nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Çocukluğumdan beri dar mekanlardan sıkılır ve bu tür yerlerden feryat edercesine uzaklaşırdım İleri yaşlarda bunun bir hastalık olduğunu anlamış, ama bu illetten bir türlü kurtulamamıştım
madem ki rahat mekanlara, acilen ister istemez girecektim
Beni sarıp sarmalamışlar ve uzunca bir tabuta yerleştirmişlerdi Çevremde dolaşanların sesini gayet iyi duyuyor ve gözlerim kapalı olmasına rağmen, her nasılsa onları görebiliyordum
Genç yaşta öldü zavallı, diyorlardı Halbuki yapacak ne dek çok meslek vardı
Doğrusu de bir fazla işim yarım kalmıştı Mesela oğluma iyi bir dükkan açamamış, araba ile renkli televizyonun taksitlerini henüz bitirememiştim Büyük bir firma kurup dostlarımı orada biriktirmek da artık düş olmuştuÜstelik kış çok yaklaştığı halde odun kömür işini halledememiş ve çatının akıcı yerlerini aktaramamıştım
Yarıda kalan işlerimi arka arkaya sıralarken, kulaklarımı çınlatan bir sesle irkildim Sanki mikrofonla söylenen bu ses, beynimin en ücra köşelerinde yankılanıyor ve : Geçti artık, geçtidiyordu
İçimden Keşke geçmemiş olsaydıdiyordum Nereden başıma gelmişti o kaza bilmem fakat? Halbuki ne kadar da iyi otomobil kullanırdım Olup bitenleri hatırlamaya çalışırken, dostlarımın çevremi sardığını ve içinde bulunduğum tabutun kapağını örtmeye çalıştıklarını ayrım ettim Onları engellemek için avazım çıktığı değin haykırmak ve çırpınmak istediğim halde ne kımıldayabiliyor, ne de bir ses çıkartabiliyordum
Birazcık daha sonra koyu bir karanlıkta kalmış ve gözlerimi tabutun tahtaları arasından sızan ışığa çevirmiştim Dehşet içinde :
Aman Allah'ım dedim Ne olacak şu anda halim?
Korkudan hiçbir şey düşünemiyordum bu vesileyle omuzlara kaldırılmış ve sallana sallana götürülmeye başlanmıştım Dışarıdaki seslerden yağmur yağdığı kesin oluyor ve su damlacıklarının sesi, tabutumun gıcırtısına karışıyordu
Cenaze namazı için camiye gidiyor olmalıydık
Cami deyince aklıma gelmişti Çok yakınımızda olmasına ve her gün 5 defa ziyafet edilmeme karşın bir türlü süre bulup gidememiştim Lakin her zaman söylediğim gibi 50 yaşına gelince namaza başlayacak ve herkesin şikayet ettiği fena alışkanlıklarımı terk edecektim Evet evet, şu kaza olmasaydı, ileride ne iyi bir insan olacaktım
Daha önceden duyduğum ve nereden geldiğini kestiremediğim ses :
Geçti artık, geçtidiye tekrarladı Bitti bundan böyle
Biraz sonra namazım kılınmış ve baştan omuzlara kaldırılmıştım Mahallemizdeki kahvehanenin önünden geçerken, her gün iskambil oynadığımız arkadaşların neşeli kahkahalarını işitiyor ve illaki ölüm haberimi duymamış olacaklardiye düşünüyordum Sesler ayrıntılarıyla uzaklaştığında eğik bir şekilde taşındığımı hissederek, mezarlığa meydana çıkan yokuşu tırmandığımızı anladım Güçlü Olarak yağan yağmurun tabuttaki çatlaklardan sızarak kefenimi yer yer ıslattığının da farkındaydım Buna karşın dışında konuşulanlara kulak verdim Dostlarımın bir kısmı piyasadaki durgunluktan bahsediyor, bir kısmı da milli takımın son oyununu methediyordu Tabutumu taşıyan diğer biri ise yanındakinin kulağına fısıldayarak :
Rahmetlinin tersliği, öldüğü günden kesin, diyordu Sırılsıklam olduk birader!
Duyduklarım her hâlükarda hatalı olmalıydı Yoksa bunlar, uykularımı onlar için feda ettiğim dostlarım değil miydi?
Yolculuğum bir müddet daha sonra bitmiş ve tabutum yere indirilmişti Kapak baştan açıldı ve cansız vücudumu yakalayan kollar, beni dibinde su yığılmış olan çukura dürüst indirdi
boyuna yattığım yerden etrafıma baktım
Aman Allah'ım, bu kabir yok miydi?
O ana kadar buraya gireceğimi niçin düşünmemiştim
Gürültüsüz feryatlarımı kimseye duyuramıyor ve dostlarımın üzerimi örtmek için yarıştığını hissediyordum
Baştan zifiri karanlıkta kalmış ve tüm acizliğimle dua etmeye başlamıştım
Ya Rabbi, diyordum Bir fırsat daha yok mu, senin istediğin gibi bir kul olayım Ve kabrimi, Cennet bahçelerinden bir bahçeye çevireyim? Benzer ses, her zamankinden daha şiddetli olarak :
Geçti artık, geçtidiye tekrarladı Her şey bitti bundan böyle
Mezarımı örten tahtaların üzerine atılan toprakların çıkardığı ses gök gürültüsünü andırıyor ve tüm benliğimi sarsıyordu
Son bir gayretle yerimden fırlayarak gözlerimi açtım Odamdaki sıcacık yatağımda yatıyor, lakin dehşet bir kabus görüyordum Bitişik dairede oturan doktor arkadaşım beni ayıltmaya çalışarak : Geçti artık, geçtidiye bağırıp duruyordu Geçti, bak hiç bir şey kalmadı
Yattığım yerden ağır ağır doğruldum Terden sırılsıklam olmuş ve sözde 20 kilo birdenbire vermiştim Dıştan sağanak halinde yağmur yağıyor, şimşek ve gök gürültüsünden bütün konut sarsılıyordu
Etrafımdakilerin şaşkın bakışları arasında kendimi toparlamaya çalışırken :
Ya Rabbi sana zerrelerim adedince şükürler olsun, diyordum İyi bir kul olmak için ya bir fırsat daha vermeseydin !
geç olmadan fırsatları değerlendirelim *
madem ki rahat mekanlara, acilen ister istemez girecektim
Beni sarıp sarmalamışlar ve uzunca bir tabuta yerleştirmişlerdi Çevremde dolaşanların sesini gayet iyi duyuyor ve gözlerim kapalı olmasına rağmen, her nasılsa onları görebiliyordum
Genç yaşta öldü zavallı, diyorlardı Halbuki yapacak ne dek çok meslek vardı
Doğrusu de bir fazla işim yarım kalmıştı Mesela oğluma iyi bir dükkan açamamış, araba ile renkli televizyonun taksitlerini henüz bitirememiştim Büyük bir firma kurup dostlarımı orada biriktirmek da artık düş olmuştuÜstelik kış çok yaklaştığı halde odun kömür işini halledememiş ve çatının akıcı yerlerini aktaramamıştım
Yarıda kalan işlerimi arka arkaya sıralarken, kulaklarımı çınlatan bir sesle irkildim Sanki mikrofonla söylenen bu ses, beynimin en ücra köşelerinde yankılanıyor ve : Geçti artık, geçtidiyordu
İçimden Keşke geçmemiş olsaydıdiyordum Nereden başıma gelmişti o kaza bilmem fakat? Halbuki ne kadar da iyi otomobil kullanırdım Olup bitenleri hatırlamaya çalışırken, dostlarımın çevremi sardığını ve içinde bulunduğum tabutun kapağını örtmeye çalıştıklarını ayrım ettim Onları engellemek için avazım çıktığı değin haykırmak ve çırpınmak istediğim halde ne kımıldayabiliyor, ne de bir ses çıkartabiliyordum
Birazcık daha sonra koyu bir karanlıkta kalmış ve gözlerimi tabutun tahtaları arasından sızan ışığa çevirmiştim Dehşet içinde :
Aman Allah'ım dedim Ne olacak şu anda halim?
Korkudan hiçbir şey düşünemiyordum bu vesileyle omuzlara kaldırılmış ve sallana sallana götürülmeye başlanmıştım Dışarıdaki seslerden yağmur yağdığı kesin oluyor ve su damlacıklarının sesi, tabutumun gıcırtısına karışıyordu
Cenaze namazı için camiye gidiyor olmalıydık
Cami deyince aklıma gelmişti Çok yakınımızda olmasına ve her gün 5 defa ziyafet edilmeme karşın bir türlü süre bulup gidememiştim Lakin her zaman söylediğim gibi 50 yaşına gelince namaza başlayacak ve herkesin şikayet ettiği fena alışkanlıklarımı terk edecektim Evet evet, şu kaza olmasaydı, ileride ne iyi bir insan olacaktım
Daha önceden duyduğum ve nereden geldiğini kestiremediğim ses :
Geçti artık, geçtidiye tekrarladı Bitti bundan böyle
Biraz sonra namazım kılınmış ve baştan omuzlara kaldırılmıştım Mahallemizdeki kahvehanenin önünden geçerken, her gün iskambil oynadığımız arkadaşların neşeli kahkahalarını işitiyor ve illaki ölüm haberimi duymamış olacaklardiye düşünüyordum Sesler ayrıntılarıyla uzaklaştığında eğik bir şekilde taşındığımı hissederek, mezarlığa meydana çıkan yokuşu tırmandığımızı anladım Güçlü Olarak yağan yağmurun tabuttaki çatlaklardan sızarak kefenimi yer yer ıslattığının da farkındaydım Buna karşın dışında konuşulanlara kulak verdim Dostlarımın bir kısmı piyasadaki durgunluktan bahsediyor, bir kısmı da milli takımın son oyununu methediyordu Tabutumu taşıyan diğer biri ise yanındakinin kulağına fısıldayarak :
Rahmetlinin tersliği, öldüğü günden kesin, diyordu Sırılsıklam olduk birader!
Duyduklarım her hâlükarda hatalı olmalıydı Yoksa bunlar, uykularımı onlar için feda ettiğim dostlarım değil miydi?
Yolculuğum bir müddet daha sonra bitmiş ve tabutum yere indirilmişti Kapak baştan açıldı ve cansız vücudumu yakalayan kollar, beni dibinde su yığılmış olan çukura dürüst indirdi
boyuna yattığım yerden etrafıma baktım
Aman Allah'ım, bu kabir yok miydi?
O ana kadar buraya gireceğimi niçin düşünmemiştim
Gürültüsüz feryatlarımı kimseye duyuramıyor ve dostlarımın üzerimi örtmek için yarıştığını hissediyordum
Baştan zifiri karanlıkta kalmış ve tüm acizliğimle dua etmeye başlamıştım
Ya Rabbi, diyordum Bir fırsat daha yok mu, senin istediğin gibi bir kul olayım Ve kabrimi, Cennet bahçelerinden bir bahçeye çevireyim? Benzer ses, her zamankinden daha şiddetli olarak :
Geçti artık, geçtidiye tekrarladı Her şey bitti bundan böyle
Mezarımı örten tahtaların üzerine atılan toprakların çıkardığı ses gök gürültüsünü andırıyor ve tüm benliğimi sarsıyordu
Son bir gayretle yerimden fırlayarak gözlerimi açtım Odamdaki sıcacık yatağımda yatıyor, lakin dehşet bir kabus görüyordum Bitişik dairede oturan doktor arkadaşım beni ayıltmaya çalışarak : Geçti artık, geçtidiye bağırıp duruyordu Geçti, bak hiç bir şey kalmadı
Yattığım yerden ağır ağır doğruldum Terden sırılsıklam olmuş ve sözde 20 kilo birdenbire vermiştim Dıştan sağanak halinde yağmur yağıyor, şimşek ve gök gürültüsünden bütün konut sarsılıyordu
Etrafımdakilerin şaşkın bakışları arasında kendimi toparlamaya çalışırken :
Ya Rabbi sana zerrelerim adedince şükürler olsun, diyordum İyi bir kul olmak için ya bir fırsat daha vermeseydin !
geç olmadan fırsatları değerlendirelim *