Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Binlerce yıl evvel avcılık ile meşgul atalarımız, açlığa karşı “enerji depolayan tasarruf genleri” geliştirmişlerdir. Bu genler, çağımızda yapay şeker ve karbonhidratlı besinlerin sıkça tüketimi ve sedanter hayat nedeniyle bir obezite salgınına sebep olmuşlardır.
Tüm yerkürede yaklaşık 200 milyon erkek ve 300 milyon hatun obezdir. En yüksek nispet %27 ile Amerika kıtasında iken, en düşük nispet %5 ile Güney Şark Asya’dadır. Her yıl yerküre nüfusuna 4,5 milyon yeni obez katılmaktadır.
Memleketimizde nüfusun yaklaşık %25’inde obezite sorunu olduğu iddia edilmektedir. Obezitenin, beraberindeki önemli illetler (kalp illetleri, diyabet gibi) ile birlikte ömür mühletini mealli biçimde azalttığı kanıtlanmıştır.
Obezitenin cerrahi tedavi ile kalıcı biçimde düzeltilebileceği fikri yaklaşık 60 yıl evvel, farklı nedenlerle midesi ya da barsakları çıkarılan hastalarda görülen kilo kayıplarından ilham alınarak uygulanmaya başlamış ve geliştirilerek yıllar içinde giderek artan biçimde kullanılmıştır.
Günümüzde obezite cerrahisinde kullanılan prosedürler; mide volümünü küçülten teşebbüsler, azık emilimini azaltıcı teşebbüsler ve bunların kombinasyonlarından ibarettir. Bu teknikler içinde uygulanması en kolay, en düşük komplikasyon nispetine sahip olan metot “sleeve gastrektomi” ya da daha çok bilinen ismiyle “tüp mide” ameliyatıdır. Bu ameliyat mide volümünü küçülten teşebbüslerden biridir ve besin emilimini hiçbir formda bozmaz. Tüp mide ameliyatında, midenin esas volümünü sağlayan yaklaşık %80’lik bir kısmı çıkarılmaktadır. Açlık hormonu olarak bilinen “ghrelin hormonu” nun yaklaşık olarak %60’ı, tüp mide ameliyatında midenin çıkarılan kısmından salgılanmaktadır. Münasebetiyle bu usul ile mide volümünün küçültülmesi ile birlikte acıkma hissi de azaltılmaktadır. Tüp mide ameliyatının bir sair avantajı da, uzun devirde kilo geri alımı gerçekleşir ise, yine tüp mide ya da emilim azaltıcı kombine süreçlerin uygulanması kolaylıkla sağlanabilir.
Son yıllarda giderek artan biçimde uygulanan başta tüp mide olmak üzere obezite cerrahisi, önemli koplikasyonlara yol açabilecek ameliyatlardır. Bu durum göz önünde bulundurularak, bu ameliyatların donanımı ve tecrübesi ehil merkezlerde uygulanması büyük kıymet taşımaktadır.
Obezite ve cerrahi tedavisi konusunda daha ayrıntılı malumatları, başkanlığını yaptığım “İzmir Obezite Merkezi” sitesinden alabilirsiniz.
Tüm yerkürede yaklaşık 200 milyon erkek ve 300 milyon hatun obezdir. En yüksek nispet %27 ile Amerika kıtasında iken, en düşük nispet %5 ile Güney Şark Asya’dadır. Her yıl yerküre nüfusuna 4,5 milyon yeni obez katılmaktadır.
Memleketimizde nüfusun yaklaşık %25’inde obezite sorunu olduğu iddia edilmektedir. Obezitenin, beraberindeki önemli illetler (kalp illetleri, diyabet gibi) ile birlikte ömür mühletini mealli biçimde azalttığı kanıtlanmıştır.
Obezitenin cerrahi tedavi ile kalıcı biçimde düzeltilebileceği fikri yaklaşık 60 yıl evvel, farklı nedenlerle midesi ya da barsakları çıkarılan hastalarda görülen kilo kayıplarından ilham alınarak uygulanmaya başlamış ve geliştirilerek yıllar içinde giderek artan biçimde kullanılmıştır.
Günümüzde obezite cerrahisinde kullanılan prosedürler; mide volümünü küçülten teşebbüsler, azık emilimini azaltıcı teşebbüsler ve bunların kombinasyonlarından ibarettir. Bu teknikler içinde uygulanması en kolay, en düşük komplikasyon nispetine sahip olan metot “sleeve gastrektomi” ya da daha çok bilinen ismiyle “tüp mide” ameliyatıdır. Bu ameliyat mide volümünü küçülten teşebbüslerden biridir ve besin emilimini hiçbir formda bozmaz. Tüp mide ameliyatında, midenin esas volümünü sağlayan yaklaşık %80’lik bir kısmı çıkarılmaktadır. Açlık hormonu olarak bilinen “ghrelin hormonu” nun yaklaşık olarak %60’ı, tüp mide ameliyatında midenin çıkarılan kısmından salgılanmaktadır. Münasebetiyle bu usul ile mide volümünün küçültülmesi ile birlikte acıkma hissi de azaltılmaktadır. Tüp mide ameliyatının bir sair avantajı da, uzun devirde kilo geri alımı gerçekleşir ise, yine tüp mide ya da emilim azaltıcı kombine süreçlerin uygulanması kolaylıkla sağlanabilir.
Son yıllarda giderek artan biçimde uygulanan başta tüp mide olmak üzere obezite cerrahisi, önemli koplikasyonlara yol açabilecek ameliyatlardır. Bu durum göz önünde bulundurularak, bu ameliyatların donanımı ve tecrübesi ehil merkezlerde uygulanması büyük kıymet taşımaktadır.
Obezite ve cerrahi tedavisi konusunda daha ayrıntılı malumatları, başkanlığını yaptığım “İzmir Obezite Merkezi” sitesinden alabilirsiniz.
