iltasyazilim
FD Üye
Mal seninmülk seninbuyuran sensin, Hükmünü, apaçık duyuran sensin, Yaratan yaşatan doyuran sensin, Yine de kulların, şeytana tâbî;
Ne kadar da sabırlısınYâ Rabbî
Kur'ân'a cür'et var, göz göre göre, Ayaklar altında, örf, âdet, töre, ''islam'' türetmişiz, herkese göre; Olmuşuz para, pul, putlara tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Cezâ ve mükâfat, Kur'ân'da çok net, Kimsede ne korku ne de bir gayret Sanki bize değil, cehennem cennet; Olmuşuz fal, büyü, cinlere tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Dünyayı boğarken, zulmün tekeli, Terâziyi tutan, eller lekeli çatıları basmış, cehâlet seli; Olmuşuz bir kara vicdâna tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Ya Rabbî
O ''kâlû belâ'' yı unuttuk çoktan, işret soframızda, kuş sütü noksan Kimin umûrunda; ''mâide doksan''; Olmuşuz ''hayyamcı'' fırkaya tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Fakirdik ve lâkin, haddi bilirdik, Secdede hamd ile, vecde gelirdik üç kuruş gördükçe, sanki delirdik; Kıldık her güzeli, çirkine tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Delik deşik olmuş, âhlak yasası, Sülüklerle dolmuş, devrân kasası Mahşermiş mîzanmış kimin tasası; Artık rüşvet bile, rüşvete tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Yüz yüze ikrâmda, sahte bir yarış, Dostun arkasından, diller bir karış Lâfta kalmış sevgi, saygı ve barış; Olmuşuz selâmsız bir nesle tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Bir yanda milyonlar, aç, sefil bekler, Bir deri bir kemik, üryân bebekler, Bir yanda el bebek, kaniş köpekler; Olmuşuz bencil bir nesle tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Denizler kokuşmuş, dağlar yanmada, Bacalar, göklere zehir sunmada, Dünya can çekişir; son savunmada; Nîmete nâmertçe, açmışız harbi;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Herşeyi uydurduk, hâşâ kitaba, Haram ve helâli, koyduk bir kaba; çorbamıza bile, karıştı ribâ, Sana ve Resûl'e, açmışız harbi;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Alışmış dilimiz, fitne tadına, islâm zulmedermiş, güyâ kadına Yalan söylüyoruz, Kur'ân adına; Yüce kelâmına, açmışız harbi;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Nasıl da bastırmış küfrân sisleri, Kaybolmuş Nebî'nin, nûrlu izleri Bunca belâ uyarmıyor bizleri; Olmuşuz kör, sağır bir nesle tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Anlatmaya, dilde lisan yetmiyor, Utancından, durdu kalem gitmiyor, Ne yapsak da, bizde kusur bitmiyor; Olmuşuz bir kere isyâna tâbî;
Kurtar bizi kurtar bizi Yâ Rabbî
Ne kadar da sabırlısınYâ Rabbî
Kur'ân'a cür'et var, göz göre göre, Ayaklar altında, örf, âdet, töre, ''islam'' türetmişiz, herkese göre; Olmuşuz para, pul, putlara tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Cezâ ve mükâfat, Kur'ân'da çok net, Kimsede ne korku ne de bir gayret Sanki bize değil, cehennem cennet; Olmuşuz fal, büyü, cinlere tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Dünyayı boğarken, zulmün tekeli, Terâziyi tutan, eller lekeli çatıları basmış, cehâlet seli; Olmuşuz bir kara vicdâna tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Ya Rabbî
O ''kâlû belâ'' yı unuttuk çoktan, işret soframızda, kuş sütü noksan Kimin umûrunda; ''mâide doksan''; Olmuşuz ''hayyamcı'' fırkaya tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Fakirdik ve lâkin, haddi bilirdik, Secdede hamd ile, vecde gelirdik üç kuruş gördükçe, sanki delirdik; Kıldık her güzeli, çirkine tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Delik deşik olmuş, âhlak yasası, Sülüklerle dolmuş, devrân kasası Mahşermiş mîzanmış kimin tasası; Artık rüşvet bile, rüşvete tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Yüz yüze ikrâmda, sahte bir yarış, Dostun arkasından, diller bir karış Lâfta kalmış sevgi, saygı ve barış; Olmuşuz selâmsız bir nesle tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Bir yanda milyonlar, aç, sefil bekler, Bir deri bir kemik, üryân bebekler, Bir yanda el bebek, kaniş köpekler; Olmuşuz bencil bir nesle tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Denizler kokuşmuş, dağlar yanmada, Bacalar, göklere zehir sunmada, Dünya can çekişir; son savunmada; Nîmete nâmertçe, açmışız harbi;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Herşeyi uydurduk, hâşâ kitaba, Haram ve helâli, koyduk bir kaba; çorbamıza bile, karıştı ribâ, Sana ve Resûl'e, açmışız harbi;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Alışmış dilimiz, fitne tadına, islâm zulmedermiş, güyâ kadına Yalan söylüyoruz, Kur'ân adına; Yüce kelâmına, açmışız harbi;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Nasıl da bastırmış küfrân sisleri, Kaybolmuş Nebî'nin, nûrlu izleri Bunca belâ uyarmıyor bizleri; Olmuşuz kör, sağır bir nesle tâbî;
Ne kadar da sabırlısın Yâ Rabbî
Anlatmaya, dilde lisan yetmiyor, Utancından, durdu kalem gitmiyor, Ne yapsak da, bizde kusur bitmiyor; Olmuşuz bir kere isyâna tâbî;
Kurtar bizi kurtar bizi Yâ Rabbî