Meyve tüketimini artırmanın yolları

Meyve yemek için bir güruh nedenimiz varken yememek içinde türlü bahaneler yaratabiliyoruz.Sağlığımız için son radde kıymetli olan meyveleri biraz tanıyalım:Meyveler yüksek ölçüde su lif vitamin ve mineral içeriyorlar.İçeriğinde meyve şekeri dediğimiz FRÜKTOZ ismini verdiğimiz şeker kümesi var.

Meyvelerin birçok düşük kalori içersede bu sınırsız yeneceğini manasına gelmiyor.Meyve tüketiminde glidemik indeks kavramına dikkat etmemiz gerekiyor yani kan şekerimizi yavaş yükselten ve bizi daha az acıktıran meyveleri daha yakından tanımak gerekiyor.Örneğin elma,armut,şeftali üzere meyvelerin kan şekerini yükseltme suratı üzüm, muz ve incire nazaran daha yavaş.Eğer midemizde rastgele bir sorun yoksa meyveyi kabuğuyla tüketmek posa içeriği bakımından çok değerli.Meyve suyunuda çok tercih etmiyoruz zira hem çiğneme süreci olmuyor, hem kan şekerimiz süratli yükseliyor ,hem posa alamıyoruz ve nerdeyse 1 günlük meyve muhtaçlığımızı 1 bardak meyve suyuna eş paha hesaplıyoruz.

Memleketimiz hem yaz hemde kış olmak üzere bir çok meyve çeşidini tüketebildiğimiz bir iklime sahip.Hem ekonomik hemde içerdiği yarar açısından meyveleri mevsimlerine nazaran tüketmekte yarar var.Doğa çyle bir istikrar kurmuşki yazın kaybettiğiniz potasyum kaybını yaz meyvelerinden alırken kışında sizi illetlerden koruyacak C vitaminini yeniden meyvelerden temin edebiliyoruz.Kuru meyveler dediğimiz kuru kayısı ,kuru üzüm ,kuru dut , kuru incir üzere meyveleride tercihlerimiz arasına katabiliriz.Bu meyvelerin tazelerinden farkı her devir bulabilmeniz ve kurutulmuş oldukları için sularını kaybetmiş olmaları ve size daha tatlı gelmeleridir.