iltasyazilim
FD Üye
Omurgasızların Ortak Özellikleri
Omurgasiz Hayvanlar ve Ozellikleri
Omurgasız olarak adlandırılan canlıların yapılarında bir iç iskelet bulunmaz Omurgasız hayvanların vücudunun dış kısmını örten ve destekleyen bir dış iskelet bulunur Omurgasız hayvanlardan bazıları suda, bazıları da karada yaşamaya armoni sağlamıştır Yaşamın hiçbir evresinde, vücuda desteklik yapan bir sırt ipliği (notokord) bulunmaz Sinir sistemi gelişimi, ilkel gruplarda uyartılara bölgesel cevaplar verilmesi şeklindeyken, gruplarda gelişmişlik düzeyine göre değişim gösterir Gerçek dokulara sahip oluşlarına tarafından, omurgasızlar iki gruba ayrılır:
1 Grup: Parazoa (Gerçek dokulara sahip olmayan canlılar)
2 Grup: Eumetazoa (Reel dokulara sahip canlılar)
1 Grup: Parazoa (Reel dokulara sahip olmayan canlılar)
Omurgasız hayvanların birincil grubunu oluşturan bu canlılarda, gerçek dokular bulunmaz Bir hücrelilikten fazla hücreliliğe geçişin temsilcileri olarak kabul edilen bu canlılar, sadece gözenekli olan düzeyde özelleşme gösterebilmişlerdir bu nedenle de, vücutta belirtilen organ sistemlerinin varlığından laf edilemez Hücreler tabakalaşma gösterseler de bazal lamina adı bahşedilen yapının veya hücreler arasında bağlantı bölgelerinin bulunmaması nedeniyle, doku varlığı kabul edilmez Parazoa grubu a) Placozoa b) Porifera (Süngerler) almak üzere ikiye ayrılır
a) Placozoa: Şubenin tek üyesi olan Trichoplax adhaerens en kolay fazla hücrelidir bununla beraber, şimdiye kadar bilinen asgari miktarda DNA taşıyan hayvansal organizmadır Ağız ve sindirim sistemi bulunmaz Vücudu yassı ve asimetriktir Yassı vücut yüzeyindeki tek katmanlı yassı epitel hücrelerinin herkes, bir adet kamçı taşır
b) Porifera (Süngerler)
En kolay yapılı fazla gözenekli olan hayvanlardır Hiçbir sistemleri yoktur Süngerlerde sadece hücresel düzeyde farklılaşma görülür Üreme organları vücutlarının muhakkak bir yerinde değildir İskelet elemanları görülmesine karşın, reel doku ve organ bulunmaz Keza tatlı sularda ayrıca de denizlerde yaşarlar Vücutlarında por denilen delikleri çoktur Çoğunlukla şekil bakımından bitkilere benzerler Kırmızı, mavi, gri, sarımtırak ve siyah renkte olabilirler Eşeysiz çoğalmaları tomurcuklanma ile olur İskeletleri organik ve inorganik maddelerden meydana gelmiştir Su vücuda osteum adı verilen açıklıklardan girer ve oskulum adı verilen açıklıktan çıkar Su, gövde içerisinde akışı sırasında süzülür ve içeriğindeki küçük organizmalar besin olarak kullanılır Yalnızca hücre içi sindirim görülür Boşaltımda görevli olan kontraktil (vurgan) kofullar, hayvanlar içinde yalnızca süngerlerde bulunur Sinir sistemleri yoktur Uyartılara verilen tepkiler bölgeseldir Ergin bireyler, daima bir yere tabi olarak (sesil) yaşarlar Bir Takım türlerinin hesaplı değeri vardır
2 Grup: Eumetazoa (Gerçek dokulara sahip canlılar):
Omurgasız hayvanların geri kalan tüm şubelerini ve hatta omurgalıları da kapsayan bu grubun canlılarında, gerçek dokular bulunur Özelleşme, doku düzeyinden organ ve sistem düzeyine dek, farklı alanlara yönlendirilmiş gelişmişlik seviyelerinde ortaya çıkar
Sölenterler (Coelenterata)
Vücutlarının merkezinde bir sindirim boşluğu bulunur Bu kısmı keza ağız hem de anüs olarak kullanırlar Cisim dokusu iki hücreli sırasından oluşmuştur Dışarıdaki hücresel sırasında canlıyı koruyan brülör kapsüller vardır Deniz anası, Hidra ve Mercanlar sölenterlere misal olarak verilebilir Bu şubede ilk kere ağız oluşumu gözlenir Ağız, bununla birlikte anüs görevindedir Sindirim boşluğu gelişmiştir Böylece hücresel dışı sindirim de başlamış olur Asap sistemi yalnızca asap ağı yapısındadır Nöronlar kutuplaşmadığı için, uyartı her yöne dürüst iletilir Boşaltım ve solunum sistemleri yoktur *
Omurgasiz Hayvanlar ve Ozellikleri
Omurgasız olarak adlandırılan canlıların yapılarında bir iç iskelet bulunmaz Omurgasız hayvanların vücudunun dış kısmını örten ve destekleyen bir dış iskelet bulunur Omurgasız hayvanlardan bazıları suda, bazıları da karada yaşamaya armoni sağlamıştır Yaşamın hiçbir evresinde, vücuda desteklik yapan bir sırt ipliği (notokord) bulunmaz Sinir sistemi gelişimi, ilkel gruplarda uyartılara bölgesel cevaplar verilmesi şeklindeyken, gruplarda gelişmişlik düzeyine göre değişim gösterir Gerçek dokulara sahip oluşlarına tarafından, omurgasızlar iki gruba ayrılır:
1 Grup: Parazoa (Gerçek dokulara sahip olmayan canlılar)
2 Grup: Eumetazoa (Reel dokulara sahip canlılar)
1 Grup: Parazoa (Reel dokulara sahip olmayan canlılar)
Omurgasız hayvanların birincil grubunu oluşturan bu canlılarda, gerçek dokular bulunmaz Bir hücrelilikten fazla hücreliliğe geçişin temsilcileri olarak kabul edilen bu canlılar, sadece gözenekli olan düzeyde özelleşme gösterebilmişlerdir bu nedenle de, vücutta belirtilen organ sistemlerinin varlığından laf edilemez Hücreler tabakalaşma gösterseler de bazal lamina adı bahşedilen yapının veya hücreler arasında bağlantı bölgelerinin bulunmaması nedeniyle, doku varlığı kabul edilmez Parazoa grubu a) Placozoa b) Porifera (Süngerler) almak üzere ikiye ayrılır
a) Placozoa: Şubenin tek üyesi olan Trichoplax adhaerens en kolay fazla hücrelidir bununla beraber, şimdiye kadar bilinen asgari miktarda DNA taşıyan hayvansal organizmadır Ağız ve sindirim sistemi bulunmaz Vücudu yassı ve asimetriktir Yassı vücut yüzeyindeki tek katmanlı yassı epitel hücrelerinin herkes, bir adet kamçı taşır
b) Porifera (Süngerler)
En kolay yapılı fazla gözenekli olan hayvanlardır Hiçbir sistemleri yoktur Süngerlerde sadece hücresel düzeyde farklılaşma görülür Üreme organları vücutlarının muhakkak bir yerinde değildir İskelet elemanları görülmesine karşın, reel doku ve organ bulunmaz Keza tatlı sularda ayrıca de denizlerde yaşarlar Vücutlarında por denilen delikleri çoktur Çoğunlukla şekil bakımından bitkilere benzerler Kırmızı, mavi, gri, sarımtırak ve siyah renkte olabilirler Eşeysiz çoğalmaları tomurcuklanma ile olur İskeletleri organik ve inorganik maddelerden meydana gelmiştir Su vücuda osteum adı verilen açıklıklardan girer ve oskulum adı verilen açıklıktan çıkar Su, gövde içerisinde akışı sırasında süzülür ve içeriğindeki küçük organizmalar besin olarak kullanılır Yalnızca hücre içi sindirim görülür Boşaltımda görevli olan kontraktil (vurgan) kofullar, hayvanlar içinde yalnızca süngerlerde bulunur Sinir sistemleri yoktur Uyartılara verilen tepkiler bölgeseldir Ergin bireyler, daima bir yere tabi olarak (sesil) yaşarlar Bir Takım türlerinin hesaplı değeri vardır
2 Grup: Eumetazoa (Gerçek dokulara sahip canlılar):
Omurgasız hayvanların geri kalan tüm şubelerini ve hatta omurgalıları da kapsayan bu grubun canlılarında, gerçek dokular bulunur Özelleşme, doku düzeyinden organ ve sistem düzeyine dek, farklı alanlara yönlendirilmiş gelişmişlik seviyelerinde ortaya çıkar
Sölenterler (Coelenterata)
Vücutlarının merkezinde bir sindirim boşluğu bulunur Bu kısmı keza ağız hem de anüs olarak kullanırlar Cisim dokusu iki hücreli sırasından oluşmuştur Dışarıdaki hücresel sırasında canlıyı koruyan brülör kapsüller vardır Deniz anası, Hidra ve Mercanlar sölenterlere misal olarak verilebilir Bu şubede ilk kere ağız oluşumu gözlenir Ağız, bununla birlikte anüs görevindedir Sindirim boşluğu gelişmiştir Böylece hücresel dışı sindirim de başlamış olur Asap sistemi yalnızca asap ağı yapısındadır Nöronlar kutuplaşmadığı için, uyartı her yöne dürüst iletilir Boşaltım ve solunum sistemleri yoktur *