‘Merkez Bankası Başkanı, Halkbank korkusundan ABD’ye gidemedi!’

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, partisinin Merkez Yürütme Konseyi toplantısının gündemini basın mensuplarıyla paylaştı. Öztrak, ABD Lideri Donald Trump’ın AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gönderdiği mektuptan ABD’deki Halkbank iddianamesine, Diyarbakır’da gözaltına alınan belediye liderlerine kadar gündemdeki mevzular hakkında partisinin görüşlerini aktardı.

?ABD Lideri Trump’ın mektubuna ait Öztrak, “Türkiye ve dünyada pahaların, unsurların, kurumların buharlaştığı bir periyodu yaşıyoruz. Bu garip vakitlerde AK Parti iktidarında buharlaşan kıymetlere binlerce yıllık devlet geleneği de eklendi. Geçtiğimiz hafta Trump’ın hiçbir diplomatik kurala uymayan kağıt modülünün skandal sürecinde bunu daima bir arada gördük. ABD Lideri Donald Trump’ın küstah tehditler savurduğu kağıt modülü Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan AK Parti Genel Lideri tarafından sineye çekildi. Vakti geldiğinde karşılık verilecekmiş, o vakit ne vakit? Partisinin de sözcüsü Barış Pınarı Harekâtı ile cevap verildi’ diyor. Hangisi yanlışsız söylüyor, bilmiyoruz. Trump sevgisi ne vakitten beri Türkiye Cumhuriyeti’nin prestijinin önüne geçti? Bunun karşılığını Sayın Erdoğan’dan bekliyoruz” diye konuştu.

Öztrak, Erdoğan’ın, İsmet İnönü’nün eski ABD liderlerinden Johnson’a verdiği karşılığı kendisine örnek alması gerektiğini lisana getirdi.

‘MERKEZ BANKASI LİDERİ ABD’DEKİ TOPLANTIYA GİDEMEDİ’



ABD’nin Halkbank’a yönelik ‘kara para aklama’, ‘dolandırıcılık’ ve ‘İran ambargosu’nu delme kabahatinden iddianame hazırlanmasına da değindi. Öztrak, Halkbank belgesinde Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın isimlerinin direkt geçtiğini belirtti. Öztrak’ın Merkez Bankası Lideri Murat Uysal’ın Halkbank evrakının açıldığını duymasının akabinde ABD’deki Memleketler arası Para Fonu toplantısına katılmaktan vazgeçtiğini tez etti. Öztrak, “Daha doğrusu gidemediler. Bu türlü bir şey tarihimizde birinci sefer yaşanıyor” dedi.

TRUMP’TAN OBURUYLA OTURMAM DEMİŞTİ

Öztrak, “Onurumuz zedeleniyor. Vatandaşlarımızın AK Parti Genel Başkanı’na yönelik en ufak tenkidine ‘cumhurbaşkana hakaret’ten dava açılıyor. Trump’ın hakareti sineye çekiliyor. Erdoğan’a en baştan beri ‘Orta Doğu bataklığına girme’ dedik. ‘Ben Trump’tan öteki biriyle oturmam’ diyen Erdoğan, Trump’ın yardımcısı ile 1 saat 10 dakika konuştu. ABD, YPG terör örgütüne vekâleten masaya oturdu. Milletlerarası haber ajansları da bu görüşmeler esnasında YPG’nin ABD ile kesintisiz görüştüğünü söyledi. Bu görüşmeler için ABD yetkililerine bir telefon ve oda tahsis edilmiş” tabirini kullandı.

Öztrak konuşmasını şöyle sürdürdü:



“Bu ortada güzel olsun, Yüksek İstişare Kurulu’ndan bir üyenin damadı FETÖ’den beraat etti. Bu işlerde ensesi kalan olanlar bundan sıyrılıyor; olan yoksul fukaranın evlatlarına oluyor. Saray teröristlerin vekilleri ile 13 unsurluk mutabakat imzaladı. ABD, ‘Dur’ dedi, durdular. Trump ateşkes olduğunu söyleyip duruyor. Büyük Orta Doğu Projesi Eş Lideri olarak kendisine ne talimat verilirse onu yapıyor. Saray iktidarı ABD ile Rusya ortasında pinpon topuna dönmüş durumda. Devlet aklı Saray iktidarında buhar olup uçtu. İnsanımızın can ve mal güvenliğinin sağlanabileceğine güvenemiyoruz. Bunların bir dediği bir dediğini tutmuyor."

"Erdoğan’ın Trump ve Putin’e duyduğu sevgi çok derin. Yarın Putin’in yanına gidiyor, bu sefer de herhalde Putin’i özledi. İşler yolunda giderse çok sevdiği Trump ile kasım ayında görüşecektir. Bu bataklığı aşmanın en kestirme yolu Şam ve Ankara ortasındaki yoldur.”

SEÇİLMİŞLERİN APAR TOPAR GÖZALTINA ALINMASI YANLIŞTIR

“Bugün demokrasimiz açısından sorun gördüğümüz bir olay yaşadık. 31 Mart’ta seçilen belediye liderleri misyondan alındıktan sonra gözaltına alındı. Suçüstü yapılmadan yahut mutlaklaşmış mahkeme kararı olmadan seçilmiş belediye liderlerinin apar topar gözaltına alınması demokrasi açısından yanlıştır. “

KAYINPEDER İSTİYOR, DAMAT MİLLETİN KASASINDAN VERİYOR

“Bir iktidar bir milletin sorunlarına bu kadar mı bigane kalır? 40 milyar dolar daha harcamaktan bahsediyorlar. Kayınpeder istiyor, damat milletin kasasından veriyor. TBMM’nin bütçe yapma hakkı da havada öylece sallanıyor. Saray’ın bütçesinde millet yok yandaş var. Batan geminin mallarını sağa sola peşkeş çekerken keman sesi ile milleti oyalamaya çalışıyorlar."



"BOTAŞ’ından THY, Eti Madeni’ne kadar elindeki kamunun varlıklarını dışarıya rehin veriyorlar, onunla da borçlanıyorlar. Bu borçları millete mi harcıyorlar, hayır. Aldıkları borçlarla kendi yandaşlarını kurtarıyorlar. Sonra da Tank Palet Fabrikası’nı Katar’a peşkeş çekiyorlar. Hem Katar ordusuna fabrikanı peşkeş çekeceksin sonra da ‘Ey Arap ligi’ diyeceksin."

"Haydarpaşa ve Sirkeci garlarını yandaşa vermek için her yolu deniyorlar. Bu beyefendiler bu mirası iç etmek istedikleri için İBB’nin ihaleye girmesini engellemeye çalışıyorlar. Haydarpaşa ve Sirkeci garları tarihimizdir, kültürümüzdür. AK Parti’nin işi başına aldıklarından beri 469 milyar dolar faiz ödendi. Millet tefecilerin eline düşmüş durumda. Senet meblağı yüzde 29 artmış. Karşılık çek de yüzde 37 artmış. Çiftçilerimiz borç yüzünden ya mahpusa ya da mezara giriyor. Devletin borcu var, her çiftçi ailesinin devletten 67 bin lira alacağı var. Çiftçiyi ve tarımı bu bataktan çıkarın. Ülkeyi uçurumdan aşağı yuvarladılar."

"Bu idarenin elinde ülkenin borcu artmış, gelirimiz azalmış. Enflasyonla ilgili aldıkları tek tedbir damadın arkadaşının TÜİK’e atanması. Elin oğlu kalkmış bize buyruk veriyorsa, bugün ABD Lideri Türkiye ile alay etmeye kalkıyorsa bunun sebebi borçlardır. Bir ülkenin barutu ekonomisidir. Suriye problemi bize ekonomiyi unutturmamalıdır. Saraylarında yaşayanlar artık milletin sesini duymuyorlar. Ülke yönetilemiyor, savruluyor."

"Biz de Suriye’deki gelişmeleri izliyoruz. Bu ülkenin Güneydoğu hududunda terör örgütlerinin cirit atmasına müsaade verilmemeli. Suriye’de inanç ortamı yaratıldıktan sonra konuk ettiğimiz Suriyelilerin de ülkelerine dönmesini sağlamamız gerekir."



"Suriye konusu, bilhassa ABD’de seçimlerin yaklaşması nedeniyle kimi bölümler tarafından farklı yorumlanıyor. Türkiye’de de tıpkı şey var. İktidar da ‘Biz kazandık’ diyor. ABD’deki basının ağzına bakmayız, milletimiz ne diyor ona bakarız. Dün dediğini bir gün sonra reddederek, yapmayarak çözülemez. Bu hususta önemli kaygılarımız var."

"Zaten gar ihalesi konusunda tüzel süreç başlamış durumda. Burada ihaleye fesat karıştırma noktasına gidebilecek uygulamaların olduğu anlaşılıyor. Milletin malını millete vermek yerine yandaşa peşkeş çekmek isteniyor."

"Suriye konusunda bir sonuca bakacağız. Terörün bu hudutlarından gelerek milletimizin canını ve malını tehdit etmesini istemiyoruz.”