Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

mümin olmak..

mümin olmak..

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
MÜMİN OLMAK
14üncü basamakta irşad makamına tâbî olmanın sonuçlarını daha önce yayınladığım yazılarımızda gördük Eğer bir kişi tâbî olmazsa 10 âyeti kerime gereğince dalalette kalıyordu Tâbî olduğu taktirde ise dalâletten hidayete adım atıyordu Sonunda da hidayete ermek, o kişi için Allahû Teâlâ tarafından garanti edilmiş bir hususdur Mürşidimize ulaştığımız an ruhumuz devrin imamının verdiği emirle vücudumuzu terkeder ve Allah’a doğru yola çıkar Hangi mürşide tâbî olmuşsa onun bulunduğu dergaha ulaşır Bütün dergahların bir maddi yüzü vardır, yâni bu dünyaya ait olan genel görünümü; bir de manevi yüzü vardır O yalnız kalp gözü açık olanlara Allahû Teâlâ tarafından gösterilir Sebe 20’de Allahû Teâlâ buyuruyor ki; “Kıyamet günü şeytan insanlara olan vaadini yerine getirdi Müminleri oluşturan bir tek fırka hariç bütün fırkalar şeytana kul oldular
34 SEBE20: Ve lekad saddaka aleyhim ibliysü zannehü fettebe’ûhü illâ feriykan minelmü’miniyn Şeytan insanlar üzerindeki vaadini yerine getirdi Mü’minlerden ibaret bir tek fırka hariç hepsi iblise tâbî oldular En’am153 de Allahu Tealâ buyuruyor ki ;
6 EN’AM153: Ve enne hâzâ sırâtıymüstekıymen fettebiûh, ve lâ tettebi’ûssübüle feteferreka biküm an sebiylih, zâliküm vassâküm bihî le’alleküm tettekuûn İşte bu muhakkak ki Sıratı Müstakiym’dir, ona (Sıratı Müstakiym’e) tâbî olun, ve diğer yollara tâbî olmayın ki (bütün o yollar) sizi Allah’ın yolundan ayırırlar (saptırırlar) İşte bu Allah’ın sizi bağladığı şeydir umulur ki takva sahibi olursunuz İşte bu Sıratı Mustakiymdir Sadece Sıratı Müstakiym’e tâbî olun, sakın Sıratı Müstakiym’in dışında geri kalan fırkalardan (diğer 72 fırkadan) hiç birine tâbî olmayın ki bütün fırkalar sizi Allah’ın yegane yolu olan Sıratı Müstakiym’den saptırırlar ve şeytana kul ederler
Sebe Sûresinin 20 âyeti kerimesinde Allah kurtuluşa ulaşan bir tek fırkanın ismini veriyor, «Mü’minler» En’am Sûresinin 153 âyeti kerimesinde de kurtuluşa ulaşanların vasıflarını veriyor Bunlar Sıratı Müstakiym’in üzerinde bulunanlar
6 EN’AM153: Ve enne hâzâ sırâtıymüstekıymen fettebiûh, ve lâ tettebi’ûssübüle feteferreka biküm an sebiylih, zâliküm vassâküm bihî le’alleküm tettekuûn
İşte bu muhakkak ki Sıratı Müstakim’dir, Ona (Sıratı Mustakiym’e) tâbi olun, ve diğer yollara tâbi olmayın ki (bütün o yollar) sizi Allah’ın yolundan ayırırlar (saptırırlar) İşte bu Allah’ın sizi bağladığı şeydir Umulur ki takva sahibi olursunuz
Kim mürşidine ulaşmışsa önünde diz çöküp tövbe etmişse, devrin imamı mutlaka o kişinin başının üzerinde yerini alır ve kişiye emrini bildirir, «Senin yevmiül ttalaâk’ın (Allah’a mülâki olma günün) geldi» demekle şunu söylemektedir; «Vücudu terket, ait olduğun mürşidin bulunduğu dergahın manevi kesimine ulaş»Ve ruhumuz vücudumuzdan ayrılarak oraya ulaşır ve oradan yola çıkan ruh mutlaka Allah’a ulaşacaktır İşte Nebe Sûresinin 39 âyeti kerimesinde Rabbimiz buyuruyor;
78 NEBE39: Zâlikelyevmülhakk , femen şâettehaze ilâ rabbihî meâbâ
İşte o gün (Mürşidin eli Hakk'a ulaşmak üzere öpüldüğü ve ona tâbî olunduğu gün) Hakk günüdür Dileyen (Allah'a ulaşmayı dileyen) kişi kendisini Rabb’ine ulaştıran (yolu, Sıratı Müstakiym’i) yol ittihaz eder (edinir) (Allah'a ulaşan kişiye Allah) meab (sığınak, melce) olur
Bütün insanlar kalplerinde küfür kelimesiyle ve kalpleri mühürlü olarak doğarlarHiç kimse küfrü sonradan kazanmaz Bu küfür kelimesinden kurtulunduğu gün mürşide ulaşıldığı gündür
45CASİYE23: Efere’eyte menittehaze ilâhehü hevâhü ve edallehullahü alâ ilmin ve hateme alâ sem’ıhî ve kalbihî ve ce’ale alâ basarihî gışâveh, femen yehdiyhi min ba’dillâh, efelâ tezekkerûn
Hevalarını (nefslerini) kendilerine ilâh edinenleri görmedin mi (habibim), Allah onları bir ilim üzere dalâlette bırakır, onların kalplerindeki sem'i (işitme) hassasını ve kalplerini (kalpteki idrak hassasını) mühürler ve onların kalplerindeki basar (görme) hassasının üzerine gışavet (isimli bir perde) çeker Öyleyse (artık) Allah’tan sonra kim bu kişiyi hidayete erdirebilir? Halâ düşünmez misiniz?
Casiye Sûresinin 23 âyeti kerimesinde mührün varlığını görüyoruz “Habibim o nefslerini kendilerine ilah edinenleri görüyorsun Niçin ilâh ediniyorlar? Nefslerine tâbi oldukları için Mürşidlerine tâbi olmadıkları cihetle “Allah onları dalalette bırakmıştır diyor Allahû Teâlâ Âyeti kerime’nin bundan sonrası, “Onların kalpleri mühürlüdür Sözünün anlamı mürşidlerine tâbî olmayanlar, dalâlette olanlar, onların hepsinin kalpleri mühürlüdür “Onların kalplerindeki semi isimli işitme hassası o da mühürlüdür Onların kalplerindeki basar isimli görme hassasınında üzerinde gışavet adlı bir perde vardır diyor Allahû Teâlâ Kimdir bu mühürlü kalplerin sahipleri? Bakara Sûresinin 6 ve 7 âyetleri cevap veriyor
2 BAKARA 6: İnnellezine keferu sevaün aleyhim e enzertehü em lem tünzirhüm lâ yü’minûn
Onlar muhakkak ki kâfirdirler Onları ikaz etsen de, etmesen de (onlar için) eşittir (birdir) Îmân etmezlerMümin olmazlar
2 BAKARA 7: Hatemallahü alâ kulûbihim ve alâ sem’ıhim ve alâ ebsârihim gışâveh, ve lehüm azâbün azim
Allah onların kalpleri üzerine (kalplerindeki rahmet kapısının üzerine) ve (kalplerindeki) işitme (sem’i) hassasının üzerine mühür vurdu (mühürledi) (Ve kalplerindeki) görme (basar) hassasının üzerine GIŞAVET (adlı) bir perde (çekti) Onlar için azîm (büyük) bir azap (var)
Allah «Habibim sen o kafirlere söylesen de, söylemesen de birdir, onlar mü’min olmazlar Onların, kafirlerin kalpleri mühürlüdür» diyor «Onlar mümin olmazlar» Eğer tâbî olsalardı ne olacaktı? Allahû Teâlâ kalplerinin mührünü açacak, kalpteki küfür kelimesini alacak, kalbin içine îmânı yazacaktı Kim dalâletteyse o kişinin Allahû Teâlâ mutlaka kâfir olduğunu ve cehenneme gideceğini açık bir şekilde ifade ediyor İşte Nisa 167, 168, 169 ;
4 NİSA167: İnnelleziyne keferû ve saddû an sebiylillâhi kad dallû dalâlen ba’iydâ
Onlar ki küfür üzeredirler ve Allah'ın yolundan saptırırlar (kendileri de Allah'ın yolunda değillerdir) Andolsun ki onlar uzak bir dalâlet içindedirler (mürşidlerine ulaşmamış ve yola girmemiş oldukları için)
4 NİSA168: İnnelleziyne keferû ve zalemû lem yekünillâhü liyagfirelehüm ve lâ liyehdiyehüm tariykaâ
Muhakkak ki onlar küfür üzeredirler ve zalimdirler (başkalarını da mürşide ulaşmaktan menedip saptırdıkları için) Allah onlara asla mağfiret etmez (günahlarını sevaba çevirmez) ve yola (Allah'a ulaştıran yola, Sıratı Mustakim'e) ulaştırmaz
4 NİSA169: İllâ tariyka cehenneme hâlidiyne fiyhâ ebedâ, ve kâne zâlike alallahi yesiyrâ
Sadece cehennem yoluna ulaştırır Onlar orada ebediyyen kalacaklardır Ve bu Allah için kolaydır
Allahû Teâlâ buyuruyor ki, «Onlar ki kâfirlerdir Kendileri Allah’ın Sıratı Müstakiym üzerinde değillerdir Başkalarını da Allah’ın yolundan saptırırlar Allah’ın yoluna girmekten men ederler İşte onlar uzak bir dalâlet içinde olan kâfirlerdir Kısaca bütün kâfirler dalâlettedir» İkisinin de ortak özelliği mürşide tâbî olmamak, devam ediyor “Onlar ki kâfirlerdir, muhakkak ki onlar kâfirdir ve zalimdirler Başkalarını da Allah’ın yolundan men ettikleri için onlara zulmediyorlar, kurtuluşlarına mani oluyorlar Allah onlara asla mağfiret etmez, onların günahlarını sevaba çevirmez Eğer mürşidlerine tâbî olsalardı ne olacaktı? Furkan Sûresinin 70 âyeti kerimesi gereğince bütün günahları sevaba çevrilecekti Allah onları asla Sıratı Müstakiym’e, Tariki Müstakiym’e ulaştırmaz Allah onları sadece cehennem yoluna ulaştırır Onlar orada ebediyyen kalacaklardır İşte küfür kavramınında, dalâlet kavramının da beraberce geçtiği, Nisa Sûresinin 167, 168, 169 âyetleri bu insanların her ikisininde aynı kategoride olduğunu ve gidecekleri yerin cehennem olduğunu kesinleştiriyor Allahû Teâlâ’nın Kur’anı Kerim’de kâfir dediği insanlar Allah’a inanmayanlar değildir Allah’a inanmayan kâfirdir, inanan mü’mindir, bu sözü tamamen bidattır, yanlıştır Allahû Teâlâ «Kalbinde kimin küfür yazılıysa» İfadesini kullanıyor Küfür kelimesinin sahibi olan kişi küfrün sahibi yani kâfirdir Onların büyük bir kısmı Allah’a inanıyorlar ama inanmaları onları kâfir olmaktan kurtaramıyor, cehennemden de kurtaramıyor Şeytan insanları öyle tuzağına düşürmüş ki kurtuluşları yok 14 basamak için Allahû Teâlâ Vel Asr Sûresinde şöyle buyurmaktadır;
103 VEL ASR 1: Vel’asri
Asra (zamana) yemin ederim
103 VEL ASR 2 : İnnel’insâne lefiy husrin
Muhakkak ki insanlar hüsrandadırlar
103 VEL ASR3 : İllelleziyne âmenû ve amilûssâlihâti ve tevâsav bilhakkı ve tevâsav bissabr
Ama âmenû olanlar (ilk 7 basamağı aşanlar) hariç ve amilüssalihat (nefs tezkiyesi) yapanlar (ikinci 7 basamağı aşanlar) hariç ve (Allah'a ruhen ulaşıp) Hakk’ı tavsiye edenler (üçüncü 7 basamağı aşanlar) hariç ve sabrı tavsiye edenler (dördüncü 7 basamağı aşanlar) hariç
14 basamağa ulaşıp da mürşidlerine tâbî olanlar nefs tezkiyesine başlarlar Onlar da hariç, onlar da Allah’ın mutlaka cennetine girecekler Nefs Tezkiyesine başladıkları için girecekler, mü’min oldukları için girecekler, dalâletten kurtuldukları için girecekler Eğer dalâlette kalsalardı, gördük ki dalâlette gidecekleri yer cehennemdi 7 grub âyeti kerime dalâlette olanların cehenneme gideceğini söylüyor Kâfir olanların cehenneme gideceğini ise 10’dan fazla âyeti kerime söylüyor
 
858,468Konular
981,193Mesajlar
29,541Kullanıcılar
osmanımSon üye
Üst Alt