Mine Tozlu Sineren'den Zehra Taşkesenlioğlu'na yanıt

Sirener açıklamasında Taşkesenlioğlu'na yönelik "Yalnız merak ettiğim…neden Erzurum’un Hınıs ilçesi ? Ve milletvekilimiz bu mevzuların onunla alakalı olmadığını SPK ile görüşmem gerektiğini bana söylemek için neden beni oraya davet ettiği?" sorusunu yönetti.

Sirener'in açıklamasında toplumun da çokça merak ettiği şu sorular yer aldı:

Danışmanından ön bilgi alamamış mı? Ya da artık söylediklerini bize danışmanı telefonda da söyleyebilir ve biz oraya gitmek zorunda kalmazdık.
Peki! Ağabeyine eski SPK liderine bizim için ne demiş?

Bizi nasıl tanıtmış?

İşte Mine Tozlu Sineren'in Zehra Taşkesenlioğlu'na verdiği yanıt

"Bugün gündemde olan milletin vekili

Zehra Taşkesenlioğlu Ban’ın hakkımda kabahat duyurusunda bulunduğunu medya aracılığıyla öğrenmiş bulunmaktayım.

Günlerdir anlatmaya çalıştığım bu bahislerle ilgili Spk tarafından şirketimizin yasal talepleri konusunda çıkarılan zorluklara dayalı olarak bunun nedenlerini anlamak ve şirketimizin yapacağı işleri ayrıntılı olarak anlatabilmek için teşebbüste bulunmaktan öbür bir şey yapmış değilim. Anayasanın 48. borçlar Kanununun 26. Unsuru uyarınca küçük tasarruf sahiplerini korumak ve halka açık bir şirketin gelişimini sağlamak hedefiyle vekalet kontratı niteliğinde danışmanlık hizmeti arayışlarında bulunmam doğal karşılanmalıdır.
Bu mevzuda ulaştığım mecralarda saygın bir devlet yapısı içinde unvanlar taşıyan şahısların gösterdikleri adreslerle lehte faaliyet gösteren şirketlerde randevu ve görüşmelerimin olması hiç bir yasaya terslik taşımaz.

Bahsi geçen danışmanlık mukavelesinin kiminle alakalı olduğunu bilmemekle bir arada kontrat unsurları incelendiğinde kontrata dayalı olarak yapmayı taahhüt ettikleri mevzular bilgi ve bürokratik olarak bir güç gerektirmektedir. Esasen SPK mevzuatına bağlı şirketlere danışmanlık hizmeti veren şirketlerin daha üst ünitelerde olan diğer şirketlerle ya da şahıslarla bağlantıları ve de irtibatları ortadadır. Ve bu mukavele kabul edilmeyerek tarafımca imzalanmamıştır.
Ayrıca ismi üstünde milletin vekili olan bir kişi ile SPK liderinin kardeşi olmasına dayalı ve bu hususlarla alakalı bireylerin yönlendirmesi sonucu ulaşıp görüşmemden daha doğal ne olabilir ki?

Yalnız merak ettiğim…neden Erzurum’un Hınıs ilçesi ? Ve milletvekilimiz bu bahislerin onunla alakalı olmadığını SPK ile görüşmem gerektiğini bana söylemek için neden beni oraya davet ettiği?

Danışmanından ön bilgi alamamış mı? Ya da artık söylediklerini bize danışmanı telefonda da söyleyebilir ve biz oraya gitmek zorunda kalmazdık.
Peki! Ağabeyine eski SPK liderine bizim için ne demiş?
Bizi nasıl tanıtmış?
Ayrıca Ali Fuat beyefendi kardeşinin bu mevzuyu kendisine söylediğini bana şahsen kendi ofisinde ortak dostumuzun yanında anlatmıştı. Zehra hanım “bu mevzu SPK’yı ilgilendirir” dediyse neden bu bilgileri ağabeyine iletti?
Ali Fuat beyefendi görüşmemizde “bana aracılarla geldiniz Mine hanım “dediğinde aracı olarak bahsettiği kişi kız kardeşi değil miydi? Neden 1,5 yıldan beri görüşmediklerini söyledi. Son 1,5 yıl öncesinde görüştüklerinde neler oldu pekala?
Bu mevzular ortaya çıktığında Milletin vekili hanımefendinin Kocası bu mevzular hakkında neler söyledi ? Ve eşinin çektiği görüntüde “ikiniz para kazanacaksınız diye beni yakıyorsunuz “diyen kendisi değil mi? İkiniz dediği ikinci kişi kim sanki?
Ben bu bahisleri öğrendiğimde aslında cimer üzerinden kendisi eşi ve ağabeyi hakkında hata duyurusunda bulunmuştum.
Sayın milletin vekilinin beni şikayet etmesi yalnızca benim şikayetimle ilgili mevzuları daha evvel gündeme getirir ve hususlar daha erken aydınlanır.
Kimin kimi ne halde tanıdığının bir kıymeti olduğunu da düşünmüyorum! Burada daha kıymetli bahisler var zira.
Ayrıca şu anda milletin vekili hanımefendi kendisine yapılan haksızlığın birebirini bana yaparak beni haksız olarak suçlamaktadır. Kendisinin bana ve şirketime yapılanlarla ilgili bir bilgisi de olmayabilir. Ancak bunları o vakitler küs olduğu artık barıştığı ağabeyine ve o vakitler evli olduğu ancak artık boşanmak istediği eşine sormalıdır.
Benim yaptığım şahsıma ve şirketime yapılan haksızlık karşısında dik durarak, kurumların ismini kirleten şahıslara istediklerini vermeyerek şanlı Türk adaletine güvenmek ve adaletli ve hakkaniyetli bir formda çabama devam etmektir !
Kamu oyuna hürmetlerimle duyurulur…"
Mine Tozlu Sineren