Karar yazarı Mustafa Karaalioğlu, Türkiye'nin Dolar'a ve Euro'ya en yüksek faiz ödeyen bir-iki ülkeden biri olduğunu belirterek, "Meselemiz yalnızca sayı düzeltmekse önemli bir performans olduğunu inkar edemeyiz. Yalnızca son günlerde ABD Doları’nın 7 liraya ulaşmaması için verilen çaba inanılmazdır. Kamu bankaları toplamda ne kadar yüz milyon Dolar bozdurup bunu sağladılar -sadece bir gün için 300 milyon Dolar bilgisi sızmıştı, o hariç- bilemiyoruz fakat çabamız lisanlara destan sürüyor.
Dolar birkaç saniye 7’yi görüyor sonra 6.99’a dönüyor. Muazzam değil mi? Yarın virüs izolasyonu kalktığında bütün dünyaya bu en zayıf anımızda bile taarruzlar karşısında yıkılmadığımızı ilan için daha yeterli bir öykü olabilir mi? Maliyeti varmış ne gam!" diye yazdı.
Karaalioğlu, iktisat idaresinin her atağında sonra borç faizinin biraz daha arttığına işaret ettiği yazısında, "Bu zeka dolu atılımlar ve ödediğimiz ağır maliyetler sonunda kuru tutmayı başardığımız nokta da ortada! Ya hem paranız ve prestijiniz vardır ya da paranız yoksa itibarınız…
İktisadın gerçekleri ne yaparsanız yapın bir yerden kafayı kaldırıyor. Mesela, salgında ilan edilen planların, iki yıldır krizden çıkmak için tekraren tekrarlanan kredi teklifi ya da kredi faizi yapılandırma veya da kredi erteleme paketlerinin devamıdır. Ekonomiyi faizden kurtarmak için en çok sloganın atıldığı devirde virüslü vürüssüz paketlerin hepsi gidip daha fazla faize dayanıyor. " sözlerini kullandı.
Yazının tamamı için tıklayın...