Ustad Naili (o1666) yazdığı nefis gazellerinden birine şoyle başlıyor:
Saki, furUğı meyden rUyında tab goster
Germiyyeti hayadan hurşidi ab goster
Aşağı yukarı şoyle demeye gelir: Ey saki! Guzelliğinin şarap gibi sarhoş eden aydınlığını yuzune bir ışık olarak yansıt (veya yakıcı bir ateş gibi yanağına yansıt) da guneş, hayanın hararetinden dolayı bir su (ter damlası) gormuş olsun
Sufilerin sembollerle dolu dunyasında sıradan soyleyişlerle alelade hayat hallerini anlatarak derin ruh meseleleri anlatılabilir, felsefi cozumlemeler yapılabilir Yukarıdaki beyitte Naili ustat da boyle yapıyor ve on kadar kelimeyle bir yığın meseleye cozum getiriyor Ona gore sevgilinin yanağı, guneşin hem ışık, hem de sıcaklığını taşır Bu durumda yanağın uzerinde gosterdiği su damlacığı o ateşi sondurme maksadını guduyor olacaktır Cunku aradaki ateş ortadan kalkınca, aşık da sevgiliye ulaşmaya yol bulur Aradaki ateşin sonmesi sevgilinin aşık ile arasında yururlukte olan utanma ve hayayı bir kenara bırakması demektir ki bu durumda aşık ile maşuk yekvucut olur (vuslat); ikilik ortadan kalkar birlik başlar Seven ile sevilenin bu yolla buluşmasına sufiler fena (aşıkın sevgilide yok olması)derler Fena ise her iki manada da aşkın sonlandığı nokta sayılır
Ustat, beyitteki kelimeleri sıralarken soz konusu ettiği su damlacığını sevgilinin yanağı yanında aşıkın gozunde de duşundurecek şekilde duzenlemiştir Bu durumda anlam bir kat daha guzelleşir Sevgilinin guneş yuzune bakan aşıkın gozunden hemen yaş gelivermesi (cunku guneşe bakanın gozu yaşarır), sevgiliyi ne derece cok sevdiğine işarettir Aşık, eğer sevgiliyi gorunce ağlaması gelmiyorsa aşkında hakikat sırrı yoktur Bu yuzden aşıklar sevgiliyi gorunce başlarını yere eğer, yuzlerine bakamazlar Baksalar yanaklarındaki guneş parlaklığı gozlerini alır ve her şeyi sevgili olarak gormeye başlar, onun nurunda boğulurlar
Beytin ikinci dizesindeki hurşidekelimesi Naili anının elyazması nushalarından birinde hurşidibiciminde yer almıştır Bu durumda beytin anlamı bambaşka bir şekle girer ve şoyle demek olur: Ey saki! Guzelliğinin şarap gibi sarhoş eden aydınlığını yuzunde bir ışık olarak yansıt (veya yakıcı bir ateş gibi yanağına yansıt) da utanma hararetinden dolayı guneşi bir su halinde goster (yani guneş sendeki aşk parlaklığının, aşk ateşinin karşısında
hayasından su gibi erisin)
Saki, furUğı meyden rUyında tab goster
Germiyyeti hayadan hurşidi ab goster
Aşağı yukarı şoyle demeye gelir: Ey saki! Guzelliğinin şarap gibi sarhoş eden aydınlığını yuzune bir ışık olarak yansıt (veya yakıcı bir ateş gibi yanağına yansıt) da guneş, hayanın hararetinden dolayı bir su (ter damlası) gormuş olsun
Sufilerin sembollerle dolu dunyasında sıradan soyleyişlerle alelade hayat hallerini anlatarak derin ruh meseleleri anlatılabilir, felsefi cozumlemeler yapılabilir Yukarıdaki beyitte Naili ustat da boyle yapıyor ve on kadar kelimeyle bir yığın meseleye cozum getiriyor Ona gore sevgilinin yanağı, guneşin hem ışık, hem de sıcaklığını taşır Bu durumda yanağın uzerinde gosterdiği su damlacığı o ateşi sondurme maksadını guduyor olacaktır Cunku aradaki ateş ortadan kalkınca, aşık da sevgiliye ulaşmaya yol bulur Aradaki ateşin sonmesi sevgilinin aşık ile arasında yururlukte olan utanma ve hayayı bir kenara bırakması demektir ki bu durumda aşık ile maşuk yekvucut olur (vuslat); ikilik ortadan kalkar birlik başlar Seven ile sevilenin bu yolla buluşmasına sufiler fena (aşıkın sevgilide yok olması)derler Fena ise her iki manada da aşkın sonlandığı nokta sayılır
Ustat, beyitteki kelimeleri sıralarken soz konusu ettiği su damlacığını sevgilinin yanağı yanında aşıkın gozunde de duşundurecek şekilde duzenlemiştir Bu durumda anlam bir kat daha guzelleşir Sevgilinin guneş yuzune bakan aşıkın gozunden hemen yaş gelivermesi (cunku guneşe bakanın gozu yaşarır), sevgiliyi ne derece cok sevdiğine işarettir Aşık, eğer sevgiliyi gorunce ağlaması gelmiyorsa aşkında hakikat sırrı yoktur Bu yuzden aşıklar sevgiliyi gorunce başlarını yere eğer, yuzlerine bakamazlar Baksalar yanaklarındaki guneş parlaklığı gozlerini alır ve her şeyi sevgili olarak gormeye başlar, onun nurunda boğulurlar
Beytin ikinci dizesindeki hurşidekelimesi Naili anının elyazması nushalarından birinde hurşidibiciminde yer almıştır Bu durumda beytin anlamı bambaşka bir şekle girer ve şoyle demek olur: Ey saki! Guzelliğinin şarap gibi sarhoş eden aydınlığını yuzunde bir ışık olarak yansıt (veya yakıcı bir ateş gibi yanağına yansıt) da utanma hararetinden dolayı guneşi bir su halinde goster (yani guneş sendeki aşk parlaklığının, aşk ateşinin karşısında
hayasından su gibi erisin)