Marmara bölgesinde bulunan tarihi mekanlar

marmara bölgesinin tarihi mekanları,
marmara bölgesinde bulunan tarihi yerler,
marmara bölgesindeki tarihi mekanlar

Marmara bölgesinde Dünya Kenti İstanbul
Camiler, kiliseler, sinagoglar, saraylar, surlar, müzeler, parklar, yalılar
beğenilen güzelliğiyle Boğaz
Bir eşi olmayan şekli boynuzu hatırlatan dünyanın en hoş doğal limanlarından Haliç (Altın Boynuz)
Koylar, korular, yemyeşil yamaçlar ve dünyanın binbir güzelliği Birer gerdanlığı andıran Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri

İki ayrı kıtanın sınırında, doğu ve batının kültür, sanat ve din konularındaki birleşimini tolerans ortamında gerçekleştiren birleşim bir büyük kasaba Asya ve Avrupa'nın randevulaşma noktası

Meşhur Fransız yazar Lamartine, bu özgün şehir halkı için Orada Tanrı ve insan, doğa ve sanat her zaman birlikte, yeryüzünde öylesine çok iyi bir yer yarattılar ancak, görülmeye değerdemiştir
Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorluklarının başkenti olan ve İmparatorluklar Başkentiolarak aşina İstanbul, MÖ 658 yıllarında Megaralılar göre resmileşmiş ve kumandanları Byzas'ın adı sebebiyle Byzantiumadını almıştır

Marmara Denizi ile Haliç aralarında uzanan kara sularının iç kesimindeki tarihi yarımada, Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorluklarının izlerini içeren sanat eserleri ile doymuş açık hava müzesi gibidir Sayıları 500'ün üstünde olan camiler kentin tepelerini süsler Sultan I Ahmet göre 17 yüzyılda yaptırılan Sultanahmet Camii, altı minaresiyle İstanbul'un ihtişamlı bir simgesidir İstanbul'un diğer en güzel ve en ihtişamlı eserlerinden olan Süleymaniye Camii ise 16 yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan'a yaptırılmıştır Mimari güzelliğin yükseklik noktasına ulaştığı bu görkemli cami bir taç gibi Haliç tepelerine oturtulmuştur 16 yüzyıldan kalma Mihrimah Sultan Camii, 161 vitraylı penceresiyle İstanbul'un en parlak camisidir

Osmanlı sultanlarının 400 sene boyunca siyasi merkezi olan Topkapı Sarayı; İstanbul Boğazı, Marmara ve Haliç'e egemen bir tepe üstünde bulunur Bugün müze olarak ziyaret edilebilen sarayda dünyaca meşhur Çin porselenleri, altın işlemeli ve değerli taşlarla süslü tahtlar, sultan kostümleri, mücevherler, el yazması kitaplar ve kutsal emanetler bambaşka dinlere ve kültürlere mensup dünyadaki tüm insanların ilgisini çekmektedir

İstanbul'un bir diğer ihtişamlı sarayı ise Sultan Abdülaziz kadar yaptırılan, 56 sütunla çevrili ve 45 ton ağırlığındaki avize ile aydınlatılan Dolmabahçe Sarayı'dır Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk, 10 Kasım 1938'de bu sarayda vefat etmiştir

İmparator Konstantin tarafından 4 yüzyılda bazilika olarak yapı ettirilen Ayasofya Müzesi, Bizans devrinin kentteki en ihtişamlı eseridir daha sonra bir yangınla imha olmuşsa da 6 yüzyılda İmparator Jüstinyen kadar her yerde yaptırılmıştır Yüksekliği 55, genişliği 31 m olan kubbesi ile Roma St Peter, Londra St Paul ve Milano Duomo katedrallerinin kubbelerinden sonra dördüncü sırada yer alır ve bunların en eski olanıdır Kariye Müzesi ise bilhassa mozaik ve freskleri ile Bizans sanatının güzelliklerini gözler önüne serer 14 yüzyılda yapılan bu freskler Avrupa Rönesansı'nı etkileyerek ona yön vermiştir 6 yüzyılda Bizanslılar tarafından kentin su ihtiyacını yerine getirmek amacıyla yaptırılan ve içinde 336 kolon yer alan Yerebatan Sarayı da görülmeye değerdir İstanbul'da bunların dışında daha çok sayıda müze ve abide bulunmaktadır Bunlar aralarında İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Atatürk Müzesi, Sadberk Bayan Müzesi, Mozaik Müzesi, Sanayi Müzesi, Deniz Müzesi ve Yahudi Müzesi; Kız Kulesi, Galata Kulesi; Rumeli ve Anadolu Hisarları ve İstanbul Surları sayılabilir

15 yüzyılda üretilmiş olan Kapalıçarşı, turistlerin İstanbul'daki başlıca uğrak yerlerinden biridir ve burada her türlü hediyelik eşyanın yanı sıra geleneksel Türk el sanatlarının öbür örneklerinin de satışa sunulduğu 4000'e yakın dükkân yer almaktadır Çarşıda mücevherler, antikalar, halılar, gümüş ve bakır anı eşyalar, cilt ve süet giysiler, tahta ve sedef oymalar satılmaktadır

Bir endüstri kenti olan Kocaeli, karayolu ile İstanbul'a bağlıdır Çevresi meyve ve sebze bahçeleri ile kaplıdır Roma döneminde Nicomedeiaolarak aşina kent merkezi ve çevresinde, Osmanlı döneminden kalma fazla sayıda tarihi eser bulunur Kent yakınlarındaki Hereke, halı dokumacılığı ile ünlüdür Marmara Denizi'nin kuzey kıyılarındaki Gebze'nin ise varlıklı bir tarihi vardır ve meşhur Kartacalı kumandan Anibal'in mezarı buradadır

Avrupa'dan gelip Türkiye'nin batı kapısı olan Edirne kentine giren bir tanıdık olmayan, önce Türk mimarisinin şaheseri olan Selimiye Camii ile karşılaşır 18 yüzyılda Avrupa'nın yedi büyük kentinden biri olan ve takriben yüz sene Osmanlı Devleti'ne başkentlik yapan Edirne; camiler, kervansaraylar, çarşılar, köprüler ve öteki eşsiz Osmanlı mimari eserleri ile bir açık hava müzesi görünümündedir Geleneksel ünlü Kırkpınar güreşleri her yaz başında Sarayiçi denilen ormanlık alanda yapılmaktadır

Geniş kumsallara ve Osmanlı mimarisinin hoş örneklerine sahip olan Tekirdağ ili, Trakya'nın batısında yer alır

Athena Tapınağı, Behramkale – ÇANAKKALE
Truva Atı – ÇANAKKALE

Doğa ve tarih açısından varlıklı olan Kırklareli, Türkiye'nin Avrupa topraklarındaki en geniş ilidirŞehir alınırken şehit düşen kırk akıncının anısına yaptırılan 18 sütunlu Kırklar Şehitliği, kentin simgesidir

Marmara Denizi'nin güneyinde Çanakkale, Balıkesir ve Bilecik illeri yer alır Çanakkale, kayda değer bir deniz geçidi olan Çanakkale Boğazı'nın en rahat uygun, doğu sahilinde kurulmuştur 15 yüzyıldan kalma Çimenlik ve Kilitbahir kaleleri boğaza farklı bir alımlılık katar Birinci Dünya Savaşı'nda Çanakkale cephesinde şehit düşen 500000 askerin anısına Ulusal Park'ın güney ucunda 42 m yüksekliğinde Çanakkale Şehitleri Anıtıyaptırılmıştır Çevrede İngiliz ve Fransızlar'a ait anıtlar da bulunur Anzak askerlerinin tümdengelim yaptığı Arıburnu sahillerindeki Anzak koyunda, üzerinde Atatürk'ün Çanakkale savaşları ile ilgili hitabesinin de yazılı olduğu Anzak Anıtı, evrensel hümanizmin ebedi belgelerinden biridir

Çanakkale'nin kuzeybatısında, kuzeyden güneye dürüst tarihi kentler uzanır Anadolulu Homer'in İlyada Destanı'nda adları geçen Kral Priamos, Hektor, Paris ve Hoş Helena'nın yaşadığı tahta atıyla meşhur tarihi Truva kenti, Çanakkale'nin 30 km güneybatısındadır Truva'nın daha güneyinde sırasıyla Neandria, Aleksandria, Troas, Chryse ve Assos yer alır Behramkale, yani tarihi ismiyle Assos, entelektüellerin tatil merkezi olarak da bilinir Denizden 248 m yükseklikteki Assos akropolünde yer alan Athena Mabedi, MÖ 6 yüzyılda yapılmıştır

Marmara Bölgesi'nin kayda değer illerinden olan Balıkesir, kuzeyde Marmara ve batıda Ege denizleriyle çevrelenmiştir Balıkesir'in Marmara sahillerindeki en büyük yerleşim merkezi olan Bandırma, Marmara'nın İstanbul'dan sonraki en büyük limanıdır Bandırma'nın kuzeybatısındaki Erdek, plajlarıyla ve Belkıs (Kyzikos) tarihi eserleriyle tanınır Erdek'ten deniz ulaşımı olan Marmara, Avşa ve Paşalimanı adaları doğal güzellikleri, plajları ve lezzetli şarapları ile manâlı çekicilik merkezleridir Bandırma'nın güneyindeki Manyas Gölü'nde, her yıl 239 türden üç milyona yakın kuşun geldiği Kuş Cenneti Milli Parkı bulunmaktadır

Balıkesir ilinin Ege kıyıları Edremit Körfezi çevresinde sıralanır Doğal ve tarihi zenginliklerle dolu olan Edremit körfezi sahillerinin hepsi zeytin ağaçlarıyla kaplıdır bu nedenle bu sahillere Zeytin Rivierasıda denilmektedir Mitolojiye kadar dünyanın birincil çekicilik yarışması, ulusal parkın bulunduğu Edremit'in kuzeyindeki Kaz Dağı'nda yapılmıştır Truva kralının oğlu Paris, bu dağlarda yaşamıştır Estetik değerleri gözetmek ve yaşatmak isteyen Fransızlar, dünya tarihi ve mitolojisini araştırarak, başkentlerinin adı için Kaz Dağı'nda yaşamış olan Anadolulu Paris'i seçmişlerdir

Sakarya nehri kadar sulanan topraklarda kurulu Bilecik ili, Osmanlı tarihi açısından manâlı bir merkezdir Osmanlı İmparatorluğu'nun temelleri burada atılmıştır Kentin 30 km doğusundaki seramikleriyle ünlü Söğüt, eski Türk boylarından Kayılar'ın ikâmetgâh yeridir
Fransız şair Henri de Regnier, Uludağ'ın yamaçlarında yeşillikler içindeki Türkiye'nin beşinci büyük kenti Bursa'yı kutsal bir kentolarak nitelemiştir Karacaoğlan'a tarafından ise Bursa; gülü, menekşesi, güzelleri ve güzelliklerinin kokusu ile murat kapısıdır

UNESCO göre Avrupa'nın çevresini en eşsiz şekilde koruyan kenti seçilen Bursa'da doğa, tarih, yeşil ve mimari, güzel bir uyum ortamında bütünleştirilmiştir Kentteki Koza Meydanı, bu bütünlüğün en güzel örneklerinden birini sergiler Meydanın çevresinde yer alan camiler, Koza Han, restore edilmiş eski evler, tarihi çınarlar ile etrafındaki kafeler, kapalı çarşılar ve havuzlar hayranlık uyandırır

Osmanlı döneminden kalma eserlerin yoğunlaştığı kentin güneyinde, modern tesislere sahip, kış sporları için ideal bir merkez olan Uludağ Ulusal Parkı bulunur Bursa'nın kuzeydoğusundaki İznik Gölü ise bir doğal güzellikler beldesidir Gölün çevresi ormanlar ve üzüm bağları ile kaplıdır Roma ve Bizans dönemlerinde önemli bir ikâmetgâh merkezi olan İznik, Osmanlılar döneminde de bu özelliğini korumuştur Dünya çini sanatının en güzel örnekleri, Osmanlı çini ustaları kadar burada yapılmıştır Çekirge ise Bursa'nın termal merkezidir *