan, göl tabanı Akdeniz'in yüzeyinden 800 metre alçaktadır Bu, dünyanın en alçak noktasıdır: Dünyanın deniz yüzeyinden aşağı olan başka bölgelerinde alçaklık en fazla 100 metre kadardır Lut Gölü'nün başka bir özelliği de suyundaki tuz yoğunluğunun çok yüksek olması, tuz miktarının %30'u bulmasıdır Bundan dolayı gölde balık ya da yosun gibi herhangi bir canlı yaşayamaz Batı dillerinde Lut Gölü'ne Dead Sea(Ölü Deniz) denilmesinin sebebi de budur
Göle kayan şehrin kalıntılarından bir kısmı göl kıyısında bulundu Bu kalıntılar Lut Kami'nin yaşam düzeyinin oldukça yüksek olduğunu gösteriyordu
Kuran'da anlatılan Lut Kavmi ile ilgili olay, tahminlere göre yaklaşık MÖ 1800 yıllarında olmuştur Alman araştırmacı, Werner Keller, arkeolojik ve jeolojik incelemelere dayanarak yaptığı açıklamalarda Lut Kavmi'nin yaşadığı Sodom ve Gomorra şehirlerinin yerlerinin Siddim Vadisi denilen ve Lut Gölü'nün en alt ucunda bulunan bölgede olduğunu ve zamanında buralarda büyük ve geniş yerleşim alanlarının bulunduğunu belirtiyor
Lut Gölü'nün en dikkat çekici yapısal özelliği ise, Kuran'da anlatılan helak olayının nasıl yaşandığını gösteren bir kanıttır:
Lut Gölü'nün doğusunda bir yarımada oluşturan ve dile benzeyen bir kısım, gölün içine uzanır Bu kısma Araplar El Lisanyani diladını vermişlerdir Burada suyun tabanında, adeta gölü ikiye ayıran fakat görülmeyen keskin bir dirsek uzanmaktadır Bu yarımadanın sağında taban 400 metre derin olduğu halde, sol tarafı şaşılacak kadar sığdır Son yıllarda yapılan ölçümlerden burasının derinliğinin ancak 1520 metre kadar olduğu anlaşılmıştır Daha sonradan oluştuğu tesbit edilen bu sığ bölge, önceki yazıda belirttiğimiz deprem ve bu deprem sonucu oluşan kütlevi bir çöküntünün eseridir Eskiden Sodom ve Gomorra'nın bulunduğu, yani Lut Kavmi'nin yaşadığı yer işte burasıdır:
Zamanında buradan karşı kıyıya yürüyerek geçmek mümkündü Eskiden Siddim Vadisi'nde bulunan Sodom ve Gomorra şehirlerini, şimdi Ölü Deniz'in alt bölümünün düzgün yüzeyi örtüyor MÖ 2 bin yılın başlarında korkunç bir doğal felaket sonucu tabanın çökmesi, kuzeyden gelen tuzlu suyun bu yeni oluşan boşluğa akmasına ve buranın dolmasına sebep oldu4
Lut Kavmi'nin izleri, gözle de görülebilir Kayıkla Lut Gölü'nün bu alt ucunda gezildiğinde, güneş ışınları da suya uygun bir açıyla yansıyorsa, insan şaşılacak bir görünümle karşılaşır Kıyıdan biraz ötede suyun içinde ağaçların belirdiği görülür Bunlar da gölün son derece yoğun olan tuzlarının konserve ettiği ağaçlardır Derinlerde yeşil renkte görülen ağaç gövdeleriyle ağaç artıkları çok eskidir Bir zamanlar bu ağaçların yapraklarının yeşillendiği ve çiçek açtığı yer yani Siddim Vadisi, bölgenin en güzel yerlerinden biriydi
Lut Kavminin uğradığı felaketin teknik yönü, jeologların araştırmalarından anlaşılıyor Buna göre, Lut Kavmini yok eden deprem, oldukça uzun bir yerkabuğu çatlağı (fay hattı)nın sonucunda oluşmuştur: Şeria Nehri'nin yatağını oluşturan 190 kilometrelik mesafe boyunca Şeria Nehri toplam 180 metrelik bir düşüş yapar Bu durum ve Lut Gölü'nün deniz seviyesinden 400 metre alçak olması, burada bir zamanlar büyük bir jeolojik olayın meydana geldiğini gösteren önemli delillerdendir
Şeria Nehri ile Lut Gölü'nün bu ilginç yapısı da, yerkürenin bu bölgesinden geçen bir yarık ya da çatlağın ancak bir parçasından ibarettir Bu çatlağın durumu ve uzunluğu son zamanlarda saptanmış bulunmaktadır
Bu çatlak, Toroslar'ın eteklerinden başlayıp güneye doğru Lut Gölü'nün güney kıyılarından ve Arap çölü üzerinden Akabe Körfezi'ne uzayıp oradan da Kızıl Denizi geçerek Afrika'da son bulmaktadır Bu uzun çöküntünün uzayıp gittiği yerlerde kuvvetli yanardağ hareketlerinin olduğu anlaşılmaktadır Öyle ki, İsrail'deki Galilee Dağları'nda, Ürdün'ün yüksek yayla kısımlarında, Akabe Körfezi ve diğer yakın yerlerde siyah bazalt ve lavlar bulunmaktadır
Tüm bu kalıntılar ve coğrafi özellikler, Lut Gölü'nde büyük bir jeolojik olayın yaşandığını göstermektedir Werner Keller bu jeolojik olayı şöyle anlatıyor
Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan çok büyük bir çökmede patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim Vadisi ile birlikte Lut Kavmi'nin şehirleri de yerin derinliklerine gömülmüşlerdir Bu deprem sırasında, yer kabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanları harekete geçirmiştir Şeria'nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lav kitleleri ve bazalt katmanları yer almıştır5
National Geographic ise Aralık 1957 sayısında konu hakkında şöyle diyordu:
Sodom tepesi, ölü denize doğru yükselir Hiç kimse şimdiye dek yok olan şehirler Sodom ve Gomorra'yı bulamadı, fakat bilim adamlarına göre bu şehirler kayalıkların karşısındaki Siddim Vadisi'nde duruyorlar Büyük ihtimalle Ölü Deniz'in taşkın suları ve depremin altında kaldılar