Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
Mehmet Akif Ersoy
Doğum 20 Aralık 1873İstanbul
Vefat 27 Aralık 1936İstanbul
Dönemi Cumhuriyet Dönemi
Meslek Şair, Gazeteci, Veteriner Doktor, Öğretmen, Milletvekili
Mehmet Akif Ersoy; Türk şair, veteriner hekim, vaaz, hafız, Kur'lahza mütercimi ve siyasetçi İstiklal Marşımızın yazarı, ulusal ve dini hassasiyeti olan Türk milletinin gönlünde yer edinen İslamcılık akımının manâlı şahsiyetidir Oldukça tedirgin bir yaşam sürdü buna karşın Safahat ve Kuran meali gibi kayda değer eserlere imza attı
HAYATI
1873 yılında İstanbul ’un Fatih semtinde doğan Mehmet Akif birincil eğitimine mahalle mektebinde başladı Burada 2 sene okuduktan daha sonra İbtidai Mektebi'ne gitti ve babasından Arapça öğrendi 1885 yılında Fatih Merkez Rüşdiyesi ’nden mezun oldu Mülkiye Mektebi ’nin İdadi bölümüne yazıldı 1889 yılında Mülkiye Baytar Mektebi ’ne başladı, okulunu birincilik ile bitiren Mehmet Akif spora meyilli olup şiir ile olan münasebetini arttırdı Ilk meslek hayatına memuriyet ile başladı ve bu vesile ile çeşitli illleri gezdi Burada ırk ile dertleşen Akif ’in gördükleri ve duydukları onun şiirlerinin realist olmasını sağlayarak onun üslubunu ilerletti
1906 yılında dağıtılmış okullarda hocalık yapmaya başladı, bunun yanına II Meşrutiyet'in ilanı ile birlikte Sıratı Müstakim mecmuasının başyazarlığını da yürüttü Döneminin aydınları aralarında Arapça ’yı en iyi bilenlerden biri olması nedeni ile Arap edebiyatı ve tercümeleri dersi de verdi
Kastamonu ’da Nasrullah Camii ’nde yapmış olduğu vaaz oysa bu konuşmasında Sevr Antlaşması'nın bizim için büyük bir yıkım olacağını, onun yerine Batılı sömürgecilerin karşısına iman ve silahla dikilmeyi yaşamsal yükümlülük olduğunu tavsiye etti
BALKAN SAVAŞI VE MISIR YILLARI
Balkan Savaşı esnasında kurulan Hey ’eti İrşadiyye ’ye katıldı ve burada döneminin önemli edebiyatçıları ile birlilkte hareket etti Halkı edebiyat ile uyandırmak parlatmak yolunda araştırmalar yapan arkadaşlarından Recaizade ’nin ona halkın milli bir destana ihtiyacı olduğunu ve bunu ancak kendisinin yazabileceğini söyledi Zaten Mehmet Akif de savaş sonrasında halkın içine düştüğü durum karşı yılmamak, birlikten ayrılmamak ve orduya yardım gibi konularda vaazlar vererek, Hakkın Sesleri ’ndeki şiirlerini yazdı
1914 yılında Mısır ve Medine ’ye 2 aylığına gittikten sonra Harbiye Nezareti kadar istihbarat çalışmaları gerçekleştirmek üzere Berlin ’e gönderildi Burada Batı ’yı yakından tanıma imkanı elde edebilecek bir vakit kaldı ve sonra Riyad ’a sonradan baştan Medine ’ye gitti; ancak buranın ona uyandırdığı duygular sonucunda ‘ ’Necid Çöllerinden Medine ’ye ’ ’ adlı manzumesini yazdı
BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SONRASI VE SİYASETE GİRİŞİ
1920 yılında I Dünya Savaşı ’nın Osmanlı Devleti ’nin aleyhine sonuçlanması Ulusal Uğraş hareketine aslında katılmasına niçin oldu Halkı birliğe gösteri eden konuşmalarının yanında hiçbir fiziki vesvese gütmedi sadece vatan sevgisiyle çalıştı Böylece ki ‘ ’Ulusal Uğraş ’nin manevi lideri ’ ’ sıfatını almaya layık görüldü Yine aynı sene Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal Paşa ’nın teklifi üstüne Burdur mebusu seçildi
İSTİKLAL MARŞI VE KURAN MEALİ
1920 yılında Maarif Vekaleti ulusal marş güftesi için bir müsabaka açtı ve bu yarışmaya 700 ’den fazla şiir geldi; hiçbiri beğenilmedi Oysa maddi ödül konduğu için yarışmaya katılmayan Mehmet Akif eğer para ödülü kaldırılırsa yazacağını söyledi ve mükafat kaldırılınca şiirini teslim etti 1921 yılında okunan İstiklal Marşı kabul edildi
1925 yılından sonra Darı ’da yaşamaya başladı, tekrar aynı yıl Diyanet İşleri Reisliği ’nin teklifi üstüne Elmalı Muhammed Hamdi ile birlikte bir alıştırma yaptılar ve Kur ’lahzaı Kerimin tefsirini Elmalı Hamdi, Mehmet Akif ise mealini yazdı Bu çalışmaları yürütürken hala Darı ’da bulunuyor ve vatan hasreti ile yanıp tutuşuyordu 1933 yılında Safahat ’ın yedinci ve son kitabı olan Gölgeler ’i de Kahire ’de bastırdı
FİKRİ DÜNYASI VE EDEBI KİŞİLİĞİ
Şiirliğinde hayalperestlikten uzaktan realist bir dil kullanan şair, Türk şiirinde toplum meselelerini en çok ele bölge kişi olmuştur Sanatkar ruhlu, şair yaratılışlı olan Akif, meşrutiyete dayalı bir yönetimi savunarak II Abdülhamid ’in sıkı yönetiminin karşısında bir davranış sergilemiştir Çocukluğundan beri İslam kültürü ile beslenerek çoğalan Akif, İslam ’dan imtiyaz vermeden öteki fikirlere sahip kişiler ile iş birliği yapılabileceğini savunmaktadır
Yazmış olduğu Safahat ’ta ırkçılığa aleyhinde durmuş, bunun İslam ’a da tutarsız olduğunu savunarak devleti parçalayabileceğini söylemiştir Vatana, toprağa, bayrağa, milletin faziletlerine, diline ve sanatına son derece bağlı olan Mehmet Akif, doğu ve batı musikisine de ilgi duymaktaydı
ÖLÜMÜ
1935'te rahatsızianan Mehmed Akif, hava değişimi için bir aylığına Lübnan'a ve o sırada Fransız idaresinde bulunan Antakya'ya gitti Hastalığının ağırlaşması üzerine 17 Haziran 1936'da İstanbul'a döndü Nişantaşı Afiyet Vurdu'nda çare gördükten sonra yaz aylarında Said Halim Paşa nın Alemdağ'daki Baltacı Çiftli ği'nde oğlu Prens Halim göre misafir edildi Son günlerini de benzer ailenin Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'nda kendisine ayırdığı dairede geçirdi ve orada vefat etti
BAŞLICA ESERLERİ
1Safahat 44 şiirden oluşan sosyal dertleri konu edinen kitabı 2 Safahat Süleymaniye Kürsüsünde, 3 Safahat Hakkın Sesleri, 4 Safahat – Fatih Kürsüsünde, 5 Safahat – Hatıralar, 6 Safahat – Asım ve 7 Safahat – Gölgeler ’den oluşan şaheserdir
Bu kitapları haricen yazmış olduğu şiirlere örnek olarak Bülbül, Çanakkale Şehitlerine, İkinci Asım ve İstiklal Marşı gösterilebilir *
Doğum 20 Aralık 1873İstanbul
Vefat 27 Aralık 1936İstanbul
Dönemi Cumhuriyet Dönemi
Meslek Şair, Gazeteci, Veteriner Doktor, Öğretmen, Milletvekili
Mehmet Akif Ersoy; Türk şair, veteriner hekim, vaaz, hafız, Kur'lahza mütercimi ve siyasetçi İstiklal Marşımızın yazarı, ulusal ve dini hassasiyeti olan Türk milletinin gönlünde yer edinen İslamcılık akımının manâlı şahsiyetidir Oldukça tedirgin bir yaşam sürdü buna karşın Safahat ve Kuran meali gibi kayda değer eserlere imza attı
HAYATI
1873 yılında İstanbul ’un Fatih semtinde doğan Mehmet Akif birincil eğitimine mahalle mektebinde başladı Burada 2 sene okuduktan daha sonra İbtidai Mektebi'ne gitti ve babasından Arapça öğrendi 1885 yılında Fatih Merkez Rüşdiyesi ’nden mezun oldu Mülkiye Mektebi ’nin İdadi bölümüne yazıldı 1889 yılında Mülkiye Baytar Mektebi ’ne başladı, okulunu birincilik ile bitiren Mehmet Akif spora meyilli olup şiir ile olan münasebetini arttırdı Ilk meslek hayatına memuriyet ile başladı ve bu vesile ile çeşitli illleri gezdi Burada ırk ile dertleşen Akif ’in gördükleri ve duydukları onun şiirlerinin realist olmasını sağlayarak onun üslubunu ilerletti
1906 yılında dağıtılmış okullarda hocalık yapmaya başladı, bunun yanına II Meşrutiyet'in ilanı ile birlikte Sıratı Müstakim mecmuasının başyazarlığını da yürüttü Döneminin aydınları aralarında Arapça ’yı en iyi bilenlerden biri olması nedeni ile Arap edebiyatı ve tercümeleri dersi de verdi
Kastamonu ’da Nasrullah Camii ’nde yapmış olduğu vaaz oysa bu konuşmasında Sevr Antlaşması'nın bizim için büyük bir yıkım olacağını, onun yerine Batılı sömürgecilerin karşısına iman ve silahla dikilmeyi yaşamsal yükümlülük olduğunu tavsiye etti
BALKAN SAVAŞI VE MISIR YILLARI
Balkan Savaşı esnasında kurulan Hey ’eti İrşadiyye ’ye katıldı ve burada döneminin önemli edebiyatçıları ile birlilkte hareket etti Halkı edebiyat ile uyandırmak parlatmak yolunda araştırmalar yapan arkadaşlarından Recaizade ’nin ona halkın milli bir destana ihtiyacı olduğunu ve bunu ancak kendisinin yazabileceğini söyledi Zaten Mehmet Akif de savaş sonrasında halkın içine düştüğü durum karşı yılmamak, birlikten ayrılmamak ve orduya yardım gibi konularda vaazlar vererek, Hakkın Sesleri ’ndeki şiirlerini yazdı
1914 yılında Mısır ve Medine ’ye 2 aylığına gittikten sonra Harbiye Nezareti kadar istihbarat çalışmaları gerçekleştirmek üzere Berlin ’e gönderildi Burada Batı ’yı yakından tanıma imkanı elde edebilecek bir vakit kaldı ve sonra Riyad ’a sonradan baştan Medine ’ye gitti; ancak buranın ona uyandırdığı duygular sonucunda ‘ ’Necid Çöllerinden Medine ’ye ’ ’ adlı manzumesini yazdı
BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SONRASI VE SİYASETE GİRİŞİ
1920 yılında I Dünya Savaşı ’nın Osmanlı Devleti ’nin aleyhine sonuçlanması Ulusal Uğraş hareketine aslında katılmasına niçin oldu Halkı birliğe gösteri eden konuşmalarının yanında hiçbir fiziki vesvese gütmedi sadece vatan sevgisiyle çalıştı Böylece ki ‘ ’Ulusal Uğraş ’nin manevi lideri ’ ’ sıfatını almaya layık görüldü Yine aynı sene Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal Paşa ’nın teklifi üstüne Burdur mebusu seçildi
İSTİKLAL MARŞI VE KURAN MEALİ
1920 yılında Maarif Vekaleti ulusal marş güftesi için bir müsabaka açtı ve bu yarışmaya 700 ’den fazla şiir geldi; hiçbiri beğenilmedi Oysa maddi ödül konduğu için yarışmaya katılmayan Mehmet Akif eğer para ödülü kaldırılırsa yazacağını söyledi ve mükafat kaldırılınca şiirini teslim etti 1921 yılında okunan İstiklal Marşı kabul edildi
1925 yılından sonra Darı ’da yaşamaya başladı, tekrar aynı yıl Diyanet İşleri Reisliği ’nin teklifi üstüne Elmalı Muhammed Hamdi ile birlikte bir alıştırma yaptılar ve Kur ’lahzaı Kerimin tefsirini Elmalı Hamdi, Mehmet Akif ise mealini yazdı Bu çalışmaları yürütürken hala Darı ’da bulunuyor ve vatan hasreti ile yanıp tutuşuyordu 1933 yılında Safahat ’ın yedinci ve son kitabı olan Gölgeler ’i de Kahire ’de bastırdı
FİKRİ DÜNYASI VE EDEBI KİŞİLİĞİ
Şiirliğinde hayalperestlikten uzaktan realist bir dil kullanan şair, Türk şiirinde toplum meselelerini en çok ele bölge kişi olmuştur Sanatkar ruhlu, şair yaratılışlı olan Akif, meşrutiyete dayalı bir yönetimi savunarak II Abdülhamid ’in sıkı yönetiminin karşısında bir davranış sergilemiştir Çocukluğundan beri İslam kültürü ile beslenerek çoğalan Akif, İslam ’dan imtiyaz vermeden öteki fikirlere sahip kişiler ile iş birliği yapılabileceğini savunmaktadır
Yazmış olduğu Safahat ’ta ırkçılığa aleyhinde durmuş, bunun İslam ’a da tutarsız olduğunu savunarak devleti parçalayabileceğini söylemiştir Vatana, toprağa, bayrağa, milletin faziletlerine, diline ve sanatına son derece bağlı olan Mehmet Akif, doğu ve batı musikisine de ilgi duymaktaydı
ÖLÜMÜ
1935'te rahatsızianan Mehmed Akif, hava değişimi için bir aylığına Lübnan'a ve o sırada Fransız idaresinde bulunan Antakya'ya gitti Hastalığının ağırlaşması üzerine 17 Haziran 1936'da İstanbul'a döndü Nişantaşı Afiyet Vurdu'nda çare gördükten sonra yaz aylarında Said Halim Paşa nın Alemdağ'daki Baltacı Çiftli ği'nde oğlu Prens Halim göre misafir edildi Son günlerini de benzer ailenin Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'nda kendisine ayırdığı dairede geçirdi ve orada vefat etti
BAŞLICA ESERLERİ
1Safahat 44 şiirden oluşan sosyal dertleri konu edinen kitabı 2 Safahat Süleymaniye Kürsüsünde, 3 Safahat Hakkın Sesleri, 4 Safahat – Fatih Kürsüsünde, 5 Safahat – Hatıralar, 6 Safahat – Asım ve 7 Safahat – Gölgeler ’den oluşan şaheserdir
Bu kitapları haricen yazmış olduğu şiirlere örnek olarak Bülbül, Çanakkale Şehitlerine, İkinci Asım ve İstiklal Marşı gösterilebilir *
