Milletvekillerine Kombassan mektubu: 5 Milyar Euroluk kurtarmaya ‘hayır’ deyin

1990 ile 2000 yılları ortasında Avrupa’da gurbetçilerden milyarlarca Avro para toplayan ve Yargıtay kararlarıyla mahkum olan Kombassan (Bera) Holding ile İttifak Holding’i kurtarmayı amaçlayan yasa tasarısına reaksiyonlar sürüyor.

Kombassan mağdurlarının avukatı Acun Papakçı, 1 Kasım’da Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen 45 unsurluk kanun teklifi içinde yer alan bir süreksiz hususla mağdurların açtığı davaların iptalini öngören düzenlemeyle ilgili milletvekillerine mektup göndererek Genel Kurul’da “hayır” oyu kullanmaya çağırdı. 

Düzenlemeyle yatırımcıların bu şirketlere zorla ortak edilmekte olduğunu ve paydaşlık münasebetinin kurulmadığını sav etmelerinin de yasaklandığına dikkat çeken Papakçı, “Türkiye’de devletin iki özel hukuk bireyi ortasındaki bağlantıya taraf olduğu, yargı kararlarına karşıt tespitler yaptığı, Borçlar, Ticaret, Ceza, Bankacılık ve Sermaye Piyasası Kanun düzenlemelerini dondurduğu ve yeni bir yargılama adabı düzenlediği bir metin bugüne kadar kanunlaşmamıştır” dedi.



Düzenleme geçtiğinde bu şirketlerin paydaşlık yapısının belirsizleşeceğini, artık şirketlerin Borsa’da süreç görmesinin mümkün olmayacacağını, gerçekleşmiş ve gerçekleşecek genel şuraların tartışmalı hale geleceğini savunan Papakçı, devletin hem Avrupa’ da para yatıran mağdurlara hem de Borsa’da pay senedi alan yatırımcılara tazminat ödemek zorunda kalacağını öne sürdü.

TAZMİNAT UYARISI

İşgücü muahedeleri ile Avrupa’ya göç eden yaklaşık 250 bin Türk asıllı çalışanın dini ve ulusal hisleri sömürülerek Türkiye’ye dönme hayaliyle biriktirdikleri yaklaşık 25 milyar Avro’nun ellerinden alındığını hatırlatan Papakçı, yalnızca Kombassas’ın 1.75 milyar Avro topladığına dikkat çekti.

Mağdur edilen yatırımcılar tarafından 2003 yılından itibaren Kombassan, İttifak, Yimpaş, Jetpa üzere şirketler aleyhine davalar açıldığını ve Kombassan hakkında açılan davalarda Yargıtay’da katılaşan kararlar alındığını hatırlatan Papakçı, Yargıtay’ın bu şirketlerin yaptığının “haksız fiil” olduğuna, “taraflar ortasında sahih bir iştirak bağı kurulmadığına”, “Hisse senedi olarak verilenlerin pay senedi olmadığına ve bir piyasa kıymeti bulunmadığına” dair yüzlerce kararı olduğuna dikkat çekti. 



Anayasa  Mahkemesi’nin (AYM) bu düzenlemeyi hukuka uygun bulma imkanının olmadığına ve devlete karşı binlerce tazminat davası açılabileceğine işaret eden Papakçı, “Bugün şirketlere açılmış birkaç bin dava, on binlerce dava olarak Türkiye’ye karşı açılacaktır. Düzenlemeyle devlet Kombassan’ın tahsil ettiği 5 milyar Avro’dan fazla tazminat ödeme riski ile karşı karşıya bırakılmaktadır” ihtarında bulundu.

PAYDA YÜZDE 124’LÜK ARTIŞ

Kombassan’ı milyarlarca TL tazminat ödemekten kurtarmayı hedefleyen kanun teklifi TBMM’ye 24 Ekim’de sunuldu fakat şirketin pay kıymeti 14 Ekim’de süratle artmaya başladı ve 14 Ekim-6 Kasım tarihleri ortasında yüzde 124 üzere olağandışı bir oranda yükseliş kaydetti.

2000-2006 devrinde Sermaye Piyasası Konseyi (SPK) Lideri olarak misyon yapan Doğan Cansızlar, SPK’nin bu artışla ilgili inceleme yapması gerektiğini, kanun teklifini evvelce bilenler tarafından “bilgi suiistimali” (insider trading) kabahatinin işlenmiş olabileceğine işaret etti. 



Vazife yaptıkları periyotta SPK’nin yaptığı incelemede, Avrupa’da gurbetçilerden para toplayan Kombassan üzere 80’e yakın şirket ve binlerce mağdurun bulunduğunu tespit ettiklerini, gerekli müsaadeleri almadan para toplayan bu şirketlerin kayıtlarının sağlıklı olmadığını, her şeyin yasa dışı olduğunu ve SPK incelemelerini dayanarak göstererek dava açan mağdurların bu davaların bir kısmını kazandığını, AYM’nin 2015’te dava açma hakkının sınırlanamayacağına ait karar verdiğini hatırlatan Cansızlar, şahısların dava açma haklarının ellerinden alınmasının yanlışsız olmadığını, yalnızca isteyenlere iştirak verilmesi gerektiğini, paydaşlık verilecekse de, ortadan uzun yıllar geçtiği için, değerleme ve faiz hesaplamalarının yanlışsız yapılmasının kritik olduğunu vurguladı. 

Emre Deveci/Cumhuriyet