Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Mumya Hakkında - Mumyalama Nasıl Yapılır

Mumya Hakkında - Mumyalama Nasıl Yapılır
0
87

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
85
Puan
48
F-D Coin
0
Mumya nasıl yapılır,
Mumyalama işlemi,
Mumya Hakkında Bilgi

Kokmaktan ve curumekten koruyabilmek, bozulmaksızın yuzyıllarca saklayabilmek icin ozel eczalarla muamele edilen ve ozel yerlerde (lahid) saklanan cesetlere verilen ad Bu usulu eski Mısırlılar icat etmişler ve onlar uygulamışlardır Mısırlılar, insan oldukten sonra ruhunun yaşadığına ve o ruhun kendi vucudunu aradığına inandıklarından, mumya yapımına onem vermişlerdir Bu sebeple, eski Mısır Firavunlarının uc bin yıllık mumyaları, daha yeni mezara konmuş gibi bulunmuştur

Mumyacılık Tarihi
Tarihci Herodotos, Mısır'da bulunduğu sırada (Mo 450) uc ayrı tipte mumyalama gorduğunu yazar Daha sonra Hellenistik devir tarihcisi Diodoros ve Romalı tarihci Strabon'da mumyacılıkla ilgili, kısmen doğru ve işe yarar bilgiler vermektedir Bu kaynaklara gore mumyacılıkta kullanılan başlıca malzeme bitumen (zift, asfalt) dir Fakat son araştırmalar gosterdi ki iş bununla bitmiyor Mumyacılıkta kullanılan ecza ve kimyasal karışımları analiz etmek zannedildiğin den cok daha karmaşık bir iştir Tarihte mumyayı hic yapmayanlar olduğu gibi, az veya cok mumya yapan sayısız uluslar yaşamıştır Diğer kultur cevrelerinde de gorul mekle beraber mumyasozunun hemen aklımıza Mısır'ı getirmesi sebepsiz değildir Mısır'da bu sanatın otuz asırlık bir tarihi vardır Pek cok arkeolog Mısırlılara mumyanın mucidi, bu tekniğin eşsiz ustaları olarak bakarlar Gercekten de gunumuze kalabilmiş mumyaların pek coğu ve en eskileri Mısır uygarlığının miraslarıdır Eski Mısır halkı, ilk zamanlarda, olulerini cıplak olarak derin olmayan cukurların icine, doğruca kuma gomuyorlardı Kum mezar icinde sıcak ve kuru hava cesedi atmosfer etkilerinden koruyor, boylece curume ve bozulma (decomposition) kendiliğinden onlenmiş oluyordu Doğanın koruduğu bu cesetler, kuşkusuz zaman zaman mezar hırsızları ve defineciler tarafından acıldığı icin tahribat onlenemiyordu Daha sonraları olum sonrasındaki dunyada kişinin kullanacağı eşya ve yiyecekleri icine koyabilmek icin daha buyuk mezar yapıları inşa edilmeye başlandı Taş ve ahşap olan bu yapılar, tabii ola rak, dış etkileri onleyemediğinden ceset havayla doğrudan temastaydı ve bozulma kacınılmazdı Mezar odasının iyi korunamayışı herhalde cesedi koruma fikrini vermiş olmalı ki, cesedi yapay yontemlerle korumak icin yollar aranmaya başlandı En eski mumyaların coğunluğu kral ailesine ait cesetlere uygulanmıştır Zamanla halk, en alt sınıflar ve gucu yeten herkes mumya yaptırmaya başladı Daha 4 Sulale Devrinde (MO 2613 2494) vucudun ic organları boşaltılıp, bunlar topluca Kanopus kupuadı verilen kaplara konuluyordu (bu kupler Kanopus'da yapıldığı icin arkeoloji yayınına bu adla gecmiştir) İc organları boşaltılan vucut, sodyum karbonat, sodyum bikarbonat, demir tuzu, kalsiyum ve silikon karışımı tuzlardan ibaret olan natron ve curumuş mur otu, cok ceşitli aromatikler, palmiye yağı ve bazı baharatlarla dolduruluyordu Bu karışıma tarcın, levanta ve gunluk (buhur) katıldığını ileri surenler de vardır 17 Sulale (MO 15671320) den once yapılan mumyalar ozensiz işcilik yuzunden curumuş, tahrip olmuştur Muhtemelen bu tarihten sonra beyin de kafatasının icinden cıkarılmaya başlan mıştı 1720 Sulaleler arası donem (MO 15671085) ait Tep şehri nekropolunde bulunan pek cok firavun mumyası zengin bilgiler vermektedir 21 Sulale (MO 1085935) zamanında mumyacılık sanatı zirveye ulaşmıştır Bu en parlak donemin mumyalama işlemini CE Smith şoyle anlatır: Devrin tahnitcileri, karın boşluğu icinde ki organları vucudun sol boğur kısmını yararak boşaltıyorlardı Beyin de burun deliklerinden, ozel aletler sokularak boşaltılıyordu Boşaltılan organlar bu defa, vucuttan ayirilip Kanopus kupune konmuyor, fakat dort parca halinde paketlenip tekrar vucut boşluğundaki yerlerine konuyor Her organ, miğde, ciğer, bobrek ve barsaklar ayrı paketler halinde sarılıp şahin tanrı Horus'un cocukları; İsis, Neit, Neptis ve Selkis figurinleriyle birlikte tekrar vucut icindeki eski yerlerine iade ediliyordu Balmumu veya kilden yapılmış olan bu ilahlar, uyanış gunune kadar organlara bekcilik ediyor Kalp, heyecan ve duyguların toplandığı merkez olarak yerinden cıkartılmazdı Sanduka icine yatırılan cesetin yanına ayrıca gunluk eşyalarından birkacı ve bazı dini metinler de bırakılmaktadır Boğurde acılmış olan yarık balmumu veya ****lden bir sembolik gozle kapatılırdı Vucuda daha canlı bir gorunum vermek uzere deri altına camur doldurulur, şekli duzeltilir ve goz deliklerine yapma gozler yerleştirilirdi Olu artık her şeyiyle yeni bir hayata hazırdır Tahnit edilmiş vucut okr boyası ile (erkekler kırmızı ve kadınlar sarı renk) olmak uzere boyanır bundan sonra uzun ve zor bir iş olan bandajla maya gecilirdi Vucut tepeden tırnağa bez şeritlerle sarıldıktan sonra mumyalama işlemi sona erer, bundan sonra mumya bir sandukaya yatırılırdı İnsan vucuduna benzeyen sanduka karton, ahşap, taş hatta altından yapılırdı İşi biten mumya sandukası muhurlenir, ustune unvan ve adı yazılı olarak olunun ailesine teslim edilirdi Mumyaların coğu mezar odasında dik (hayatta olduğu gibi) dururdu Firavun mumya ları ise bir piramit icindeki taş lahitlere yatırılıyor du Boylece yuce firavunun ruhsuz bedeni kotu niyetli kişilerin ulaşamıyacağı kadar karmaşık ve tehlikeli bir sistemin bir koşesine saklanıyordu, olum gununden mezara kadar suren mumyalama işlemi 70 gun alırdı Mumyalama işlemi, 20 30 Sulaleler arası donemde (MO 935730) tam uygulanırken, 26 Sulale (MO 664525) doneminde bazı eksiklerle ve biraz da dikkatsizce uygulanmıştır; yuz uzerine artık yapay gozler konmaz, ic organlar eski yerlerine değil, fakat paket halinde iki bacak arasına yahut da Kanopus kupune yerleştirilirdi Gec devirlerde, pitolemayoslar (MO 33230) doneminde mumyalama işleminde natron yerine recine kullanılmaya başlanmıştır Artık erimiş haldeki recine boğur yarığı ve burun deliklerinden butun vucuda akıtılıyordu Zamanla herşey daha da dikkatsizce yapılmaya başlan dı, dış gorunuş ve sargılar onem kazandı Roma cağında sanduka uzerine cizilen cehre renkli ve oluye cok benzeyen gercekci bir portre sanatına sahne oluyordu Mısır'da insandan başka, Apis okuzu, kedi, şahin ve timsah gibi kutsal hayvanların da mumyalandığı goruluyor, bu adet Romalılarda da vardır Mumyacılık, Mısır'da MO 3 Yuzyılda yay gınlığını kaybeder fakat, Hristiyan Koptlar kaba da olsa MS 640 yılındaki Arap istilasına kadar bu geleneği surdururler Hristiyanlık ilk yıllarında mumyacılığa cok onem vermiş fakat, zamanla bu işin dini bir anlamı kalmadığını anlamaya başlanmış olacakki tamamen vazgecilmiştir Bu donemde mumya yapılsa bile sanduka icine sahte (oyuncak) bir mumya konuyor ve sanduka ustune olunun sağlığındaki resmi ciziliyor, kısacası asıl iş ressamlara duşuyordu Mısır mumyacılığı pek yoğun bir bilgi yığınının esrarını saklaması bakımından uzun sure arkeoloji, kimya, farmakoloji, anatomi ve nekroloji bilimlerini meşgul etmiştir Bu işlemde kullanılan bir kısım ecza kimya bilimi tarafından hala bilinemiyor Mumyaları histolojik acıdan inceleyen Ruffer M A (1921) ve Sandison A T (1963) onemli bilgiler elde ettiler Mumyalar pek cok yonden incelenirken sandukanın kapağı acılıyor, sargılar cozuluyor ve bu arada pek cok tahribat (elde olmadan) yapılıyordu Mumyaların esrarına ilk guclu ışığı tutan Sir Grafton Elliot Smith (18711937) dir O, mumyaları tıp biliminin ışığı altında inceleyen bir fizikci olarak calışmış, bu iş icin X ışınlarını kullanmıştır Boylece, mumya sandukasının kapağını bile kaldırmadan, mumyanın rontgen filmi cekiliyor, iskelet yapısı, cinsiyeti ve olu eşyaları hakkında cok zengin bilgiler elde etmek mumkun oluyor du X ışınlarının keşfinin hemen ertesinde WMF Petrie bazı mumyaların ayak ve bacak radyografilerini cekti, daha 1937 de başlayan bu yaklaşım bugun butun hızıyla surmektedir Mumya Mısır'a ozgu bir gelenek değildir; cok uzaklarda, Asya'nın ucsuz bucaksız doğasında yaşayan gocebeler de mumya yapmışlardır Tarihci Herodotos Karadenizin kuzeyinde oturan iskitlerin olu gomme adetlerini şoyle anlatır: Bir İskit başbuğunun olumunden sonra, hemen bulunduğu yerde dortkoşe bir cukur acılırdı Bu arada olunun karnı kesilir ve ic organları boşaltıldıktan sonra boşluk, karışık dovulen bir cok bitki ceşitleri ve bazı kokulu ağac tohumlarıyla doldurulup dikilir Sonra cesedin her yanı ince bir kum tabakasıyla kaplanırdı Mumyalanan ceset daha sonra altın, gumuş veya deri suslerle kaplı bir sandukaya eşyaları ve susleriyle birlikte yerleştirilip, mezara indirilirdi Bu gele nek MO 5 yuzyılda geniş Avrasya coğrafyasında yaygın olmalı ki yazarın dikkatini ceken bir gozlem olarak yazılarında yer alır Bozkırdaki Turk topluluklarının inancına gore, olumden sonraki hayat, tekrar (Batı'daki bir yerde) yaşanacaktı, bu ikinci hayatveya obur dunyainancı onların olulerini tahnit etmelerine sebep oluyordu Hunlar olulerini belirli zamanlarda, ozellikle ilk ve sonbahar aylarında gommekteydiler (Bu, belirli mevsimde gomme geleneği Gokturklerde MS 7 yuzyıla kadar surmuştur) Ayrıca buyuk kurganların inşası da uzun bir zamanı gerektiriyordu Sonuc olarak olu mezara konuncaya kadar ve mezar otesi hayat icin cesedi korumak bir zorunluluk halindeydi Bu işlem yalnızca Beyler icin yapılıyor halktan kişilerse genellikle hemen gomuluyordu Bugun Ortaasya kurganlarından cıkartılan mum yaların coğu Leningrad Hermitaj Muzesi'nde teşhir edilmektedir Bu mumyalar bilim adamlar tarafından farklı tarihlenmektedir; arkeolog Ru denko MO 5 Yuzyıl, Chirchman MO 43 yuzyıla, tarihlerle E D Philips ve A İnan tarafından MO 3 Yuzyıla tarihlenir Bu mumya ların antropolojik incelenmesiyle beyaz ırka mensup oldukları, ayrıca mezar eşyalarının stilistik incelenmesinden Turklerin ataları olduğu sonucuna varılmaktadır Şibe (Altay Dağları)'de bulunan cesetlerin ic organları ve beyni boşaltılmış, 2 numaralı Pazırık (Altay Dağları) kurganın daki erkek ve kadın vucutlarında, boyun arka kısmı sivri bir madeni kalemle acılmış delikten beyin boşaltılmış ve boşalan kafatası icine kokulu otlar, kozalak ve toprak doldurulmuştur Aynı vucudun ceşitli kısımlarında curumeyi onlemede kullanılan, sıvı halinde bir ilac zerkedildiği kabul ediliyor Bu eczanın niteliğini şimdilik bilemiyoruz Buyuk ihtimalle kaynamış tuz olabilir Bazen cesetlerde adaleler cıkartılmış olup boşluklar at kılı veya sırımla dikilmiştir Anadolu'da, Selcuklu donemine ait bazı mumya kalıntılarının gorulmesi bu geleneğin uzunca bir sure yaşadığını gosteriyor Iran ve Anadolu'daki bazı kumbetlerin esas mekanından başka bir de yer altında, toprak seviyesinin altında bir oda daha vardır ki bu mekana mum yalıkveya grekceden gecme kripta(Krupton: gizli, saklı) adını veriyoruz Anadolu'da mumya lığı olan pek cok kumbet arasında Kemah'taki Mengucuk Cazi, Kayseri Melik Gazi, Erzurum' da Cifte Minareli Kumbedi, Seyitgazi Eyvan Turbe ve Afyon Kureyş Baba Kumbetlerini sayabiliriz Kemah'taki kumbetin mumyalığında gercekten mumyalanmış bir ceset bulunmuştur Diğerlerinde de iskelet halinde ele gecen buluntular vardır, islam dini olunun alayişsiz bir torenle doğrudan toprağa acılan bir mezara gomulmesini emreder En iyi mezar en cabuk kaybolanıdırana fikriyle ozetlenen islamın mezar anlayışı mumyacılığa, mezar binasına ve benzeri olunun cismani varlığını hatırlatacak her şeye karşıdır Selcuklular Musluman olmalarına rağmen Sultan, komutan ve beyleri icin mumya yapmışlardır Gercekte dini inanclarıyla celişir gibi gorunen bu gelenek cok eski bir alışkanlığın bir hatırası ve seckin kişilere duyulan saygının bir belirtisi olarak bir sure daha yaşamıştır Olum kultunun insanın ic dunyasında başlıca yeri tuttuğu cağlarda mumyalama bu duşuncenin ayrılmayan bir parcası olarak gerekliydi Dinler tarihi acısından mumyacılık geleneği ruhun olmezliği, ikinci dunyagibi kavramların bir sonucudur ve bedenin diriliş gunune kadar bozulmadan korunmasını amaclar Anlaşıldığına gore mumyacılık dunyanın farklı bolgelerinde insanoğlunun bulduğu bir teknik ve sanat olarak uzun sure yaşamıştır İnsan oldukten sonra ruhunun yaşadığına ve o ruhun kendi vucudunu aradığına inandıkları icin mumya yapılmıştır Vucudunu bulamayan ruh fezada perişan bir şekilde dolaşmak zorunda kalacaktır Ruhla vucudu birleştirmek icin serveti ve gucu olan her insan mumyalanıyordu Mumyayla uzun yıllar ilgilenen arkeologların paylaştığı genel kanı bu Ancak, şeklinden cok az şey kaybederek gunu muze kadar gelebilen, oluyu uzun yolculuğunda koruyan bu tekniğin kimyasal sırrı nedir?
Bir cok yonu hala karanlıkta, hala bilinemiyor, belki hicbir zaman bilinemiyecek

Netten alıntı
 

Similar threads

Mumya nasıl yapılır, Mumyalama işlemi, Mumya Hakkında Veri Kokmaktan ve çürümekten koruyabilmek, bozulmaksızın yüzyıllarca saklayabilmek için özel eczalarla muamele edilen ve özel yerlerde (lâhid) saklanan cesetlere verilen isim Bu usulü eski Mısırlılar icat etmişler ve onlar...
Cevaplar
0
Görüntüleme
186
Mumyalama hakkında bilgi Mumyalama Nedir 1 Olunun vucudu şarap ve baharatla yıkanmak suretiyle, tum parcalar curumeden kaldırılır Mumyalamayı yapan ilk once uzun bir cengel kullanarak cok dikkatli bir şekilde beyni cıkartır Sonra karından derince bir şekilde iceriye doğru keserler ve ic...
Cevaplar
0
Görüntüleme
116
Mumyalama nedir Mumyalama nasıl yapılır Eski Mısırlılar oldukten sonra, dunya varoldugu muddetce tekrar hayata geleceklerine inanırlardi İnsan ruhunun ilelebet yasaması icin bu yontemi uygulamıslardır Onlara gore bu yontem vucudu geri dondurmektedir Eski Mısırlılar bu sekilde olenin...
Cevaplar
0
Görüntüleme
197
mumyalama nedir,mumyalama teknikleri,mumya ne demek, mumya nasıl yapılır, ilk mumyayı kimler yaptı Mumyalama nasıl yapılır? Mumya olmuş bir kimsenin vucudunun cok uzun sure hic bozulmaksızın muhafaza edilebilen haline denilir Mumya Arapca kokenli bir kelimedir ve “bal mumu ya da katranla...
Cevaplar
0
Görüntüleme
174
mumyalama nedir,mumyalama teknikleri,mumya ne demek, mumya nasıl yapılır, birincil mumyayı kimler yaptı Mumyalama nasıl yapılır? Mumya ölmüş bir kimsenin vücudunun çok uzun süre hiç bozulmaksızın muhafaza edilebilen haline denilir Mumya Arapça kökenli bir kelimedir ve “bal mumu ya da...
Cevaplar
0
Görüntüleme
62
858,475Konular
981,251Mesajlar
29,551Kullanıcılar
Üst Alt