Nicola Malebranche Kimdir?

Nicola Malebranche,
Nicola Malebranche Kimdir,
Nicola Malebranche Hakkında Veri

Malebranche, 17 asır felsefesinde Descartes ’deri sonra Fransa ’daki en büyük filozoflardan birisi olarak kabul edilir Bu yüzyıl filozoflarının genelinde olduğu gibi Malebranche ’nin felsefi çıkış noktası da Descartes felsefesinde temellendirilen “töz kavramı olmuştur Occasionalizm olarak adlandırılan Descartesci felsefe eğilimini en son mantıksal sınırlarına değin götürmüştür Malebranche, maddesel ile ruhsal olanı birbirinden ayırır ve bunları birbirleriyle ilişkili kılanın Tanrı olduğunu söyler

Ayrıca her türlü etkinliğin temel nedeni ebedi töz, yani Tanrı ’dır Hakiki bir felsefe bu tek nedenin geçerliliğini kabul eder ve buna göre çalışır Buna kadar insan bilgisi ne öznenin kendisiyle ilgilidir ne de nesnenin kendisiyle, aracısız olarak bilgiyi ruha yerleştiren Tanrı ’dır Bilginin temeli bu bakımdan kendi bilincimizi yani Tanrı ’yı bilmektir Açık ve seçik olan yegane tasarım Tanrı ’dır ve dolayısıyla kendi var oluşumuzu açık ve seçik olarak bilmemiz, kendimizi ölümsüz tözün bir parçası olarak bilmemizden ileri gelir

Bu Nedenle her nesil data Tanrı ’nın bizdekiiçimizdeki ışığı olarak açıklanabilir Malebranche ’nin metafizik görüşü, keza data teorisini keza de etik anlayışını temellendirir Bu ahlak anlayışına kadar, her nesil istemimizin sonul ereği Tanrı ’dır İstemlerimiz (doğru ve yerinde olan istemlerimiz) tanrı sevgisinin bir parçasıdır Sevinç ve erdem bu dünyayı hatırından çıkmak ve sonsuz tözü bulmak ve iyi anlamak istemektir Descartes felsefesinin yanı sıra Malebranche ’de Augustinus etkisi görmek mümkündür Tanrı bilgisi ile insan bilgisinin bir nesil kaynaştırımı olan bu düşüncelerde, hem rasyonalizme ayrıca de mistisizme gelmek mümkündür Malebranche iki yolu da birleştirerek bir senteze ulaşmaya çalışır

Nicola Malebranche Kimdir?

Malebranche genç yaşta kendisini düşünmeye ve yalnızlığa vermiştir Oratorium adındaki bir tarikatta çalışırken Descartes ’in felsefesiyle tanışır ve fazla etkilenir Kısa vakit sonra da bu öğretiyi geliştirmeye çalışacaktır O da Descartes ’in ruh ve madde kavramı arasındaki bağı Geulincx gibi Tanrı ’nın bir vesilesinin sağladığına inanır Bu ikisi birbirini etkileyemez Sonlu yapılar birbirini etkileyemezler der Buradan meydana çıkan netice cisimler ruhları etkileyemediği gibi birbirlerini de etkileyemezler Cisimlerdeki hareket Tanrı ’nın bir istemesidir Evrende tek etkiyen zor Tanrı ’dır Tanrının istemesi olmadan insan ruhu ne algılayabilir ne de isteyebilir Tek niçin Tanrı ’dır Keza Tanrı ruha her türlü bilgiyi koyar, hiçbir bilgiyi biz kendimiz yaratamayız

İnsanın ruhuna bütün bilgiyi koyan Tanrı ’dır Malebranche şöyle der: “Biz her şeyi Tanrı ’da görürüz Tanrı cisimleri yaratmıştır; fakat bunu yaparken kendisinde bulunan cisimlerin ideallerine, örnek bilgilerine kadar yaratmıştır Bizim cisimler üstüne bilgimiz de yaratılmış reel cisimlerin bilgileri olmayıp Tanrı ’daki bu örnekleri, idealleridir tek tek ruhlar da Tanrı ’dan pay almış birer parçadır Ruhlarda cisimlerde egemen değillerdir, Tanrı onların nedenidir Tanrı ruhların, uzay da cisimlerin yeridir

Bizdeki bütün isteme Tanrı ’nın bir vesilesidir Yani Tanrı ’nın bir istemesidir Fakat ruh Tanrı ’dan pay almış beceriksiz bir tutam olduğu için bu isteme tek tek nesnelere yönelir Içten olan bütünü istemektir En tümel olan, en yetkin olan varlık Tanrı olduğu içinde içten isteme Tanrı ’yı istemedir İnsan tek cisimlerle olan ilgisini kesmeli ve yalnızca Tanrı ’yı istemelidir Gerçekten bu da Tanrı ’nın kendi kendisini istemesi ve sevmesidir çünkü isteyen ruh Tanrı ’nın bir parçası gibidir

Alıntı *