Displastik Nevüsler ( Displastik Benler)
Bu terim sıradan benlerden farklı görünüme sahip olan, yani “atipik” görünen benler için kullanılan bir
terimdir. Bazen bu görünüşleri nedeniyle Atipik ben (nevüs) olarak adlandırılsalar da en sık kullanılan
isim displastik nevüstür. Displastik benler, Doğumda ortaya çıkan benler değillerdir. Bir kişide ailesel (aile
içinde farklı bireylerde) olabileceği gibi ailede başka bireylerde olmaksızın da ortaya çıkabilir. Sayıları bir
tane olabileceği gibi çok sayıda da olabilir. En sık gövde ve sırtta yerleşirler. Ailesel olanlar sıklıkla
ergenlik dönemine kadar belirirlerse de genel olarak her yaşta ortaya çıkabilirler Görünüş olarak
doğumsal olmayan diğer sıradan benlerden daha büyüktürler. Çapları 5-6 mm’in üzerindedir. Asimetrik
olabilirler (beni iki ayrı eksende üst üste katladığınızda simetrik değildir). Ben içinde açık ve koyu kahve
renkli alanlar olabilir. Şekil olarak deriden kabarık olanları veya deri ile aynı seviyede olanları mevcut
olabilir. Deriden kabarık olmayan benin orta kısmında kabarık bir alan olabilir. Deriden kabarık olmayan
kısımı yumurtanın beyazı, ortadaki kabarık olan kısmı ise yumurtanın sarısı olarak düşünürsek, böyle bir
görüntü sahanda yumurta olarak tarif edilebilir. Displastik benler görünüm olarak sıradan benlerden farklı
olduğundan melanom şüphesi uyandırabilirler. Her ne kadar bazı görünüm özellikleri melanoma benzese
de bu benler iyi huyludur. Diğer benler gibi hayat boyu aynı kalabilir veya değişim gösterip melanoma
dönüşebilirler. Dermatologlar görünüm olarak displastik ben düşündükleri durumlarda biyopsi tanısına
ihtiyaç duyabilirler. Cerrahi olarak alınan ben, patoloji bölümlerinde mikroskop altında incelenip,
displastik bene ait özelliklerin dokuda da izlenmesi tanıyı kesinleştirir. İnceleyen patolog mikroskopik
olarak atipik özelliklerin derecelendirilmesini yapabilir. Bu bilgileri de dermatolog, hastasının takibini
planlarken kullanabilir.
Displastik benlerin varlığı melanom gelişimi için daha mı risklidir?
Var olan bir displastik benden melanom gelişimi olasılığı oldukça nadirdir. Beklenen özellik, displastik
benin de diğer sıradan benler gibi erişkin dönemde aynı kalması ve değişim göstermemesidir. Ancak
değişim varlığında melanom gelişimi söz konusu olabilir. Bilgilerimize göre, bu benlere sahip kişilerin
normal deri üzerinde gelişebilecek melanom riskleri displastik beni olmayan kişilere göre daha yüksektir.
Yani displastik beni olan bireylerde ben üzerinden gelişmesinden çok, normal deriden gelişebilecek
melanom riski daha fazladır.
Her displastik ben cerrahi olarak çıkarılmalı mıdır?
Hayır. Bu benler iyi huyludur. Gereksiz cerrahi masraflarına ve hastalarda oluşabilecek izlere engel
olmak için sadece tanı güçlüğü olan veya melanomun ayırt edilemediği durumlarda benlerin cerrahi
olarak çıkarılması düşünülmelidir. Ayrıca varolan tüm displastik benlerin çıkarılması hastada normal
deride gelişebilecek melanom riskini azaltmamaktadır.
Displastik beni olan bireyler takip edilmeli midir?
Evet. Displastik benlerin varlığı tesbit edilen kişilerin takip edilmesindeki amaç, displastik benlerde
gelişebilecek değişiklikleri takip etmek ve yeni gelişebilecek melanomu erken tesbit etmektir.
Dermatologlar tarafından kişide var olan diğer melanom gelişim riskleri de düşünülerek 3ay ile 1 yıl
arasındaki kontrol süreleri ile hastalar takip edilirler. Bu takiplerde belli aralıklarla tüm vücut
fotoğraflaması ve gerekirse dermoskopik inceleme (derinin ışık ve büyütme sistemleriyle incelenmesi) ve
takip de yapılır.
Displastik benleri olan hastaların uyması gereken tedbirler var mıdır?
Hayat boyu güneşten korunma ile ilgili önlemlere uyması, yılda en az iki kez kendini muayene etmesi ve
dermatoloğun belirlediği aralıklarda ve dönemlerde kontrole gitmesi uygun olur
DOĞUMSAL BENLER (Konjenital nevüs)
Doğumsal ben, bebek doğduğu zaman vücudunda bulunan ve zaman içinde değişim gösterebilen
kahverengi benlere verilen isimdir. Bu benlerden küçük çaplı olanlar, nadiren doğum sırasında mevcut
olmayıp, yaşamın ilk 2 yılında ortaya çıkabilir ki bunlara “geç ortaya çıkan doğumsal ben” adı verilir.
Doğumsal benler kaça ayrılır ?
Doğumsal benler, çocuğun bedeni gelişip büyüdükçe, onunla orantılı olarak büyüme gösterir. Bu benler,
erişkin yaşta ulaşacakları nihai büyüklüklerine (çaplarına) göre 4 gruba ayrılır.
1.5 cm’den küçük olanlara “küçük doğumsal ben”
1.5-20 cm arasında olanlara “orta büyüklükte doğumsal ben
20 cm’den büyük olanlara “büyük doğumsal ben’
40 cm’den büyük olanlara “dev doğumsal ben” denir
Doğumsal benler ne sıklıkta görülür ?
Küçük doğumsal benler yaklaşık olarak 100 doğumda bir, büyük olanlar 20 000 doğumda bir ve dev
doğumsal benler 500 000 doğumda bir görülür.
Doğumsal benlerin görünümü nasıldır ?
Küçük ve orta çaplı doğumsal benler genellikle keskin sınırlı, düz yüzeyli, açık ya da koyu kahverengi
lekeler şeklinde, kimi zaman da üzeri pütürlü kahverengi kabartılar olarak ortaya çıkar. Üzerlerindeki
renklerde hafif farklılıklar (kahverengi tonları, siyah, gri gibi) olabilir ve yüzeylerinde etraf deriden daha
yoğun ve belirgin kıllar bulunabilir. Zaman içinde yüzeyde pütürlenme ya da mevcut olan kabartılarda
daha da belirginleşme ve ince kıllarda kalınlaşma görülebilir. Büyük çaplı doğumsal benler, kahverengi
ya da siyah renkli deriden kabarık plaklar şeklindedir, sıklıkla üzerlerinde “kaldırım taşı” benzeri kaba
pütürler ve sert kıllar bulunur. Sıklıkla, açık-koyu kahve, siyah, gri gibi farklı renkleri içerir. Dev doğumsal
benler, genellikle sırt gibi vücudun geniş bir yerinde yerleşir ve derinin büyük bir kısmını kaplar.
Kahverengi ve siyah renkli minik ve büyük kabartılar, kalın, sert kıllar içerir.
Büyük ve dev doğumsal benlerin etrafında birkaç adet ya da çok sayıda daha küçük çaplı “uydu” (satelit)
adı verilen benler bulunabilir.
Doğumsal benler tehlikeli midir ?
Doğumsal benlerin üzerinde nadir de olsa deriye renk veren melanosit adlı hücrelerden köken alan
“melanom” adı verilen ben kanseri gelişebilir. Melanom gelişme riski benin büyüklüğü ile ilişkilidir. Küçük
ve orta boydaki benler için risk çok düşüktür ve genellikle ergenlik çağından sonra ortaya çıkar. Büyük ve
dev doğumsal benler için ise risk belirgin olarak daha yüksektir (%4.5-10) ve melanom gelişimi ilk
yaşlarda, çoğunlukla ergenlik öncesi olabilir.Özellikle baş, boyun ve sırtta yerleşen büyük ve dev
doğumsal benlerin varlığında “nörokütanöz melanozis” adı verilen santral sinir sistemi tutulumunun eşlik
ettiği hastalık da görülebilir. Bu durumda sıklıkla ilk 3 yaş içerisinde bebekte sürekli bir uyuklama hali,
huzursuzluk,baş ağrıları, tekrarlayan kusmalar ve epilepsi nöbetleri şeklinde bulgular görülür.
Doğumsal benler nasıl takip edilmelidir ?
Doğumsal benlerin takibi hastadan hastaya farklılık gösterir. Benin yerleşim yeri, büyüklüğü, kozmetik ve
psikososyal açıdan yarattığı olumsuz etkileri göz önüne alınmalıdır. Küçük boyutlu ve düzgün yüzeyli,
vücudun kolayca izlenebilecek bir alanına yerleşmiş doğumsal benler düzenli aralıklarla (6 ay-1 yıl gibi)
dermatologlar tarafından takip edilebilir. Takip dermoskopik inceleme ile yapılmalıdır. Dermoskopik
inceleme, benlerin dermoskop adı verilen bir cihazla incelenmesi yöntemidir. Dermoskop, özel ışık
sistemi olan bir büyüteç gibi düşünülebilir. Bu özel ışık sistemi sayesinde doktora derinin üst tabakalarını
inceleme olanağı verir. Böylece bende potansiyel olarak oluşabilecek kanser gelişimi açısından meydana
gelebilecek değişiklikler daha erken dönemde
saptanabilir. Esasında küçük çaplı benlerde, kanser gelişme riski genellikle ergenliğe giriş sonrası
olduğundan, çocuğun lokal anesteziye hazır olabileceği 12-13 yaşlarını beklemek daha mantıklı olup, bu
arada da benin takibi uygun olur. Saçlı deri gibi takibi zor olan bölgedeki benler ise, gerekirse takibe
alınmadan hemen cerrahi olarak çıkartılabilir.
Büyük boyutlu, yüzeyi düzgün olmayan, hızla değişiklik gösteren (büyüme, kabarma, renk değiştirme
gibi) doğumsal benler dermatolog tarafından değerlendirildikten sonra sıklıkla en erken dönemde cerrahi
olarak çıkartılır.
Doğumsal benlerin cerrahi olarak çıkartılması tehlikeli midir ?
Sanılanın aksine benlerin çıkartılması bir tehlike arz etmez, tersine kanser şüphesi taşıyan bir benin
erken dönemde ve uygun teknikle çıkartılması hayat kurtarabilir.
Doğumsal benlerin üzerinde kanser gelişme riski azaltılabilir mi ?
Güneş ışığı kanser gelişiminde ek bir risk faktörüdür. Bu nedenle hem beni hem de giysi dışında kalan
derinin tamamını güneş ışığından korumalıdır. Bunun için saat 10:00-17:00 arasında mecbur kalmadıkça
kızgın güneş altına çıkmamalı, çıkmak zorunda kalındığında ise en az 30 koruma faktörlü güneşten
koruyucu kremler kullanılmalı, geniş kenarlı şapka ve giysilerle çıplak ten örtülmeye çalışılmalıdır.