Omer Seyfettin'in edebi kişiliği
Omer Seyfettin'in edebi kişiliği hakkında bilgi
Turk edebiyatında modern oykuculuğun onemli temsilcilerindendir Selanik'te yayımlanan Genc Kalemlerdergisindeki yazılarıyla unlendi Derginin ikinci dizisinin ilk sayısında Nisan 1911'de yayımlanan Yeni Lisanbaşlıklı yazısı Milli Edebiyatakımının başlangıc bildirgesidir Yazılarında, yalın, halkın konuştuğu ve anladığı bir dil kullanmak gerektiğini savundu Turkcenin kendi kurallarına uygun yazılmasını, Arapca ve Farsca sozcuklerden arındırılmasını istedi Milli Edebiyat akımının onculuğunu Ziya Gokalp ve Ali Canip Yontemle birlikte surdurdu Birinci Dunya Savaşı yıllarında Yeni Mecmuada yayımlanan oykuleriyle ununu iyice yaygınlaştırdı
Oykulerini kişisel deneyimlerine, tarihsel olaylara ve halk geleneklerine dayandırdı Ferman, Pembe İncili Kaftangibi oykulerinde Turk tarihinden aldığı konuları işledi Kaşağı, Diyet, Beyaz Lalegibi oykuleri kendi yaşamına yoneliktir Yazar, bu oykulerinde cocukluk, askerlik, memurluk doneminde yaşadıklarını dile getirmiştir Bunun yanında kimi oykulerinde gercek yaşamdan olayları, batıl inancları aktarmıştır
Genellikle realist bir anlayışla eser verme duşuncesinde olan Omer Seyfettin'in oykulerinde, Maupassant tarzı bir uslup vardır Bu bakımdan o, bir olay oykucusudur Keskin bir gozlem gucu, ironiye kacan anlatımıyla Turk edebiyatında hikayenin ilk olgun orneklerini veren yazardır Konularını oykuye donuştururken yergiye, polemiğe, komik durumlara ve toplumsal yorumlara da yer verir
Omer Seyfettin'in hikayeleri, yalnız Milli Edebiyat ve Yeni Lisan hareketi adına değil, butun Turk edebiyatı icin bir kilometre taşı niteliğindedir O, oykulerinde toplumun butun kesimlerini adeta kucaklar, sınıf ayrımı gozetmeksizin toplumun her kesiminden insanı oykulerine taşır
Yazarın dile ne kadar onem verdiği, oykulerinde kendini hemen gosterir İlk oykulerinde o zamanki edebiyat dilinin izleri gorulse de Yeni Lisan hareketinden sonra dili sadeleşir Gunluk konuşma dilini kullanması, oykulerine canlı ve etkileyici bir ozellik verir Bu nedenle Omer Seyfettin, toplumun her kesimi tarafından okunan yazarlarımızdan biri olmuştur
Omer Seyfettin, hikayelerinde mekan olarak daha cok, Osmanlı Devleti'nin Batı yakasını secer İzmir, İstanbul, Selanik ve BulgaristanMakedonya yorelerinde hem yaşadığı olayları hem de gozlemlediklerini sentez halinde oykulerine aktarır Onun, tarihin kullenmiş sayfalarından bulup cıkardığı Ferman, Başını Vermeyen Şehit, Pembe İncili Kaftan, Kutuk gibi hikayeler, moralini yitirmiş bir topluma, kendini, oz değerlerini hatırlatması bakımından onemlidir Oykulerinde dini lirizmi kullanır Milleti kıskacı altına alan hurafelerle savaşmak, yazarın başlıca amaclarındandır Bu konuyu işleyen bircok oyku kaleme almıştır
Hayatı boyunca Turk edebiyatının millileşmesi icin calışan Omer Seyfettin, bu amacla yazdığı hikayeleriyle tanınmıştır Konuların genellikle gercek hayattan alan hikayelerinde hep milli şuuru guclendirmek ve toplumsal aksaklıkları mizahi bir tarzda eleştirmek amacı on plandadır Eserlerinde Batı medeniyetini yarım yamalak oğrenen ve bunu kendine hayat tarzı olarak secen zuppe, dejenere tipleri ağır şekilde eleştirir Turk tarihindeki kahramanlık olaylarını konu olarak sectiği eserlerinde, Turk unsurun milli şuurunu uyandırmak ve onların tekrar kendilerine guven duymalarını sağlamak amacındadır
Omer Seyfettin, oykunun yanı sıra şiir de yazar Ancak şiirleri oykuleri kadar başarılı değildir Bunun yanında kendi edebiyat ve sanat anlayışı doğrultusunda makale, deneme, inceleme vb turlerde yazılar kaleme alır Kimi eserleri, Omer Seyfettin'in olumunden sonra yazıları derlenerek oluşturulmuştur
alıntı
Omer Seyfettin'in edebi kişiliği hakkında bilgi
Turk edebiyatında modern oykuculuğun onemli temsilcilerindendir Selanik'te yayımlanan Genc Kalemlerdergisindeki yazılarıyla unlendi Derginin ikinci dizisinin ilk sayısında Nisan 1911'de yayımlanan Yeni Lisanbaşlıklı yazısı Milli Edebiyatakımının başlangıc bildirgesidir Yazılarında, yalın, halkın konuştuğu ve anladığı bir dil kullanmak gerektiğini savundu Turkcenin kendi kurallarına uygun yazılmasını, Arapca ve Farsca sozcuklerden arındırılmasını istedi Milli Edebiyat akımının onculuğunu Ziya Gokalp ve Ali Canip Yontemle birlikte surdurdu Birinci Dunya Savaşı yıllarında Yeni Mecmuada yayımlanan oykuleriyle ununu iyice yaygınlaştırdı
Oykulerini kişisel deneyimlerine, tarihsel olaylara ve halk geleneklerine dayandırdı Ferman, Pembe İncili Kaftangibi oykulerinde Turk tarihinden aldığı konuları işledi Kaşağı, Diyet, Beyaz Lalegibi oykuleri kendi yaşamına yoneliktir Yazar, bu oykulerinde cocukluk, askerlik, memurluk doneminde yaşadıklarını dile getirmiştir Bunun yanında kimi oykulerinde gercek yaşamdan olayları, batıl inancları aktarmıştır
Genellikle realist bir anlayışla eser verme duşuncesinde olan Omer Seyfettin'in oykulerinde, Maupassant tarzı bir uslup vardır Bu bakımdan o, bir olay oykucusudur Keskin bir gozlem gucu, ironiye kacan anlatımıyla Turk edebiyatında hikayenin ilk olgun orneklerini veren yazardır Konularını oykuye donuştururken yergiye, polemiğe, komik durumlara ve toplumsal yorumlara da yer verir
Omer Seyfettin'in hikayeleri, yalnız Milli Edebiyat ve Yeni Lisan hareketi adına değil, butun Turk edebiyatı icin bir kilometre taşı niteliğindedir O, oykulerinde toplumun butun kesimlerini adeta kucaklar, sınıf ayrımı gozetmeksizin toplumun her kesiminden insanı oykulerine taşır
Yazarın dile ne kadar onem verdiği, oykulerinde kendini hemen gosterir İlk oykulerinde o zamanki edebiyat dilinin izleri gorulse de Yeni Lisan hareketinden sonra dili sadeleşir Gunluk konuşma dilini kullanması, oykulerine canlı ve etkileyici bir ozellik verir Bu nedenle Omer Seyfettin, toplumun her kesimi tarafından okunan yazarlarımızdan biri olmuştur
Omer Seyfettin, hikayelerinde mekan olarak daha cok, Osmanlı Devleti'nin Batı yakasını secer İzmir, İstanbul, Selanik ve BulgaristanMakedonya yorelerinde hem yaşadığı olayları hem de gozlemlediklerini sentez halinde oykulerine aktarır Onun, tarihin kullenmiş sayfalarından bulup cıkardığı Ferman, Başını Vermeyen Şehit, Pembe İncili Kaftan, Kutuk gibi hikayeler, moralini yitirmiş bir topluma, kendini, oz değerlerini hatırlatması bakımından onemlidir Oykulerinde dini lirizmi kullanır Milleti kıskacı altına alan hurafelerle savaşmak, yazarın başlıca amaclarındandır Bu konuyu işleyen bircok oyku kaleme almıştır
Hayatı boyunca Turk edebiyatının millileşmesi icin calışan Omer Seyfettin, bu amacla yazdığı hikayeleriyle tanınmıştır Konuların genellikle gercek hayattan alan hikayelerinde hep milli şuuru guclendirmek ve toplumsal aksaklıkları mizahi bir tarzda eleştirmek amacı on plandadır Eserlerinde Batı medeniyetini yarım yamalak oğrenen ve bunu kendine hayat tarzı olarak secen zuppe, dejenere tipleri ağır şekilde eleştirir Turk tarihindeki kahramanlık olaylarını konu olarak sectiği eserlerinde, Turk unsurun milli şuurunu uyandırmak ve onların tekrar kendilerine guven duymalarını sağlamak amacındadır
Omer Seyfettin, oykunun yanı sıra şiir de yazar Ancak şiirleri oykuleri kadar başarılı değildir Bunun yanında kendi edebiyat ve sanat anlayışı doğrultusunda makale, deneme, inceleme vb turlerde yazılar kaleme alır Kimi eserleri, Omer Seyfettin'in olumunden sonra yazıları derlenerek oluşturulmuştur
alıntı