Nazmi Ziya Guran
Doğum 1881 İstanbul
Olum 1937 İstanbul
Meslek Ressam, sanatcı
Nazmi Ziya Guran, Turk ressam ve sanat eğitmeni
YAŞAMI
1881 yılında İstanbul ’da doğan sanatcı, 1914 kuşağı ressamlarındandır Fatih Sultan Mehmet ’in hocası Molla Guraninin soyundan gelmektedir İlk olarak hocası Ali Rıza ’dan dersler alan sanatcı, bu mesleğin guzelliğini ve soyluluğunu anlatırken hocası hakkında, ‘ ’Ben ondan hicbir hocanın tesiri altında kalmamayı oğrendim Yine onun tesiridir ki, cok guzel bir resim gorduğumde ondan korkunc bir şey gormuş gibi kacardım ’ ’ diyerek kendi uslubunu geliştirmeye calıştığını anlatmaktadır Daha sonra 1901 yılında Mulkiyei Mektebi Şahane ’den mezun olan Guran, daha sonra Sanayi Nefise Mektebine girerek resim alanında eğitim almaya başlamıştır Burada SValeri ’nin oğrencisi olmuştur 1908 yılında Paris ’e giderek once Julian Akademisi ’nde daha sonra FCormon atolyesinde calışmıştır 1914 yılında yurda geri donmuş ve mezun olduğu okul Sanayi Nefise ’de yoneticilik ve resim oğretmenliği yapmıştır
SANAT USLUBU
Nazmi Ziya Guran İzlenimcilik (empresyonizm) akımının Turkiye ’deki ilk temsilcisi olmuştur Sanatcı hicbir kimsenin etkisi altında kalmadan kendi tarzında oluşturduğu resimleriyle bir ilke imza atmıştır Etkilendiği tek şeyin ‘ ’doğa ’ ’ olduğunu ifade ederken, bunda haklılık payı buyuktur Cunku omru boyunca yılmadan resmettiği calışmalarında boğaz ve halic manzaraları, doğa gorunumleri kendine buyuk bir yer edinmiştir Bu alandaki tutkusunu sanatcı şoyle ifade etmektedir; ‘ ’Tabiat karşısında beni en ziyade heyecana getiren şey hayat ve hayatiyet ifade eden şeylerdir Bunlar; kadın, ağac, deniz, cicek, guneş, guneş ve yine guneş ’tir ’ ’Omru boyunca acık hava ressamlığına kendini adamış olan sanatcı, izlenimci akıma bağlı kalmış yalnız bunu kendine ozgu uslubu ile ortaya koymuştur Modernliğe karşı cıkmış, modernliği ‘ ’anlaşılmazlık ’ ’ olarak nitelendirmiş olsa da kendi cağdaşları arasında da modernliği yakalamış bir sanatcıdırManzara ve naturmort turlerine yepyeni bir goruş ve teknikle yaklaşarak, figurleri de resmine dahil etmiştir Renkleri birbirine karıştırmadan, izyon tekniğiyle oldukca dikkatli neredeyse guneşin saat başı değişen hareketlerini bize gostermiştir Mavi, yeşil ve morlarda toplanan soğuk; sarı, kırmızı ve turuncuda toplanan sıcak renkleri bir şekilde tuvaline yansıtmaktadırSanatın halk icin olduğunu savunmaktadır Taklit etmeye karşıdır
Doğum 1881 İstanbul
Olum 1937 İstanbul
Meslek Ressam, sanatcı
Nazmi Ziya Guran, Turk ressam ve sanat eğitmeni
YAŞAMI
1881 yılında İstanbul ’da doğan sanatcı, 1914 kuşağı ressamlarındandır Fatih Sultan Mehmet ’in hocası Molla Guraninin soyundan gelmektedir İlk olarak hocası Ali Rıza ’dan dersler alan sanatcı, bu mesleğin guzelliğini ve soyluluğunu anlatırken hocası hakkında, ‘ ’Ben ondan hicbir hocanın tesiri altında kalmamayı oğrendim Yine onun tesiridir ki, cok guzel bir resim gorduğumde ondan korkunc bir şey gormuş gibi kacardım ’ ’ diyerek kendi uslubunu geliştirmeye calıştığını anlatmaktadır Daha sonra 1901 yılında Mulkiyei Mektebi Şahane ’den mezun olan Guran, daha sonra Sanayi Nefise Mektebine girerek resim alanında eğitim almaya başlamıştır Burada SValeri ’nin oğrencisi olmuştur 1908 yılında Paris ’e giderek once Julian Akademisi ’nde daha sonra FCormon atolyesinde calışmıştır 1914 yılında yurda geri donmuş ve mezun olduğu okul Sanayi Nefise ’de yoneticilik ve resim oğretmenliği yapmıştır
SANAT USLUBU
Nazmi Ziya Guran İzlenimcilik (empresyonizm) akımının Turkiye ’deki ilk temsilcisi olmuştur Sanatcı hicbir kimsenin etkisi altında kalmadan kendi tarzında oluşturduğu resimleriyle bir ilke imza atmıştır Etkilendiği tek şeyin ‘ ’doğa ’ ’ olduğunu ifade ederken, bunda haklılık payı buyuktur Cunku omru boyunca yılmadan resmettiği calışmalarında boğaz ve halic manzaraları, doğa gorunumleri kendine buyuk bir yer edinmiştir Bu alandaki tutkusunu sanatcı şoyle ifade etmektedir; ‘ ’Tabiat karşısında beni en ziyade heyecana getiren şey hayat ve hayatiyet ifade eden şeylerdir Bunlar; kadın, ağac, deniz, cicek, guneş, guneş ve yine guneş ’tir ’ ’Omru boyunca acık hava ressamlığına kendini adamış olan sanatcı, izlenimci akıma bağlı kalmış yalnız bunu kendine ozgu uslubu ile ortaya koymuştur Modernliğe karşı cıkmış, modernliği ‘ ’anlaşılmazlık ’ ’ olarak nitelendirmiş olsa da kendi cağdaşları arasında da modernliği yakalamış bir sanatcıdırManzara ve naturmort turlerine yepyeni bir goruş ve teknikle yaklaşarak, figurleri de resmine dahil etmiştir Renkleri birbirine karıştırmadan, izyon tekniğiyle oldukca dikkatli neredeyse guneşin saat başı değişen hareketlerini bize gostermiştir Mavi, yeşil ve morlarda toplanan soğuk; sarı, kırmızı ve turuncuda toplanan sıcak renkleri bir şekilde tuvaline yansıtmaktadırSanatın halk icin olduğunu savunmaktadır Taklit etmeye karşıdır