Obezite ve kalbiniz

Obeziteyi basitçe vücuttaki aşırı yağlanma olarak tanımlayabiliriz. Kişi ideal kilosunun üzerine çıkınca; kireçlenme, safra kesesi hastalıkları, karaciğer yağlanması, akciğer hastalıkları, kanser, damar sertliği, yüksek tansiyon ve kalp hastalıkları baş gösteriyor. Aşırı kiloların beraberinde getirdiği hastalıkların çoğu da kilo vermekle ortadan kayboluyor.

İdeal kilom nedir?

Vücut kitle indeksi: 25 civarındaysa ideal kilodasınızdemektir. Bunu kabaca kilonuzun boyunuzdan en fazla 10 birim fazlası olarak da tanımlayabiliriz. Örnek olarak 160 boyunda olan bir kişinin ideal kilosu yaklaşık olarak 70 kilonun altında olmalıdır. İdeal kilodayken kan dolaşımı daha rahat, vücut sıvıları daha dengeli ve şeker, kalp hastalıkları, kanser riski daha azdır. VKİ > 30 ise obezite söz konusudur. Ayrıca bel çevresi erkeklerde> 102 cm, kadınlarda >88 cm ise yine obezite mevcuttur.

İşte obezite ile birlikte gelen yüksek tansiyon, insülin direnci ( Hatta şeker hastalığı), damar sertliğine de yol açarak kalp krizi ve inme riskini artırmakta. Fazla yağ dokusu damar duvarında tehlikeli kolesterolün birikerek damar tıkanıklarınasebep olmaktadır. Aşırı yağlanma ve obezite kalp hastalıklarını artırır, fakat en tehlikeli olanı bel çevresinin kalınlaştığı karın içi yağlanmadır. Karın içi yağlanma artışının kalp hastalıklarını en çok artıran yağlanma tipi olduğu gösterilmiştir.

Peki Obezitenin Kalp Yetmezliğine Etkisi Var mı?

Obezite kalp yetmezliği ile doğrudan ilişkilidir. Hatta şeker hastalığı ve obezite, kalp yetmezliğinin ana risk faktörleri olarak sayılmaktadır. Obezite yüksek tansiyona yol açarak, kalp kaslarında büyümeye sebep olmakta, bunun sonucunda da kalp yetmezliği görülebilmektedir. Hatta buna bağlı olarak ani ölüm riskini de artırmaktadır. Obezite, kalp yetmezliğini erkeklerde yaklaşık 1,5 kat, kadınlarda ise 2,8 kat artırmaktadır (1). VKİ >35 olduğunda kalp kasının kalınlaşarak hastalanması (Kardiyomyopati) riski artmaktadır. Bu kalp kasından alınan parçaların incelenmesi ile ortaya koyulmuştur (2). Ayrıca obezite uyku apnesinesebep olarak, kalbin iş yükünü artırarak da kalp yetmezliğine sebep olmaktadır.

Karamsar olmaya gerek yok. Obezite kalp hastalıklarında değiştirilebilir bir risk faktörü olarak kabul edilmekte. Fakat kalp hastalığı yaparak ömrü kısalttığı da gösterildi. Obezitedeğiştirilebilir bir risk faktörüdür demek, kilo verildiği zaman buna bağlı riskler ortadan kalkıyor demektir. Obezite cerrahisi ( Mide küçültme/ Tüp mide, mide baypası, SADI, şeker hastalığı ameliyatı) sonrası yüksek tansiyon düzelince kalp yetmezliği riski azalmakta ve şeker hastalığının düzelmesi ile damar sertliği riski ortadan kalkmaktadır. Bunu destekleyen ve hatta obezite cerrahisinin kalp hastalıklarına bağlı ölümleri azalttığını gösterençalışmalar mevcuttur (3-4).

Sıkça tekrarladığım gibi zayıflama kararı ne kadar erken alınırsa, sonuçlar sağlık açısından o kadar iyi olmaktadır. Temennimiz öncelikle diyet ve egzersizle zayıflamanız. Zayıflayamayanlarda obezite cerrahisi gündeme gelebilir. Zinde, ince ve sağlıcakla kalın.