iltasyazilim
FD Üye
Namaz, beden boyutu itibariyle, ruhun nûrunun artması ya da halogramik mikrodalga bedenin enerjisinin yükselmesi içindir!
Bilinçli de yapılsa, bilinçsiz de yapılsa bu yönüyle hâsılası alınır ve terk edilmesi, kişinin ruh boyutunda çok şeyler kaybetmesine yol açar
Ruh, ölümötesi yaşamda kullanacağı tüm nûrunu yâni enerjisini bu dünyada zikir, namaz gibi çalışmalarla beyinden alır!
Öbür âlemde beyin beyin olmadığı için, orada ibadet de yapılmaz, gereksiz olur!
Burada kılınmayan namazın, yapılmayan zikrin orada telâfi edilmesi muhâldir!
Bu yüzden oraya gidenler, daima, “keşke dünyaya geri dönsek deyip dururlar
Bir üst mertebeye ait namazlar ikâme edilmese dahi, bu yüzden beden namazının kılınması kişinin geleceği dolayısıyla zorunludur!
Ve kişi hangi mertebede olursa olsun, nasıl bedenin gereği için yenilip içiliyorsa, ruh bedenin ihtiyacı içinde zikrin yapılması ve namazın kılınması mecbûrîdir
Gelelim mi'râc olması yönüne
“Namaz, müminin mi'râc ıdır hadisi şerifi namazla mi'râc yapılabileceğini göstermektedir
Mi'râc bizim tarafımızdan ancak namazla gerçekleşeceğine göre, namaz nedir?
Bildiğimiz bedenle devam edilen mi?
Yoksa, şuur boyutunda yaşanılan bir hâl mi?
İşte burada bahsedilen namaz, “kılınan bir namaz değil, “ikâme olunan, “vüstâ orta namazdır ki; beden boyutuyla madde boyutu ile Vâhidiyet âlemi arasında tam orta noktada yâni şuurun kendisinin beden ve ruh olmadığını farkettiği ancak TEK'lik noktasında da kendini henüz bulamadığı; bu ikisinin ortasındaki noktada daha doğrusu tam ortada ikâme edilen “orta namazdır, “Salâtı Vüstâ !
Şuur, beşer, birim olmadığını farketmiştir; var olanın TEK olduğunu farketmiştir; TEK'in dışında hiçbir şey olmadığını farketmiştir; ancak ne var ki, hâlâ birimsel bir şuur olarak TEK'e yönelik bir halde, “Onu seyretme durumundadır
Ve bu hâliyle “Orta Namazı ikâme etmededir
Hak vâkî olur, fâni helâk olur, ölümün hakikatı tahakkuk edip, birimsel şuur “Aklı Evvel hâline dönüşür ise
Varlıkta “Bâkî Allah'tır hükmü zâhir olur ise
“Dur!Rabbin namazdadır sırrı âşikâr olur ise
Yüce Zât, ilminde, tüm mertebelerde kendi esmâsını seyreder ise
Seyreden ve seyredilen ve seyr TEK'e rücû eder ise
“Dâimî Namaz tahakkuk tahakkuk etmiş olur ki;
BÂKÎ ALLAH'tır!
NOT : Alıntıdır Yazının tamamını Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız okuyabilirsiniz
Bilinçli de yapılsa, bilinçsiz de yapılsa bu yönüyle hâsılası alınır ve terk edilmesi, kişinin ruh boyutunda çok şeyler kaybetmesine yol açar
Ruh, ölümötesi yaşamda kullanacağı tüm nûrunu yâni enerjisini bu dünyada zikir, namaz gibi çalışmalarla beyinden alır!
Öbür âlemde beyin beyin olmadığı için, orada ibadet de yapılmaz, gereksiz olur!
Burada kılınmayan namazın, yapılmayan zikrin orada telâfi edilmesi muhâldir!
Bu yüzden oraya gidenler, daima, “keşke dünyaya geri dönsek deyip dururlar
Bir üst mertebeye ait namazlar ikâme edilmese dahi, bu yüzden beden namazının kılınması kişinin geleceği dolayısıyla zorunludur!
Ve kişi hangi mertebede olursa olsun, nasıl bedenin gereği için yenilip içiliyorsa, ruh bedenin ihtiyacı içinde zikrin yapılması ve namazın kılınması mecbûrîdir
Gelelim mi'râc olması yönüne
“Namaz, müminin mi'râc ıdır hadisi şerifi namazla mi'râc yapılabileceğini göstermektedir
Mi'râc bizim tarafımızdan ancak namazla gerçekleşeceğine göre, namaz nedir?
Bildiğimiz bedenle devam edilen mi?
Yoksa, şuur boyutunda yaşanılan bir hâl mi?
İşte burada bahsedilen namaz, “kılınan bir namaz değil, “ikâme olunan, “vüstâ orta namazdır ki; beden boyutuyla madde boyutu ile Vâhidiyet âlemi arasında tam orta noktada yâni şuurun kendisinin beden ve ruh olmadığını farkettiği ancak TEK'lik noktasında da kendini henüz bulamadığı; bu ikisinin ortasındaki noktada daha doğrusu tam ortada ikâme edilen “orta namazdır, “Salâtı Vüstâ !
Şuur, beşer, birim olmadığını farketmiştir; var olanın TEK olduğunu farketmiştir; TEK'in dışında hiçbir şey olmadığını farketmiştir; ancak ne var ki, hâlâ birimsel bir şuur olarak TEK'e yönelik bir halde, “Onu seyretme durumundadır
Ve bu hâliyle “Orta Namazı ikâme etmededir
Hak vâkî olur, fâni helâk olur, ölümün hakikatı tahakkuk edip, birimsel şuur “Aklı Evvel hâline dönüşür ise
Varlıkta “Bâkî Allah'tır hükmü zâhir olur ise
“Dur!Rabbin namazdadır sırrı âşikâr olur ise
Yüce Zât, ilminde, tüm mertebelerde kendi esmâsını seyreder ise
Seyreden ve seyredilen ve seyr TEK'e rücû eder ise
“Dâimî Namaz tahakkuk tahakkuk etmiş olur ki;
BÂKÎ ALLAH'tır!
NOT : Alıntıdır Yazının tamamını Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız okuyabilirsiniz