iltasyazilim
FD Üye
Her gün dinin bir emrini tenkit ederek, sorgulayarak, Müslümanları dinimizden soğutmaya çalışıyorlar Bir kimse ölünce amel defteri kapanmaz Yani ona sevap gönderilmezse sevap alamaz Gönderen olursa alır Bir hadisi şerifte buyuruldu ki:
(Bir mümin vefat edince her ameli kesilir Yalnız üç amelinin sevabı, amel defterine yazılmaya devam eder Bunlar, sadakai cariyelerinin, faydalı kitaplarının ve salih çocuklarının kendisi için ettikleri dua ve istiğfarların sevaplarıdır) Ebuşşeyh
Bu hadisi şerif amel defterinin kapanmadığını gösteriyor Burada bildirilen üç amel nedir?
Sadakai cariye, devam eden hayır hasenat demektir Cami, çeşme yol yapmak, ağaç dikmek, mektep yapmak, su kanalları yapmak gibi, insanlara faydası dokunan bütün işlerdir Bunlar ise sayılmayacak kadar çoktur
Faydalı eser bırakmak, dinimize dünyamıza faydalı olan her eser buna dahildir Fıkıh kitabı, tefsir kitabı, ilmihal kitabı, tıp kitabı, fizik, kimya kitabı faydalı kitaplardandır Kasetler, CD'ler, filmler faydalı olmak şartı ile hepsi sadakai cariye hükmündedir Faydalı bir radyo, faydalı televizyon, faydalı gazete, faydalı dergi, faydalı bir internet sitesi gibi her çeşit yayın, sadakai cariyeye dahildir
Salih çocukların duası ve istiğfarları, birer sadakai cariyedir Yani ana babanın defterine hep sevap yazılmasına sebep olurlar Çocuklar, ölmüş ana babaları için, kurban keserse, Fatiha okursa, sadaka verirse, yemek yedirirse, yahut dua ederse ana babasının günahları affolur, amel defterlerine sevap yazılır Mesela İbrahim aleyhisselam (Ey Rabbimiz, Kıyamette hesaba çekildiği gün, beni, anababamı ve bütün müminleri mağfiret et) diye dua etmiştir (İbrahim 41)
Bu âyeti kerimede bir müminin duası ile diğer müminlerin günahları affediliyor ki, böyle dua edilmesi emredilmiştir Duanın fazileti hakkındaki hadisi şeriflerden birkaçı şöyledir:
(Dua, ibadettir) Tirmizi, Nesai
(Ölmüş anababan için dua ve istiğfar et!) İbni Mace
(Dirilerin de ölülere hediyesi, onlar için dua ve istiğfar etmektir) Deylemi
(Defnedilen kardeşiniz, şimdi sorguya çekiliyor, ona dua edin!) Ebu Davud
(Cenaze namazında, üç saf cemaat bulunan mümin, Cennete girer) Tirmizi
(Kırk müslüman, bir müminin cenazesinde bulunup onun affı için dua ederlerse, duaları kabul olur) Müslim
Ölü için dua edilir, Kuranı kerim okunur, sadaka verilir Sadece onlar için namaz kılınmaz ve oruç tutulmaz fakat bunların sevapları bağışlanır Tahtavi haşiyesinde buyuruluyor ki:
(Bir kimsenin, kaza edemediği namazlarının iskatının yapılması için bütün âlimlerin sözbirliği vardır Namazın iskatı olmaz demek çok yanlıştır Çünkü bu hususta mezheplerin icmaı vardır Nesair17deki hadisi şerifte (Bir kimse, başkası yerine oruç tutamaz ve namaz kılamaz Ama onun orucu ve namazı için fakir doyurur) buyuruldu) s356
Nimeti İslam'daki bu hadisi şerif, Dürerde de mevcuttur
Oruç, namaz, sadaka ve diğer ibadetlerin sevabını başkalarına bağışlamak caizdir (Hidaye)
Tatarhaniyye fetva kitabında (Sadaka veren kimse, sevabının bütün müminlere verilmesi için niyet ederse, kendi sevabından hiç azalmadan, bütün müminlere de sevabı erişir Ehli sünnet mezhebi böyledir) buyuruldu (Reddül Muhtar)
Ölüye sevap günah yazılması
Ölenin ameli kesilir Ama iyi veya kötü çığır açanların ve sadaki cariye bırakanların ameli kesilmez Hadisi şeriflerde buyuruldu ki:
(Dinimizde iyi bir çığır açana, bunun sevabı ile bununla amel edenlerin sevabı verilir, o çığırda o yolda gidenlerin sevabından da hiçbir şey eksilmez Dinimizde kötü bir çığır açana da, bunun günahı ile, bununla amel edenlerin günahı verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey eksilmez) Müslim
(İyi işe vesile olan, hayatında da, öldükten sonra da o işi yapanlar kadar sevap kazanır Kötü işe ön ayak olana da, bu iş terk edilinceye kadar, bunun günahı yazılır) Taberani
(Mümin öldükten sonra, yedi amelinin sevabı kabrinde de defterine yazılır Bunlar: İlim öğretmek, çeşme yapmak, su kuyusu kazmak, meyve ağacı dikmek, cami yaptırmak, Mushaf bırakmak, Ölümden sonra kendine istiğfar edecek salih evlat bırakmak) Ebu Davud
(Anası babası vefat ettikten sonra onlar namına hac edene Cehennemden azatlık yazılır ve onların ecrinden bir noksanlık olmadan tam bir hac sevabı verilir) Beyheki
Kur'anı kerimde de bu husus bildirilmiştir: İnsanları saptıranlar, kendi günahlarını yüklendikleri gibi saptırdıkları kimselerin günahlarından bir kısmını da yüklenirler (Nahl 25)
Yukarıdaki ifadelerden anlaşıldığı gibi, ölenlerin ameli kesildiği halde, sağlığında iyi veya kötü bir eser bırakanların amelleri kesilmiyor Salih evlat bırakanların da kesilmiyor Salih evlat ana babasına dua eder, onlar için sadaka verir, kurban keser Bu sevaplar ölen kişinin amel defterine yazılır Hiç kimsesi olmayan günahkâr ölülerin halleri zordur Bir hadisi şerifte buyuruldu ki:
(Ölünün mezardaki hali, imdat diye bağıran, denize düşmüş kimseye benzer Boğulurken, kendisini kurtaracak birini beklediği gibi, ölü de, ana babasından, kardeşinden, arkadaşından gelecek bir duayı gözler Ona bir dua gelince, dünyaya ve dünyada olanların hepsine kavuşmaktan daha çok sevinir Allahü teâlâ, yaşayanların duaları sebebi ile, ölülere dağlar gibi çok rahmet verir Dirilerin, ölülere hediyesi, onlar için dua ve istiğfar etmektir) Deylemi
Bu durumları iyi bilen Mazheri Cânı Cânân hazretleri, bir kabrin yanına oturmuştu (Bu mezarda Cehennem ateşi var Hadisi şerifte (Kendisi için veya başka müslüman için 70 bin kelimei tevhid okuyanın günahları affolur) buyuruluyor Ruhuna (Hatmi tehlil) sevabı bağışlayacağım İnşallah affolur) buyurdu Hatmi tehlilin sevabını bağışladıktan sonra, (Elhamdülillah bu günahkâr kadın, Kelimei tehlil sayesinde azaptan kurtuldu) buyurdu (Makamatı Mazheriyye)
Hiç kimse, işlediği kötülüğün günahını başkasına veremez Fakat mümin ibadetlerinin sevabını ölü diri herkese hediye edebilir Kendi sevabından da hiç eksilme olmaz (Hidaye)
Müslüman ölüler için dua etmek, Kur'an okumak çok faydalıdır Bir hadisi şerifte, (Ölülerinize Müslüman ölülere Yasin okuyun) buyuruldu (İAhmed)
Enes bin Malik hazretleri bildirir: Bir cenaze kötülenince Resuli ekrem, (O cezayı hak etti) buyurdu Başka bir cenazeyi de övdüler, (Ona da iyilik vacip oldu Bunu övdünüz Cenneti, ötekini kötülendiniz Cehennemi hak etti Sizler yeryüzünde Allah'ın şahitlerisiniz) buyurdu (Buhari) Sizler demek, salihlerdir Fasıklar, gayri Müslimler Allah'ın şahitleri değildir Onların sözleri ile bir kimse Cenneti veya Cehennemi hak etmez Salihlerin şahitliği Allah indinde makbuldür
Bu da, ümmeti Muhammedin üstünlüğünü gösterir Bir âyet meali:
(Siz en hayırlı ümmetsiniz) Ali İmran 110
(Bir mümin vefat edince her ameli kesilir Yalnız üç amelinin sevabı, amel defterine yazılmaya devam eder Bunlar, sadakai cariyelerinin, faydalı kitaplarının ve salih çocuklarının kendisi için ettikleri dua ve istiğfarların sevaplarıdır) Ebuşşeyh
Bu hadisi şerif amel defterinin kapanmadığını gösteriyor Burada bildirilen üç amel nedir?
Sadakai cariye, devam eden hayır hasenat demektir Cami, çeşme yol yapmak, ağaç dikmek, mektep yapmak, su kanalları yapmak gibi, insanlara faydası dokunan bütün işlerdir Bunlar ise sayılmayacak kadar çoktur
Faydalı eser bırakmak, dinimize dünyamıza faydalı olan her eser buna dahildir Fıkıh kitabı, tefsir kitabı, ilmihal kitabı, tıp kitabı, fizik, kimya kitabı faydalı kitaplardandır Kasetler, CD'ler, filmler faydalı olmak şartı ile hepsi sadakai cariye hükmündedir Faydalı bir radyo, faydalı televizyon, faydalı gazete, faydalı dergi, faydalı bir internet sitesi gibi her çeşit yayın, sadakai cariyeye dahildir
Salih çocukların duası ve istiğfarları, birer sadakai cariyedir Yani ana babanın defterine hep sevap yazılmasına sebep olurlar Çocuklar, ölmüş ana babaları için, kurban keserse, Fatiha okursa, sadaka verirse, yemek yedirirse, yahut dua ederse ana babasının günahları affolur, amel defterlerine sevap yazılır Mesela İbrahim aleyhisselam (Ey Rabbimiz, Kıyamette hesaba çekildiği gün, beni, anababamı ve bütün müminleri mağfiret et) diye dua etmiştir (İbrahim 41)
Bu âyeti kerimede bir müminin duası ile diğer müminlerin günahları affediliyor ki, böyle dua edilmesi emredilmiştir Duanın fazileti hakkındaki hadisi şeriflerden birkaçı şöyledir:
(Dua, ibadettir) Tirmizi, Nesai
(Ölmüş anababan için dua ve istiğfar et!) İbni Mace
(Dirilerin de ölülere hediyesi, onlar için dua ve istiğfar etmektir) Deylemi
(Defnedilen kardeşiniz, şimdi sorguya çekiliyor, ona dua edin!) Ebu Davud
(Cenaze namazında, üç saf cemaat bulunan mümin, Cennete girer) Tirmizi
(Kırk müslüman, bir müminin cenazesinde bulunup onun affı için dua ederlerse, duaları kabul olur) Müslim
Ölü için dua edilir, Kuranı kerim okunur, sadaka verilir Sadece onlar için namaz kılınmaz ve oruç tutulmaz fakat bunların sevapları bağışlanır Tahtavi haşiyesinde buyuruluyor ki:
(Bir kimsenin, kaza edemediği namazlarının iskatının yapılması için bütün âlimlerin sözbirliği vardır Namazın iskatı olmaz demek çok yanlıştır Çünkü bu hususta mezheplerin icmaı vardır Nesair17deki hadisi şerifte (Bir kimse, başkası yerine oruç tutamaz ve namaz kılamaz Ama onun orucu ve namazı için fakir doyurur) buyuruldu) s356
Nimeti İslam'daki bu hadisi şerif, Dürerde de mevcuttur
Oruç, namaz, sadaka ve diğer ibadetlerin sevabını başkalarına bağışlamak caizdir (Hidaye)
Tatarhaniyye fetva kitabında (Sadaka veren kimse, sevabının bütün müminlere verilmesi için niyet ederse, kendi sevabından hiç azalmadan, bütün müminlere de sevabı erişir Ehli sünnet mezhebi böyledir) buyuruldu (Reddül Muhtar)
Ölüye sevap günah yazılması
Ölenin ameli kesilir Ama iyi veya kötü çığır açanların ve sadaki cariye bırakanların ameli kesilmez Hadisi şeriflerde buyuruldu ki:
(Dinimizde iyi bir çığır açana, bunun sevabı ile bununla amel edenlerin sevabı verilir, o çığırda o yolda gidenlerin sevabından da hiçbir şey eksilmez Dinimizde kötü bir çığır açana da, bunun günahı ile, bununla amel edenlerin günahı verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey eksilmez) Müslim
(İyi işe vesile olan, hayatında da, öldükten sonra da o işi yapanlar kadar sevap kazanır Kötü işe ön ayak olana da, bu iş terk edilinceye kadar, bunun günahı yazılır) Taberani
(Mümin öldükten sonra, yedi amelinin sevabı kabrinde de defterine yazılır Bunlar: İlim öğretmek, çeşme yapmak, su kuyusu kazmak, meyve ağacı dikmek, cami yaptırmak, Mushaf bırakmak, Ölümden sonra kendine istiğfar edecek salih evlat bırakmak) Ebu Davud
(Anası babası vefat ettikten sonra onlar namına hac edene Cehennemden azatlık yazılır ve onların ecrinden bir noksanlık olmadan tam bir hac sevabı verilir) Beyheki
Kur'anı kerimde de bu husus bildirilmiştir: İnsanları saptıranlar, kendi günahlarını yüklendikleri gibi saptırdıkları kimselerin günahlarından bir kısmını da yüklenirler (Nahl 25)
Yukarıdaki ifadelerden anlaşıldığı gibi, ölenlerin ameli kesildiği halde, sağlığında iyi veya kötü bir eser bırakanların amelleri kesilmiyor Salih evlat bırakanların da kesilmiyor Salih evlat ana babasına dua eder, onlar için sadaka verir, kurban keser Bu sevaplar ölen kişinin amel defterine yazılır Hiç kimsesi olmayan günahkâr ölülerin halleri zordur Bir hadisi şerifte buyuruldu ki:
(Ölünün mezardaki hali, imdat diye bağıran, denize düşmüş kimseye benzer Boğulurken, kendisini kurtaracak birini beklediği gibi, ölü de, ana babasından, kardeşinden, arkadaşından gelecek bir duayı gözler Ona bir dua gelince, dünyaya ve dünyada olanların hepsine kavuşmaktan daha çok sevinir Allahü teâlâ, yaşayanların duaları sebebi ile, ölülere dağlar gibi çok rahmet verir Dirilerin, ölülere hediyesi, onlar için dua ve istiğfar etmektir) Deylemi
Bu durumları iyi bilen Mazheri Cânı Cânân hazretleri, bir kabrin yanına oturmuştu (Bu mezarda Cehennem ateşi var Hadisi şerifte (Kendisi için veya başka müslüman için 70 bin kelimei tevhid okuyanın günahları affolur) buyuruluyor Ruhuna (Hatmi tehlil) sevabı bağışlayacağım İnşallah affolur) buyurdu Hatmi tehlilin sevabını bağışladıktan sonra, (Elhamdülillah bu günahkâr kadın, Kelimei tehlil sayesinde azaptan kurtuldu) buyurdu (Makamatı Mazheriyye)
Hiç kimse, işlediği kötülüğün günahını başkasına veremez Fakat mümin ibadetlerinin sevabını ölü diri herkese hediye edebilir Kendi sevabından da hiç eksilme olmaz (Hidaye)
Müslüman ölüler için dua etmek, Kur'an okumak çok faydalıdır Bir hadisi şerifte, (Ölülerinize Müslüman ölülere Yasin okuyun) buyuruldu (İAhmed)
Enes bin Malik hazretleri bildirir: Bir cenaze kötülenince Resuli ekrem, (O cezayı hak etti) buyurdu Başka bir cenazeyi de övdüler, (Ona da iyilik vacip oldu Bunu övdünüz Cenneti, ötekini kötülendiniz Cehennemi hak etti Sizler yeryüzünde Allah'ın şahitlerisiniz) buyurdu (Buhari) Sizler demek, salihlerdir Fasıklar, gayri Müslimler Allah'ın şahitleri değildir Onların sözleri ile bir kimse Cenneti veya Cehennemi hak etmez Salihlerin şahitliği Allah indinde makbuldür
Bu da, ümmeti Muhammedin üstünlüğünü gösterir Bir âyet meali:
(Siz en hayırlı ümmetsiniz) Ali İmran 110