iltasyazilim
FD Üye
Geleceğe mail atmanızı sağlamak için hazırlanmış siteler var biliyorsunuz 10 gün sonrasına, bir ay sonrasına, bir yıl sonrasına vesaire vesaire mail atabiliyorsunuz Geleceğe mail atmak ilgi çeken bir mevzu (Gmail, Hotmail, Mynet, Yahoo gibi servislerin geleceğe mail atma imkanı vermesi iyi olurdu belki)
Şimdi 1500'lü yıllara gidin O yıllarda yaşadığınızı düşünün Birşeyler yazayım ama bu yazı 400 sene sonra okunsundiyorsunuz Ne yapacaksınız? Sizin bir mesajınız var ve bu mesajı 400 yıl sonra ilgili kişinin bulmasını istiyorsunuz
İşte Mimar Sinan'ın da böyle bir derdi var Bir mesaj bırakmak ve bu mesajı ilgili bir kimsenin bulmasını istiyor Ve Mimar Sinan bunu başarıyor Nasıl mı? Okumaya devam edin bu yazıyı
Mimar Sinan’ın (14901588) şaheserlerinden biri olan Şehzadebaşı Câmii'nin 1990'lı yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, câminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı TV'de şöyle anlatmıştı:
Câmi bahçesini çevreleyen duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler görüldü Restorasyon programında bu kemerlerin yenilenmesi de yer aldı
Biz inşaat fakültesinde teorik olarak kemerlerin nasıl inşa edildiğini öğrenmiştik, fakat taş kemer inşaası ile ilgili pratiğimiz yoktu Kemerleri nasıl restore edeceğimiz konusunda ustalarla toplantı yaptık
Sonuç olarak kemeri alttan yalayan bir tahta kalıp çakacaktık Daha sonra kemeri yavaş yavaş söküp yapım teknikleri ile ilgili notlar alacaktık ve yeniden yaparken bu notlardan faydalanacaktık
Sökmeye kemerin kilit taşından başladık Taşı yerinden çıkardığımızda hayretle iki taşın birleşme noktasında olan silindirik bir boşluğa yerleştirilmiş bir cam şişeye rastladık
Şişenin içinde dürülmüş beyaz bir kağıt vardı Şişeyi açıp kağıda baktık Osmanlıca bir şeyler yazıyordu Hemen bir uzman bulup okuttuk Bu bir mektup idi ve Mimar Sinan tarafından yazılmıştı Şunları söylüyordu:
'Bu kemeri oluşturan taşların ömrü yaklaşık 400 senedir Bu müddet zarfında bu taşlar çürümüş olacağından siz bu kemeri yenilemek isteyeceksiniz Büyük bir ihtimalle yapı teknikleri de değişeceğinden bu kemeri nasıl yeniden inşaa edeceğinizi bilemeyeceksiniz İşte bu mektubu ben size, bu kemeri nasıl inşa edeceğinizi anlatmak için yazıyorum'
Koca Sinan mektubunda böyle başladıktan sonra o kemeri inşa ettikleri taşları Anadolu’nun neresinden getirttiklerini söyleyerek izahlarına devam ediyor ve ayrıntılı bir biçimde kemerin inşaasını anlatıyordu
Bu mektup bir insanın, yaptığı işin kalıcı olması için gösterebileceği çabanın insan üstü bir örneğidir Bu mektubun ihtişamı, modern çağın insanlarının bile zorlanacağı taşın ömrünü bilmesi, yapı tekniğinin değişeceğini bilmesi, 400 sene dayanacak kağıt ve mürekkep kullanması gibi yüksek bilgi seviyesinden gelmektedir Şüphesiz bu yüksek bilgiler de o koca mimarın erişilmez özelliklerindendir Ancak erişilmesi gerçekten zor olan bu bilgilerden çok daha muhteşem olan 400 sene sonraya çözüm üreten sorumluluk duygusudur
İnşaat Mühendisinin anlattıkları bunlar Ve artık daha fazla söze gerek yok sanırım (17 Kasım 2008)
Kaynak : UzmanRehber
Şimdi 1500'lü yıllara gidin O yıllarda yaşadığınızı düşünün Birşeyler yazayım ama bu yazı 400 sene sonra okunsundiyorsunuz Ne yapacaksınız? Sizin bir mesajınız var ve bu mesajı 400 yıl sonra ilgili kişinin bulmasını istiyorsunuz
İşte Mimar Sinan'ın da böyle bir derdi var Bir mesaj bırakmak ve bu mesajı ilgili bir kimsenin bulmasını istiyor Ve Mimar Sinan bunu başarıyor Nasıl mı? Okumaya devam edin bu yazıyı
Mimar Sinan’ın (14901588) şaheserlerinden biri olan Şehzadebaşı Câmii'nin 1990'lı yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, câminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı TV'de şöyle anlatmıştı:
Câmi bahçesini çevreleyen duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler görüldü Restorasyon programında bu kemerlerin yenilenmesi de yer aldı
Biz inşaat fakültesinde teorik olarak kemerlerin nasıl inşa edildiğini öğrenmiştik, fakat taş kemer inşaası ile ilgili pratiğimiz yoktu Kemerleri nasıl restore edeceğimiz konusunda ustalarla toplantı yaptık
Sonuç olarak kemeri alttan yalayan bir tahta kalıp çakacaktık Daha sonra kemeri yavaş yavaş söküp yapım teknikleri ile ilgili notlar alacaktık ve yeniden yaparken bu notlardan faydalanacaktık
Sökmeye kemerin kilit taşından başladık Taşı yerinden çıkardığımızda hayretle iki taşın birleşme noktasında olan silindirik bir boşluğa yerleştirilmiş bir cam şişeye rastladık
Şişenin içinde dürülmüş beyaz bir kağıt vardı Şişeyi açıp kağıda baktık Osmanlıca bir şeyler yazıyordu Hemen bir uzman bulup okuttuk Bu bir mektup idi ve Mimar Sinan tarafından yazılmıştı Şunları söylüyordu:
'Bu kemeri oluşturan taşların ömrü yaklaşık 400 senedir Bu müddet zarfında bu taşlar çürümüş olacağından siz bu kemeri yenilemek isteyeceksiniz Büyük bir ihtimalle yapı teknikleri de değişeceğinden bu kemeri nasıl yeniden inşaa edeceğinizi bilemeyeceksiniz İşte bu mektubu ben size, bu kemeri nasıl inşa edeceğinizi anlatmak için yazıyorum'
Koca Sinan mektubunda böyle başladıktan sonra o kemeri inşa ettikleri taşları Anadolu’nun neresinden getirttiklerini söyleyerek izahlarına devam ediyor ve ayrıntılı bir biçimde kemerin inşaasını anlatıyordu
Bu mektup bir insanın, yaptığı işin kalıcı olması için gösterebileceği çabanın insan üstü bir örneğidir Bu mektubun ihtişamı, modern çağın insanlarının bile zorlanacağı taşın ömrünü bilmesi, yapı tekniğinin değişeceğini bilmesi, 400 sene dayanacak kağıt ve mürekkep kullanması gibi yüksek bilgi seviyesinden gelmektedir Şüphesiz bu yüksek bilgiler de o koca mimarın erişilmez özelliklerindendir Ancak erişilmesi gerçekten zor olan bu bilgilerden çok daha muhteşem olan 400 sene sonraya çözüm üreten sorumluluk duygusudur
İnşaat Mühendisinin anlattıkları bunlar Ve artık daha fazla söze gerek yok sanırım (17 Kasım 2008)
Kaynak : UzmanRehber