Neşet Günal Hayatı ve Eserleri Hakkında Bilgi

Neşet Günal
Doğum 1923 Nevşehir
Ölümü 2002
Meslek Akademisyen, ressam
Neşet Günal; Türk artist ve öğretim üyesi

YAŞAMSAL
EĞİTİM VE ÇALIŞMA YAŞAMSAL

1923 yılında Nevşehir ’de doğmuştur 19301939 yıllarında ilk ve orta öğrenimini tamamlamış ardındaki Nevşehir Belediyesi ’nin vermiş olduğu burs ile İstanbul Devlet Hoş Sanatlar Akademisi Fotoğraf Bölümü ’ne girmiştir Figüratif çalışmalarına daha öğrencilik yıllarında başlayan Günal, bu dönem de bambaşka işlerde yaparak Ses Tiyatrosu ’nun dekorlarını üstlenmiş ve duvar ilanı çalışmaları da yapmıştır başlangıçta Nurullah Berk ve Sabri Berkel ’in daha ardından ise Leopold Levy ’nin öğrencisi olmuş, 1946 yılında Akademiden mezun olmuştur



ÇALIŞMA YAŞAMSAL

1948 yılında devlet bursu ile eğitim için Paris ’e giden sanatkâr, burada fresk ve duvar fotoğraf eğitimi almış olup Andre Lhote ve Fernand Leger ’le resim çalışmaları yapmıştır 1954 yılında yurda dönen sanatkâr, mezun olduğu okulda asistan olarak göreve başlamıştır 1963 yılında devlet bursu ile her yerde Paris ’e gitmiş bu sefer vitray ve Gobelin resimsel halı teknikleri ile ilgili çalışmalarda bulunmuştur 1 sene kaldıktan sonradan akademide atölye hocalığı yapmaya başlamış ve ağır ağır birim başkanı olacak değin yükselmiştir Sanatkâr fazla sayıda bireysel sergiler düzenlemiş bunun yanında karma sergilere de katılmış, çok sayıda ödüller almıştır


SANAT ÜSLUBU VE BAŞLICA ESERLERİ
Sanatçının Paris ’te kaldığı süre dahilinde edindiği eğitimin izlerini figürleri ele alış tarzında okumak mümkündür Hocası Leger ’den etkilendiği açık açık görülür Bu tesir çizgisellik ve elbut işleyişinde bariz olmakla birlikte hocasının biçimsel anlatım yönlerini geleneksel Doğu sanatlarının özellikleriyle bütünleştirmeye çalışmış hemen hemen Doğu sanatının üslupçu ve akla yatkın yanlarını özümseyerek resimlerinin esas konusunu insan figürü yapmış olduğu görülmektedir Anadolu insanını ve çevresini konu edinen çalışmalarında ikili, üçlü yoksa topluluk insan gruplarını anıtsal bir figür anlayışı ile toplumsal gerçekleri yansıttığı biçimde işlemeye özen gösteren sanatçının çevre, figürü güçlendiren bir öğe olarak karşımıza çıkar Sanatçının anlatımcı tavrı en çok figürlerin yüz ifadelerinde, el ve ayaklarındaki deformasyonlarda kendini gösterir Sanatçı resimlerinde desene oldukça siklet vermektedir Yaşadığı toplumun insan manzaralarını resminin birinci konusu olarak seçmiştir Toprak insanının yaşam dramından etkilenerek Türk fotoğraf sanatında özgün bir yer edinmiş olup, 1960 ’lı yıllardan başlayarak kırsal kesim insanının acılarını resmetmeye başlamıştır Resimlerinde her şey bir gözlem sonucu ortaya çıkmıştır Iri figürlerinden oluşan büyük boyutlu kompozisyonlarıylaa epeyce dikkat çekmektedir Eserlerindeki denge ve orantı ile ilgili daha alçak yapıların kusursuzluğu insanı hayrete düşürür Neredeyse fotoğraf mühendisliği şehvetli veren eserleri renkli bir dünya değildir Fakat insan deseninden yola çıkarak bütün insanlığı kucaklar gibidir


ESERLERİ
Duvar Dibi ( 1963)

Yabalı Figür (1990)

Başakçılar

Buhran

Mola (1962)

Kör Hasanın Oğlu

Kapı Önü

Esas *